n n 32. İnançlarına meydan okuyan kanıtlarla karşılaşan insan- ların, bu kanıtları değerlendirip inançlarını buna göre ayarlamas
n n 32. İnançlarına meydan okuyan kanıtlarla karşılaşan insan- ların, bu kanıtları değerlendirip inançlarını buna göre ayarlaması beklenir ancak gerçekte bu nadiren olur. Bunun yerine insanlar, inançlarından şüphe duymala- nina neden olacak kanıtlarla karşılaştıklarında, genel- likle bu kanıtları reddeder. Bu bilişsel yanılgıya sahip olan insanlar, önlerine ne kadar kanit koyarsanız ko- yun, inandıkları şeye daha sıkı sarılmaya başlarlar. Bu- nun en temel nedeni de oluşturdukları dünya görüşü- nün tehdit altında olduğunu düşünmeleridir. İnsanların düzeltici bilgiyi reddetme girişimlerinde, genellikle ön- ceden var olan bilgileri hatırlamaya çalışmaları, bunun da bilginin zihinlerinde pekiştirilmesine, dolayısıyla ön- ceden var olan inançlarına desteğin artmasına neden olması vardır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Doğru bilgiler, yanlış olanın pekiştirilmesine sebep olabilmektedir. B) İnsanlara, inançlarında yanıldıklarını kabul ettirmek çok zordur. C) İnançlarındaki yanlışlığa kanıt gösterilmesi, insan- ların inançlarına daha sıkı bağlanmalarını sağlaya- bilir. DV Yanlış bile olsa herkesin inancını doğru olarak ka- bul etmek en doğru davranıştır. E) İnsanlar, inançlarında yanıldıklarına dair kanıtları, inançlarına dair bir tehdit olarak algılayabilirler.