Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

nilan - ku- ğün- i ge- mak u'da eren asını ge- Ba- ka- Tür- da- Idi- sim alk re, aş- Ü- a, S- 27 ir. > 7- n a n a 1 - DENEME dük

nilan
- ku-
ğün-
i ge-
mak
u'da
eren
asını
ge-
Ba-
ka-
Tür-
da-
Idi-
sim
alk
re,
aş-
Ü-
a,
S-
27
ir. >
7-
n
a
n
a
1
-
DENEME
dükkânı
10
T?
T²2²
29. Yavuz Selim, bilim, edep, iffet, nezahet, vakar, ilim,
lütuf, kerem ve tevazu gibi ahlak-ı haseneyi nef-
sin

nilan - ku- ğün- i ge- mak u'da eren asını ge- Ba- ka- Tür- da- Idi- sim alk re, aş- Ü- a, S- 27 ir. > 7- n a n a 1 - DENEME dükkânı 10 T? T²2² 29. Yavuz Selim, bilim, edep, iffet, nezahet, vakar, ilim, lütuf, kerem ve tevazu gibi ahlak-ı haseneyi nef- sinde yaşayarak, nefsinin gayr-i meşru arzularını gemlemeyi bilmiştir. Yavuz Selim son derece iffet- liLidi. Yavuz Selim, birçok cihetten hünerli, harika bir zekâya sahip, açık fikirli, dimağı münevver, malu- matı vasi idi. Hileyi sevmez ve israftan kaçınırdı. O, vezirlerinin de açık, net ve dürüst olmalarını ister ve onlara şöyle derdi: "Bir devlet adamı tüccarlık, kara- borsacılık yapamaz. Sermaye peşinde koşan devlet adamlarına, dinimizde, geleneğimizde ve kültürü- müzde hoş gözle bakılmaz. Bizde toplayıp saklayan değil, paylaşan ve veren kişi sevilir. Artık bu düzen değişmiştir. Menfaatlerini devletin ve milletin önün- de tutanlara asla fırsat vermeyeceğim." derdi. Ayrıca o, doğruluğa, celadete, ihlasa, feragate, ted- bire ve ileri görüşe meftun ve hayran bir insandı. Menba-yı feyiz ve kemal sahibi olan Yavuz Sultan Selim, saltanatta kaldığı müddetçe adalet ve şefkat- le muamele etti. Yavuz Selim'de akıl, şecaat, azim, sebat ve iman kemalde idi. Onun celadet ve şe- caatini ortaya koyan şöyle ibretli bir hadise anlatı- lır: "Yavuz Selim, herhangi bir saray halkından ayırt edilemeyecek kadar sade giyinirdi. Sade giyinmesi- nin sebebini soranlara: "Vezirlerin ve beylerin süslü giyinmeleri, padişah- larına saygıdan ileri gelir. Biz kime şirin görünmek için süslü giyinelim ki? Bizim Padişahımız, vücudun dışına değil, içindeki cevhere bakar." diye çok ve- ciz bir cevap vermiştir. Yavuz Selim'in yanındaki ne- dimleri ve vezirleri devamlı olarak padişahın güzel elbiseler giymesini söylerler fakat padişah onların bu sözlerine pek rağbet göstermez ve sade giyin- meye devam ederdi. Venedik elçisi Antonio Jüstini- ani, bir gün Yavuz Sultan Selim'i ziyarete gelir. Hu- zura giren elçi, yer öpüp itimatnamesini sunar. Ziya- retten sonra kendisini uğurlayan vezirler: "Padişahı- mızın elbisesini nasıl buldunuz?" diye sorunca, elçi: "Heybet ve şecaatından yüzüne bakamadım ki, elbi- sesine bakayım." diye cevap verir. " Bu parçadan hareketle Yavuz Sultan Selim ile il- gili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Gösterişten uzak B) Nefsine gem vurabilen C) Büyüklenmeyi sevmeyen, tevazu sahibi D) İsrafı sevmeyen E Hırslı Diğer sayfaya geçiniz. 30