ren- lir. Av TÜRKÇE 10. Aşağıdaki metinlerden hangisi sonunda yay ayraç içinde verilen türe örnek gösterilemez? Nelere sahip old

ren- lir. Av TÜRKÇE 10. Aşağıdaki metinlerden hangisi sonunda yay ayraç içinde verilen türe örnek gösterilemez? Nelere sahip olduğumuzun hiç önemi yok gibidir, istediğimiz şeylerin listesini uzatır dururuz ve tabii hiç tatmin olmayız. "Şu isteğimi de yerine getirince mutlu olacağım." diyen zihniyet, o is- tek yerine geldikten sonra yine aynı şeyi tekrarlayacaktır. Böylece, istediğimize kavuşmamıza rağmen mutsuzluğumuz sürer. Daima yeni arzular için yanıp tutuşurken mutlu olmak mümkün değildir. Neyse ki mutlu olmanın bir yolu vardır. Bu da düşüncelerimizdeki ağırlığı, sahip olmak istediklerimizden çevirip elimizde olanlara yöneltmektir. (Makale) A) C) 16 yaşındayken bir yaz tatilinde, Çifteler yakınında Sakarya'nın çıktığı yere gittik. Sular bir kaya- nın altından kaynıyordu. İleride sazlıklar, bataklıklar vardı. Toplanan sular bir iki kilometre içinde çoğalıp ırmak hâline geliyordu. Kırlar, çayırlar yemyeşildi. Arkadaşlar küme küme dolaşıyorlardı. Kimisi oyun oynuyordu, kimisi şarkı söylüyordu. Ben de gidip uzak bir yerde, suyun kıyısına tek başıma oturdum. Yanıma yaşlı bir köylü geldi. Elindeki torbadan sımsıcak ekmek çıkarıp bana uzattı. Uzun uzun sohbet ettik onunla. Bana köyünü, köyünün havasını, suyunu anlattı. (Hatira) Yaşam fırsatlarla doludur ne var ki bunlardan hangilerinin uğraşmaya değer, hangilerinin değmez olduğunu seçebilmek gerekir. Uğrunda savaşacağınız şeyleri akıllıca seçerseniz kazanmanız çok daha kolay olacaktır. İnandığınız bir konu üzerinde tartışmanız, mücadele etmeniz hatta çatışma- nız gereken durumlar olacaktır, elbette. Ne var ki çoğu insan, pek de ciddiye alınmayacak şeyler üzerine tartışıp kavga ettiği için onların yaşamları anlamsız bir dizi çatışmaya dönüşür. Bu tarz bir yaşamda öyle çok hüsran ve kırgınlık vardır ki insan gerçekten neyin önemli olduğunu iskala- yıverir. (Deneme) Aydın'ın Efeler ilçesinde bir lisenin bahçesinde, 3 dönümlük alanda öğretmenler tarafından yetiş- tirilen sebze ve meyveler, muhtar aracılığıyla mahalledeki ihtiyaç sahibi vatandaşlara dağıtılıyor. Öğretmenler, iki yıl önce okulun bahçesindeki 3 dönümlük alana sebze ve meyve ekti. Ders arala- rinda ve hafta sonlarında bahçeyle ilgilenen öğretmenler domates, karpuz, salatalık, biber ve pat- lican gibi ürünler yetiştirdi. Muhtarla iletişime geçen okul yönetimi, ihtiyaç sahiplerinin tespiti için muhtardan yardım istedi. Öğretmenler, okul müdürü ve muhtarla kurulan iyilik üçgeniyle toplanan ürünler, kapı kapı dolaşılıp maddi durumu iyi olmayan vatandaşlara teslim ediliyor. (Haber metni) Isteyen Zeka Yayınları... 11. Fiilimsi; kökü fiil olmasına rağmen aldığı ekten dolayı artık fiil olmayan; cümlede isim, sifat ya da zart görevinde kullanılan sözcüktür. Fiilimsiler isim-fiil, sifat-fiil ve zarf-fiil olmak üzere üçe ayrılır.