Ressamın çokça kullandığı öncelikli renkler 16. y 1958, Aydın'da Vali'ye gittim. "Açılış yapılacak baraja beni gön- der, resim ç
Ressamın çokça kullandığı öncelikli renkler 16. y 1958, Aydın'da Vali'ye gittim. "Açılış yapılacak baraja beni gön- der, resim çekeceğim." dedim. Şoför dedi: "Ben bir kestirme yol biliyorum, oradan gidelim." Kestirme yoldan giderken yolu kay- bettik. Yolu kaybedince de nereye gitsek karşıma hep o büyük kayalar çıkıyordu. Güneş battı ve zifiri karanlık oldu. Gidiyoruz, baktım bir ışık var. Bir kahve... Kahveye girdik, adamlar oyun oy- nuyor. Lüks lambasıyla aydınlanıyordu. Biraz sonra gözüm ışığa alıştı, bir de baktım ki kahvede masa yok. Sütun başlıklarını ma- sa yapmışlar ve üstünde domino oynuyorlar. Tarih ve bugün içi içe yaşıyordu. Böyle acayip bir yer hayatımda görmedim. Hara- be dediğin harabedir. Ama bu öyle değil, bu bambaşka. Bu, ta- rih içinde yaşayan bir şehir... Baktım ki taşların içinden suratlar bana bakıyor. Hemen aklıma röportajın adı geldi: Aphrodisias Çığlığı. O taşlar bana bakıyor ve "Beni buradan kurtar!" diye çığ- lık atıyordu. Bu olay aşağıdakilerden hangisini anlatıyor olabilir? A) Ülkemizdeki tarihi kalıntıların baştan savma korunmasını B) Afrodisyas antik kentinin bir fotoğrafçı tarafından bulunma- sını C) Halkımızın antik kent kalıntılarını yaşamlarının içinde tutma- sini D) Afrodisyas'ın bir bölümünün ilk fotoğraflarının çekilmesini E) Afrodisyas antik kentinin müzelerin gündemine girmesini 71