Salim'in elini tuttum; çektim, gözünün içine baktım: "Sen bacaklarını kaybetsen Fatma'n seni daha çok sever mi?" Salim anlamamış
Salim'in elini tuttum; çektim, gözünün içine baktım: "Sen bacaklarını kaybetsen Fatma'n seni daha çok sever mi?" Salim anlamamış gibi gözlerini açtı. Sonra yavaş ya- vaş gözlerine eski anlamsızlığı geldi. "Yavuklunu mu dü- şünüyon beyim," dedi. Salim'in ağzını elimle kapadım. Başım düştü. Niçin ruhumun bu ateş gömleği sırtımdan canıma geçiyor? Gözümden, dilimden kızıl, yakıcı yenlerini gös- teriyor... 4 Kasım 1921 Gök kurşuni. Başım biraz yorgun ve içim titriyor. Gök ışığını benim için kısmış gibi; içimde dinlenmek ih- tiyacı var, içimde hafif gıcıklayıcı bir tebessüm var. Şimdi İstanbul'un mütarekeden sonraki ilk günlerini düşünü- yorum. Meserret Kıraathanesi'ndekiler bir gün bizim eve toplanmış, propaganda akımına bizim de yardım etme- mize karar vermişlerdi. Cemal ateşli ve samimi ruhuyla buna çok inananlardan olmuştu. İhsan daha karamsar, yalnız silah arkadaşlarının yaptığını yapıyordu. Propagan- dayı milli derdimizin en büyük devası olarak görüyorduk. Buna Babıâli'nin köhne daireleri, hatta şehzadeler ve pa- dişah bile inanmış, İttihatçı, İtilafçı² bütün bir millet propagandaya atılmıştı. Titreyerek hatırlarım. Dünyanın bütün insanlığı birdenbire alnımıza kötü, karanlık bir damga yapıştırmıştı. Ermeni kırımını yapan ve uygarlık düşmanı Almanlarla işbirliği eden uygarlık düşmanları bizdik. Zalim, barbar ve insanlığın ortadan kaldırması ge- 1. Ittihat ve Terakki Fırkası taraftarı. (Y.N.) 2. Hürriyet ve İtilaf Fırkası taraftarı. (Y.N.) 27