Sicak bir mayis günüydü. 2.Küçük bahçeyi gölge içinde birakan kocaman tek dut agacmin altında eski, temiz bir hasırm üstüne serd
Sicak bir mayis günüydü. 2.Küçük bahçeyi gölge içinde birakan kocaman tek dut agacmin altında eski, temiz bir hasırm üstüne serdiği kırmızı şiltesinde Şefika Molla oturmuş, san, iskelet eliyle, nazlı kedisi Mercan's okşuyordu. 3.Önündeki sac mangalda bakır bir cezve kaynıyor, sağ tarafinda kahve takımları duruyordu. 4. 0. yazın yağmursuz günlerde sabahtan akşama kadar hep buracıkta oturur, gelen hastalara okur, kurşun döker, akşam namazcığını kıldıktan sonra bir katlı evceğizine girerdi 5, Kocası otuz sene evvel ölmüştü.6. Hiç çocuğu olmamıştı.7. Dünya'da yapayalnızdı. Ama yine bir can yoldaşı vardı. Rüküş Kadın isminde bir zenci, otuz senedir onunla beraber yaşıyordu. Kocasından bir şey kalmamıştı. Lakin can yoldaşı ile rahat rahat ömürlerini geçiriyorlardı. Şefika Molla için çok zengin deniliyordu. Çünkü bütün Selanik hastaları ona gelirdi. Yazın bahçesinde dut ağacının altındaki muayenehanesi, kışın kırmızı yün döşeli minimini bir mescide benzeyen ocaklı, mihrapli odaciği hiç boşalmazdı. (Omer Seyfettin Türbe) (20,21,22. sorularsı yukarıdaki metne göre cevaplayınız) ACAD Setika Motta nin kocası 30 Serie tinice Alumfistic Brienienic 21. Yukarıdaki metinde aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Ilk cümlede fiil yoktur. B) Ikinci cümlede zincirleme isim tamlaması vardır. C) Üçünce cümledeki virgül eş görevli sözcükleri ayırmıştır. D) Metin ilahi bakış açısıyla kaleme alinmiştir. E) Yedinci cümlede yazım yanlışı yapılmıştır.