sıkış- Neyse ki her 18. Bazı kitapların ve filmlerin başlıkları bizi ya kuşatır ve tırır ya da ürkütür ve uzaklaştırır. Her iki
sıkış- Neyse ki her 18. Bazı kitapların ve filmlerin başlıkları bizi ya kuşatır ve tırır ya da ürkütür ve uzaklaştırır. Her iki durumda da me- rak, ensemizde bir yerde nöbetini tutmaya başlar. Eserin duygusu iç bahçemizdeki hissiyatımızla, koreografisi kimin kaotik yaratıcı zihninden çıktığı belli olmayan bir dansa bas- lar. Bize düşense sadece teslim olmaktır. okur, korkusuz birer yolcudur aynı zamanda. Yolun kendisi- ni götürdüğü aydınlık veya karanlık, huzurlu veya tedirgin, renkli veya siyah beyaz her yere gitmeye hazırdır. Okuma yolculuğunun beyaz perdeye yansıması ise bambaşka bir deneyim sunar. Zira birileri (yönetmen, senarist, oyuncular vs.) tarafından kurgulanmış bir seyre tanıktır artık. Sonuç okur için tatminkâr olabilir de olmayabilir de ama yeni bir ufuk açılmıştır okurun önünde. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Sadece teslim olursak önümüzde beliren yeni gerçekliği fark edebiliriz. B) Bunu yapabildiğimizde aradığımız şeye belki de sonun- da kavuşabiliriz. C) Ancak bunu başardığımız zaman buruk ama benzersiz bir yolculuğa çıkabiliriz. D) Çünkü teslim olduğumuzda karşımıza çıkanı daha kolay anlayabiliriz. E) Bize düşeni yaparsak hayal ettiklerimize bir an önce ula- şabiliriz.