Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

SIRA SENDE Aşağıdaki parçaların hangilerinde hem örneklemeden hem karşılaştırmadan yararlanılmıştır, işaretleyiniz. 1. İnsanlığı

SIRA SENDE
Aşağıdaki parçaların hangilerinde hem örneklemeden hem karşılaştırmadan yararlanılmıştır, işaretleyiniz.
1. İnsanlığın adım adım ilerlemesini sağlayan şey, kuşkusuz, kişisel kazançların ürün ve buluşların kuşaktan
kuşağa aktarılmasıdır. Hayvanla

SIRA SENDE Aşağıdaki parçaların hangilerinde hem örneklemeden hem karşılaştırmadan yararlanılmıştır, işaretleyiniz. 1. İnsanlığın adım adım ilerlemesini sağlayan şey, kuşkusuz, kişisel kazançların ürün ve buluşların kuşaktan kuşağa aktarılmasıdır. Hayvanlar dünyasında buna benzer bir olay yoktur; eğitim görmüş bir köpek, başka bir köpeği eğitemez. 2. Hiçbir bilgi yazıya dökülmeden kalıcı olamaz. Ya tamamen kaybolur ya da kendisinden birçok şey eksilir gi- der. En kuytu bir kütüphanede bile yazılar bir gün bulunup gün yüzüne çıkarılabilir. Kaya parçasının üzeri- Corul ne yazılmış yazılar bir gün fark edilebilir ama yazıya dökülmemiş her kelime yitip gider. Belki de bugün çok çok anlamlı ve değerli olacak binlerce söz kaybolup gitmiştir. Yazının kalıcı olduğunu unutmamalıyız. Gök- türk Yazıtlarını, halk şairlerimizin şiirlerini, Leyla ile Mecnun'un aşkını hep yazı sayesinde öğrenmedik mi? 3. Kenar mahalleler. Birbirine geçmiş, yaslanmış tahta evler... Kiminin kaplamaları biraz daha kararmış, kimi- Y nin balkonu biraz daha eğrilmiş, kimi biraz daha öne eğilmiş, kimi biraz daha çömelmiştir. Hepsi hastadır, onları seviyorum çünkü onlarda kendimi buluyorum. 4. Şiirin gerçeği düzyazıya çevrilemez. Namık Kemal'in tüm şiirlerini düzyazıya çevirebilirsiniz. Değerlerinden hiçbir şey yitirmez o şiirler. Oysa Ahmet Haşim'in bir tek dizesini bile düzyazıya çeviremezsiniz. Çevirme- ye kalktınız mı şiir kayboluverir. 5. Küre Dağları'nı döne döne tırmanıyorduk. Güneş, sabah sisinin grileştirdiği yeşil tepelerin arasından por- takal renkli yüzünü gösteriyordu ama güneşin daha ulaşmadığı derin koyaklar vardı. Yeşilin en güzel ton- larıyla bezeli, mendil kadar tarlalar, gerçek değilmiş gibi duruyordu. Derin derin uçurumlar, dipten doruğa çamlarla, kavaklarla donanmıştı.