Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

ter- an- dır. an GIZ 2- 2. Aşağıdaki parçalardan hangisi tanrısal (hâkim) anlatıcının bakış açısıyla verilmiştir? A) Bu caddeye

ter-
an-
dır.
an
GIZ
2-
2. Aşağıdaki parçalardan hangisi tanrısal (hâkim) anlatıcının
bakış açısıyla verilmiştir?
A) Bu caddeye ne kadar da çok fotoğrafçı toplanmış, şimdiye
kadar kaç tanesinin önünde resimleri seyre daldım. Bütün
bu mesut insanlar buralar

ter- an- dır. an GIZ 2- 2. Aşağıdaki parçalardan hangisi tanrısal (hâkim) anlatıcının bakış açısıyla verilmiştir? A) Bu caddeye ne kadar da çok fotoğrafçı toplanmış, şimdiye kadar kaç tanesinin önünde resimleri seyre daldım. Bütün bu mesut insanlar buralara da saadetlerini tespit ettirmek için koşuşmuş olacaklar. Bu resimlerde, yaşayacaklarından da- ha uzun zaman tebessümleri devam edecek. Şu gelin, de- min gördüğüm kocalı kadın değil mi? B) Ertesi sabah tıraş oldu, yeni üniformasını giydi. Generali makamında görmeye gitti. Kabul odasına girdiğinde onun orada toplanan birçok kişiyi dinlediğini gördü. General ön- ce gelenlerle konuşuyor, onların isteklerini dinliyordu. Sıra kendisine gelince General gözlerini ona çevirdi ve dinleme- ye başladı. C) Güzel bir akşam vaktiydi. Yazı işlerinde memurluk yapan Mi- chel, tiyatroda önden ikinci sıradaki bir koltuğa oturmuştu. Dürbünle, Kornevil'in Çanları adlı oyunu izliyordu. Derken, birdenbire dürbününü gözünden indirdi, öne eğildi ve hap- şu! O Oksijen Yayınları D) Kibar bir insan olduğu için, birilerini rahatsız edip etmediği- ni anlamak amacıyla çevresine bakındı. İşte o zaman uta- nılacak bir durum olduğu ortaya çıktı. Tam önünde yaşlı bir adam bir yandan başının dazlağını ve boynunu mendiliyle çabuk çabuk siliyor bir yandan da homurdanıyordu. E) Nihayet, bir gün, bu korktuğum, beklediğim, merak ettiğim hadise vuku buldu; Juju'nun zinciri, askerin elinde kaldı. Köpek mancınıktan kurtulan bir taş gibi fırlamış, bir an için- de gözden kaybolmuştu. Arkasından yetişemediler, gittik- çe uzaklaşan ve sokaklar arasında gittikçe sönerek akse- den havlamalar, o kadar! 4 17