Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

ünürler- maz bir oğal bir -. Rüya- mak ya deneyi- e beden sını ya- kendi- her. Bu en var- le olan tır. söyle- işkisini enliğini

ünürler-
maz bir
oğal bir
-. Rüya-
mak ya
deneyi-
e beden
sını ya-
kendi-
her. Bu
en var-
le olan
tır.
söyle-
işkisini
enliğini
durum-
ir alan
fırsatı
is me-
fiziği-
KARA
7.
Cam üfleme ustası, cama istediği şekli verdikten sonra c
başka bir çubuğa aktarır,

ünürler- maz bir oğal bir -. Rüya- mak ya deneyi- e beden sını ya- kendi- her. Bu en var- le olan tır. söyle- işkisini enliğini durum- ir alan fırsatı is me- fiziği- KARA 7. Cam üfleme ustası, cama istediği şekli verdikten sonra c başka bir çubuğa aktarır, gerekiyorsa kulp ya da ayak gibi eklemeleri yapar. Son aşamada camı bütünüyle soğutmak için çubuktan ayırarak tavlama fırını adı verilen özel bir so- ğutma fırınına yerleştirir. Burada soğutmanın hızı ve derece- si çok önemlidir. Çünkü cam hızlı soğutulduğunda kristalle- şebilir. Bu durumda atomlar birbirine çok yaklaşacağından, camın şeffaflık özelliği ortadan kalkar ve çok kırılgan bir hale gelir. Bu, camı cam yapan niteliklerin yok olması anlamına geldiğinden istenmeyen bir durumdur. Her ne kadar üretim aşamalarında bir cam üfleme ustasının hangi bilimsel ger- çeklerden yararlandığından adım adım söz edebilsek de za- naatının bir formülünü çıkarmak mümkün değil. Çünkü her zanaatkârın cama şekil verirken sergilediği yetenek kendin- de saklı. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? cami A) iyi bir usta, yaptığı işi acele etmeden büyük bir sabırla yapabilen kişidir. B) Her şeyi formüllerle açıklamak zanaatkârın yeteneğini görmezden gelmektir. C) Usta-çırak ilişkisinde çırağın gözlem gücü yetenekle bir- leşirse ürün ortaya çıkar. D) Insan da bir cam gibi kırılgandır, yeter ki bir zanaatkâr edasıyla yaklaşılsın. E) Bir cam ustası bilimsel yöntemleri bilmese de yeteneğiy- le kalıcılığı yakalar.