VAF/AYT 11. ---- göre günün birinde küçük, kanadı kırık bir bülbül güzel mi güzel bir bahçede bembeyaz bir gülün ya- macına düşm
VAF/AYT 11. ---- göre günün birinde küçük, kanadı kırık bir bülbül güzel mi güzel bir bahçede bembeyaz bir gülün ya- macına düşmüş. Güle sokulmuş. Gül de onu yaprak- larında saklamış, korumuş, kollamış. Küçük bülbülün bir damlacık yüreği bülbüle düşmüş. Kokusunda şifa bulup dibinde dinlenmiş. Lakin gül kibirliymiş, gönlünü yaralı bir bülbüle mi verecek? Gül onun aşkını bildiği hålde susmuş. O sustukça bülbül daha da sokulmuş. Bir gün dayanamayıp sarılmış güle. Gülün dikeni eti- ne batmış, bülbülün bir damla kanı toprağa düşmüş. O düşen kan, gülün rengine işlemiş. Bülbülün beyaz gülü daha da güzelleşmiş. Bu güzellikle daha da dik- miş başını göğe. Kendini daha da beğenir olmuş. O mutlu oldukça bülbül daha da sıkı sarılmış, sarıldıkça kanamış. Her damlada su olmuş, can olmuş bülbülün kanı güle. Beyaz gülün rengi kırmızıya dönmüş. O ka- dar güzel olmuş ki rengi, o bahçede ondan daha gü- zel bir gül bitmez olmuş. Bülbül canıyla kanıyla emek emek beslemiş gülü. Gülün rengi o eşsiz al rengine döndüğünde ise bülbül dikenlerle paramparça olmuş bedenini bırakmış toprağa. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A Masala G) Efsaneye E) Destana B) Halk hikâyesine D) Fabla 12. Destanlar, henüz aklın ve bilimin toplum hayatına tam anlamıyla hakim olmadığı ilk çağlarda ortaya çıkmış, milletleri derinden etkileyen tarihi ve sosyal olaylarını anlatan sözlü edebiyat ürünleridir. Bu tür edebî eser- kofotlor göglor cavaşlar ve istiklar gibi önemli LOA 13. D y le ta