Yollar güzel, yeşil ve ağaçlıktı. Tam bir köye yaklaşırken ada- min biri yola atlayıp bizi durmaya zorladı. Arabası falan mı bo-
Yollar güzel, yeşil ve ağaçlıktı. Tam bir köye yaklaşırken ada- min biri yola atlayıp bizi durmaya zorladı. Arabası falan mı bo- zuldu yoksa, derken adam geldi ve arabanın yanında durdu. Tam o sırada yolun iki yanındaki çalılıklardan yüzlerce insan ko fırlayıp arabayı sarıverdi. Ben, küçük dilimi yutacaktım Puan Yayınla 1 (çok korkmak) neredeyse. Eyvah hapı yuttuk (kötü bir duruma || 3082ECIAL düşmek) diye bağırdığımı anımsarım. Arabanın her yanını rengârenk kurdeleler, yaldızlar ve bayraklarla donatıverdiler. Meğer o köyün bilmem kaçıncı kuruluş yıl dönümüymüş ve o gün geçecek bilmem kaçıncı arabaya böyle bir sürpriz hazırla- mışlar. Öd patlatan (ansızın çok korkmak) kutlama, eşek şakası ||| IV (kaba, incitici şaka) kılığından çıkıp bizi de içine alıverdi. Ağzımız kulaklarımızdaydı (çok sevinmek). V Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı, ayraç içindeki sözün anlamıyla örtüşmemektedir? A) I. B) II. C) H D) IV. E) V.