Özne Eksikliği ve Yüklem Eksikliği

Öge eksikliğini ilgili anlatım bozukluklarımızın başlıkları özne eksikliği, yüklem eksikliği, nesne eksikliği, yer tamlayıcısı eksikliği, zarf tamlayıcısı eksikliği olmak üzere karşımıza çıkıyor.
Özne eksikliğinden başlayabiliriz.
Özne eksikliğine baktığımız zaman birden fazla yüklemi olan cümlelerde ortak özne kullanılması anlatım bozukluğuna neden olur deniyor.
Birden fazla yüklem, birden fazla cümle, daha doğrusu.
Kimse onunla konuşmuyor.
Baktığımız zaman ondan uzaklaşıyordu cümlesiyle burası birleştirilmiş.
Kimse onunla konuşmuyor, konuşmuyor.
Yüklem kim?
Konuşmuyor, kimse konuşmuyor.
Özne.
Buradaki özne şuradaki cümleyi karşılıyor mu bakalım.
Kimse onunla konuşmuyor.
Kimse ondan uzaklaşıyordu gibi bir anlam ortaya çıkıyor.
Buraya bir tane özne lazım bize.
Ne diyeceğiz?
Herkes ondan uzaklaşıyordu.
Uzaklaşıyordu yüklem.
Kim uzaklaşıyordu?
Herkes uzaklaşıyordu.
O yüzden burada bizim ne eksikliğimiz var?
Özne eksikliğimiz vardır.
Özne eksikliğinden kaynaklı bir anlatım bozukluğu içeren cümle.
Herkes buraya gelsin, buradan ayrılmasın.
Baktığımız zaman şimdi burada herkes buraya gelsin.
Nedir?
Bizim cümlemizdir.
Şöyle bir cümle.
Buradan ayrılması bir başka cümle.
Buranın öznesi hangisi?
Gelsin yüklem.
Kim gelsin?
Herkes gelsin öznemiz burası.
Özneyi bulmak için kim ya da ne sorusunu soruyordu.
Hatırlayalım herkes öznesi ikinci cümleyi karşılıyor mu?
Herkes buradan ayrılmasın oldu mu?
Olmadı.
O zaman kimse buradan ayrılmasın.
Ayrılmasın yüklem.
Kim ayrılmasın, kimse ayrılmasın.
Öznemiz burada.
Eksik özne eksikliğinden kaynaklı anlatım bozukluğumuz var.
Arabanın kapısı ezilmiş, tamire götürülecek.
Arabanın kapısı ezilmiş.
Ezilmiş, yüklem.
Ezilmiş olan ne?
Arabanın kapısı öznemiz.
Tamire götürülecek.
Bir başka cümle.
Buradaki özne bu cümleyi karşıladı mı?
Arabanın kapısı ezilmiş, arabanın kapısı tamire götürülecek gibi bir anlam ortaya çıkıyor.
Tamire götürülecek olan şey arabanın kapısı mıdır?
Arabanın kendisi midir?
Araba götürülür tamire.
Araba tamire götürülecek, götürülecek yüklem.
Ne götürülecek?
Araba götürülecek ama arabayı bize vermemiş.
O zaman özne eksikliği diyoruz.
Yüklem eksikliğine baktığımız zaman yine diğerinde olduğu gibi mantığımız aynı olacak.
Birden çok yargılı cümlelerde olması gereken yüklemin kullanılmaması anlatım bozukluğuna sebep olur.
Cümle üzerinden çok daha net anlaşılır.
O eve, ben arkadaşıma gittim.
Yüklemimize baktığımız zaman şimdi burada bir gittim bizim için yüklem.
Fakat şurada bir ifade var.
O eve gittim, o eve gittim.
Oluyor mu?
Burada bize bunu anlatmaya çalışmıyor.
O eve gitti demeye çalışıyor.
Ben arkadaşıma gittim şeklinde.
O zaman burada bize bir verilmeyen şey ne?
Bir yüklem.
Yüklem eksikliği bu şekilde karşımıza çıktı.
Ben keki, o poğaçayı yedi derken burada dikkat edelim şimdi.
Biraz önceki mantık yine aynı şekilde.
Yedi ifadesi nedir?
Yüklem.
Ben keki yedi oluyor mu?
Olmuyor.
O zaman burada bizim neye ihtiyacımız var?
Bir yükleme ihtiyacımız var.
Ben keki yedim, o poğaçayı yedi şeklinde o zaman.
Bizim burada bir yüklem eksikliğinden kaynaklı bir anlatım bozukluğumuz var dememiz gerekiyor.
Kravat, gömlek, takım elbise giymiş.
Bakalım şimdi yüklemimiz nedir?
Giymiş.
Yüklem kravat giymiş, gömlek giymiş, takım elbise giymiş oluyor.
Buradaki kravat giymiş ile karşılanır mı?
Karşılanmaz.
O zaman buraya biz ne diyeceğiz?
Kravat takmış.
Gömlek, takım elbise giymiş.
Çünkü gömlek ve takım elbiseyi giymiş karşıladı.
Fakat kravat giyilmez, kravat takılır.
O zaman burada bizim bir yüklemimiz eksik.
Yüklem eksikliğinden kaynaklı anlatım bozukluğumuz var.