Evet arkadaşlar bu videomuzda da adak aktarması ve dolaylı ama konu başlıklarına bakacağız.
Bakın bunlar önemlidir.
Bu ikisini öğrenciler bir birini çok karıştırır.
Bu kısmı ÖSYM sever.
Hem başlığını soruyor, hem diğer adlarını sorabiliyor, hem tanımını veriyor.
Mesela şöyle soruyor Arkadaşlar aşağıdaki hangisinde bir sözcük benzetme amacı edinmeden başka bir sözcüğün yerinde kullanılmıştır diyor.
O yüzden bizim bu başlıkların tanımlarını da çok iyi bilmemiz gerekiyor.
Şimdi ad aktarmasının diğer adı Mecaz Mürsel ildir.
Adak tanımasının diğer adı düz değişmektedir arkadaşlar.
Ama daha çok mecaz mürsel ya da ad aktarması isimleri kullanılır.
Şimdi bak benzetme amacı güdül beden ne demek?
Adak taşımasında kesinlikle benzetme yoktur demek.
Yani benim böyle bir amacım yok ama ben benzetme amacım olmamasına rağmen bir sözcüğü başka bir sözcüğün yerine kullanıyorum.
Arkadaşlar mesela bu ne demek?
İşte yazar eser ilişkisi olabilir, iç dış ilişkisi olabilir.
Şöyle anlatalım mesela çabuk çayı döndür diyorum.
Çay kelimesine dikkat edelim.
Arkadaşlar ben çabuk çayı döndür derken gerçekten çayı kastetmiyorum.
Ocağı kast ediyorum, ateşi kastediyorum.
Yani çayın altını döndür demek istiyorum.
Ne yaptım?
Çayı ateşe benzetme gibi bir amacım yok ama ben ateş yerine çayı kullandım.
Yani benzetme amacı gütmeden bir sözcüğü başka bir sözcüğün yerinde kullandım.
Ya da eve dönene kadar bu araba kaç depo yakar derken arkadaşlar ben burada gerçekten de deponun kaç yaktığını sormuyorum.
Deponun içindeki benzinin, mazotun kaç yaktığını soruyorum. Arkadaşlar iç dış ilişkisi mesela.
Yol boyunca Yaşar Kemal'i okudum.
Derken burada da yazar eser ilişkisi var arkadaşlar.
Ben gerçekten de Yaşar Kemal'i okumuyorum değil mi?
Neyi kastettim?
Yaşar Kemal'in eserlerini kastettim.
Bak Yaşar Kemal'i eserlerine benzetme edim değil mi?
Benzetme amacım yok ama eser yerine Yaşar Kemal'i kullandım.
Bir sözcüğü başka bir sözcüğün yerine kullandım.
Bu olay tüm Türkiye'yi ayağa kaldırdı derken Türkiye'deki insanları kastediyorum arkadaşlar.
Ya da geminin Samsun'a yanaşması ile başladı her şey derken burada ne var?
Mesela gemi Samsun'a yanaşmıyor değil mi?
Samsun'daki limana yanaşıyor.
Ya da uçak Ankara'ya indi diyorum.
Uçak Ankara'ya inmedi, Ankara'daki havalimanına indi.
Arkadaşlar biz buna ne diyoruz, ad aktarması diyoruz.
Şimdi soru bizim karşımıza nasıl gelebilir?
Bakın yine tekrar ediyorum tanımını da ezberleyip Çünkü kesinlikle bir sözcük başka bir sözcüğün yerine benzetme amacı güden ve den kullanılmıştır şeklinde bir soru karşınıza gelebilir ya da aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı bir anlam olayı vardır?
Der.
Atıyorum dört tanesinde dolu oylama vardır, bir tanesinde ad aktarması vardır.
Bu kısma da dikkat ediyoruz.
Yeni düzenlemeler hakkında şirketle görüştük derken bakın arkadaşlar mesela burada bir mecaz ı mürsel var.
Çünkü ben gerçekten de bina olan şirketle görüşmüyorum.
Şirketin içindeki çalışanlarla insanlarla görüşüyorum.
O zaman burada ad aktarması vardır.
Bir olmayanları eledim.
Alışveriş merkezleri hayatımızın ortasına oturdu derken burada da sadece mecaz, anlam vardır. Herhangi bir ad aktarması yoktur.
Karşı apartmanın duvarı aniden yıkıldı.
Burada da gerçek anlam vardır arkadaşlar.
Yoğun göçten dolayı büyük şehirler iyice kalabalıklar ulaştı.
Yine burada da bir ad aktarması yok.
Spordan sonra şişeyi bir dikiş de içti diyor.
Şimdi arkadaşlar bakışı şuradaki şişe kelimesinde ad aktarması vardır çünkü ben gerçekten şişeyi içmiyorum değil mi?
Neyi içiyorum?
Şişenin içindeki suyu ya da başka bir şeyi içiyorum arkadaşlar.
O yüzden burada da iç dış ilişkisi vardır.
Yani bizim cevabımız arkadaşlar bir ve 5'tir.
Bu kısma çok dikkat ediyoruz.
Şimdi geldik dolaylı ama genelde dolaylı.
Amanın tanımıyla adak taşımasının tanımı birbirine karıştırılıyor.
O yüzden burayı çok iyi bilmeniz gerekiyor.
Şimdi adak taşması benzetme amacı gütmeden bir sözcüğü başka bir sözcüğü yerinde kullanmakta dolaylı ama da ben bir sözcükle ifade edebileceği bir kavramı birden fazla sözcükle anlatıyorum.
Yani bir kelimenin yerine bir kelimeyi kullanmıyorum.
Ya da benzetme yorum sadece.
Mesela meşin yuvarlak ne demek?
Bu kelimelerin, bu dolaylı mamaların ne demek olduğunu bilmeniz gerekiyor arkadaşlar.
Kesinlikle ezberlemek zorundayız.
Mesela arkadaşlar meşin yuvarlağa top demek.
Ben sana bir cümle kullanırken bak top bir kavram değil mi?
Bu kavramı bir sözcükle anlatabilecek iken birden fazla sözcükle anlattım.
Ya da yedinci sanat çok çıkar sorularda.
Sinema demek arkadaşlar.
Ya da Ege'nin incisi dediğim zaman Bak İzmir diye anlatabilecek yen bir kelimeyle anlatabilecek iken birden fazla kelimeyle anlattım. Mesela file bekçisi.
Kaleci demek ya da yavru vatan Kıbrıs demek.
Yedi tepeli şehir derken İstanbul'u kastediyoruz.
Bacasız sanayi ifadesini gördüğün yerde turizm aklına gelecek.
Derya kuzusu ne demek?
Balık beyaz.
Sinema arkadaşlar.
Yedinci.
Sanat da sinema.
Beyaz cam da sinema.
Beyaz perde.
Şuradaki beyaz perdede arkadaşlar.
Nedir tiyatrodur.
Perde mi, cam mı dediğine çok dikkat edin.
Beyaz altın arkadaşlar mesela.
Pamuk demek kara kıta.
Bunu bilelim hatta hepsini bilelim.
Afrika demek güller diyarı arkadaşlar.
Isparta demek.
Kızıl Gezegen ifadesinden Mars'ı anlıyoruz.
Türkiye'nin kalbi Ankara.
Ulu önder mesela Atatürk değil mi?
Hayat arkadaşı ifadesi bize eşi verir.
Ya da peygamberler şehri arkadaşlar şanlı urfa dır.
Altın Boynuz bu çıkar arkadaşlar haliç dir, ince hastalık verem dir.
Beyaz gömlekliler doktordur.
Kara elmas dediğim zaman kömürü kastediyorum.
Ya da vatani görev dediğimiz zaman arkadaşlar bu askerlik tir.
Sihirli kutu ya da aptal kutu diye de karşımıza çıkabilir.
Yine arkadaşlar bu da televizyon odur.
Sanat güneşi dediğimiz zaman aklımıza kim gelecek?
Zeki Müren gelecek, bazen çıkıyor.
Ya da Delikli Demir dediğim zaman arkadaşlar aklıma tüfek gelecek.
Bu dolaylı imalar, sorular da en fazla çıkan dolaylı vardır.
O yüzden bu kısma çok dikkat edelim.
Bu da tanımıyla gelebilir arkadaşlar.
Aşağıdaki sözcüklerin hangisinde bir varlık, bir kelimeyle anlatılabilecek birden fazla sözcükle anlatılmıştır der.
O yüzden bu kısma çok dikkat ediyoruz.
Bakın bunlar önemlidir.
Bu ikisini öğrenciler bir birini çok karıştırır.
Bu kısmı ÖSYM sever.
Hem başlığını soruyor, hem diğer adlarını sorabiliyor, hem tanımını veriyor.
Mesela şöyle soruyor Arkadaşlar aşağıdaki hangisinde bir sözcük benzetme amacı edinmeden başka bir sözcüğün yerinde kullanılmıştır diyor.
O yüzden bizim bu başlıkların tanımlarını da çok iyi bilmemiz gerekiyor.
Şimdi ad aktarmasının diğer adı Mecaz Mürsel ildir.
Adak tanımasının diğer adı düz değişmektedir arkadaşlar.
Ama daha çok mecaz mürsel ya da ad aktarması isimleri kullanılır.
Şimdi bak benzetme amacı güdül beden ne demek?
Adak taşımasında kesinlikle benzetme yoktur demek.
Yani benim böyle bir amacım yok ama ben benzetme amacım olmamasına rağmen bir sözcüğü başka bir sözcüğün yerine kullanıyorum.
Arkadaşlar mesela bu ne demek?
İşte yazar eser ilişkisi olabilir, iç dış ilişkisi olabilir.
Şöyle anlatalım mesela çabuk çayı döndür diyorum.
Çay kelimesine dikkat edelim.
Arkadaşlar ben çabuk çayı döndür derken gerçekten çayı kastetmiyorum.
Ocağı kast ediyorum, ateşi kastediyorum.
Yani çayın altını döndür demek istiyorum.
Ne yaptım?
Çayı ateşe benzetme gibi bir amacım yok ama ben ateş yerine çayı kullandım.
Yani benzetme amacı gütmeden bir sözcüğü başka bir sözcüğün yerinde kullandım.
Ya da eve dönene kadar bu araba kaç depo yakar derken arkadaşlar ben burada gerçekten de deponun kaç yaktığını sormuyorum.
Deponun içindeki benzinin, mazotun kaç yaktığını soruyorum. Arkadaşlar iç dış ilişkisi mesela.
Yol boyunca Yaşar Kemal'i okudum.
Derken burada da yazar eser ilişkisi var arkadaşlar.
Ben gerçekten de Yaşar Kemal'i okumuyorum değil mi?
Neyi kastettim?
Yaşar Kemal'in eserlerini kastettim.
Bak Yaşar Kemal'i eserlerine benzetme edim değil mi?
Benzetme amacım yok ama eser yerine Yaşar Kemal'i kullandım.
Bir sözcüğü başka bir sözcüğün yerine kullandım.
Bu olay tüm Türkiye'yi ayağa kaldırdı derken Türkiye'deki insanları kastediyorum arkadaşlar.
Ya da geminin Samsun'a yanaşması ile başladı her şey derken burada ne var?
Mesela gemi Samsun'a yanaşmıyor değil mi?
Samsun'daki limana yanaşıyor.
Ya da uçak Ankara'ya indi diyorum.
Uçak Ankara'ya inmedi, Ankara'daki havalimanına indi.
Arkadaşlar biz buna ne diyoruz, ad aktarması diyoruz.
Şimdi soru bizim karşımıza nasıl gelebilir?
Bakın yine tekrar ediyorum tanımını da ezberleyip Çünkü kesinlikle bir sözcük başka bir sözcüğün yerine benzetme amacı güden ve den kullanılmıştır şeklinde bir soru karşınıza gelebilir ya da aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı bir anlam olayı vardır?
Der.
Atıyorum dört tanesinde dolu oylama vardır, bir tanesinde ad aktarması vardır.
Bu kısma da dikkat ediyoruz.
Yeni düzenlemeler hakkında şirketle görüştük derken bakın arkadaşlar mesela burada bir mecaz ı mürsel var.
Çünkü ben gerçekten de bina olan şirketle görüşmüyorum.
Şirketin içindeki çalışanlarla insanlarla görüşüyorum.
O zaman burada ad aktarması vardır.
Bir olmayanları eledim.
Alışveriş merkezleri hayatımızın ortasına oturdu derken burada da sadece mecaz, anlam vardır. Herhangi bir ad aktarması yoktur.
Karşı apartmanın duvarı aniden yıkıldı.
Burada da gerçek anlam vardır arkadaşlar.
Yoğun göçten dolayı büyük şehirler iyice kalabalıklar ulaştı.
Yine burada da bir ad aktarması yok.
Spordan sonra şişeyi bir dikiş de içti diyor.
Şimdi arkadaşlar bakışı şuradaki şişe kelimesinde ad aktarması vardır çünkü ben gerçekten şişeyi içmiyorum değil mi?
Neyi içiyorum?
Şişenin içindeki suyu ya da başka bir şeyi içiyorum arkadaşlar.
O yüzden burada da iç dış ilişkisi vardır.
Yani bizim cevabımız arkadaşlar bir ve 5'tir.
Bu kısma çok dikkat ediyoruz.
Şimdi geldik dolaylı ama genelde dolaylı.
Amanın tanımıyla adak taşımasının tanımı birbirine karıştırılıyor.
O yüzden burayı çok iyi bilmeniz gerekiyor.
Şimdi adak taşması benzetme amacı gütmeden bir sözcüğü başka bir sözcüğü yerinde kullanmakta dolaylı ama da ben bir sözcükle ifade edebileceği bir kavramı birden fazla sözcükle anlatıyorum.
Yani bir kelimenin yerine bir kelimeyi kullanmıyorum.
Ya da benzetme yorum sadece.
Mesela meşin yuvarlak ne demek?
Bu kelimelerin, bu dolaylı mamaların ne demek olduğunu bilmeniz gerekiyor arkadaşlar.
Kesinlikle ezberlemek zorundayız.
Mesela arkadaşlar meşin yuvarlağa top demek.
Ben sana bir cümle kullanırken bak top bir kavram değil mi?
Bu kavramı bir sözcükle anlatabilecek iken birden fazla sözcükle anlattım.
Ya da yedinci sanat çok çıkar sorularda.
Sinema demek arkadaşlar.
Ya da Ege'nin incisi dediğim zaman Bak İzmir diye anlatabilecek yen bir kelimeyle anlatabilecek iken birden fazla kelimeyle anlattım. Mesela file bekçisi.
Kaleci demek ya da yavru vatan Kıbrıs demek.
Yedi tepeli şehir derken İstanbul'u kastediyoruz.
Bacasız sanayi ifadesini gördüğün yerde turizm aklına gelecek.
Derya kuzusu ne demek?
Balık beyaz.
Sinema arkadaşlar.
Yedinci.
Sanat da sinema.
Beyaz cam da sinema.
Beyaz perde.
Şuradaki beyaz perdede arkadaşlar.
Nedir tiyatrodur.
Perde mi, cam mı dediğine çok dikkat edin.
Beyaz altın arkadaşlar mesela.
Pamuk demek kara kıta.
Bunu bilelim hatta hepsini bilelim.
Afrika demek güller diyarı arkadaşlar.
Isparta demek.
Kızıl Gezegen ifadesinden Mars'ı anlıyoruz.
Türkiye'nin kalbi Ankara.
Ulu önder mesela Atatürk değil mi?
Hayat arkadaşı ifadesi bize eşi verir.
Ya da peygamberler şehri arkadaşlar şanlı urfa dır.
Altın Boynuz bu çıkar arkadaşlar haliç dir, ince hastalık verem dir.
Beyaz gömlekliler doktordur.
Kara elmas dediğim zaman kömürü kastediyorum.
Ya da vatani görev dediğimiz zaman arkadaşlar bu askerlik tir.
Sihirli kutu ya da aptal kutu diye de karşımıza çıkabilir.
Yine arkadaşlar bu da televizyon odur.
Sanat güneşi dediğimiz zaman aklımıza kim gelecek?
Zeki Müren gelecek, bazen çıkıyor.
Ya da Delikli Demir dediğim zaman arkadaşlar aklıma tüfek gelecek.
Bu dolaylı imalar, sorular da en fazla çıkan dolaylı vardır.
O yüzden bu kısma çok dikkat edelim.
Bu da tanımıyla gelebilir arkadaşlar.
Aşağıdaki sözcüklerin hangisinde bir varlık, bir kelimeyle anlatılabilecek birden fazla sözcükle anlatılmıştır der.
O yüzden bu kısma çok dikkat ediyoruz.