Anlamdaş Sözlük-Sesteş Sözcük

Eş anlamlı anlamda eş sözcükler, yazılımları ve dokunuşları farklı anlamları aynı olan sözcükler dir.
Bakalım şimdi verilen sözcük lerimizin eş anlamları neler?
Bulmaya çalışalım.
Ev kelimesinin eş anlamlısı hane diyebiliriz.
Beyaz kelimesinin eş anlamlısı AK denilebilir.
Kelime nedir?
Sözcük.
Okul Nedir?
Mektep.
Ulus.
Millet.
Kıyafet.
Giysi, sevap bunların hepsi kıyafetle eş anlamlı sözcükler dir.
Sorumuza bakalım küçücük bir soru.
Aşağıdaki kelimelerden hangisinin eş anlamlısı yani anlam dışı yoktur.
Tek tek değerlendirip bakalım.
Kabiliyet kelimesinin eş anlamlısı var mıdır?
Evet, yetenek kabiliyeti kelimesini eş anlamlı sızır at kelimesinin eş anlamlısı isim.
Öğrenci kelimesinin eş anlamlısı ne olabilir?
Talebe.
Çiçek kelimesinin eş anlamlısı var mı?
Yok.
O zaman doğruyu yanıtımız nedir?
Değişik akıdır.
Bir hatırlatma Dikkatli olalım.
Cümle içinde bir sözcük mecaz anlamıyla kullanılmışsa eğer, onun yerine eş anlamlısı getirilemez.
Bir sözcük mecaz anlamda kullanılmış ise onun yerine eş anlamlısı mı kullanamıyoruz?
Mesela bakalım etekleri zil çalıyordu ifadesine bakalım bir deyimdir.
Deyimlerin bir çoğu zaten mecaz anlamlıdır.
Burada zil ifadesinin yerine biz çıngırak kelimesini koyamıyoruz.
Deyimler zaten kalıplaşmış ifadelerdir.
Bunlarda kullanılan kelimeler herhangi bir başka kelimeyle zaten değiştirilemez.
O zaman mecaz anlamda taşıdığı için eş anlamlısı bu koyamıyoruz ikinci cümlemize baktığımız zaman dost kara günde belli olur dendiğinde şuradaki kara ifadesi biz alıp da buna siyah.
Dersek asla olmaz.
Neden?
Çünkü kara gün ifadesi burada mecaz anlamlı bir ifadedir.
Kötü günler, yardıma ihtiyaç duyulan günler anlamındadır.
O yüzden buradaki Kara'ya Biz siyah diyemiyoruz.
Eş sesli, bir diğer ifadeyle ses teşhi̇s sözcükler, sesler, eş yani yazılımları ve dokunuşları aynıdır fakat anlamlar farklı olan sözcükler dir.
Bakalım şimdi dün akşam dolu yağdı çantası şeker dolu dediğimiz zaman buradaki dolu ifadelerine dikkat edelim.
Yazılış aynı, okunuş aynı fakat anlamlar farklıdır.
Dün akşam dolu yağdı derken buradaki solumuz bizimledir.
Yağış şekli anlamında.
Yağış şekli.
Fakat çantası şeker dolu derken çantasında çok çantasında şeker olduğu bize anlatılıyor.
Yani mevcut.
Ya da var.
Anlamları burada söz konusudur.
O zaman bu iki sözcük arasında biz neden bahsediyoruz?
Ses teşvikten bahsederiz.
Sesler eş çünkü.
Öğütlerini mi hiç dinlemiyor du al bu buğdayı değirmende öğüt derken şuradaki öğüt.
Buradaki öğüt, yazılış okunuş aynı fakat anlamlara baktığımız zaman öğüt terimi yani nasihat dan bahsediyor burada.
Buradaki ölçmek yani fiil anlamında burada ölçmek eyleminden bahsediyor.
Ezmek, taş arasında ince hale getirmek şeklinde.
O zaman bu iki ifade arasında biz yine ses teşvikten bahsediyoruz.
Tatilde, köyde, çayda yüz verdik, çay içmeyin diye kendime gelemem.
Çayda yüzmek, çay içmek, çayda yüzer disk derken buradaki çay nedir?
Dr.
anlamında küçük akarsu anlamında buradaki çay nedir içecek anlamındadır.
O zaman bu iki sözcük arasında biz neden bahsediyoruz?
Yine seste eşitlikten bahsediyoruz.
Buraya dikkat edelim.
Bir sözcüğün ses ateşi olabilmesi için yer aldığı cümleler de mutlaka gerçek anlamıyla kullanılması gerekmektedir.
Mecaz anlamlı kullanıldığı zaman orada bir ses teşvikten bahsetmeyeceğim.
Yüzü bugün çok solgun du.
Seninle konuşacak yüzüm yok.
Bugün yüz lira harcamış cümlelerine baktığımız zaman buradaki yüz ifadelerine dikkat edelim.
Bu yüz ifadelerinden gerçek anlamlı mı değil mi?
Bir değerlendirme yapalım.
Yüzü bugün çok solgun du derken bildiğimiz sima anlamında yüz o zaman nedir?
Gerçek anlamlı kullanılmıştır.
Seninle konuşacak yüzüm yok.
Yüzü olmamak yüzüm yok ifadesini kullanıyor burada.
O zaman bildiğimiz anlamda mı yüz yok, yoksa utanmak anlamında mı kullanılıyor burada?
Ne diyeceğiz?
Mecaz anlam var çünkü utanmak, sıkılmak anlamında.
Bakalım şimdi diğerine bugün 100 lira harcamış para birimi sayı anlamında karşımıza çıkıyor.
O zaman yine bir gerçek anlam söz konusu.
Ne dedi açıklamamızda bir sözcüğün sesleri olabilmesi için yer aldığı cümleler de gerçek anlamıyla kullanılması gerekir.
O zaman buradaki şu yüz ifadesiyle buradaki yüz ifadesi arasında ses teşvikten bahsedebiliriz.
Yani bunların arasında ses geçlik var.
Şu ikinci cümle mizde ses teklifimiz yok çünkü ne burada mecaz anlam olduğu için.