Yansıma sözcükler, Doğada yer alan bir sesin taklit edilmesiyle ortaya çıkan sözcüklere denir.
Yansıma yani doğadaki sesi yansıttığımız sözcüklerdir.
Şuradaki cümlemize bakalım.
Onun horlamasından uyuyamadım.
Horlama ifadesi Horlamasından uyuyamadım.
Kişinin uyurken çıkarmış olduğu hor sesini ne yapmış?
Horlama ifadesi olarak yansıtmış.
Musluktan şıp şıp su akıyordu.
derken buradaki musluktan akan suyun sesini taklit etmiş.
Bakın sesle ilgili durumlardır.
Dikkat edelim buna.
Aynı zamanda yansıma sözcükler isim, sıfat, zarf, fiil görevinde de kullanılabilirler.
Tamam bu tarz görevler karşınıza çıkacak.
Şimdi burada bakalım horlamasından uyuyamadım derken horlama ifadesi burada nedir?
İsim görevinde karşımıza çıkmış.
Musluktan şıp şıp su akıyordu, şıp şıp su akıyordu.
Şıp şıp su değil, şıp şıp akması burada önemli olan şey.
Hemen hatırla, burası fiil.
Nasıl akıyor?
Şıp şıp.
O zaman bu da nedir?
Zarf görevinde kullanılmıştır.
Şimdi diğer cümlelerimizden hemen devam edelim.
Şu gıcırdayan kapıyı artık yağlasam.
Gıcırdamak burada nedir?
Yansıma sözümüzdür, kapının açılır kapanırken çıkardığı ses aslında burada baktığımız zaman burası yansıma sözcük.
Hangi görevde kullanılmış olduğuna bakalım.
Kapı isim, nasıl kapıymış?
Gıcırdayan.
O zaman burası nedir?
Sıfat olur.
Evet.
Yavru kuşlar cikleyerek yemek istiyordu.
Cikleyerek ifadesi nedir?
Yansımadır.
Görevine bakalım.
Nasıl yemek istiyormuş?
Cikleyerek.
Bak burada bir -erek falan da var.
Hemen zarf görevinde olduğunu belirtelim.
Diğer cümlelerimizden devam edelim.
Şimdi açıklamalarımızda.
Açıklamaya dikkat edelim.
Yansıma sözcükler sadece seslerin taklidi ile oluşur.
Buraya dikkat edeceğiz.
Ses taklidi gördüğümüz bir şey üzerinden ona atfettiğimiz bir sözcük yansıma sözcük olmayabilir.
Buraya dikkat edelim.
Evi pırıl pırıl temizlemiş derken burada pırıl pırıl sesle ilgili bir durum değildir.
Gördüğümüz şeyin parladığını bize anlatır.
Parlamakla ilgili olan bir durumdur.
Ama görme ile ilgili bir durum bizim için yansıma değil.
Yansımada ne olacaktı?
Sesler taklit edilecekti.
Burası yansıma değildir.
Değil.
Güneş karşı tepeden ışıldıyordu.
Bakalım şimdi, ışıldamak.
Sesle ilgili bir durum mu yoksa görme ile ilgili bir durum mu?
Görme ile ilgili parlama ifadesi yine.
Işıldamak göz alıcı olması.
O zaman burası da nedir?
Yine yansıma değildir.
Yansıma denildiği zaman bilmemiz gereken şey nedir?
Doğadaki sesleri taklit edecek, sesle ilgili bir durum olacak.
Açıklamaya dikkat edelim yine.
Yansıma sözcük eğer mecaz anlamda kullanılmışsa yansıma özelliğini yitirir.
Mecaz anlam varsa işin içinde o zaman yansıma özelliği yok oluyor.
Örneğimizden çok net anlaşılacak.
Olanları takır takır anlattı.
Şimdi buradaki takır takır ifadesi bizim için aaaa bak ne kadar güzel, hemen yansıma sözcük diye belirtmeyeceğiz.
Türkçede en önemli şey genel olarak ilk önce anlama bakarsınız.
Ondan sonra kelimelerin hangi anlamda kullanıldığı ile ilgili yorum yaparsınız.
Takır takır ifadesi normalde yansıma gibi gözükür fakat takır takır anlatma ifadesi burada takır takır anlatma şekli.
O zaman burada bir mecaz anlam var.
Mecaz anlam varsa nedir?
Artık yansıma özelliğini kaybetmiştir.
Bu da yansıma değil.
Mecaz anlam varsa işin içinde yansımalık ortadan kalkar.
Yansıma yani doğadaki sesi yansıttığımız sözcüklerdir.
Şuradaki cümlemize bakalım.
Onun horlamasından uyuyamadım.
Horlama ifadesi Horlamasından uyuyamadım.
Kişinin uyurken çıkarmış olduğu hor sesini ne yapmış?
Horlama ifadesi olarak yansıtmış.
Musluktan şıp şıp su akıyordu.
derken buradaki musluktan akan suyun sesini taklit etmiş.
Bakın sesle ilgili durumlardır.
Dikkat edelim buna.
Aynı zamanda yansıma sözcükler isim, sıfat, zarf, fiil görevinde de kullanılabilirler.
Tamam bu tarz görevler karşınıza çıkacak.
Şimdi burada bakalım horlamasından uyuyamadım derken horlama ifadesi burada nedir?
İsim görevinde karşımıza çıkmış.
Musluktan şıp şıp su akıyordu, şıp şıp su akıyordu.
Şıp şıp su değil, şıp şıp akması burada önemli olan şey.
Hemen hatırla, burası fiil.
Nasıl akıyor?
Şıp şıp.
O zaman bu da nedir?
Zarf görevinde kullanılmıştır.
Şimdi diğer cümlelerimizden hemen devam edelim.
Şu gıcırdayan kapıyı artık yağlasam.
Gıcırdamak burada nedir?
Yansıma sözümüzdür, kapının açılır kapanırken çıkardığı ses aslında burada baktığımız zaman burası yansıma sözcük.
Hangi görevde kullanılmış olduğuna bakalım.
Kapı isim, nasıl kapıymış?
Gıcırdayan.
O zaman burası nedir?
Sıfat olur.
Evet.
Yavru kuşlar cikleyerek yemek istiyordu.
Cikleyerek ifadesi nedir?
Yansımadır.
Görevine bakalım.
Nasıl yemek istiyormuş?
Cikleyerek.
Bak burada bir -erek falan da var.
Hemen zarf görevinde olduğunu belirtelim.
Diğer cümlelerimizden devam edelim.
Şimdi açıklamalarımızda.
Açıklamaya dikkat edelim.
Yansıma sözcükler sadece seslerin taklidi ile oluşur.
Buraya dikkat edeceğiz.
Ses taklidi gördüğümüz bir şey üzerinden ona atfettiğimiz bir sözcük yansıma sözcük olmayabilir.
Buraya dikkat edelim.
Evi pırıl pırıl temizlemiş derken burada pırıl pırıl sesle ilgili bir durum değildir.
Gördüğümüz şeyin parladığını bize anlatır.
Parlamakla ilgili olan bir durumdur.
Ama görme ile ilgili bir durum bizim için yansıma değil.
Yansımada ne olacaktı?
Sesler taklit edilecekti.
Burası yansıma değildir.
Değil.
Güneş karşı tepeden ışıldıyordu.
Bakalım şimdi, ışıldamak.
Sesle ilgili bir durum mu yoksa görme ile ilgili bir durum mu?
Görme ile ilgili parlama ifadesi yine.
Işıldamak göz alıcı olması.
O zaman burası da nedir?
Yine yansıma değildir.
Yansıma denildiği zaman bilmemiz gereken şey nedir?
Doğadaki sesleri taklit edecek, sesle ilgili bir durum olacak.
Açıklamaya dikkat edelim yine.
Yansıma sözcük eğer mecaz anlamda kullanılmışsa yansıma özelliğini yitirir.
Mecaz anlam varsa işin içinde o zaman yansıma özelliği yok oluyor.
Örneğimizden çok net anlaşılacak.
Olanları takır takır anlattı.
Şimdi buradaki takır takır ifadesi bizim için aaaa bak ne kadar güzel, hemen yansıma sözcük diye belirtmeyeceğiz.
Türkçede en önemli şey genel olarak ilk önce anlama bakarsınız.
Ondan sonra kelimelerin hangi anlamda kullanıldığı ile ilgili yorum yaparsınız.
Takır takır ifadesi normalde yansıma gibi gözükür fakat takır takır anlatma ifadesi burada takır takır anlatma şekli.
O zaman burada bir mecaz anlam var.
Mecaz anlam varsa nedir?
Artık yansıma özelliğini kaybetmiştir.
Bu da yansıma değil.
Mecaz anlam varsa işin içinde yansımalık ortadan kalkar.