Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Görüşme BaşlatPaketleri İncele
Soru:

a- e Deneme -3 Birinci Ağızdan Anlatım Yazar, anlattığı olayın içinde yer alır. Anlatıcı Türleri MUBA YAYINLARI Üçüncü Ağızdan A

a-
e
Deneme -3
Birinci Ağızdan Anlatım
Yazar, anlattığı olayın
içinde yer alır.
Anlatıcı
Türleri
MUBA
YAYINLARI
Üçüncü Ağızdan Anlatım
Yazar, olayların içinde yer
almaz, gözlemlediklerini aktarır.
Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi farklı bir kişi ağz

a- e Deneme -3 Birinci Ağızdan Anlatım Yazar, anlattığı olayın içinde yer alır. Anlatıcı Türleri MUBA YAYINLARI Üçüncü Ağızdan Anlatım Yazar, olayların içinde yer almaz, gözlemlediklerini aktarır. Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi farklı bir kişi ağzıyla anlatılmıştır? Yuvasını yapıyordu serçe kuşu. Şehrin kıyısında bulunan eski parkta en küçük fıstık çam- larının birindeydi yuvası. Zirveye çok da yakın olmayan, tehlikeli hayvanların ulaşamaya- cağı uzaklıkta, üç çatalın birleştiği bir dal ucuna konduruvermişti yuvasini. Rüzgâr bazen biraz kuvvetli esip dal sallandıkça serçe kuşu da zıp zıp zıplar, henüz tam olmamış yuva- sini rüzgârın alıp götürmesinden korkardı. Bu yuva yaptığı ilk yuvaydı. BO ise pek konuşmazdı, sekiz dokuz yaşındaki bir çocuğa ne anlatılırdı ki zaten. Bazen ödevlerimi yaparken kanepeye oturur el işi yapar, dergilere göz atar ya da sessizce dişanı bakar ve arada iç çekerdi. Acaba kimi düşünürdü? Ailesini mi, evinimi, yoksa başka birini mi? Bir şeyleri özlediği belliydi. Annem ona yaptığı yemeklerden, böreklerden pastalardan bahçemizde yetiştirdiğimiz mandalinalardan, ispanaklardan gönderirdi. Alırken mahcup olurdu. Bana mutfağını gös- terir "Ben bu kadar şeyi nasıl yiyeceğim?" derdi. Demek ki bir şeyler gönderen tek kişi annem değildi. ben DY Günler aylar geçti, kış bitti bahar geldi. Kuşlar neşeli neşeli ötmeye, anılar başımızda do- lanmaya başlamıştı artık. Kanala gidip yıkandığımız, eşek arılarının deliklerine çomak so- kup sonra da elimizde çalı çırpı onlarla savaş yaptığımız, karneleri almaya yaklaştığımız günlerdi. İşte böyle bir günün sabahında tam kapıdan çıkacakken bana seslendi. Yanıma gelip iki yanağımdan öptü, sarıldı.