AYT Türk Dili ve Edebiyatı Konuları

Edebiyat sözcüğü Arapçadaki ādab teriminden gelir. Türk Dili ve Edebiyatı dünyasını keşfetmeye hazır mısın?

Haydi gel, geçmişe doğru bir zaman yolculuğu yapalım ve Türk Edebiyatının farklı dönemlerindeki yazarları tanıyalım.

Sanatın çeşitli dalları birbirlerinin köklerinden beslenirler. Edebiyatın, sanatın besinleri olan bu akımları öğrenmeye var mısın?

"Şiir bir hikâye değil sessiz bir şarkıdır." der Ahmet Haşim. Şair Kunduz kendi şarkını oluşturman için seni şiirle tanışmaya davet ediyor.

İslamiyet öncesinde ve geçiş döneminde nasıl şiirler yazılmıştır? Sorunun cevabı bu ünitede saklı.

"İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir." demiş halk şairi Yunus Emre. İlim bilmeye hazırsan bu üniteyi de öğrenelim.

"Dest-bûsı ârzûsıyla ger ölsem dostlar/Kûze eylen toprağum sunun anunla yâra su" Anlaşılmaz gibi gözüken bu dizelerin döneminin sırlarını keşfedelim!

Kelime anlamı "düzenlemeler, reformlar" olan Tanzimat, dönemin şiirini de elbette değiştirir. Bu ünitede değişimleri öğrenelim, bilgilenelim.

"İlimlerin zenginliği" anlamına gelen Servet-i Fünun'un bir dergi ismi olduğunu biliyor muydun? Tarihin tozlu raflarındaki bu dergiyi açıp yeni tarihlere dalalım.

"Bir şiir ki şehitlerin al kanıyla ıslanmış" dizesi sanki bir cümleyle bize Milli Edebiyat dönemi şiirini tasvir eder. Haydi, keşfedelim.

Saf Şiir temsilcisi Tanpınar'a göre şiir dizeleri "deniz köpüğü gibi, göğün maviliği gibi"dir. Bu denizde yüzmeye, göğü seyretmeye hoş geldin.

"Dayan kitap ile / Dayan iş ile / tırnak ile, diş ile, umut ile" der toplumcu gerçekçi dönemin şairi Ahmed Arif. Kitapla ve umutla yeni bilgiler öğrenelim.