Olay Yazıları Soruları

SCHALTE 9. Metinden alınan aşağıdaki sözcüklerden hangisinin içinde bulunduğu cümleye kattığı anlam yanlış verilmiştir? A) Yetişkin Yetişmiş, olgunlaşmış B) Ölçmek : En, boy, hacim, süre gibi nicelikleri kendi cinslerinden seçilmiş bir birimle kar- şılaştırıp kaç birim geldiklerini belirtmek : Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare D) Sahne : Bir oyunun başlıca bölümlerinden her biri C) iz

13 Zamanında dört kız arkadaş ormana çalı kesmeye gider. Kızlar çalıları kestikten sonra dinlenmeye geçerler. Aralarından biri dinlendikleri yerde uyuyakalır. Kız o kadar huzurlu uyur ki uyandırmaya kıyamazlar. Kız uyan- dığında akşam olmuştur, çalıları hemen sırtına yükleyip dönüş yoluna koyulur. Kız ormanda yürürken bir anda karşısına bir ayı çıkar. Ayıdan kaçmaya başlayan kız, bir süre sonra daha fazla kaçamayacağını fark eder ve yere çöküp "Allah'ım, bu ayıdan daha fazla kaçamayacağım; beni ya taş ya da kuş et!" der. Dileği kabul olan kız taşa dönüşürken ayı ona ulaşır ve birlikte taşa dönüşürler. Bu kayalar, Ödemiş'e bağlı Türkönü köyü çıkışında bulunmaktadır. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Masal B) Hikâye C) Efsane D) Ani

18. Aşağıdakilerin hangisinde, verilen metinle parantez içinde verilen tür uyuşmamaktadır? A) Bir masalın içine girmiş duygusu uyandıran bu sokakta, minicik evlerden biri de Kafka'nın evi. Mavi boyalı bu ev o kadar küçük ki... Aslında bu sokaktaki tüm evlere, ev değil de oda sözcü- ğü daha çok yakışıyor gibi. O zamanın evleri, şimdi hediyelik eşya dükkânı olarak kullanılıyor. Kale bölgesinde görülebilecek öteki yerlerse Eski Kraliyet Sarayı, Cernin Sarayı'dır. (Gezi yazısı) B) Aydın'ın sınavı bitmişti. Atatürk, Reşit Galip'e dönüp "Bravo bu çocuğa, şimdiden öğretmen olmuştur. İnsan, güvenerek onu bir orta mektebe öğretmen gönderebilir. Bu çocuğu takip ede- lim." dedi. Reşit Galip, öğrenciyi bir takdirle ödüllendireceğini söyleyince Atatürk "Bu çocuğu, Amerika'ya gönderip çocuğun çalışmasına değer verelim." dedi. (Anı) C) Çocukluğumda "Andersen Masalları"nı okurken "Bir gün masal yazarı olacağım!" demiştim. Zaman içinde aldığım eğitim ve yazma tutkum sonucu, masal yazarlığının yanına bir de reklam yazarlığı hedefini ekledim. Ancak sektöre atılmadan önce biraz dinlenmem lazım, dinlenirken de yazamam. Çünkü yazmak, dinlenmiş bir beyin gerektirir. (Yaşam öyküsü) D) Çöllerin üzerindeki sam yeli gibi, gövdelerin içinde kin rüzgârı esiyor. Geçtiği yerde, insanlık duygularının her türlüsünü kasıp kavuruyor. Zaten içimizde ne kadar duygu vardı ki onları da bir yel alıp götürüyor. Oysa daha fazla batmamak için, zorla da olsa, insanların birbirini sevmele- ri, hiç değilse sever görünmeleri gerekir. Sevmeyi, giderek huy edinebilirler. Sevgi duygusuna ulaşmanın bir yolu kültür ise bir yolu da alışmadır. (Deneme)

12. Varsayım, henüz gerçekleşmemiş bir durumun gerçekleşmiş gibi düşünülmesine denir. Buna göre, Hatasını kabul etmiyor ki senden özür dilesin. II. Yarın yağmur yağdı diyelim, tarladan bizi kim getirecek? III. Sepetin kulpunu iyi tut ki içindeki yumurtalar kırılmasın. numaralanmış cümlelerin hangilerinde varsayım anlamı yoktur? AYYalnız I. B) Yalnız II. CI ve II. DI ve III. NE KADAR ÖĞRENDİM 2. Fasikül

1. ● yapmak dururken kitap okumaktan çok sıkılırdım. Denize girmek, bahçede oyun oynamak, bisikletle kaybolmak, uyumak ya da yığınla harika başka şey • Nasıl böyle olabildiklerini hiç anlamaz, yine de alttan alta imrenirdim onlara. 2 Ben kitap okumayı sevemediğini sanan bir çocuktum. A Günün birinde ablalarımdan biri elime bir kitap tutuşturdu. 2 Bu cümleler düşüncenin akışına göre sıralandığında "Oysa iki ablam da sürekli kitap okur ve bundan mutluluk duyarlardı." cümlesi baştan kaçıncı sırada yer alır? A) 2. C) 4. D) 5. B) 3.

B) İstanbul'un nüfus artışı, sorunu da getirdi. C) Çevreci dostlar, birçok projeyle doğayı korumaya çalışıyor. D) Doğal kaynaklarımızı kullanırken tasarruflu olmalıyız. 6. (1) İlk yel değirmenleri 7. yüzyılda İslam coğrafyasında, büyük olasılıkla İran'da yapılmıştı; Avrupalılar, burada gördükleri yel değirmenlerini kendi ülkelerinde de kurdular. (II) Böylece yel değirmenleri kısa sürede tüm dünyada yaygın hale geldi. (III) O dönemdeki evlerin tepesine kurulan yel değirmenleri, havayı evlere doğru yönlendirerek ilkel bir klima görevi de görürdü. (IV) Yel değirmenleri, kale kulelerine ve yüksek yerlere kurulurdu. Bu parçanın anlam akışının sağlanması için numaralı cümlelerin hangileri yer de- ğiştirmelidir? A) I ve II. B) II ve III. C) II ve IV. D) III ve IV. 7.SINIFYENİ NESİL TÜRKÇE SORU BANKASI Paragrafin Şifresi-7. Sinif Yeni Ne

k 1- e ar k a SINAV B 9. Anlatımı birinci kişi ağzından yapmayı seçen ya- zar, dikkat çekici mekân betimlemeleriyle farklı bir öykü dünyası kurmuştur. Buna göre, i. Kar, ovaya homurdana homurdana iniyordu. Yılkılıklar dağınık düzenden toplu düzene geçtiler. Kulakları bir süre dimdik kaldı. Yu- karı kalkık başları, birbirine sürtündü. Kar in- mişti ovaya... Yel, ıslık çalmaya başlamıştı. 1. Önümde yürüyor, sırtını görüyorum. Ama o kimseyi görmüyor. Biriyle göz göze gelecek diye ödü patlıyor sanki. Bizim güvenlik ele- manları var. Gençler... Bizim için orada duru- yorlar gün boyu. Her sabah, "Günaydın!" de- crim hepsine ayrı ayrı.es són aut III. Bozcaada'nın batı yakasında henüz yoğun kalabalıklar tarafından sarılmamış çok güzel bir koy gördüm. Koyu çevreleyen üzüm bağ- ları ve deniz arasında geniş bir kumsal uza- niyor. Bu kumsal, deniz dibinde de sürüyor. İncecik kumlar güneş altında altın tozlar gibi parlıyor. metinlerinden hangileri yazarın bu cümlede sözü edilen anlatım özelliklerini yansıtır? A) Yalnız I C) I ve II B) Yalnız III D) Il ve III

002Cukier Aldi Anlam İlişkileri 5. 6. Gürültü, yaygın olarak istenmeyen ses veya ses kirliliği anlamıyla kullanılır. Elektronik alanında gürültü, televizyon gibi ses veya görüntünün çevrilmesini sağlayan sistemlere etki eden, iletilmek istenen bilgi sinyaline karışan parazitlerdir. Analog sinyallerin işlenmesi veya veri işleme sırasında sinyale karışan, uygulanan işlemlerin istenmeyen ve belli anlama gelmeyen yan ürünü olarak da tanımlanabilir. Daha geniş anlamda, bir plaktan gelen cızırtı veya bir internet sayfasındakı reklam gürültü olarak nitelendirilebilir. Bu metinde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Sesteş sözcük B) Yansıma sözcük • Karşıt anlamlı sözcükler C) Karşıt anlamlı sözcükler D) Genel anlamlı sözcük

15. Stresli yaşamın da etkisiyle günümüz toplumunda görülme sıklığı giderek artan tükenmişlik sendromu, önemsenmesi ve mutlaka tedavi edilmesi gereken psikolojik bir sorundur. En yaygın görülen tükenmiş- lik sendromu belirtilerinden bazıları şu şekilde sıralanabilir: ● Duygusal tükenmişlik hissi Kişiyi esir alan olumsuz düşünceler Karamsarlık . Basit işleri bitirmekte zorlanma İşten soğuma ● • Umutsuzluk . Kendini değersiz hissetme Buna göre aşağıdaki dizelerin hangisinde yansıtılan duygular tükenmişlik sendromunu çağrıştırmaz? A) Benim de mi düşüncelerim olacaktı Ben de mi böyle uykusuz kalacaktım Sessiz sedasız mi olacaktım böyle Çok sevdiğim salatayı bile Aramaz mi olacaktım Ben böyle mi olacaktım C) Seni dağladılar (yaktılar) değil mi kalbim Her yanın içi su dolu kabarcık Bulunmaz bu hâlden anlar bir-ilim Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık 8. SINIF DENEME SINAVI D) IV B) Yendi mi şimdi beni Yenildim mi ben ona Ekvator sıcağında tiril tiril üşürüm Ankara Ovası'nda Beyazıt Çaldıran'da Şah mıyım Yoksa hiç ses vermeyen akortsuz bir tuş muyum D) Iyi günlere inanıyorsan Üstelik hava da güzelse Yaşamak güzel şey Çok güzel şey doğrusu JOME B) D) Tuz Ruhu Çamaşır Suyu 40 H₂ irkeli Su 33370874 6. 1- hangi Sabunl ****

6. ( ) Etrafımda gördüklerimi ayrıntılarıyla hatırlıyorum. Görsel bulmacalar çözmekten hoşlanıyorum. Bilme- diğim bir yerde yolumu bulabiliyorum. ( ) diyorsanız görsel-uzamsal zekâya sahipsiniz. Mimar, mühendis ( ) heykeltraş veya ressam olabilirsiniz. Bu metinde ayraçlarla ( ) belirtilen yerlere hangi noktalama işaretleri sırasıyla getirilmelidir? A) (...) (...) (;) B) (-) (-) (.) C) (") (") () D) (0) ()) (;) çalışkan)

GCA DENEME 29 29. Hafta Haftalık Kazanım Denemesi 13. Lebdeğmez (dudakdeğmez), genellikle Türk halk şiirinde yaygın olan ve içinde her iki dudağın birbirine veya alt dudağın üst dişlere dokunmasıyla ortaya çıkan seslerin (b, p. m) kullanılmadığı şiir türüdür. Bu bilgilere göre aşağıdaki dizelerden hangisi "lebdeğmez" örneğidir? A) Solgun parıltılarla Marmara'ya dair Serpildiği geceler, suların billûr Musikisi dağılır tenha sahile. Hıçkırıklar duyulur uzaktan bile. Türkçe C) Aşkın dolusunu içenlerdeniz Dinleyin hakkına erenleri siz Uğruna şerrinden geçenlerdeniz Görünüz hak dara girenleri siz B) Ne varlığa sevinirim Ne yokluğa yerinirim Aşkın ile avunurum Bana seni gerek seni D) Benim sevincim de bir başka sevinçtir Bir kız kardeşim var salınmış bahçede Duvağını kendi dikmiş bir gecede Adı, diyelim ki badem çiçeğidir 14. Ben o zamanlar on altı yaşındaydım, lise birde. Ince, uzun bir oğlan... Saçlarım kirpi gibi dik duruyor, ne yana ne "inatsın inat... İnatçı adamın saçı yatmaz. Dedeme çekmişsin besbelli. Keşke annene 55 C 16. I. Za Gö OF Bul Il Bir Bir Yoh Hay III. Kafe Oda O za Bur Numara A) Yalnı

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "iş, oluş ve durum" eylemleri bir arada kullanılmıştır? A) Bu sabah güne erken başladım, kahvaltımı yaptım ve kendimi sokağa attım. B) Kırılan kavanoz bileğini kesmiş, apar topar hastaneye gitmiş ve o süre içinde kesilen yer morarmış. C) Dolapta unuttuğum domateslerin hepsi çürümüş, onları çöpe attım ve kahvaltıyı D) Bir ara bize de gelmişti böyle bir zarf, açıp da bakmadım içinde ne var diye. hazırladım.

TÜRKÇE am ca çin esi, an ne a- rü si ici TI- r- SI Fi BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 5. DENEME 17. "Burdur'a bağlı Yeşilova ilçesinin Akçaköy'ünde, 1929 yılında doğdum. Altı çocuklu, az topraklı bir köylü ailesinin büyük ikinci çocuğuyum. Babam Veli, köy bakkallığı ve değirmencilik yapardı. Ço- cukluğumda Aydın, İzmir yakınlarında pamuk ça- pasina, incir, zeytin ve kanal işçiliğine giderdik. 1938'de babam kağnıdan düşüp yaralandı. O zaman ilkokulda öğrenciydim. Birkaç yıl sonra II. Dünya Savaşı çıktı. Bir gün tüm bu köy işlerini bira- kıp kaçmayı düşündüm. Ben okuyacaktım. Anam Elif; kol kanat gerdi. Sığır güttük, çobanlık ettik; kimimiz sanat öğrendik. Ben de Gönen Köy Ens- titüsüne gittim okudum, öğretmen oldum. 1951'de evlendim. Işık, Sönmez ve Tonguç adında üç ço- cuğum var." Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Biyografi B) Ani C) Deneme D) Otobiyografi

un lig 4. "Karakutu ile aynı çağrışımı yapmasa da uçuş veri kayıt cihazlarına "turuncu kutu" demek daha doğru olurdu; ne de olsa kolayca bulunabilmeleri amacıyla hemen göze çarpan portakal renkli kutulara yerleştiriliyorlar. Uçuş verilerini kaydetmenin bir kaza durumunda oynadığı ha- yati rol, bugün herkesçe kabul edilse de David Warren 1950'lerde bu fikirle ortaya çıktığında neredeyse kimse- yi bu aletin faydasına inandıramamıştı. 1953'te Warren, Avusturalya Havacılık Araştırma Kurumunda uzman bi- lim adamı olarak dünyanın ilk jet yolcu uçağının düşmesi- nin ardından enkaz incelemelerine katıldı. Bir ticaret fua- rında gördüğü küçük ses kaydediciyi hatırlayarak uçağın düşme anında kokpitte neler olduğunu bilmenin çok işe yarayabileceğini düşündü. Böylece uçaktaki aygıtların göstergeleri ile pilotun sesini kaydedebilecek bir makine yapmak için kafa yormaya başladı. Bu parçanın konusu aşağıdakilerin hangisidir? A) Karakutunun ortaya çıkışı B) Karakutunun malzemeleri 5. Konu C) Karakutunun üretimi D) Karakutunun faydalanı 6. 1970'li yıllardan beri sağ ve sol beyin ifadelerini duymak- tayız. Sol beyin; ardışık, mantıksal, matematiksel, konuş- ma ve dil öğrenme gibi fonksiyonlarla yükümlüdür ve tek- tentüme gider San bevin ise hafızayı, hisleri, görüntüleri A C

15. Aşağıdakilerin hangisinde birleşik zamanlı fii- lin açıklaması yanlış verilmiştir? A) Bize yardım eden, üst komşumuz olmalıydı. (Gereklilik kipinin rivayeti) B) Babamla eskiden hafta sonları arabamızı yı- kardık. (Geniş zamanın hikâyesi) C) Hasta olmuşsan mutlaka doktora gitmelisin. (Duyulan geçmiş zamanın şartı) D) Hafta sonu bizimle hiç eğlenmemişmiş. (Duyu- lan geçmiş zamanın rivayeti)

17. "Burdur'a bağlı Yeşilova ilçesinin Akçaköy'ünde, 1929 yılında doğdum. Altı çocuklu, az topraklı bir köylü ailesinin büyük ikinci çocuğuyum. Babam Veli, köy bakkallığı ve değirmencilik yapardı. Ço- cukluğumda Aydın, İzmir yakınlarında pamuk ça- pasina, incir, zeytin ve kanal işçiliğine giderdik. 1938'de babam kağnıdan düşüp yaralandı. O zaman ilkokulda öğrenciydim. Birkaç yıl sonra II. Dünya Savaşı çıktı. Bir gün tüm bu köy işlerini bıra- kıp kaçmayı düşündüm. Ben okuyacaktım. Anam Elif; kol kanat gerdi. Sığır güttük, çobanlık ettik; kimimiz sanat öğrendik. Ben de Gönen Köy Ens- titüsüne gittim okudum, öğretmen oldum. 1951'de evlendim. Işık, Sönmez ve Tonguç adında üç ço- cuğum var." Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Biyografi B) Ani C) Deneme D) Otobiyografi