Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları Soruları

3. Gerçek edebiyat, edebi metnin bizzat kendisi oldu-
gu için öğrencinin doğrudan doğruya metinle karşı-
laşması, metinden doğru ve somut bir fikir edinme-
si gerekir. Fakat hiçbir metin, belirli ölçütlere göre
okunmadıkça istenilen sonucu ve sırlarını vermez.
Sımı açığa çıkarıp hazza ulaşmak istiyorsak edebi
metne uygun ölçütleri kullanmalıyız.
Yukarıdaki metinde ağır basan anlatım biçimi
hangisidir?
A) Karşılaştırma
C) Açıklama
BY
BY Tartışma
D) Öyküleme
E) Betimleme
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
3. Gerçek edebiyat, edebi metnin bizzat kendisi oldu- gu için öğrencinin doğrudan doğruya metinle karşı- laşması, metinden doğru ve somut bir fikir edinme- si gerekir. Fakat hiçbir metin, belirli ölçütlere göre okunmadıkça istenilen sonucu ve sırlarını vermez. Sımı açığa çıkarıp hazza ulaşmak istiyorsak edebi metne uygun ölçütleri kullanmalıyız. Yukarıdaki metinde ağır basan anlatım biçimi hangisidir? A) Karşılaştırma C) Açıklama BY BY Tartışma D) Öyküleme E) Betimleme
B) Aşağıdaki metinlerin anlatıcı özelliklerine göre değerlendiriniz. Birinci anlatıcı kullanılanlara
"I" Üçüncü anlatıcı kullanlara "III" yazınız.
2
Susuzluktan kıvranan hayvanlar, dere kenarına gelince heyecanla zıplayarak sularını içtiler. Yazın
sıcağında otlamaya çıkmak hayvanlar için de oldukça zordu.
4
Her şey yolunda görünüyordu. Bir çiftçi tarlasında oluşan çukuru fark edinde hemen haber verdi.
Kahvede oturuyorduk. Adamın gösterdiği çukur çok büyüktü.
3
Yeni bir bilgisayar şarttı fakat yeni bilgisayar alacak kadar parası yoktu. Bir işte çalışmaya başladı.
Tek hayali para biriktirip bilgisayarına kavuşmaktı. Bir yıl biriktirdi parasını. [[|
Piknik için evde hazırlanmaya başladık. Herkeste garip bir gülümseme vardı. Neredeyse iki yıldır
birlikte vakit geçiremiyorduk.
5
www.yeninesilturkce.com
www
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
B) Aşağıdaki metinlerin anlatıcı özelliklerine göre değerlendiriniz. Birinci anlatıcı kullanılanlara "I" Üçüncü anlatıcı kullanlara "III" yazınız. 2 Susuzluktan kıvranan hayvanlar, dere kenarına gelince heyecanla zıplayarak sularını içtiler. Yazın sıcağında otlamaya çıkmak hayvanlar için de oldukça zordu. 4 Her şey yolunda görünüyordu. Bir çiftçi tarlasında oluşan çukuru fark edinde hemen haber verdi. Kahvede oturuyorduk. Adamın gösterdiği çukur çok büyüktü. 3 Yeni bir bilgisayar şarttı fakat yeni bilgisayar alacak kadar parası yoktu. Bir işte çalışmaya başladı. Tek hayali para biriktirip bilgisayarına kavuşmaktı. Bir yıl biriktirdi parasını. [[| Piknik için evde hazırlanmaya başladık. Herkeste garip bir gülümseme vardı. Neredeyse iki yıldır birlikte vakit geçiremiyorduk. 5 www.yeninesilturkce.com www
3. Yeryüzüne milyonlarca sanatçı gelip gitmiştir an-
cak kendi sesini haykırabilenler hâlâ yaşamak
tadır.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle anlam-
ca özdeştir?
A) Üzerinde başka sanatçıların gölgesini ta-
şıyan; dünyaya, insana yeni bir yorumla
yaklaşmayan sanatçı kalıcı olamaz.
BY Geleceğe kalan yapıtlar, daha çok tüm in-
sanlığı ilgilendiren temalara yöneliktir.
CYSanatçının özgünlüğü kendini toplumsal
baskılardan uzaklaştırdığı yerde başlar.
D Toplum beğenisine göre yapıt vermeye çalı-
şan sanatçı kalıcı olamaz.
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
3. Yeryüzüne milyonlarca sanatçı gelip gitmiştir an- cak kendi sesini haykırabilenler hâlâ yaşamak tadır. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle anlam- ca özdeştir? A) Üzerinde başka sanatçıların gölgesini ta- şıyan; dünyaya, insana yeni bir yorumla yaklaşmayan sanatçı kalıcı olamaz. BY Geleceğe kalan yapıtlar, daha çok tüm in- sanlığı ilgilendiren temalara yöneliktir. CYSanatçının özgünlüğü kendini toplumsal baskılardan uzaklaştırdığı yerde başlar. D Toplum beğenisine göre yapıt vermeye çalı- şan sanatçı kalıcı olamaz.
9. (1) Karşıda yemek yiyen fakir bir ailenin kirli kızları, yüzle-
rine vuran ay ışığı içinde birer süslü hayal olmuşlardı. (II)
Denizin bulanık suları boşalmış ve onun yerine şimdi sa-
hilin üzerinde ışıktan bir sıvı sallanıp şarkı söylüyordu. (III)
Dünyanın güzelliğinden korkmaya başlamıştık. (IV) Aydan
akan büyünün saadetiyle ruhlarımız çatlayacak kadar ol-
muştu.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi, ken-
dinden önceki cümleyle neden-sonuç ilişkisi kurmuş-
tur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
9. (1) Karşıda yemek yiyen fakir bir ailenin kirli kızları, yüzle- rine vuran ay ışığı içinde birer süslü hayal olmuşlardı. (II) Denizin bulanık suları boşalmış ve onun yerine şimdi sa- hilin üzerinde ışıktan bir sıvı sallanıp şarkı söylüyordu. (III) Dünyanın güzelliğinden korkmaya başlamıştık. (IV) Aydan akan büyünün saadetiyle ruhlarımız çatlayacak kadar ol- muştu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi, ken- dinden önceki cümleyle neden-sonuç ilişkisi kurmuş- tur? A) I B) II C) III D) IV
olduğunu
sular da
farkında
ormana
lermiş.
sadece
olma-
bilme-
rden
bir
in-
Ji
-
4. Gün erken doğar baharat kokulu ülkede. İyi ki doğar
yoksa milyonlarca esmer, kara gözlü insanın yaşa-
dığı ülke nasıl aydınlanır? Kara gözlü insanların,
baharat kokulu insanların kentlerindeki çelişkilerse
yürek burkucu. Okyanustan gelen esinti bile sokak-
lara taşan yoksulluğun, derme çatma evlerindeki
yaşamın sıkıntısını hafifletmiyor. Muson yağmurları
ansızın sizi ter ve sivrisinek sarmalı içinde bırakı-
yor. Muson yağmurlarıyla yıkanan şehir mi yoksa
insanlar mı ayırt edemiyorum, insana değer veril-
meyen ve emeğin ucuz olduğu bu ülkede.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi-
sine başvurulmuştur?
A) Tartışma-Betimleme
B) Açıklama-Öyküleme
C) Betimleme- Öyküleme
D) Açıklama- Betimleme
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
olduğunu sular da farkında ormana lermiş. sadece olma- bilme- rden bir in- Ji - 4. Gün erken doğar baharat kokulu ülkede. İyi ki doğar yoksa milyonlarca esmer, kara gözlü insanın yaşa- dığı ülke nasıl aydınlanır? Kara gözlü insanların, baharat kokulu insanların kentlerindeki çelişkilerse yürek burkucu. Okyanustan gelen esinti bile sokak- lara taşan yoksulluğun, derme çatma evlerindeki yaşamın sıkıntısını hafifletmiyor. Muson yağmurları ansızın sizi ter ve sivrisinek sarmalı içinde bırakı- yor. Muson yağmurlarıyla yıkanan şehir mi yoksa insanlar mı ayırt edemiyorum, insana değer veril- meyen ve emeğin ucuz olduğu bu ülkede. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi- sine başvurulmuştur? A) Tartışma-Betimleme B) Açıklama-Öyküleme C) Betimleme- Öyküleme D) Açıklama- Betimleme
6.
5.
Yüzyılımızda sanatçılar kendilerini, yaptıklarını büyük halk kitlelerinin anlamasını, sevmesini istiyorlar. Ben kendim için yap-
tim, seven sevsin, sevmeyen sevmesin diyen sanatçıların bile içinde bir çaba, kendisini daha geniş kitlelere duyurma isteği
var. Devrinde çok az tanınmış Stendhal gibi kişiler, "Beni yüz yıl sonra anlayacaklar, sevecekler," diyor. Kim ne derse desin,
ne biçim söz ederse etsin, hemen her sanatçının içinde daha çok kişilerce sevilmek, anlaşılmak isteği var. Hiç olmazsa, hiç
bir çare bulunmazsa sanatçı, beni gelecek kuşaklar anlayacaklar, sevecekler diyor. Sanat birtakım duyguların, düşüncelerin,
biçimlerin ortaya çıkması. Yaptıklarını ortaya çıkarmayan, kimseye göstermeyen çok az sanatçı var. Onun da umudu, bir
gün nasıl olsa ortaya çıkacağı, insanlarla kendi arasında bir köprü kurulacağıdır. Demek oluyor ki, sanatçının sanatı eninde
sonunda, hiç olmazsa kendisi kadar da başkaları içindir.
Bu metne hâkim olan anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Örnekleme
C) Öyküleme
Dünkü adam, hiç çekinmeden gözlerimin önünde redingotumu büyük bir soğukkanlılıkla askıdan çıkardı. Sonra dürüp büküp
koltuğunun altına kıstırdı. Derhål evden dışarı fırladı ve koşarak uzaklaşmaya başladı. O gerçekten çok şaşırmıştı bu duruma
ama redingotumu onun elinden kurtarmak için hiçbir girişimde bulunmadı. Astafiyivanoviç ise hemen uyanık hırsızın ardından
hızla koşmaya başladı. Bu girişimden on dakika kadar sonra ne yazık ki eli bomboş olarak dönüp geldi. Soluk soluğaydı.
Bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisi ön plandadır?
A) Açıklayıcı betimleme
C) Karşılaştırma
SMART Soru Bankası Serisi
B) Betimleme
D) Tartışma
108
B) Öyküleme
D) Tartışma
Temel Düzeyden Yeni Nesil Sorulara Geçiş
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
6. 5. Yüzyılımızda sanatçılar kendilerini, yaptıklarını büyük halk kitlelerinin anlamasını, sevmesini istiyorlar. Ben kendim için yap- tim, seven sevsin, sevmeyen sevmesin diyen sanatçıların bile içinde bir çaba, kendisini daha geniş kitlelere duyurma isteği var. Devrinde çok az tanınmış Stendhal gibi kişiler, "Beni yüz yıl sonra anlayacaklar, sevecekler," diyor. Kim ne derse desin, ne biçim söz ederse etsin, hemen her sanatçının içinde daha çok kişilerce sevilmek, anlaşılmak isteği var. Hiç olmazsa, hiç bir çare bulunmazsa sanatçı, beni gelecek kuşaklar anlayacaklar, sevecekler diyor. Sanat birtakım duyguların, düşüncelerin, biçimlerin ortaya çıkması. Yaptıklarını ortaya çıkarmayan, kimseye göstermeyen çok az sanatçı var. Onun da umudu, bir gün nasıl olsa ortaya çıkacağı, insanlarla kendi arasında bir köprü kurulacağıdır. Demek oluyor ki, sanatçının sanatı eninde sonunda, hiç olmazsa kendisi kadar da başkaları içindir. Bu metne hâkim olan anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir? A) Örnekleme C) Öyküleme Dünkü adam, hiç çekinmeden gözlerimin önünde redingotumu büyük bir soğukkanlılıkla askıdan çıkardı. Sonra dürüp büküp koltuğunun altına kıstırdı. Derhål evden dışarı fırladı ve koşarak uzaklaşmaya başladı. O gerçekten çok şaşırmıştı bu duruma ama redingotumu onun elinden kurtarmak için hiçbir girişimde bulunmadı. Astafiyivanoviç ise hemen uyanık hırsızın ardından hızla koşmaya başladı. Bu girişimden on dakika kadar sonra ne yazık ki eli bomboş olarak dönüp geldi. Soluk soluğaydı. Bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisi ön plandadır? A) Açıklayıcı betimleme C) Karşılaştırma SMART Soru Bankası Serisi B) Betimleme D) Tartışma 108 B) Öyküleme D) Tartışma Temel Düzeyden Yeni Nesil Sorulara Geçiş
13. 1. kişili anlatım söz konusudur.
Deyim kullanılmıştır.
●
Bu özelliklerin tamamı, aşağıdakilerden hangisiyle
ilişkilendirilebilir?
0
Balkonda oturup bahçemi seyrediyorum, uzayan
çimlere aldırmadan. Ailem ve dostlarıma daha çok
zaman ayırıyorum, iş toplantılarına daha az. Her
anın güzelliğini duyumsayarak yaşamak istiyorum.
B) Bir anda kendini tarlaların önünde buluverdi. Doma-
tes, fasulye ve pirinç ekiliydi parça parça. Kendi tar-
lasına doğru yöneldi. Düşünüyordu. Şimdi ona kim
yardım edecekti? Kim yükünü omuzlayacaktı? Bu-
güne kadar küçük oğlu işlerine yardımcı olmuştu.
Büyük oğlu ise...
C) Başlangıçta her şey iyi gitti. Başarılıydım, gençtim,
cana yakındım, çalışırken şarkı söylüyor, patron-
larının ayakkabılarını getiren çocuklara her zaman
söyleyecek güzel sözler buluyor ve onlarla şakala-
şıyordum.
D) Toprak yoldan ilerlerken derin düşüncelere dal-
mıştı. Kendisine çarpan ağaç dallarının bile farkın-
da değildi. Eliyle dalları kendinden uzaklaştırırken
bir yandan da güneye doğru bakıyordu. Ağaçların
arasından sızan günışığı vaktin akşama yaklaştığı-
ni gösteriyordu.
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
13. 1. kişili anlatım söz konusudur. Deyim kullanılmıştır. ● Bu özelliklerin tamamı, aşağıdakilerden hangisiyle ilişkilendirilebilir? 0 Balkonda oturup bahçemi seyrediyorum, uzayan çimlere aldırmadan. Ailem ve dostlarıma daha çok zaman ayırıyorum, iş toplantılarına daha az. Her anın güzelliğini duyumsayarak yaşamak istiyorum. B) Bir anda kendini tarlaların önünde buluverdi. Doma- tes, fasulye ve pirinç ekiliydi parça parça. Kendi tar- lasına doğru yöneldi. Düşünüyordu. Şimdi ona kim yardım edecekti? Kim yükünü omuzlayacaktı? Bu- güne kadar küçük oğlu işlerine yardımcı olmuştu. Büyük oğlu ise... C) Başlangıçta her şey iyi gitti. Başarılıydım, gençtim, cana yakındım, çalışırken şarkı söylüyor, patron- larının ayakkabılarını getiren çocuklara her zaman söyleyecek güzel sözler buluyor ve onlarla şakala- şıyordum. D) Toprak yoldan ilerlerken derin düşüncelere dal- mıştı. Kendisine çarpan ağaç dallarının bile farkın- da değildi. Eliyle dalları kendinden uzaklaştırırken bir yandan da güneye doğru bakıyordu. Ağaçların arasından sızan günışığı vaktin akşama yaklaştığı- ni gösteriyordu.
11. Hakim (ilahi-tanrısal) bakış açısında anlatıcı; yaşanmiş, yaşanan ve yaşanacak olan her şeyi bilir; görür ve
duyar. Kahramanların gönlü veya kafasından geçenleri okumaya kadar uzanır.
Buna göre,
1. Memurlar birer birer daireye gelmeye başlamıştı. Girişteki güvenlik görevlisi her birinin önce giriş kar-
tina sonra da yüzüne bakıyordu. Giriş kartını göstermeyen memurlardan biriyle münakaşaya giren
güvenlik görevlisi tartışmayı yarıda kesip amirini çağırmaya gitti.
11. Kapının açılmasıyla rüzgârın odadaki her şeyi yerle bir etmesi aynı zamanda oldu. Oturduğu yerden
sakince kalkan Mehmet, kapıya doğru yürüdü; kapıyı kapatıp rüzgârın dağıttığı odayr toplamaya baş-
ladı. Bu rüzgâr da nereden çıktı şimdi, diye de aklından geçirmişti Mehmet ama elinden de bir şey
gelmiyordu odayı toplamaktan başka.
III. Şelalenin hemen dibindeki alana kamp kuran kafile, akşam yemeği hazırlıklarına başlamıştı. İki kişi
kamp ateşinin başında, iki kişi de erzakların yanındaydı. Bir kişi de odun toplamaya çıkıyorum, orman-
da olurum, deyip arkadaşlarından uzaklaştı.
parçalarının hangilerinde hâkim bakış açısı kullanılmıştır?
A I ve II.
Yalnız II.
C) II ve III.
D) Yalnız III.
Tasavvuf Ar
Yunus Emre Kimding
Hat Sanatı Nedir?
Comlekçilik Sanat-Ned
Bu başlıklar aşağıdaki m
Anadolu'da tasavvufu
sevgi, saygı beslemiş
mesine rağmen onun
B) Çömlekçilik, Anadolu'
çömlekçi çarkından g
sırlanan veya sırlanm
13. Mevlana'nın
C) Yunus Emre'nin haya
lamında 1241-1321
yetişmiştir. Doğum y
ti'nin yıkıldığı dönem
D) Hat sanatı; Osmanlı
icra edilen bir güzel
icra eden ustalar; e
resmederler ve böy
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
11. Hakim (ilahi-tanrısal) bakış açısında anlatıcı; yaşanmiş, yaşanan ve yaşanacak olan her şeyi bilir; görür ve duyar. Kahramanların gönlü veya kafasından geçenleri okumaya kadar uzanır. Buna göre, 1. Memurlar birer birer daireye gelmeye başlamıştı. Girişteki güvenlik görevlisi her birinin önce giriş kar- tina sonra da yüzüne bakıyordu. Giriş kartını göstermeyen memurlardan biriyle münakaşaya giren güvenlik görevlisi tartışmayı yarıda kesip amirini çağırmaya gitti. 11. Kapının açılmasıyla rüzgârın odadaki her şeyi yerle bir etmesi aynı zamanda oldu. Oturduğu yerden sakince kalkan Mehmet, kapıya doğru yürüdü; kapıyı kapatıp rüzgârın dağıttığı odayr toplamaya baş- ladı. Bu rüzgâr da nereden çıktı şimdi, diye de aklından geçirmişti Mehmet ama elinden de bir şey gelmiyordu odayı toplamaktan başka. III. Şelalenin hemen dibindeki alana kamp kuran kafile, akşam yemeği hazırlıklarına başlamıştı. İki kişi kamp ateşinin başında, iki kişi de erzakların yanındaydı. Bir kişi de odun toplamaya çıkıyorum, orman- da olurum, deyip arkadaşlarından uzaklaştı. parçalarının hangilerinde hâkim bakış açısı kullanılmıştır? A I ve II. Yalnız II. C) II ve III. D) Yalnız III. Tasavvuf Ar Yunus Emre Kimding Hat Sanatı Nedir? Comlekçilik Sanat-Ned Bu başlıklar aşağıdaki m Anadolu'da tasavvufu sevgi, saygı beslemiş mesine rağmen onun B) Çömlekçilik, Anadolu' çömlekçi çarkından g sırlanan veya sırlanm 13. Mevlana'nın C) Yunus Emre'nin haya lamında 1241-1321 yetişmiştir. Doğum y ti'nin yıkıldığı dönem D) Hat sanatı; Osmanlı icra edilen bir güzel icra eden ustalar; e resmederler ve böy
Bazı yazarlar kullandıkları dil ile üsluplarını oluş-
turur. Tek bir paragrafta metnin hangi yazara
ait olduğunu anlayabiliriz. Bu bir tercihtir. Böyle
yaparak başarılı olmuş pek çok yazar vardır. Bir
de konuyu ele alış biçimi ile üslup oluşur. Yazar
hikâyelerini hep aynı bakış açısını kullanarak an-
latır. Bu aslında bilinçli yapılmaz, farkında olma-
dan kendiliğindendir.
Bu metinde aşağıdaki kavramlardan hangisi vur-
gulanmıştır?
A) Özgünlük
C) Tutarlılık
B) Doğallık
D) Yoğunluk
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
Bazı yazarlar kullandıkları dil ile üsluplarını oluş- turur. Tek bir paragrafta metnin hangi yazara ait olduğunu anlayabiliriz. Bu bir tercihtir. Böyle yaparak başarılı olmuş pek çok yazar vardır. Bir de konuyu ele alış biçimi ile üslup oluşur. Yazar hikâyelerini hep aynı bakış açısını kullanarak an- latır. Bu aslında bilinçli yapılmaz, farkında olma- dan kendiliğindendir. Bu metinde aşağıdaki kavramlardan hangisi vur- gulanmıştır? A) Özgünlük C) Tutarlılık B) Doğallık D) Yoğunluk
YAYINLARI
23.
Okare
1.DÖNEM TEKRARI
Herhangi bir konu hakkında bilgiler ver-
mek, bir şeyler öğretmek amacına yönelik
anlatım biçimidir.
Betimleme en yalın biçimiyle sözcüklerle
resim çizme işidir. Varlıkların nitelikleri,
bu varlıkların duyularımız üzerinde uyan-
dırdıkları izlenimleri belirtmektir..
Tanışma
Öyküleme
8. SINIF TÜRKÇE
Bir yargıyı, bir düşünceyi ya da öneriyi çü-
rütme, değiştirme amacıyla yazılan yazılar-
da kullanılan anlatım biçimine tartışmacı
anlatım denir.
Öyküleme, tasarlanan ya da yaşanan
bir olayın anlatımıdır. Roman, hikaye ve
masalların anlatımı öyküleyici anlatım bi-
çimindedir.
1. Reşat Nuri Güntekin'in, daha çok ülkemiz geleneklerini tanımlama ve kişilik canlandırmada başarılı, duygusal
ve sevgi dolu bir kitabı olan Akşam Güneşi'nde, romanın unutulmaz kahramanı olan Jülide'nin sımsıcak serü-
venini bulacaksınız.
II. Çizgilerin kürelere, zamanın sonsuzluğa, sonsuzlukların da hayâllere dönüştüğü bir hikâyedir bu. Sıradan
insanların sıra dışılığı, bilinen hikâyelerin düşlere dönüşümü tüm içtenliğiyle akacak zihinlere. İnsan olmanın
en zayıf ve en yüce yanları, bir hikâyenin dokunuşuyla bir kez daha bilinebilir olacak.
III. Mevlana, Mesnevi'de hiçbir konuyu sistematik olarak anlatmaz. Konular kendiliğinden birbirini açarak ilerler.
Konular arasında anlatılan hikâyeler de bir yerde anlatılıp bitirilmez. Bir hikaye tamamlanmadan, çağrışım
yapan başka bir hikâye anlatılmaya başlanır. Bu şekilde bir hikâye tamamlanana kadar araya birçok hikâye,
birçok konu girer.
IV. Cenevre'ye, Martinik'teki doktorların ne olduğunu bilemedikleri bir ağrıya kesin bir yanıt aramak üzere, her
iki dünya savaşından sonra yeniden gelmişti. Başlangıçta on beş günden fazla kalmayı düşünmemişti ama
yorucu testler ve belirsiz sonuçlarla altı hafta geçmişti bile, hâlâ da işin sonuna gelmiş görünmüyorlardı.
Bu açıklamaya göre numaralandırılmış metinlerden hangisinin anlatım biçimi farklıdır?
A) I
B) II
C) II
D) IV
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
YAYINLARI 23. Okare 1.DÖNEM TEKRARI Herhangi bir konu hakkında bilgiler ver- mek, bir şeyler öğretmek amacına yönelik anlatım biçimidir. Betimleme en yalın biçimiyle sözcüklerle resim çizme işidir. Varlıkların nitelikleri, bu varlıkların duyularımız üzerinde uyan- dırdıkları izlenimleri belirtmektir.. Tanışma Öyküleme 8. SINIF TÜRKÇE Bir yargıyı, bir düşünceyi ya da öneriyi çü- rütme, değiştirme amacıyla yazılan yazılar- da kullanılan anlatım biçimine tartışmacı anlatım denir. Öyküleme, tasarlanan ya da yaşanan bir olayın anlatımıdır. Roman, hikaye ve masalların anlatımı öyküleyici anlatım bi- çimindedir. 1. Reşat Nuri Güntekin'in, daha çok ülkemiz geleneklerini tanımlama ve kişilik canlandırmada başarılı, duygusal ve sevgi dolu bir kitabı olan Akşam Güneşi'nde, romanın unutulmaz kahramanı olan Jülide'nin sımsıcak serü- venini bulacaksınız. II. Çizgilerin kürelere, zamanın sonsuzluğa, sonsuzlukların da hayâllere dönüştüğü bir hikâyedir bu. Sıradan insanların sıra dışılığı, bilinen hikâyelerin düşlere dönüşümü tüm içtenliğiyle akacak zihinlere. İnsan olmanın en zayıf ve en yüce yanları, bir hikâyenin dokunuşuyla bir kez daha bilinebilir olacak. III. Mevlana, Mesnevi'de hiçbir konuyu sistematik olarak anlatmaz. Konular kendiliğinden birbirini açarak ilerler. Konular arasında anlatılan hikâyeler de bir yerde anlatılıp bitirilmez. Bir hikaye tamamlanmadan, çağrışım yapan başka bir hikâye anlatılmaya başlanır. Bu şekilde bir hikâye tamamlanana kadar araya birçok hikâye, birçok konu girer. IV. Cenevre'ye, Martinik'teki doktorların ne olduğunu bilemedikleri bir ağrıya kesin bir yanıt aramak üzere, her iki dünya savaşından sonra yeniden gelmişti. Başlangıçta on beş günden fazla kalmayı düşünmemişti ama yorucu testler ve belirsiz sonuçlarla altı hafta geçmişti bile, hâlâ da işin sonuna gelmiş görünmüyorlardı. Bu açıklamaya göre numaralandırılmış metinlerden hangisinin anlatım biçimi farklıdır? A) I B) II C) II D) IV
konuşuyorma
zar, paragrafin başında karşıt
a koyup onun eksik tarafianni be
Joruşu çürütmeye çalışırken kendi
doğruluğunu savunur
ktadır? Cevabınızı verilen boş-
d) Anadolu'nun hüzünlü sonbahar-
larından biriydi. Toprak yola serpil-
miş gibi duran seyrek taş parçaları
güneşin ilk ışıklanıyla parıldıyor,
araba sarsıldıkça gözlerimin önün-
de kıvılcımlar gibi yanıp sönüyordu,
Ara sıra daha fazla koşmak iste-
ğiyle şahlanan gürbüz hayvanların
a yoldan kaldırdıkları tozlar, arabayı
sararak boşlukta uçuşuyor, titreşi
yor, sonra dalga dalga yere inerek
gözden kayboluyordu.
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
konuşuyorma zar, paragrafin başında karşıt a koyup onun eksik tarafianni be Joruşu çürütmeye çalışırken kendi doğruluğunu savunur ktadır? Cevabınızı verilen boş- d) Anadolu'nun hüzünlü sonbahar- larından biriydi. Toprak yola serpil- miş gibi duran seyrek taş parçaları güneşin ilk ışıklanıyla parıldıyor, araba sarsıldıkça gözlerimin önün- de kıvılcımlar gibi yanıp sönüyordu, Ara sıra daha fazla koşmak iste- ğiyle şahlanan gürbüz hayvanların a yoldan kaldırdıkları tozlar, arabayı sararak boşlukta uçuşuyor, titreşi yor, sonra dalga dalga yere inerek gözden kayboluyordu.
lar
a hangi anlatım tekniği ağır basma
c) Kapıda yaşlı bir adam belirdi.
Üzerinde biraz eski, açık mavi bir
takım elbise vardı. Ceketin üst
cebinde üçgen şeklinde kıvrılmış
mendil, kravatıyla aynı renkteydi.
Yer yer ağarmış saçlarını sol tarafa
yatırmış, hâlâ siyahlığını koruyan
bıyıklarını üst dudağının üzerini ka-
patacak şekilde bırakmış. Ayağında
yıllar önce gençlerin oldukça rağ-
bet ettiği ucu sivri, ucu küt biçimli
ayakkabılar vardı.
bir
e-
dü.
a-
ket,
lirleyerek o
görüşünün
le
c) Kenar mahalleler... Birbirine
geçmiş, yaslanmış tahta evler...
Kiminin kaplamaları biraz daha
kararmış, kiminin balkonu biraz
daha eğrilmiş, kimi biraz daha
öne eğilmiş, kimi biraz daha çö-
stir Hepsi hastadır onları
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
lar a hangi anlatım tekniği ağır basma c) Kapıda yaşlı bir adam belirdi. Üzerinde biraz eski, açık mavi bir takım elbise vardı. Ceketin üst cebinde üçgen şeklinde kıvrılmış mendil, kravatıyla aynı renkteydi. Yer yer ağarmış saçlarını sol tarafa yatırmış, hâlâ siyahlığını koruyan bıyıklarını üst dudağının üzerini ka- patacak şekilde bırakmış. Ayağında yıllar önce gençlerin oldukça rağ- bet ettiği ucu sivri, ucu küt biçimli ayakkabılar vardı. bir e- dü. a- ket, lirleyerek o görüşünün le c) Kenar mahalleler... Birbirine geçmiş, yaslanmış tahta evler... Kiminin kaplamaları biraz daha kararmış, kiminin balkonu biraz daha eğrilmiş, kimi biraz daha öne eğilmiş, kimi biraz daha çö- stir Hepsi hastadır onları
2. İnsan, doğası gereği, temel gereksinimlerini sü-
rekli karşılamak zorundadır.
Gereksinimlerinin baskısı altında kalan insan,
eylemsizliğine son vererek etkinlikler içine girer.
Bu cümlelerin anlamlı ve kurallı cümleler hâline
getirilmiş biçimi aşağıdakilerden hangisidir?
.
A) Temel gereksinimlerini karşılama baskısı altın-
da kalan insan, bunları giderecek çalışmalar
içine girer.
B) Insan doğası gereği gereksinimlerinin baskısı
altına girerek eylemsizliğine son verir ve etkin-
likler içine girer.
C) Gereksinimlerinin baskısı altında kalan insan
doğası gereği eylemsizliklerine son vererek et-
kinlikler içine girer.
D) Temel gereksinimlerini sürekli karşılamak zo-
runda olan insan eylemsizliğine son vererek
etkinlikler içine girer.
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
2. İnsan, doğası gereği, temel gereksinimlerini sü- rekli karşılamak zorundadır. Gereksinimlerinin baskısı altında kalan insan, eylemsizliğine son vererek etkinlikler içine girer. Bu cümlelerin anlamlı ve kurallı cümleler hâline getirilmiş biçimi aşağıdakilerden hangisidir? . A) Temel gereksinimlerini karşılama baskısı altın- da kalan insan, bunları giderecek çalışmalar içine girer. B) Insan doğası gereği gereksinimlerinin baskısı altına girerek eylemsizliğine son verir ve etkin- likler içine girer. C) Gereksinimlerinin baskısı altında kalan insan doğası gereği eylemsizliklerine son vererek et- kinlikler içine girer. D) Temel gereksinimlerini sürekli karşılamak zo- runda olan insan eylemsizliğine son vererek etkinlikler içine girer.
6. Türkçe dersinde öğrencilerden betimleme paragrafı yazmaları istendiğinde bir öğrenci şu cümleleri yazar:
"Ihtiyar Ali Çavuş'un yüzündeki çizgiler iyice belirginleşmişti. Saçları da erkenden beyazlamıştı. Çenesi oldukça sivri ve
uzundu. Teni öyle beyazdı ki sinirlendiği ya da utandığı zamanlar yüzünün kızardığı hemen belli olurdu."
Öğrenciye verilen tavsiye: "- - - -"
Bu tavsiyeden sonra öğrenci, paragrafı şu şekilde değiştirmiştir:
"Yılların ağırlığını omuzlarında taşıyan Ali Çavuş'un yüzü susuzluktan çatlamış kurak toprakları andırırdı. Saçına çoktan
kırlar düşmüştü. Çenesi, yüzünün altında yayından fırlayacak bir ok gibi dururdu. Ay misali parlayan teni sinirlendiği veya
utandığı anlarda nara döner, duygularını hemen ele verirdi.
Bu parçaya göre, öğrenciye verilen tavsiye aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Olayları, mekânları ve şahısları âdeta bir kameraman gibi gözlemleyerek okuyucuya aktarmalısın.
B) Hikâyendeki kahramanların iç dünyasına ışık tut ki okuyucular kendilerini onların yerine koyabilsin.
C) Güçlü bir kalem olmak istiyorsan yıldızların ışıltısını "parlak" sözcüğünü kullanmadan anlatabilmelisin.
D) Betimlemelerinin daha iyi anlaşılabilmesi için sanatlı söyleyişten uzak, sade bir anlatımı tercih etmelisin.
evaplayınız.
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
6. Türkçe dersinde öğrencilerden betimleme paragrafı yazmaları istendiğinde bir öğrenci şu cümleleri yazar: "Ihtiyar Ali Çavuş'un yüzündeki çizgiler iyice belirginleşmişti. Saçları da erkenden beyazlamıştı. Çenesi oldukça sivri ve uzundu. Teni öyle beyazdı ki sinirlendiği ya da utandığı zamanlar yüzünün kızardığı hemen belli olurdu." Öğrenciye verilen tavsiye: "- - - -" Bu tavsiyeden sonra öğrenci, paragrafı şu şekilde değiştirmiştir: "Yılların ağırlığını omuzlarında taşıyan Ali Çavuş'un yüzü susuzluktan çatlamış kurak toprakları andırırdı. Saçına çoktan kırlar düşmüştü. Çenesi, yüzünün altında yayından fırlayacak bir ok gibi dururdu. Ay misali parlayan teni sinirlendiği veya utandığı anlarda nara döner, duygularını hemen ele verirdi. Bu parçaya göre, öğrenciye verilen tavsiye aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) Olayları, mekânları ve şahısları âdeta bir kameraman gibi gözlemleyerek okuyucuya aktarmalısın. B) Hikâyendeki kahramanların iç dünyasına ışık tut ki okuyucular kendilerini onların yerine koyabilsin. C) Güçlü bir kalem olmak istiyorsan yıldızların ışıltısını "parlak" sözcüğünü kullanmadan anlatabilmelisin. D) Betimlemelerinin daha iyi anlaşılabilmesi için sanatlı söyleyişten uzak, sade bir anlatımı tercih etmelisin. evaplayınız.
tırma
7. Nuri Efendi; uzun, dört köşe yüzü; beyaz, seyrek
sakalı; büyük, kestane rengi, çok nahif gözleriyle
insanın üzerinde garip bir tesir yapardı. Bu ba-
kışlarla karşılaşanlar, onun sadece iyilik yapmak
için yaratılmış olduğunu tasavvur ederlerdi. Hani
o masallarda başınız sıkıştığı zaman yakıp imda-
dınıza çağırmak için size sakalından üç tel verip
kaybolan ihtiyarlar gibi biriydi.
ob Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili olarak, (A
I. Betimleyici anlatım kullanılmıştır.
20 II. Kişileştirmeye başvurulmuştur.
III. Amaç-sonuç cümleleri vardır.
yargılarından hangileri söylenebilir?
XindicA) Yalnız I
C) I ve III
8.
Sınıf
odB) I ve II
19b9 9 D) II ve III
10. De
de
Ü
LO
5
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
tırma 7. Nuri Efendi; uzun, dört köşe yüzü; beyaz, seyrek sakalı; büyük, kestane rengi, çok nahif gözleriyle insanın üzerinde garip bir tesir yapardı. Bu ba- kışlarla karşılaşanlar, onun sadece iyilik yapmak için yaratılmış olduğunu tasavvur ederlerdi. Hani o masallarda başınız sıkıştığı zaman yakıp imda- dınıza çağırmak için size sakalından üç tel verip kaybolan ihtiyarlar gibi biriydi. ob Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili olarak, (A I. Betimleyici anlatım kullanılmıştır. 20 II. Kişileştirmeye başvurulmuştur. III. Amaç-sonuç cümleleri vardır. yargılarından hangileri söylenebilir? XindicA) Yalnız I C) I ve III 8. Sınıf odB) I ve II 19b9 9 D) II ve III 10. De de Ü LO 5
A
ANABİLİM
tecorvMLENTOONS
TÜRKÇE 5. SINIF ÇALIŞMA KÂĞIDI
8. Aşağıdaki cümlelerin anlam ilişkilerini (pişmanlık, azımsama, varsayım, sitem, küçümseme) yazınız.
ANLAM İLİŞKİLERİ
CÜMLELER
Tut ki zengin oldun, ne yapardın?
Bir metrelik kumaştan elbise dikilmez.
Bir yemek yaptı diye kendisini aşçı sanıyor.
Bir işe de elini sürse şaşarım.
Bu kadar az çalışarak iyi bir liseye gidemez ki!
Dersime dikkatli çalışmalıydım.
Bu soruyu bebekler bile çözer.
dinletemedim.
Odasını toplaması gerektiğini söyledim ama söz
Öğretmenimin sözünü dinleseydim bugün daha mutlu olurdum.
kadar gelip beni ziyaret etmemişsin.
cih ederdin?
varsayım
Azimsama
búcúmsemo
teller,
n
kleri
Ortaokul Türkçe
Anlatıcı Türleri ve Bakış Açıları
A ANABİLİM tecorvMLENTOONS TÜRKÇE 5. SINIF ÇALIŞMA KÂĞIDI 8. Aşağıdaki cümlelerin anlam ilişkilerini (pişmanlık, azımsama, varsayım, sitem, küçümseme) yazınız. ANLAM İLİŞKİLERİ CÜMLELER Tut ki zengin oldun, ne yapardın? Bir metrelik kumaştan elbise dikilmez. Bir yemek yaptı diye kendisini aşçı sanıyor. Bir işe de elini sürse şaşarım. Bu kadar az çalışarak iyi bir liseye gidemez ki! Dersime dikkatli çalışmalıydım. Bu soruyu bebekler bile çözer. dinletemedim. Odasını toplaması gerektiğini söyledim ama söz Öğretmenimin sözünü dinleseydim bugün daha mutlu olurdum. kadar gelip beni ziyaret etmemişsin. cih ederdin? varsayım Azimsama búcúmsemo teller, n kleri