Fiilimsiler (Eylemsi) Soruları

2. Hakkında çeşitli rivayetler anlatılan, efsanelere konu olan Kız Kulesi; 1 Istanbul Boğazı'nın Marmara Denizi'ne yakın kısmında, Salacak açıklarında bulunmaktadır. Üsküdar'ın sembolü haline gelen Kule, II Üsküdar'da Bizans devrinden kalan tek eserdir. MÖ 24 yılına kadar uzanan tarihî biri geçmişe sahip olan Kule, küçük bir ada üzerinde kurulmuştur. Bazı Avrupalı tarihçiler buraya Leondar Kulesi derler. Kule hakkında çalışmalar yapildıkça farklı ve aynı zamanda ilginç III AV bilgileri de öğrenmiş olacağız. Verilen bilgilere göre bu metindeki numaralanmış sözcüklerden hangisi fiilimsi değildir? A) 1 B) 11 C) III D) IV

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “çocuk” sözcüğü "sözde özne" göreviyle kullanılmıştır? A) Çocuk, sokakta arkadaşlarıyla oynuyordu. B) Çocuk, herkesin içinde durup dururken azarlan- maz. C) Çocuk, kitap okuma alışkanlığını ailede edinir. D) Çocuk, kendini yalnız hissedince içine kapandı.

Muzik, kendini ifade etme becerisini, yarátok zevk ve estetik duygusunu geliştirir. Ses ve 64 gelişimi ile bilişsel gelişim ve soyut de meje katkıda bulunur. Çocukta müzik yereret detyr tan başlar. Doğumundan itibaren ses uyarvoisie tepki verir. Anne ve babasının ayak seslerini ta nir. Ağlamalarla ve ses tonunu yükseltip alatte rak mutluluğunu ve mutsuzluğunu ifade eder. Bu parçada kaç tane zarf-fiil kullanılmıştır? A) 1 B) 2. C) 3 D) 4

Bu deston tarihin dilinden dismes 4. (1) Insanlar mezler. (10) larına gere 2. Tarihin dilinden düşmez bu destan. Nehirler gazidir, dağlar kahraman. Her taşı yakut olan bu vatan, Can verme sırrına erenlerindir. larımız olm bir manas artar, acılar Yukarıdaki dörtlükte kaç tane fiilimsi kullanılmış- tır? Yukarıdan limsi kullar A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 A)

3. İsim-Fiil: Mastar veya eylemlik, fiillerin cümlede isim görevinde kullanılan hâli. Fiil kök veya gövdelerine "-me, -mek, -iş" mastar eklerinin getirilmesiyle oluşturulur. Sifat-Fiil: Bir fiilin cümlede sıfat görevinde kullanılan hâlidir. Fiillerin sonuna sifat-fiil ekleri olan"-en, -esi, -mez, -er, -dik, -ecek ve -miş" getirilerek oluşturulur. Zarf-Fiil: Bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanılan hálidir. Türkçedeki üç fiilimsi grubundan biridir. Fiillere" -esiye, -ip, -meden, -ince, -ken, -eli, -dikçe, -erek, -ir ... -mez, -diğinde, -e ... -e, -meksizin, -cesine" eklerinin getirilmesiyle oluşturulur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu üç fiilimsi türünün örneği vardır? AX Arkadaş uğrunda ölmek kolay fakat uğrunda ölünecek arkadaşı bulmak zordur. B Gerçek dost; yanlış yaptığında seni uyaran, sonrasında ise koruyan kişidir. Dostluk, mantar yemeği gibidir; zehirli veya zehirsiz olup olmadığı ancak yendikten sonra belli olur. Hep esiri olduk sonu gelmeyen koşuşturmaların ama adını yüreğimize kazıdıkça dostlarımıza daha fazla değer verdik

1 13. Fiillerden türeyen ama fiiller gibi çekimlene- meyen sözcüklere fiilimsi denir. Fiilimsiler; isim - fiil, sifat - fiil, zarf - fiil olmak üzere olur. üçe ayrılır. için Buna göre aşağıdakilerin hangisinde üç farklı fiilimsi türü bir arada kullanılmış- le tir? Her bo A) Hasan tek başına kalmasına rağmen kendini yalnız hissetmiyor, karısını dün- ya çapında bir yalnızlığı bile unutturacak bir can yoldaşı diye kabul ediyordu. X 26 SC B) Onlar sefere çıkarken, düşecekleri uç- suz bucaksız stepleri, karşılaşacakları karlı dağlan, önlerine çıkacak karanlık ormanları veya işıklı nehirleri bilmiyor- lardi. C) Iş öğünmeğe kalmışsa ben de söyle- yeyim: Bana da roman, şiir, hikâye ve eleştirme üstadı "Bay Falan" diyecek bir tek adam çıkmamıştır. D) Herkesle, bütün sevenlerle ve sevilenle- rin hepsiyle beraber olamadıktan sonra ne olacak sanki? OOJ NITEUR YRIR

18. Ad SIS fa 17. Bazı sözcükler isim-fiil eki aldığı hâlde kalıplaşarak bir varlığın, kavramın ismi olur. Bunlar fiilimsi olarak kabul edilmez. Örneğin "Kaleyi gözleme işi iki kişiye verildi." cümlesindeki "gözleme" sözcüğü fiilimsidir, "Annemim yaptığı gözlemenin tadına doyulmaz." cümlesindeki "gözleme" sözcüğü ise isimdir. Buna göre, a 1. Gözlerine sürme çekmeden bir gün bile dışarı çıkmaz. II. Her sabah kahvaltıda muhakkak kızartma yi- yecekmiş. III. Montaigne deneme türünde başarılı eserler vermiştir. IV. Bekleme salonunda oturmuş dergi, kitap ka- niştiriyor. numaralanmış cümlelerin hangisinde fiilimsi eki aldığı hâlde, kalıplaşarak bir varlığı veya kavramı karşılayan sözcük yoktur? AT. ) Wym. B) H. D).

KDS SİLER ENDİRME SINAVI 2. sm 1. Borç ödemekle, yol yürümekle tükenir. - isim II. Başıma uymayan takke elin olsun-isim III. Akan su yosun tutmaz. IV. Cana gelecek zarar, mala gelsin. Numaralanmış atasözlerinin hangisinde farklı bir fil- limsi kullanılmıştır? D) IV. C) MI. B) II. alt- A.

A A 6. Ayşegül Öğretmen: Çocuklar, fiilimsiler sayesinde cümlelere yan yargılar ekleyip temel cümleye ek yar- gilar katabiliriz. Şimdi sizlerden bu şekilde cümleler söylemenizi istiyorum. Nazlı : Uzun bir aradan sonra kendimi sarp kayalık- lara vurarak eski günlerdeki heyecanımı yeni- den ortaya çıkarmaya çalıştım. Melek: Sanki dilinde var olan bütün güzel sözcükleri sürgüne göndermiş de hepimize tarifi mümkün olmayan bir ceza veriyordu. Mert : Yüreğinin en kuytu köşesinden acı sözler dört- nala koşmuş gelmiş ve kendisinden de haber- siz bir şekilde dilinden âdeta boncuk boncuk dökülmüştü. ilker : Şimdi elinden en ufak bir şey gelmediğinden kendini küçük bir çocuk kadar aciz ve güçsüz hissediyor, bir köşede öylece oturuyordu. Buna göre hangi öğrenci, Ayşegül öğretmenin is- tediği şekilde cümle söylememiştir? 7 A) Nazlı B) Mert C) Melek D) ilker i 7. Bazı araştırmacılar, iç dünyamızın davranışlarımızı yönlendirdini kadar davranıslarımızın da ir dünyami

18. Akşam boyunca uzar hüzünlü şarkılar 1 Gençken daha bir yakar duygular II Aşılacak elbet umutlar, acılar III Okunacak şiirler var daha TV Yokarıdaki dizelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangisinin türü filimsidir? A) B) II. C) III. D) IV.

(1) Voleybol, cogumuzun severek oynadığı, dün- yanın en çok sevilen oyunlarından biridir. (II) Is- ter okulda ister evimizin bahçesinde ister kumsal da arkadaşlarımızla heyecanla oynadığımız vo- leybol, tam bir takım oyunudur. (III) Oyuncular, yeteneklerini ve gayretlerini gösterdikçe birçok es- tetik hareket de ortaya çıkar. (IV) Voleybolun ilk olarak 19. yüzyılda ABD'de genç bir beden eğiti- mi öğretmeni tarafından bulunduğu düşünülmek- tedir. Bu metindeki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) L. cümlede kişisel görüşe yer verilmiştir. B) II. cümlede neden-sonuç ilişkisi vardır. C) III. cümlede koşul anlamı söz konusudur. D) IV. cümlede bir olasılık dile getirilmiştir. X

5. TEMA ole 7. ETKİNLİK a. Aşağıdaki cümlelerde geçen ek fiil almış sözcüklerin altını çiziniz. . . . Karnı acıkınca ailesinden uzaklaştığının ayrımına varabilmişti. Küçük Yunus da oburun biriydi. Oyun oynamak için ailesinden geri kaldığı oluyordu. Yıldızların terk ettiği gözlerini karanlıklar perdelemişti. Parlak beyaz karnı gün ışığında ıslak mermer çakıntıları içindeydi. Eğer açık denizlerde yol alan bir geminin güvertesindeyseniz her şeye tanık olursunuz. Her canlının temiz bir doğada yaşamaya hakkı vardır. . b. Altını çizdiğiniz sözcüklerden hangilerinin birleşik zamanlı fiiller olduğunu söyleyiniz.

2. Hangisinde "gelecek” sözcüğü sifat fiil olarak kullanılmamıştır? A) Gelecek hafta okul gezisine katılacağız. B) Toplantıya ben de geleceğim. C) Gelecek yaz daha güzel bir tatil yapacağım. D) Annem bana gelecek sene bir kedi alacak.

1 - 4. sorulan parçaya göre yanıtlayiniz. Sümerlerin zayıflamasından sonra güçlenen Akadlar. Sami kökenli savasci bir topluluktur. Sümerlerden sonra Me- zopotamya'nın hükümdarlığını ele geçiren bu topluluk, Mezopotamya'daki medeni gelişimin öncülüğünü yapmıştır. Savaşçı bir topluluk olan Akadlar, ilerleyen tarihlerde (1) cikacak Sami kökenli Asur ve Babil halklarına da öncülük et- mişlerdir. Çok tanrılı bir inanca sahip olan Akadlar, zafer anıtını inşa eden topluluk olmuştur. Akadlar, Sümerlerin aksi- ne merkezi otoriteye önem (II) vermiş ve Mezopotamya'yi tek bir merkezden yönetme planlan (III) kurmuşlardır. Akad hanedanının kurucusu Sargon ailesidir. Agade isimli bir başkent kuran Sargon tarihi kayıtlara göre 34 savaş yap- mıştır. “Yine de Sargon ile ilgili anlatılanlar ve eldeki bulgular daha çok mitolojik ve efsane niteliğindedir." Sargon'un torunu olan Akad Kralı Naram-Sin de dedesinin yolundan giderek birçok sefer yapmıştır. Fakat bölgedeki güç dengelerinin değişmesiyle Akadlar, bu dönemde düşüşe geçmişlerdir. Kısa bir süre içinde Zagros Dağları'ndan inen ve Akad ülkesini işgale başlayan Gutiler ile yönetim (IV) zayıflamış ve MO 2100 yıllarında tekrar Sümerler tarafından yıkılmışlardır. 1. Parçada altı çizili cümlede geçen eylemsilerle fürce özdeş eylemsiler aşağıdakilerin hangisinde kullanılmıştır? A) Şiir yazmak için doğuştan gelen bir yeteneğe sa- hip olmak gerekiyor. B) Görünüşe bakılırsa durum çok kötü. C) Itişen çocukları acaba kim uyarabilir? D) Bu kitapları okuyarak ufkunu genişletebilirsin. 3. Parçada kalın harflerle yazılan cümlede geçen zarf - fiilin cümleye kattığı anlam, aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Yeğenin ilk gün kreşe güle oynaya gitmiş. B) Oraya vart varmaz bana yazacağını söyledi. C) Bahar gelince kuşlar civil civil oluyor. D) Maç bittiğinde bütün stadı bir sessizlik aldı.

Bu görsel en doğru yansıtan metin aşağıdakilerden hangisidir? Sarışın kadın, kızına dikiş öğretmeye çalışıyordu. Gözlüğünü burnunun ucuna indirmiş, biraz önce gösterdiği dikişi yapıp yapamayacağına dikkat kesilmişti. Bir yandan da "Acaba bir dikiş-nakış kur- suna mı gönderseydim?" diye düşünüyordu. Çünkü kızı çok alıngandi ve kızını uyanrken iki kere do- şünmek zorunda kalıyordu. B Dikiş makinesinin önündeki kalem kutusu dikkatini dağıttığı için Ece, kendini işine tam veremiyordu. Gömlek giymeyi sevdiği ve kendi gömleklerini zevkine uygun olarak -şöyle üzerindeki çizgili gömlek gi- bi- dikmek istediği için bu işi öğrenmeye karar vermişti ama bu iş düşündügünden zor olacaktı. Ece, rahatsız etmesin diye saçlarını toplamıştı. Kapal ortamlarda çalışmayı pek sevmezdi ama ya- pacak bir şey yoktu. Kapalı da olsa yeşilliği hatırlatan bir şeyler vardı bu ortamda. Beyaz dikiş ma- kinesiyle dikiş yaparken iki elini de dikkatle kullanıyordu. İş yeri teyzesinindi. Teyzesi saçlan omzu- na dökülen, yaşını başını almış, titiz biriydi. Bu işi öğrenmesini özellikle teyzesi istemişti . Dj Kursiyer, göz ucu ile eğitmeni süzmüş ve sorduğu soruya “Çok konuşmal" dercesine sus işareti yaptı- ğını görmüştü. Bu san saçlı ve gözlüklü eğitmenle neredeyse yaşıt sayılırdı. Öğrettiği çoğu şeyi de bili- yordu ama belge alması gerektiği için ve ukalalık yapmış olmamak için bilmemiş gibi yapıyordu. Elinde- ki oyalı bordo mendili bitirir bitirmez dışarı çıkmak için izin isteyecekti, çünkü cani sikkındi . nsi özelliğini kaybedebilir. "Sürme, göze iyi gelirmiş." cümlesinde "sürme"

2 3 . Rüzgâr eken, firtina biçer. Bu cümlede yer alan sifat-fil, sıfat tamlaması oluşturmamış; adlaşmıştır. Gelen, gideni her zaman aratır. Yaptığın hatayı sen daha iyi bilirsin. Birden fazla sifat-fiil vardır. Sifat-fiil kullanılmamıştır. D D) Sifat-fiile yönelik yönerge takip edildiğinde aşağıdakile rin hangisine ulaşılır? B)* OT 4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "-ar / -er" el