Paragraf Soruları

Yansıma Sözcükler ve İkilemeler TEST-18 1. Melike, bilgisayarının şifresini unutmuştur. Dört harften oluşan şifreyi, hatırlayabilmek için aşağıdaki bilgileri hatırlatıcı olarak bir kenara not etmiştir: 1. "Orhan'la yeniden sıkı fıkı dost olduk, artık onunla çok iyi anlaşıyoruz." cümlesinde ikilemeyi oluşturan sözcükler- den ilkinin ilk harfi. II. "Kulübedeki köpek sürekli havlıyor, hareketleriyle insanı huzursuz ediyordu." cümlesinde yansıma olan sözcüğün ikinci harfi. III. "Çoruh Nehri Erzurum topraklarından doğarak Karadeniz'e akar." cümlesinde eş seslisi olan kelimenin ikinci harfi. IV. "Sıcak bir tebessüm bütün dargınlıkları bir anda bitirebilir." cümlesinde mecaz anlamda kullanılan kelimenin dör- düncü harfi. Buna göre Melike'nin bilgisayarının şifresi aşağıdakilerden hangisidir? A) FAKA B) SAĞA C) KARA D) SAKA

9. A kitapcigi DENEME SINAVI - 1 9 ve 10. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız. nu görürüz. (II) İngilizceye uygun bir harf dizilimiyle üretilen bu klavyelerde sadece Türkçe harflere uygun olarak küçük bir uya (1) Ülkemizde satılan ve kullanılan bilgisayarların klavyelerine bakacak olursak bunların neredeyse tamamının Q-klavye olduğ lama yapılmıştır. (III) Peki gerçekten Q-klavye, Türkçeye uygun bir klavye midir, tabii ki hayır. (IV) Türkçeye en uygun klavye İh san Yener'in, Türk Dil Kurumunun dilimizdeki kelimelerde kullanılan harflerin istatistiksel analizini yapan çalışmasını temel alarak geliştirdiği klavyedir. (V) F-klavye adıyla da anılan bu özgün klavye, ülkemizde uzun süre daktilolarda yaygın olarak kullanılm tır. (VI) Türkçeye daha uygun olması nedeniyle uluslararası hızlı daktilo yazma yarışmalarında F-klavyeyi kullanan Türk katılım cılar genellikle birinci olurlar. (VII) Ancak F-klavye, Q-klavyenin bilgisayarlar yoluyla çokça satılması ve yaygınlaşması, okullarda Türkçeye uygun klavyenin sunulmaması gibi nedenlerden dolayı bugünlerde unutulmaya yüz tutmuştur. Bu metinde numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmuştur? A) III. B) IV. Sözel Bölüm C) V. D) VI 12.

? 2. Ocak, şubat, mart, nisan, mayıs ve haziran aylarında turneye çıkan Ahmet, Burcu, Cenk, Doruk, Emre ve Fatoş'un hangi ay turneye çıktıklarıyla ilgili şunlar bi- linmektedir: • Emre, Burcu'dan 1 ay önce turneye çıkmıştır. Ahmet, Cenk'ten 1 ay sonra turneye çıkmıştır. • Doruk, mayıs ayında turneye çıkmıştır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesin olarak yanlıştır? A) Cenk, ocak ayında turneye çıkmıştır. B) Fatoş, haziran ayında turneye çıkmıştır. C) Burcu, mart ayında turneye çıkmıştır. D) Burcu, Cenk'ten sonraki bir ayda turneye çıkmıştır.

TÜRKÇE 8. DENEME 3 Her insanın hayatında dönem dönem pişmanlık duyduğu kararları, seçimleri, davranışları olur. İnsan olmanın getirisidir hata yapmak zaten. Her şeye, her türlü hatanıza, kararınıza, davranışınıza, seçiminize rağmen ken- dinizdeki olumlu şeyleri ortaya çıkartırsanız aslında o gözünüzde çok büyüttüğünüz eksilerinizin ne kadar az olduğunu görürsünüz. Pek tabii ki eksiklerinizi gözünüzde büyüttüğünüz kadar artılarınızı küçültmezseniz bu mümkün olur. Çünkü çok tehlikeli olmasına rağmen çoğu insanın hayatını yanlış yönde yaşamasına neden olan şeylerin başında bir şeyi nasıl görmek isterse öyle görmesi gelmektedir. Yani bazen gerçek tüm çıplaklığıyla o kadar net bir şekilde önümüzde durur ki bakacak gücümüz, görecek cesaretimiz ve anlayacak irademiz olmadığı sürece hiç bir işe yaramaz. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Pişmanlık duygusunu atmak için kararlarımızı gözden geçirmeliyiz. B) Mutlu olmak için hayattaki bütün olumsuzlukları göz ardı etmeliyiz. C) Pişmanlıklar, hayattaki mutlulukları engellememeli. D) Gerçekleri güçlü ve doğru bir şekilde görürsek hayatı doğru yaşarız.

5. (1) Nasıl yazdığımı ben de açıkça bilmiyorum, dersem-şaşmayınız. (1) şiirde bu hiç belli olmaz, yemek yerken ya da yolda giderken bir misra geliverir, galiba Valéry'nin yukarıdan inen dizesi gibi bir şey. (III) Bakarsınız, o zamana kadar karanlık gördüğünüz bir dünya birdenbire aydınlanır. (IV) O şiir bitinceye kadar da siz işgal altında bir mem- leket gibisinizdir. Bu metindeki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Artık o dize kılavuzunuz olur; yazacağınız şiiri, konusunu, biçimini, boyunu posunu, hepsini o belirler." cümlesi getirilirse metnin anlam bütünlüğü sağlanmış olur? A) I. NİTELİK YAYINLARI B) I III. D) IV.

TEST Mantik/Muhakeme Yazılı medya istatistikleri MIS SE SE ON Cyıla göre yüzde 2,6 azald GAZETE VE DERGİLERİN YILLARA GÖRE SAYISI (2014-2018) 2014 2 MILYAR 141 MILYON 2015 2014 GAZETE VE DERGİLERİN TOPLAM YILLIK TİRAJI GAZETE DERG 1 MILYAR 900 MILYON 2016 2015 ili 2017 2018 1 MILYAR HUYAR 604 MILYON 599 MILYON 2016 O 2017 IV. 2017 yılında yayımlanan gazete sayısı bilgilerinden hangilerine kesinlikle ulaşılır? A) I ve II. B) I ve IV. C) II ve III. D) III ve IV. GAZETE DERGİ +MILYAR 289 MILYON 134 MILYON 139 MİLYON 101 MILYON 102 MİLYON 79 MİLYON 29 2018 GAZETEL NARTE GAZETELERİN YAYIN BÖLGESİNE GÖRE ORA Bu görselden hareketle, 1. 2014-2018 yılları arasında dergilerin en fazla baskı sayısına sahip olduğu yıl II. Bölgesel yayımlanan dergilerin tüm dergilere oranı III. 2018'de en fazla baskı yapan gazete YEREL %91,3 ULUSAL %6,9 BÖLGESEL %1

2. Çocukların zaman algısına hem hayret eder hem de imrenirim. "Çağdaş sanayi döneminin asıl kilit makinesi buhar makinesi değil, saattir." demiş Amerikalı teknoloji tarihçisi Lewis Mumford. Gerçekten de saatin icadıyla çağdaş insanın zamanı yıllara, aylara, günlere, saatlere bölmesini ve yaşamını da buna göre düzenlemesini de çocuklar hayretle karşılıyorlar sanırım. Tabii büyüdükçe onlar da dayatılan bu döngünün içine giriyorlar. Söz gelimi okul çağı, bir çocuğun hayatında önemli bir dönüm noktası. Okuldan önceki o saatsiz zaman algısı, diz- ginlenemeyen hayal dünyası, bir yetişkine küçük ve önemsiz görülebilecek birçok şeye olan ilgi ve merak, bir çocuğu çocuk yapan baskın unsurlar kanımca. Bu metinde aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmamıştır? A) Tanık gösterme B) Örnekleme Karşılaştırma D) Benzetme KAZANMA SINAVI

4. Aslını ararsanız Anadolu'yu bir destanlar ülkesi olarak görürsünüz. Destanlar, Anadolu'nun şanındandır. Türkler 900 yıl önce Ma- lazgirt'e gelir, fetih destanlarıyla kent kent, oba oba kapılarını açar Anadolu'nun. Bir vatan yaratır yeniden, taşı toprağı destan yük- lü. Destanları tarih kitapları yazmaz. Destanları olaylar yaratır. Olaylar olağanüstü biçimlerde, halkın hayal gücünde oluşur; sonrası ozanın işidir. Ozanlar söyleşir destanları, sazları, sözleriyle. Aşağıda bu metinde kullanılan bazı sözcüklerin anlamı verilmiştir. Bu sözcükler bulmacada bulunduğunda geriye kalan harfler bir atasözü oluşturacaktır: . ● NOT: Sözcükler bulmacaya sağdan sola, soldan sağa ve yukarıdan aşağıya şeklinde yerleştirilmiştir. Şair ANLAMLAR Türk halk müziğinde kullanılan, gövdesi ağaçtan oyularak yapılmış, telli, uzun saplı çalgı Göçebelerin konak yeri Bir şehir veya ülkeyi savaşarak alma Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan Kök, köken, kaynak Ün Ü T S Ü N B A A B NV A T OE R S A DE 1 O A iNEH N A L Ğ A N Y Ş A N D i T S A O N E L Buna göre bulmacadaki sözcükler bulunduktan sonra aşağıdaki atasözlerinden hangisi ortaya çıkar? A) Aslı neyse nesli odur. B) Baş olan, boş olmaz. C) Bal olan yerde sinek de olur. D) Ağanın eli tutulmaz. L A E FL A N S K L UR

9. ETKİNLİK Aşağıdaki görselleri inceley BZ BOYLE KAZANDIR 6 1. Görsellerde dikkatinizi neler çekmiştir? Cumhuriyet zaferi 2. Görsellerle "Mustafa Kemal'in Kağnısı" şiiri arasında nasıl bir ilişki var 3. Görsellerden ve "Mustafa Kemal'in Kağnısı" şiirinden yola çıkarak Kuru Cirk kadınının fedakârlıklarını ve sorumluluklarını anlatan bir konuşma yap IR S Ata

Mr- Ancak E. KESİNLİK BENİ OKU! Soru kökü dikkatle okunmalı, acele edilmemelidir. Kesinlik sorularında paragraftan net olarak çıkan yargı bulunmalıdır. Mustafa Kutlu'nun üslubu az söz, çok mana ilkesine bağlı- dir. Kendine has, alışılmamış cümle yapısı ile başarılı bir üslup oluşturmuştur. Bu tek- nik, edebiyatımızda büyük bir yeniliktir. Mustafa Kutlu sadece hikâye türünde eserler vermemiştir. Yazdığı hikâyelerde Anadolu insanının acılarına, cahil ve perişan halka, geri bırakılmış insanların yaşamına da değin- miştir. Hikayelerinde toplum yapısı- nın değişmesi sonrası kendi olmaya çalışan insanları an- latmaya çalışmıştır. Insan de- rinliğini araştırarak taşradan şehre bakan bir bakış açısı yakalamıştır. Hikâyelerine bakıldığında iç konuşmalar ve diyaloglar canlı bir anlatımla yazılmıştır. Ayrı- ca hikâyeleri farklı metinlerden alınmış parçalarla zenginleşti- rilmiştir. Hikâyelerini müstakil şekilde yazmıştır. Onun hikâyelerinin en önemli özelliklerinden biri müstakil yazılmalarına rağ- men bir araya konulduğunda bir bütünü teşkil etmeleridir. 1. Bu metinden "Mustafa Kutlu" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine kesin olarak ulaşılır? A) Edebiyatımızda daha önce denenmiş bir tekniği zenginleştirmiştir. B) Hikayelerinde şehir yaşantısındaki insana ağırlık vermiştir. C) Hikayelerinin en önemli özelliği müstakil şekilde yazılmasına rağmen, bütün təşkil etmesidir. D) Anlatım özelliği olarak "özlülük" ilkesini benimsemiştir. D HOCANA

HL 1. Aşağıda üç farklı sözcüğün anlamı verilmiştir. Bir kimse veya nesnenin başka bir kişi veya şey üzerindeki gücü, tesir . Bir yazıyı meydana getiren harf ve işaretlere bakıp bunları çözümlemek veya seslendirmek • Büyük bir hayranlığa yol açan Bu sözcüklerin verilen anlamlarda kullanıldığı metin aşağıdakilerden hangisidir? A) Şu anda gözleriniz beyaz bir kâğıt üzerine yazılmış siyah renkli, kimi düz, kimi eğimli çizgilerden oluşan şekiller üzerinde dolaşıyor ve onları satır satır tarıyor. Bu basit şekilleri algıladığınızda beyninizde olağanüstü bir değişim gerçekleşiyor ve bu değişimin etkisiyle hayal dünyanızda yepyeni bir yolculuğa çıkıyorsunuz. B) Okumanın beyinde ne tür etkileri olduğunu öğrenmenin beklentisi içine girdiniz. Belki de daha önce üzerinde hiç düşünmediğiniz bir konu hakkında bir şeyler öğrenecek olmanın heyecanını hissediyorsunuz. Bu heyecanla beyaz kâğıt üzerindeki gelişigüzel çizgi veya şekillerin zihninizi bir anda bambaşka dünyalara götürmesi olağanüstü değil mi? C) Üzerinde hiç düşünmeden, doğal olarak gerçekleştirdiğimiz okuma işlevi beynin olağanüstü başarılarından biridir. Okuma, gözlerin yazıyı algılamasıyla başlar. Örneğin bu satırları okurken gözleriniz sayfayı soldan sağa ve saniyede dört beş defa tekrarlanan kısa süreli duraksamalarla taradı. D) Bir yazıyı okurken gözümüz ilk bakışta sadece bir veya iki kelimeyi net algılayabilir. Bu nedenle bir satırın ortasındaki kelimeye odaklandığımızda o satırın başındaki ve sonundaki kelimeleri görürüz ama okuyamayız. Her bir kelimeyi, gözümüzdeki kasılımlı hareketin etkisiyle netlik alanının merkezine getirdiğimizde okuma gerçekleşir. 2. (1) Basketbola benzer ilk oyunun Amerika'da Kızılderililer tarafından oynandığı belirtilmektedir. (II) Kızılderililerin oynadığı bu oyunda, yaklaşık 3 m yükseğe monte edilen bir sepete top atılır ve her sayıdan sonra sepetten elle çıkarılırdı. (III) Basketbolun bugünkü durumuna gelmesindeki ilk bilinçli çabalar, Beden Eğitimi Öğretmeni James Naismith tarafından 1891'de başlatılmıştır. (IV) Kış döneminde koşucuların sakatlanmalarını önlemek amacıyla yardımcı antrenman olarak yapılan basketbol, kısa bir sürede geniş kitlelerin ilgisini çekmiş ve zamanla popüler spor dallarından biri hâline gelmiştir. Basketbolun anlatıldığı bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, en ilkel şeklinin kimler tarafından oynandığı anlatılmıştır. B) II. cümlede, ilk olarak nasıl oynandığıyla ilgili bilgi verilmiştir. C) III. cümlede, günümüzdeki şekline gelmesinde emeği geçen öncüden bahsedilmiştir. D) IV. cümlede, ortaya çıkmasında koşucuların önemli bir katkı sağladığından söz edilmiştir. 3. Uykusuz kalmanın, yüz ifadelerini anlamlandırmaya etkilerini inceleyen bilim insanları bir deney gerçekleştirdi. Deneyde grup üyeleri, bir gece boyunca çok az uyudular. Bir hafta ara verildikten sonraki geceyse 8 saat yani yeterli süre uyudular. Bu iki uygulamanın yapıldığı gecelerin sabahlarında grup üyelerinden, farklı duygu ifadelerini içeren insan yüzü görsellerini değerlendirmeleri istendi. Katılımcılar, görsellerine baktıkları kişileri güvenilirlik ve mutluluk durumlarına göre sınıflandırdı. Çok az uyudukları gecenin sabahında baktıkları görsellerdeki insanları olduğundan daha güvenilmez ve mutsuz olarak değerlendirdiler. Araştırmacılar, bu durumun insanlarla iletişimi olumsuz etkileyebileceği çıkarımında bulundu. Bu parçadaki altı çizili bölümle aşağıdakilerin hangisine gönderme yapılmıştır? A) Kişilerin mutlu olduklarında çok fazla uyumalarına B) Uykusuz kişilerin, insanları tarafsız değerlendirememesine C) İnsanların uyudukları sürenin yeterli olmamasına D) Bir süre hiç uyumayan insanların uyku düzeninin bozulmasına Sevgili Okurlarımız, Dergimizin bu sayısında ülkemizdeki denizlerde yaşayan canlılar, yuvadan düşen yavru bir kuş bulursanız yapmanız gerekenler, atmosfer optiğinin neden olduğu gök olayları, doğadan elde edilen boyalarla ilgili dikkat çekici yazılar bulacaksınız. Ayrıca yaz mevsiminin etkisini iyice hissettirdiği bu bunaltıcı günlerde heyecanla izlenen ve oldukça estetik hareketlerin yapıldığı bir su sporu olan "atlama"yı tanıyabileceğiniz yazımızın ilginizi çekeceğini düşünüyoruz. Tabii ki hem eğlenip hem öğrenebileceğiniz pek çok etkinlik de sayfalarımızda yer alıyor. Eklerimizde bu ay, hayvanlarla ilgili mesleklerden bazılarına yer verdiğimiz bilgi kartları ve çıkartmalı bir poster bulunuyor. Çıkartmalardaki canlılan, poster üzerindeki denizlerimize yapıştırabilirsiniz. Ancak öncelikle bu canlıların hangi denizlerimizde yaşadıklarını biraz araştırmalısınız. Bir derginin sunuş yazısından alınan bu parçadan hareketle aşağıdaki başlıklardan hangisinin bu dergide yer alması beklenmez? A) Atlama Havuzunda Antrenmandayız! B) Buzul Erimesinin İnsanlara Etkisi C) Hayvanlar Nasıl Muayene Edilir? D) Atmosferdeki Gazların Renkli Oyunu 5. Ormanda uçan bir kuş sürüsüyle karşılaşmak çoğumuz için doğal bir durumdur. (II) Peki, sürü hâlinde uçan insansız hava araçları bir anda karşınıza çıksa ne düşünürdünüz? (HI). Çin'deki bir bambu ormanında test edilen insansız hava araçları, önceden konumları bilinmeyen doğal engellerin bulunduğu bir ortamda uçuş gerçekleştirdi. (IV) Bilim insanları bu çalışmada, ağaçların çok sık olduğu ormanlarda bile sorunsuz uçabilen kuş sürülerinden esinlendiklerini belirtti. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Üstelik bunu hem engellere hem de birbirlerine çarpmadan yapmayı başardı." cümlesi getirilirse parçanın anlam akışına uygun olur? A) I B) II C) III D) IV 6. Ben ki atalarımın sözünü kulağıma küpe ettim. Çünkü bilirim ki tecrübe eden, her birimizden daha bilgilidir. Görüp geçiren, bir tutulur mu kendi kabuğuna kapanıp kalanla? Tutulmaz elbet! Gel, sen sözümü yabana atma; altın ile bir tut bilge kelamını. Âlimin sözü bilgisiz için göz olur. Dinlemeyi bilirsen bak nasıl açılacak gözün, kulağın ve ruhun. Dilin daima tatlı, gözün pek olsun. Kulağın çift, ağzın tek olsun. Bu parçada, 1. Âlim unutmuş, kalem unutmamış. II. Az söyle, çok dinle. III. Ulu sözü dinlemeyen, uluyakalır. atasözlerinden hangilerinin içeriğiyle örtüşen öğütler verilmiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III D) II ve III

12. Başarı ve başarısızlıklarımızın nedeni de sonucu da genellikle kendimizdedir. Öyleyse yüzünü kendine döndür. Pireyi deve yapma- ya gerek olmadığı açıktır. Çünkü telaşların başarısızlıklara ilaç olduğunu doğrusu ben hiç görmedim. Ancak pireleri görmezlikten gelmenin de doğru olmadığı açıktır. Unutma ki görmezden geldiğimiz küçük sorunlar bi- rike birike yaşam akışımızı değiştirebilecek nitelik kazanabilir. Bu metinden aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetle A) Olaylar karşısında eli ayağı dolaşmanın insana bir faydası olmaz. B) Önemsiz bir şeyi abartmanın başarıya bir katkısı olduğu söylenemez. C) Göz ardı ettiğimiz ufak problemler ilerde önümüze çıkabilir. D) Birey, başarısızlığını başka bir olaya veya kişiye bağlamaktan kaçınmamalıdır. MEB .

11, Gelecekte uzun süreli görevler için uzaya giden astronotların yiyecek gereksinimlerini kendi yetiştire- cekleri bitkilerden karşılaması planlanıyor. Bu kapsamda uzay Istasyonunda çeşitli çalışmalar yürütülü- yor. Geçtiğimiz yıl istasyondaki astronotlar marul yetiştirmeyi başarmıştı. Bu yıl ocak ayındaysa istasyon- da yetiştirilen zinya bitkisi ilk defa çiçek açtı. Bu durum istasyonda domates gibi başka çiçekli bitkilerin de yetiştirilebileceğine dair umutları iyice artırdı. Bu metinden aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? (A) Uzay istasyonunda yetiştirilen ilk bitki maruldur. B) Gelecekte dünya dışında da bitki yetiştirilebileceği düşünülmektedir. Yiyecek sıkıntısı nedeniyle uzay görevleri gerçekleştirilememektedir. b) Domates, uzun uzay yolculuklarında en önemli gıda maddesidir.

14. Çin'in başkenti Pekin'de "çekçek" olarak bilinen taksiler çok yaygın. Çekçeklerin insanların pedal çevirerek iler- lettiği çeşitleri veya motorlu olanları bulunuyor. Almanya'da da "velotaxi" olarak bilinen bisiklet taksiler hizmet veriyor. Bu taksiler Çin'de kullanılan bisikletli çekçekler gibi pedal çevrilerek ilerletiliyor. Onlardan tek farklarıy- sa görünüşleri. Çevre dostu bir ulaşım aracı kullanmak isteyenler bu taksileri tercih ediyor. Küba'nın başkenti Havana'da ise "cocotaxi"ler hizmet veriyor. Bunlar iki yolcu taşıyabilen, üç tekerlekli, önü ve yanları açık motorlu taşıtlar. Adlarını İspanyolcası"coco" olan Hindistan cevizinden almışlar. Çünkü bu taksilerin şekli Hindistan cevi- zini andırıyor. Bu metin için kullanılabilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir? A) Bisiklet Taksiler C) Görünüşü İlginç Taksiler OM Ge (B) Dünyanın Farklı Ülkelerinden Taksiler D) Çevre Dostu Taksiler

Istanbul Antlaşması, 22 Temmuz 1533 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ve Avusturya Arşidüklüğo arasında yapılan, yazılı olmayan barış antlaşması dır. 1529'da I. Viyana Kuşatması ile başlayan, 1532'de Alman Seferi'yle sona eren Osmanlı-Habsburg Savaşlarını sona erdiren bir antlaşmadır. Bu cümlelerin tek bir cümle haline getirilmiş şekli aşağıdakilerden hangisidir? A) 1529'da I. Viyana Kuşatması ile başlayan, 1532'de Alman Seferi'yle sona eren Osmanlı-Habsburg Sa- vaşlarını sona erdiren bir antlaşma olan İstanbul Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu ile Avusturya Arşidüklüğü arasında yazılı olmayan barış antlaş- masıdır. B) İstanbul Antlaşması, 22 Temmuz 1533 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ve Avursturya Arşidüklüğü arasında yapılan, yazılı olmayan bir antlaşması ol- duğu için 1529'da I. Viyana Kuşatması ile başla- yan, 1532'de Alman Seferi'yle sona eren savaşları sona erdirmiştir. C) 1529'da I. Viyana Kuşatması ile başlayan, 1532'de Alman Seferi'yle sona eren Osmanlı-Habsburg sa- vaşlarını sona erdiren bir antlaşma olan İstanbul Antlaşması, 22 Temmuz 1533 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ile Avusturya Arşidüklüğü arasında yazılı olmayan barış antlaşmasıdır. D) 22 Temmuz 1533 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ve Avusturya Arşidüklüğü arasında yapılan, yazı- li olmayan bir antlaşma olan İstanbul Antlaşması, Osmanlı-Habsburg Savaşlarını sona erdiren bir antlaşmadır.

Aşağıdaki cümleleri tamamlayacak kelimelerin sembollerini boşluklara yapalım. iş birliği huzurunu Yardımlaşma toplumda ve Yardımlaşma ve dayanışma toplumların ✔Arkadaşlarımızın olabilir. artırır. günlerinde yanlarında olmalıyız. sayesinde insanlar işlerini daha çabuk ve kolay yapabilir. ✔İnsanlar her zaman birbirlerinin yardımına duyabilirler. Sosyal kulüplerde görev almamız geliştirir. Yardımlaşma çalışmalarının düzenli olabilmesi için oluşturulmalıdır. Sosyal grup çalışmalarında herkes üzerine düşen yerine getirmelidir. duygumuzu gruplar görevleri iyi ve kötü dayanışma okullarda ihtiyaç