Paragrafın Anlam Özellikleri Soruları

9. Aşağıdaki alfabe çemberi kullanılarak bir şifreleme sistemi geliştirilmiştir. Buna göre bir sözcükteki sesli harfler çemberde kendinden sonra gelen ikinci sesli harfle, sessiz harfler ise kendinden önce gelen ikinci sessiz harfle değiştirilecektir. Y Q MEST Örnek: Sözcük ÇÖZÜM Şifrelenmiş Hâli BÜVEK Buna göre "KİTABE" sözcüğünün şifrelenmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) MEYUÇÜ B) HÖSIYİ C) GURIVO D) HÖSEZİ

10. Hikâyenin yapısını oluşturan dört unsur; olay, zaman, mekân ve kişilerdir. Buna göre aşağıdaki metinlerin hangisinde dört unsura belirgin bir şekilde yer verilmiştir? A) Kışı, karın yağdığı o soğuk günleri, çok severim. Bir gün babamla böyle bir günde kardan adam yaptığımızı hatırlıyorum. Babam daha sonra beni karda yuvarlamıştı. Annem bu durumu görünce "Çocuğu hasta edeceksin!" diye babama çıkışmıştı. FORE B) Bir seminer için Ankara'daydım. Kaldığım otelde elektrik yoktu, jeneratör yalnızca belirli saatlerde çalışıyordu. Teknolojiden uzak kalınca yanımda getirdiğim kitabı okumaya başladım. Çevremde ben rahatsız edecek hiçbir şey olmadığı için tüm benliğimi kitaba verebilmiştim. C) Hayvancılık artık geçim kapısı olmaktan çıkınca Bayburt'tan İstanbul'a göç etmeye karar vermiştik. Bahçede oturduk. Beklediğimiz kamyon geldi. İşte o an, hüngür hüngür ağlamaya başladım. Mayıs ayının ilk pazar günü annem ve babam, Seher teyzenin de yardımıyla eşyalarımızı topladılar. D) Büyük bir otobüsü dolduracak kadar öğrenci ile Çanakkale gezisine gittik. Yolculuk çok rahat geçti. Önce bir gece konaklayacağımız otele yerleştik. Ardından daha küçük arabalarla tur rehberimiz bizleri alıp gezeceğimiz yerlere tek tek götürdü ve bizleri oralar hakkında bilgilendirdi. 6. Sınıf Kurumsal Deneme Sınavi - 4 4

Asaf Paşa'nın Fransa'da resim eğitimi görmüş oğlu Celal Bey, iyi kalpli ve neşeli bir insandı. Yurda dö- nüp konağa yerleşen Celal Bey dışarı pek az çıkardı. Hatta bazı zamanlar günlerce odasından ayrılmaz, tuvalin önünden kalkmaz, tek bir fırça darbesi için bir gününü harcardı. Konakta çalışan Dilber'in resimle rini yapmayı da âdet edinmişti. Arada Fransızca ke- timeler söyleyen Celal, dikkatle bakan Dilber'in de bu dili öğrenmeye hevesli olduğunu görünce ona her resmini yaptığında birkaç kelime de öğretiyordu artık. Ne var ki evdeki işlerin aksamasını istemeyen Zehra Hanım'ın vakit geçirmelerine pek sıcak bakmayaca- ğını da bildiklerinden kimseye ser verip sir vermiyor- lardı. Evin hanımı Zehra Hanım'ın en büyük korkusu ise gözünden sakındığı oğlunun eğitimli, önemli bir aileye mensup biri yerine sıradan kişilerle arkadaş- lık etmesiydi. Dolayısıyla Celal'in Dilber'le çalışması Zehra Hanım'ın gözünden kaçmadı ve Dilber başka bir konağa gönderildion 2. 14.5. PEM A) Alışkanlıkları Kortu B) Mesleği 9. Bu parçada Celal'in hangi yönü ile ilgili bilgi veril- memiştir? Komedi 3Bk Korkuları D) Karakteri bilm& rared, Ak Ani koder 4 2 dini Pokrasi bilin ko yönetim

Sözcükte Anlam / Söz Sanatları 5. Çamların kulağımda ikide bir fısıldadıkları gizli der- din ne olduğunu anlamıyor, meşe yapraklarının ara sıra, hep birden düştükleri nazlı telâşın sebebini bu- lamıyordum. Burada rüzgâr zaman zaman esiyor ve estikçe yeşil ağaçlar dervişçe fısıltılara başlıyor, na- rin yapraklar âşıkane çarpıntılara tutuluyordu. Bu metinde aşağıdaki söz sanatlarının hangileri vardır? A) Kişileştirme Benzetme B) Benzetme - Konuşturma C) Kişileştirme - Abartma -D) Karşıtlık-Kişileştirme

. Her yörenin kendine özgü bir müziği vardır. Bu müzikler, doğduğu coğrafyanın özellikle- rini taşırlar. Karadeniz yöresinin müzikleri in- sanları gibi kıpır kıpırdır. Ege ise daha sakin ezgilerle ifade eder 'duygularını. Tüm bunlar bizi, biz yapan ögelerdir. Kültürümüzün yan- sımalarıdır. Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştir- me yollarının hangisinden yararlanılmış- tır? A Benzetme C Tanık gösterme B Tanımlama (D) Örnekleme

32. Aşağıdaki dizelerin hangisinde ilk dize, ikinci dizenin dolaylı tümlecidir? A) Kaş yaparken, göz çıkarır elleri Çok silâhtan tesirlidir dilleri B) Bırak ben söyleyeyim güzelliğini Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber C) Yerin seni çektiği kadar ağırsın Kanatların çırpındığı kadar hafif D) Benim doğduğum köylerde Ceviz ağaçları yoktu 4

ay- ve ni Melankoli, yoğun bunalım ve sıkıntının meydana getirdiği psi- kolojik bir durumdur. Bu ruh hâli zamanla insanlarda kendi- lerine karşı bir yabancılaşma duygusu, ait olduğu toplumdan ve mekânlardan kaçış hissi uyandırır. Karamsarlık ve kederin ön plana çıktığı bu ruh hâlinde, kişiler sürekli olarak "istirap" ve "anlaşılamama" duygusuna kapılırlar. Tezer Özlü de me lankolik duygular içerisinde özgürlük savaşı vermiştir. Ede. biyat onun için toplumdan ve yaşamdan kaçıp sığındığı bir mekân ve tedavi yöntemidir. Bu yüzden roman, hikâye, de neme ve mektuplarında bu kaçışı ve melankoli duygusunu sürekli görmek mümkündür. 7. Buna göre aşağıdakilerden hangisi Tezer Özlü'nün me. lankolik ruh hâliyle yazdığı metinlerden olamaz? A) Hiç yemek yemedim bugün. Öyle sanıyorum ki artık hiç yemek yemeyeceğim. Uyumayacağım. Çünkü uyuyan ve yemek yiyen ben değilim. B) Özgür olmanın verdiği hazzı yaşamışım bir kez. Bu yüz- den nefes almanın bile ödül sayılabileceği bu hayatta ne istediysem onu yaptım, yapıyorum. C) Yarın bütün gün büroda oturacak olan ben miyim? Ne- den? Hiçbir yerde olmak istemiyorum ki. Belki de ben bugün ilk defa her şeyin sonundayım. D) Gene bir yığın günler geçip gidecek ve ben kendime, iş- te bugün ilk defa her şeyin sonundayım mı diyeceğim? Korkuyorum, korkuyorum, korkuyorum.

1. Bilim ve sanat... Birbirinden çok uzak iki alan gibi gu rünüyor değil mi? Oysa bu iki alan sıklıkla bir araya geliyor. Kimi zaman sanatçılar eserlerini ortaya çıkar- mak için bilimden yararlanıyor, kimi zamansa bilim kendini anlatabilmek için sanata başvuruyor... !I. Bilimin amacı evren hakkında bilinmeyeni ortaya çı- karmak ve evreni anlamak. Bu amaca pek çok göz- lem, araştırma ve deney yoluyla ulaşılıyor ve sonunda da bilimsel bilgi elde ediliyor. Ulaşılan bilginin topluma ya da en azından diğer bilim insanlarına anlaşılabilir bir biçimde aktarılabilmesi de bilimin görevlerinden biri. İşte tam da bu noktada bin sanata başvur- ması gerekebiliyor! III. Bilimsel resimlenin ilk ne zaman ortaya çıktığı ke- sin olarak bilinmiyor. Ancak papirüsler üzerine ilkel cerrahi yöntemlerin ve iyileştirici özelliği olan bitkilerin resimlenmesi MÖ 400'lü yıllara kadar uzandığı düşü- nülüyor. IV. 15. yüzyıldaysa insan anatomisinin daha iyi anlaşıl- masıyla bilimsel resimleme daha önemli bir hâle gel- di. 1514-1564 yılları arasında yaşamış olan Flaman anatomist Andreas Vesalius'un 1543 yılında yayım- lanan, içinde bilimsel resimlemelerin de yer aldığı tıp kitabıyla birlikte, bilim ve sanat tam anlamıyla iç içe geçmeye başladı. Günümüzdeyse bilim yalnızca bi- limsel resimlemede değil, üç boyutlu modellemede de sanata başvuruyor. u metinde numaralanmış cümlelerin anlatımıyla ilgili şağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? numaralı paragrafta karşılaştıkma yapılmıştır. 11 numaralı paragrafta amaç-sonuç cümlesi bulun- maktadır. Ill numaralı paragrafta tahmin yapılmıştır. IV numaralı paragrafta sayısal verilerden yararlanıl- mıştır.

30. Bu metinde altı çizili sözle anlatılmak istenen nedir? A) Tiyatroda sahnede yer almak cesaret gerektirir. B) Tiyatroyla ilgilenen çocuk ve gençlerin hepsi cesurdur. C) Tiyatrodaki kahramanlar izleyicileri cesaretlendirir. D) Tiyatro izlemek herkese kendini cesur hissettirir.

15. Kızılderililer, sonbaharda yeni seçilen kabile büyücüsüne kış mevsiminin soğuk geçip geçmeyeceğini sormuş. Modern dünyanın âdetleriyle yetişmiş genç büyücü, bu konuda hiçbir fikre sahip değilmiş. İşi sağlama alayım diye düşünen genç büyücü, kabile üyelerine soğuk bir kışa hazırlanmalarını tavsiye etmiş. Birkaç gün sonra Meteoroloji Müdürlüğüne telefon açtığında görüştüğü meteorologdan kış mev- siminin soğuk geçeceğini öğrenmiş. Bunun üzerine büyücü, kabileye daha fazla odun depolamalarını buyurmuş. Bir süre sonra büyücü tekrar aradığında meteorolog "Çok soğuk bir kış olacağa benziyor." demiş. Büyücü, kabilesine ormanda ne kadar yakacak odun bulurlarsa toplamalarını söylemiş. Birkaç hafta sonra meteoroloğa durumu yeniden sormuş. Meteorolog bu kez çok heyecanlıymış: "Gelmiş geçmiş kışların en soğuğu olacak, öyle görünüyor." demiş. Büyücü "Ciddi misiniz? Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?" diye sorduğunda, meteorolog bir an duraklamış. "E, Kızılderililer." demiş. "Baksanıza, çılgınca odun topluyorlar!" Bu metindeki düşünme hatasının benzeri aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) İyimser : Bardağın yarısı dolu. Kötümser: Bardağın yarısı boş. Gerçekçi : Bardak gereğinden iki kat büyük. B) Davacı Hakim Davalı Hakim Avukat Hakim albalk C) Serkan Ahmet Serkan D) Patron İşçi Adayı Patron : Bu adam koyunlarını tarlamdan geçiriyor, ekinlerim mahvoluyor. : Haklısın. : Ama koyunlarımın gölden su içmesi için o tarladan geçmekten başka çareleri yok. : Haklısın. ilheid : İyi de ikisi de birden haklı olamaz ki! halvde : Sen de haklısın. ves06 hinipiblia: molyotid natural syemitects erög snu8 Hallb stynsdin nop Ssbastr yemspsy pulak DAVU (A hellonex (8 : Nasıl olur? Ben senin hayatını kaybettiğini biliyordum. uly og erst innslukkueuxiv : Yok ya, gördüğün gibi hayattayım. : Mümkün değil, bana bu bilgiyi veren kişi senden daha güvenilir birisiydi. : Öz geçmişiniz harika görünüyor ama bir referansa daha ihtiyacımız var. Hasan benim için iyi bir referans olabilir. : Güzel. Peki Hasan'ın güvenilir olduğundan emin olabilir miyiz? İşçi Adayı Kesinlikle! Çünkü ben onun için referans olabilirim.

SUNDALO pinsil ud t 10. Atatürk, Konya Mevlâna Türbesi'ne yakın bir yerde olan Şems isimli güzel okulumuza geldi. 1922 sene- siydi. Benim için yaptırılan şapkayı takmıştım. Öğretmenlerim Atatürk'e götürmem için bana bir buket çiçek verdiler. Yanına gittim, korkuyla çiçekleri takdim ettim. "Otur bakayım." dedi. Kucağına aldı. Tit- riyorum... Hemen elini, titreyen elimin üstüne koydu. "Titreme küçük kız, titreme." dedi. "Aferin, ilk şapka giyen sen oldun. Arkadaşlarını, okulunu seviyor musun?" diye sordu. "Çok seviyorum Paşa'm." dedim. Atatürk de "O hâlde her sene bugün dünyanın her yerinden çocukları davet edeceğim, onlarla birlikte oynayın, kaynaşın." dedi. Böylece Atatürk, 23 Nisan'ın Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ilan edileceği bilgisini paylaştı. solledmed Bu metinden hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? mosd) smissu 202 110 A) Küçük bir kızın Atatürk ile diyaloğu Atatürk'ün ağzından dile getirilmiştir. Ispob) less gloed B) Atatürk'ün Konya Mevlâna Türbesi'ni ziyareti sırasında yaşananlar anlatılmıştır. C) Atatürk, Çocuk Bayramı'nın müjdesini 1922 yılında küçük bir kıza vermiştir. D) Küçük kız, Atatürk, Şems ve öğretmenler olayın kahramanlarıdır.cm (8 Sal apo onde onu (un-ob) injob (A

A Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kesme işareti yanlış kullanılmıştır? Bork Türk Hava Yolları Genel Başkanı'na projemize katkılarından dolayı teşekkür ettik. BY Her gün saat 08.00'd evden çıkıp işine gider. Nemrut Dağı'nın zirvesinde güneş batışını izledik. Yurt dışına İngilizce'yi öğrenebilmek için gitti. 8. Sınıf Tam Ölçme | 87

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, kişisel görüşe yer verilmiştir? A) Sanatçı, eserindeki kahramanlarını günlük hayat- tan seçmiş. B) Bu roman, çağımızın sorunlarını ele alıyor. C) Şairin dili oldukça akıcı ve etkileyici. D) Beş ciltten oluşan bu romanı tamamlamak yaza- rin on yılını almış.

1. Sosyolojinin en başta ve en çok yararlandığı veya yararlanmak zorunda olduğu iki sosyal bilim, ta- rih ve psikolojidir. Psikolojiyi ayırarak sosyolojinin sadece tarihle olan ilişkisine kısaca değinelim. Bu konuda sosyologlar arasında çok kullanılan en yaygın ifadelerden biri, "Tarih sosyoloji ile bir- likte diğer sosyal bilimlerin laboratuvarıdır" cüm- lesidir. Benzer yargılar da şunlardır: "Sosyal bilim olarak geçmişin sosyolojisidir", "Tarih insanlığın ve toplumların hafızasıdır." "İnsanlar ve toplumlar için en büyük öğretmen tarihtir." Sosyoloji ile ilgili eserlerde bu tür ifadelere rastlamak mümkündür. Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisi en belirgin şekilde kul- fanılmıştır? A) Örnekleme C) Tanık Gösterme B) Tanımlama D) Karşılaştırma all 3.

olurlar. Kadı- Cemal Grey- a'nın - Bu ika- ek- da nal 18. Tarım Evsel Sanayi %82 %10 %8 | Düşük ve Orta Gelirli Ülkelerde Su Kullanımı Tarım %30 Evsel %11 Sanay! %59 Yüksek Gelirli Ülkelerde Su Kullanımı fitter kehre Jusly! Tanm %69 ic Sanay %19 Bu grafiklerden hareketle, Yüksek gelirli ülkelerde su miktarı en çok sanayi alanında kullanılmıştır. H. Dünya geneline bakıldığında tarıma harcanan su, sanayi ve evsele harcanan suyun iki katından fazladır. MT. Yüksek gelirli ülkeler tarıma gereken önemi vermemektedir. IV. Düşük gelirli ülkelerde sanayi yeterince gelişmemiştir. Dünyada suyun kullanım alanlarıyla ilgili yukarıda yapılan değerlendirmelerden hangilerine ulaşılamaz? A) I, II B) I, III C) N III D) III, IV Evsel %12 Dünya Genelinde Su Kullanımı

-A- S 20. Sınav kaygısı hiç olmaması gereken bir durum değildir. Aksine belli düzeydeki sınav kaygısı öğrenciyi motive eder ders çalışması için teşvik eder. Eğer herhangi bir sınavla ilgili hiç kaygı yaşanmazsa ders çalışma gereği de hisset mez. Dolayısıyla normal düzeydeki kaygı doğaldır ve yaşanması gerekir. Sınavda başarısızlığı getiren ve performan yerine onu kabul etmeyi ve onunla baş etmeyi öğrenmektir. Aşağıda sınavla ilgili duygularınızı kontrol etmenize yo öğrenilen bilginin kullanılabilmesinin de önüne geçen bir durum olabilir. Olması gereken, kaygıyı görmezden gelme sin tam olarak sergilenmesinin önüne geçen ise aşırı kaygının olmasıdır. Aşırı kaygının yaşanması öğrenmeniny bağımsız olarak aynı duyguları yaşamanıza yardımcı olabilir. Bunun yanı sıra, sınav kaygısıyla baş etmek için uygun nelik bazı öneriler; fiziksel, psikolojik ve akademik olmak üzere üç başlıkta ele alınmıştır. Bu öneriler birbirlerinden olan stratejilerin kişiden kişiye değişebileceği unutulmamalıdır. + Fiziksel Yeterli ve dengeli beslenmek, bol su içmek, kafein ve şeker tüketimini azaltmak suretiyle sağlıklı beslenmeye dikkat edebilirsiniz. Eğer sizin için uygunsa papatya çayı veya melisa çayı içmek rahatlamanıza yardımcı olabilir. + Psikolojik Duygularınızı konuşarak, yazarak ya da resmederek ifade etmek kaygınızın azalmasına yardımcı olur. + Akademik 8. Sind KODS 1/ Amaç belirleyerek sınava planlı, programlı ve verimli çalışmak. Verilen metnin konusu aşağıdakilerden hangisidir? A) Kaygı başarımızın önündeki bir engeldir. B) Sınav kaygısının olması gayet doğal bir durumdur. Sınavla ilgili duygularımızı kontrol etmenin yolları. D) Fiziksel olarak dingin hissetmek hem psikolojik hem akademik olarak iyi hissetmemizi sağlar.