Paragrafta Anlam Soruları

i biletter ordaki sonekirden hangist C) ve nleri e Fatma Bir apartmanda oturan Aye. Bolent. Cengiz filmleri Deren, Eytot ve Fatihisimli kişilerin apartmana de farkle taşıma sıralarıyla ilgili bilinenler şunlardır: stir. - Cengiz, apartmana ne ilk ne son taşınan ile ilgili kişidir. - Bolent apartmana Eylül'den hemen Ones iki kişi taşınmıştır - Ayşe apartmana Cengiz'den önce taşın- lerde mıştır. Fatih apartmana taşındığında apartman- da bir kişi oturmaktaydı. Yukarıda verilenlere göre aşağıdaki sece- na neklerde verilen bilgilerden hangisi kesin. likle yanliştir? A) Bülent apartmana Ayşe'den önce taşin- mıştır. B) Deren apartmana Fatih'ten sonra taşın- mıştır. C) Cengiz apartmana Eylül'den sonra taşın- mıştır. D) Ayşe apartmana Eylül'den önce taşınmış- tır. jr. n 92

14. Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Burdur ilimizde bulu- nan Salda Gölü'nde İstanbul Teknik Üniversitesiyle birlikte geçtiği- miz aylarda bir saha çalışması yaptı. Bu saha çalışmasının nedeni Salda Gölü'nün ve Mars'ta bulunan Jezero Krateri'nin jeolojik ya- pisında benzer karbonat minerallerinin bulunması! Salda Gölü'nün önemi, yapısında karbonat minerali bulunduğu bilinen yeryüzün- deki tek göl olmasından kaynaklanıyor. Karbonat mineralinin öne- miyse geçmiş mikrobiyal yaşama özgü mikropları ve organik mad- deleri içerisinde tutabilme özelliğinden geliyor. Aşağıdakilerden hangisi bu metin için söylenemez? Kuralli cümleler kullanılmıştır. Bilgilendirmek amacıyla kaleme alınmıştır. Şart cümlesine yer verilmiştir. Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.

13. 23 Kasım 1936'da Amerika'daki gazete bayilerinin önünden geçenlerin gözü, alışılagelmiş dergilerden başarısını kanıtlayan Henry R. Luce'du. Luce, haftanın olaylarının perde arkasını özlü ve analitik yazılar- daha büyük boyda bir dergiye takılıyordu: LIFE. Dergiyi yayınlayan kişi 1923'te yayına soktuğu TIME ile la gösterdiği TIME modelini LIFE ile fotoğrafa taşıyor, olayları anlatmaktansa göstermeye yöneliyordu. felsefenin gereğini yerine getirebilmek için milyonlarca resim arasından en anlamlı, en renkli, en içerik Bu yönelim aynı zamanda derginin temel felsefesiydi. LIFE dergisinin editörleri tam altmış dört yıl bu yüklü olanlarını seçmeye gayret ettiler. İki binden fazla sayının kapağından tutun da en son sayfasına kadar kullanılan her bir resim için yıllarca aynı özen gösterildi. Bu metne göre LIFE dergisinin temel felsefesi aşağıdakilerden hangisi olamaz? A) Bir fotoğraf bin kelimeye bedeldir. B) Fotoğraf en az sözcükler kadar etkilidir. C) Fotoğraf kelimelerle anlam kazanabilir. D) Her fotoğraf hayatın aynası konumundadır.

TEST 53 9. çok dik- -cüklerin III) B0- maz, bir nce aynı Izin kişi- er. anlam Türk edebiyatında Uygur Dönemi eseri olan Kalya- namkara ve Papamkara masal özelliği gösteren ilk eserlerdendir. Osmanlı Dönemi'nde sözlü gelenek- ten derlenerek hazırlanan Billur Köşk ilk Türk ma- sallarındandır. XIX. yüzyıldan itibaren, Türk Halk edebiyatının sözlü ürünleri içinde "kissa" adıyla anılan masal için "mesel" sözcüğü kullanılmaya başlanmıştır. Masal sözcüğünü gerçek anlamına bağlı olarak kullanan ilk sanatçı Namik Kemal'dir. Namık Kemal; masalı eğitici, terbiye edici özellik- te, bütünüyle hayali olaylardan meydana gelen bir anlatım türü olarak tanımlamıştır. Halkın dilinde ya- şayan masalları Pertev Naili Boratav, Eflatun Cem Güney, Naki Tezel gibi araştırmacılar derleyerek yayımlamıştır. Türk masal kahramanları devler, cadılar gibi olağanüstü özelliklere sahip varlıklar ile insanlar ve hayvanlardır. Masallarda padişah, Hızır, derviş, hükümdar, Keloğlan vb. iyiliği temsil ederken devler, cadilar, vezirler vb. kötülüğü temsil eder. Masallarda sık rastlanan hayvanlar ise tilki, aslan, Zümrüdüanka'dır. steren tiyatro . Buna önmüş laştırır, isi uy- Bu metinden hareketle aşağıdakilerden hangisi ula- şılamaz? A) Masalları yayına hazırlayan araştırmacılara v B) Masallardaki soyut kavramların ne ile canlandırıldı- ģina C) Namık Kemal'in masal tanımına D) İlk Türk masalının yazarına un in- ir an- ve ki- 10. Yeşil ışık sonunda yandı, arabalar ok gibi ileri fırladı ama hepsinin aynı hızla ileri fırlamadığı hemen anla- oli araba Yerinde duruyordu

133 Toprakta yaşayan böcekler killi veya kumlu topraklardan çok tınlı toprakları; bitki kökleriyle beslene telkurtları ise asitli toprakları severler. Sokucu, emici ağızlı böcekler; fazla azotlu, gübre verilmiş top raklarda yetişen bitkilerde daha iyi beslenir ve daha hızlı çoğalır. Çünkü bitki dokuları daha ince, su ve gevrektir. Buna karşılık fosfor ve potasyum yönünden zengin topraklarda bitkiler, böceklere kar daha dayanıklıdır. Toprak nemi, hayatının bir kısmını veya tamamını toprakta geçiren böcekler id önemlidir. Örneğin, kiraz sineği pupaları toprakta yeterli nem bulunmazsa gelişemez ve ergin sinekle pupadan çıkamaz. Bu nedenle ilkbaharın yağışlı geçtiği yıllarda kirazlar daha çok kurtlu, kurak geçtió yıllarda ise tam tersine daha az kurtlu olmaktadır. Bu metinde verilen bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A Potasyum, bitkilerin böceklere karşı dayanıklılığını artırır. 2 youliz vor 8) Toprakta yaşayan böcekler daha çok tınlı toprakları sever. C) Kiraz sineği yeterli nem bulunmayan topraklarda da gelişebilir geliamas D) Bitki kökleriyle beslenen telkurtlari killi ve kumlu toprakları sever. er blony asitli Bu metne göre sinde en azdır A) İçme suyu te B) Fabrika ves C) Yer altı sula D) Asiri yağışla

TÜRKÇE Bir Kızılderili kabilesinde yaşlılardan biri kabilenin çocuklarına eğitim veriyordu. Onlara dedi ki: "içimde bir savas var. Korkunç bir savaş... iki kurt arasında... Bu kurtlardan birisi korkuyu, öfkeyi, kıskançlığı , Üzüntüyü, pismanlığı, açgözlülüğü, kibri, kendine acımayı, suçluluğu, küskünlüğü, aşağılık duygusunu, yalanlan, yapmacik gururu, üstünlük taslamayı ve egoyu temsil ediyor. Diğeri ise zevki, huzuru, sev- giyi , umudu paylaşmayı , cömertliği, dinginliği alçakgönüllülüğü, nezaketi, yardımseverliği, dostluğu, anlayısı, merhameti ve inancı temsil ediyor. Aynı savaş sizin içinizde de sürüyor ve diğer tüm insanlann içinde... Çocuklar anlatılanlan anlamak için bir dakika düşündüler ve içlerinden biri yaşlı Kızılderili'ye sordu: "Hangi kurt kazanacak?" Yaşlı Kızılderili kısaca cevap verdi : "Beslediğiniz." Bu metinde asıl anlahlmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? Karmaşık ve sıkıntılı duygulardan kurtulmanın yolu dingin bir hayat sürmekten geçer. Bireyler, ruhsal dünyalarında olumlu ve olumsuz pek çok duygu ve düşünceyi barındırır. İnsanın hangi karakterde olacağı, içinde büyüttüğü duyguların niteliği ile doğru orantılıdır. iyi insanların kazanması, kötü insanlarla giriştikleri amansız savaşın akıbetine bağlıdır. parka yerleştirilmesi

7. SINIF TEST -07 Fiiller 8. I. Yeterlik Fiili II. Tezlik Fiili II. Sürerlik Fili IV. Yaklaşma Filli Aşağıdaki altı çizili fiillerden hangisi, yukarıda numaralanmış kurallı birleşik fiillerden herhangi biri ile eşleşmemektedir? A) Tekrar önünde açılan o büyük boşluğa düşeyazdı. B) Sanki kafamın içinde tek bir noktaya çekilmiş ve oradan, küçük, karanlık çukurunun içinden anten- lerini uzatan bir böcek gibi zaman zaman ellerimi uzatıp yakalayabildim. C) Sultan üç sene içinde onu o kadar sevmiş ki, kutucubaşılığa kadar yükselmişti. D) Onun için birdenbire yan Istanbul hemen hemen bütün Boğaz oturduğumuz yerde toplanıverirdi.

A A A A Füğün gerçek anlamı, temel 5. "Ders alınan hatalar, kazanılmış zaferlerdir." Aşağıdaki cümlelerin hangisi anlam yönünden bu cümleye en yakındır? A) Sadece hata yapmayan insanlar zafer kazana- bilir. B) insanın hatasını anlaması, onun için bir kaza- nimdır. C) Zafer kazanmak isteyenler hatalarını dikkate almazlar. D) İnsan bazen hatasını kabul etmekte zorlanır. amda kullanılmıştır?

. 6. • Türkiye'de standart telefon numaraları, 1988'de PTT tarafından 12 basamağa çıkarılmıştır. 12 basamaktan ilk ikisi (90), Türkiye'nin uluslararası alan kodudur. Daha sonraki üç rakam, alan kodudur. Türkiye Ulusal Numaralandırma Planı'na göre bu alan kodu; numara bir sabit hatta aitse hangi ilde bulunduğunu, aksi hâlde ne tür bir numara olduğunu belir- tir. Örneğin GSM (mobil iletişim) operatörleri için bu üç hane, 5xx biçimindedir. Kullanıcıya özel son bölüm ise, 7 ha- neden oluşmaktadır. Her ülkenin bir telefon kodu vardır: Almanya'nın 49, İngiltere'nin 44, Belçika'nın 32'dir. Uluslararası aramalar için arama çıkış kodu (+) veya (00)'dır. Örneğin yurt dışından Ankara'daki bir sabit hattı araya- cak kişinin +90312xxxxxxx biçiminde bir numarayı, veya (+) yerine (00) kullanarak, 0090312xxxxxxx biçiminde bir nu- marayı araması gerekir. Ülke içi şebekeler arası arama çıkış kodu (0)'dır. Türkiye'de her il için belirlenmiş 3 haneli "il telefon alan kodları" bu- lunur. Sabit bir hat ile farklı ildeki bir sabit hattı aramak isteyen kişi, arama yapmak için önce 0 (sifir)'a basar, ardından arama yapacağı ilin 3 haneli kodunu tuşlar ve son olarak arayacağı 7 haneli numarayı girer. Aşağıda Ahmet, Zeynep ve Yasemin'in telefonlarının ekran görüntüleri verilmiştir. Ahmet'in Telefonu Zeynep'in Telefonu Yasemin'in Telefonu ul Sul 04646977293 +4914691271469 00905056977293 A MENU OK MENU ON MENU OK A 1. 28 2 3 1. 2. 3. ABC 1 2 3 40 LO . 6 40 5.. 6 4 5. 6 Ger Bu bilgilere göre aşağıdakllerden hangisi söylenemez? A) Ahmet'i, birisi yurt dışından aramıştır. C) Ahmet mobil hat kullanmaktadır. B) Zeynep, Almanya'dan aranmıştı D) Yasemin, yurt içi sabit bir hattı aramıştır.

EST SORULARI 17-19. SORULARI AŞAĞIDAKİ BİLGI- LERE GÖRE CEVAPLAYINIZ. DİKKATI SORULARI BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ OLARAK CEVAPLAYINIZ. Ali, Banu, Cem, Davut, Eren ve Fulya bir yaz oku- lundan haftanın farklı günlerinde yüzme dersleri almaktadırlar. Bununla ilgili aşağıdaki bilgiler veril- miştir. Hiç kimse Pazar günü ders almamaktadır. Davut, Cuma günü ders almaktadır. Ali'nin dersi Cem'in dersinden 1 gün sonradır. Eren'in dersi Banu'nun dersinden 1 gün önce- dir. 17. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır? . RTY ROTA YAYINLARI A) Cem'in dersi Pazartesi günüdür. B) Fulya'nın dersi Cumartesi günüdür. Banu'nun dersi Çarşamba günüdür. D) Banu'nun dersi Cem'in dersinden sonraki bir gündedir.

7 TÜRKÇE Her şeyin fotoğrafını çekmek, her şeyi küçük bir kareye hapsetmektir . Farkında olmadan zihnimizi kö reltir, hayal gücümüzü kısıtlar. Çünkü hatırlamak, geçmişe bir şeyler katmaktır . Hatıraların üzerine ken- dimizden bir şeyler eklemektir . Ancak anı ölümsüzleştirmek için çektiğimiz fotoğraflar, o anı hatırlarken kendimizden katacaklarımızı öldürür aslında Doğaçlayamayiz , yorumlayamayız , üzerine küçük detay- lar serpiştiremeyiz. Ne görüyorsak onu hatırlar, çizilen sınırların içine hatıralarımızı hapsederiz. Bu metinde asıl vurgulanmak istenen nedir? A) Hatıralar olduğu şekilde değil, istendiği şekilde hatırlanmalıdır. B) İnsan içinde bulunduğu anın değerini, geçmişe kurban etmemelidir. C) Geleceği doğru çizebilmek, ancak geçmişi doğru yorumlamakla mümkündür. D) Doğru kullanmasını bilenler için hatıralar eşsiz birer hazinedir.

D) Heyecandan soz soyleyemez OME Gece gunduz UHUR DU D) Elimden geldiğince size yardım edeceğim, 5. Pazar günd sinomaya gitmek isteyen boş kipilik bir ailenin hepsi farklı filmlere gitmek istemektedir. Ahmet 9, Eco 12, Taylan 15, Aslı 39, Mehmet 45 yaşındadır. Alle bireyleri yaşları dolayısıyla bazı sınırlamalara takılmaktadır. Filmlerin akıllı İşaretleri şu şekildedir. 7+ X (13+) 2. - (13+) (18+) 4. 5. a. Mehmet ve Taylan Üçüncü filme gidebilir. b. Asli, Eco ve Ahmet ikinci filme gidebilir. c. Aslı ve Ahmet her filme gidebilir. d. Ece bir dışındaki filmlere giremez. Bu sınırlamalara göre yukarıdakilerden hangileri doğrudur. A) ab B) b-d C) C-d D) ad

Ak Be Bir de süslü Unutma e mi! Ana Duygusu: Hadi güneşi budayalım Daha çok işısın diye Saçlarını kınalayalım ay dedenin Gençleşsin biraz Top namlusundan saksi, Uçaklardan dönme dolap, Tüfeklerden fasulye sırığı yapalım. işe yarasınlar. Bilgin Adali Ana Duygusu:

12 TEST AKIL YÜRÜTME - MUHAKEME 1 ve 2. soruları aşağıdaki bilgilere göre cevaplayınız. harf, bulunduğu bölümün şekliyle ifade edilir. bir anahtara göre atanan grafiksel sembolleri kullanarak oluşturulur. Her A B C ç E KO .M F G Ğ P R X S V 1. Bu şifreleme yöntemine göre “EMLAK" kelimesi aşağıdakilerin hangisinde doğru yazılmıştır? A) B) C D) °C

5. bir tu pragin riser eyys o kurun - you mek. ngu TEST - 8 Bedelini ödediğinde ancak insan istediğini elde edebilir. Çalışan insanları gereksiz yere meşgul etmemek gerekir. insanlar kendi çıkarlarına uygun yalanları kolay benimser. Küçük ve önemsiz şeyler birikerek büyük şeyleri meydana getirir. Aşağıdaki fıkralardan hangisi bu ana düşüncelerden herhangi biriyle ilişkilendirilemez? A) Apca bir gün evinin damında çalışıyormuş. Aşağıya bir dilenci gelmiş. Hoca'ya seslenerek onu yanına ça. äitmış. Hoca, adamın kim olduğunu, ne istediğini anlamamış. Yine de işini bırakarak adamın yanına inmiş. Hoca'nın yanına geldiğini gören adam “Allah rızası için bir sadaka!" demez mi? Hoca, dilencinin bu davra- nışına çok sinirlenmiş. Bir ders vermek için adama “Yukarı gell" demiş. Dilenci yukarı çıkınca kulağına eğilip "Haydi Allah versin!” diyerek başından savmış. di Hoca, komşusundan bir kazan ister. İşini bitirince kazanın içine küçük bir tencere koyup iade eder ve Müjde komşu! Kazanınız doğurdu." der. Bu haber komşusunun hoşuna gider. "Pekâlâl" diyerek tencereyi kabullenir. Hoca yine bir gün komşusundan kazanı ister. Alır ama bu sefer iade etmez. Sahibi kazanın gel- mediğini görünce Hoca'nın evine gelir, kazanı geri ister. Hoca üzüntülü bir çehre ile "Sizlere ömür, kazan öldü!" der. Komşu hayretle “Aman Hocam, hiç kazan ölür mü?" deyince Hoca'nın cevabı hazırdır. “Kazanın esine dışa nino Ene udiš dig nde doğurduğuna inanırsın da öldüğüne niçin inanmazsın?" Bir gün, kapı komşusu Nasreddin Hoca'ya "Hoca'm, sizde kırk yıllık sirke var mı? Hastamıza ilaç için lazım Oldu da." der. Hoca “Var ama veremem!" diye cevap verir . Komşu “Canım Hoca, bir parça versen ne olur?" diye rica eder. Hoca yine "Veremem!” deyince bu sefer sebebini sorar. Hoca şu açıklamayı yapar. "Eğer şuna buna dağıtsaydım evde hiç kırk yıldan beri sirke kalır mıydı!" Nasrettin Hoca pazara giderken çocukların hepsi birer düdük ismarlamış ama çocuklardan biri hariç para Veren olmamış. Hoca çocukların tümüne olumlu cevap vermiş: Hoca akşama doğru pazardan dönmüş. Çocuklar hemen Hoca'nın etrafını sararak düdüklerini istemişler. Hoca, cebinden bir düdük çıkanıp kendi- sine para veren çocuğa uzatmış. Ötekileri bağırmaya başlamışlar: "Ya bizim düdükler nerede?" Nasrettin Hoca'nın cevabı kısa ve anlamlı olmuş: "Parayı veren düdüğü çalar."

Jen 5. Dilimiz, konuşma dilimizden çok yazı dilimiz, nle ni SI zluk t- - ara a yillardan beri, yüzyılı aşkın bir zamandan beri durmadan değişiyor. Değişmesini bir dileyen oldu, bir buyuran oldu diye değil, değişmesi gerektiği için, değiştirmek zorunda olduğu- muzdan, içimizden duyduğumuz için değişiyor. Elimizdeki dille, dünden kalan dille, istediğimizi söyleyemediğimiz, istediğimiz gibi söyleyeme- diğimiz için değişiyor. Bu değişme, bir bakı- yorsunuz hızlanıyor, çok kimseleri şaşırtacak, başlarını döndürecek kadar hızlanıyor; bir bakıyorsunuz ağırlaşıyor, artık duracak sani- yorsunuz. Ama durmuyor. Durdurmak kimsenin elinde değil; durdurabilsek, çoktan durdura- caktık. Yazarlarımızın çoğu ta başlangıçtan beri, bu değişmeye sinirleniyor, bu değişmeyi istemiyor. Kimi öfkelenip bağırıyor. Sonra öfkeleneni de eğlenip alay edeni de değişmeye uyuyor, dilini değiştiriyor, bir gün önce isteme- diği yeni dille yazıyor. - 7 sil Aşağıdakilerden hangisi bu parçadan çıka- Tilamaz? S A) Dilimizin yüzyıllardan beri sürekli bir deği- şim içinde olduğu 8) Bazı yazarların dilimizin değişimini olumlu karşılamadığı C) Dilin bilinçli bir şekilde insanların ortak çabasıyla değiştirildiği DY Dilin değişimine karşı çıkan yazarların da zamanla bu değişime uyum sağladığı n