Paragrafta Anlam Soruları

7. Nasrettin Hoca evinin önünde oturup arkadaşla- riyla sohbet ediyormuş. Arkadaşları: Hocam, adam olmanın yolu nedir? Düşünceli düşünceli başını bir o yana bir bu yana sallayan Hoca: - Söyleyen olursa dinlemeli; dinleyen olursa söy- lemeli, diye cevap vermiş. Bu fikrada aşağıdaki unsurlardan hangisi yoktur? A) Olay C) Zaman B) Yer D) Kişi

8. Sinif LGS Genel Deneme - 1 3 Kerem, bir bilgisayar oyunu oynamak istemektedir. Bunun için kullanıcı adı oluşturmak zorundadır. Kulla- nici adını oluştururken uyması gereken kurallar şunlardır: • Kullanıcı adınızda kendi isminizdeki harflerden biri bulunmamalıdır. • Kullanıcı adınız en az 6 en fazla 8 karakterden oluşmalıdır. • Kullanıcı adınız en az bir tane rakam ve büyük harf içermelidir. • Kullanıcı adınızda (?.*. +) gibi özel karakterler bulunmamalıdır. Buna göre Kerem, aşağıdaki kullanıcı adlarından hangisini kullanabilir? A) yıldız/1 B) Savaşçı88 C) kaşiF17 D) büyücüs 4. Yilmaz ailesi bir kayak merkezine tatile gidecek- A)

TÜRKÇE 4. Aşağıda, bir otobüsün oturma düzeni verilmiştir. Görselde mavi renkli koltuk yan yana erkek yolcuların oturduğunu, pembe renkli koltuk yan yana kadın yolcuların oturduğunu, yeşil renkler dolu koltukları ve sarı renkler ise boş koltukları göstermektedir. Otobüste kadınlarla erkekler yan yana oturmamaktadır. 2. 15 23 35 41 18 26 29 38 68 34 14 22 28 37 40 17 24 36 39 Bay Bayan Dolu Boş Buna göre aşağıdaki numaralandırılmış, 1. Otobüste sadece bir kadın yolcu bulunmaktadır. II. Otobüste sadece bir erkek yolcu bulunmaktadır. III. Otobüsteki boş koltuk sayısı 18'dir. IV. Otobüsteki erkek yolcu sayısı 17'dir. V. Otobüsteki kadın yolcu sayısı 17'dir. değerlendirmelerinden hangisi veya hangileri kesinlikle doğrudur? A) I, II ve III B) Yalnız III C) Yalnız IV D) III, IV ve V

PARAGRAF GRETEN TEST 44 3 Güneş dağlanın arkasından sessizce çekilirken, son aydınlığını denize bira kiyor. Hava rüzgârsız. Deniz ince ince dalgalanıyor. Mavi sular biraz uzakta pembe oluyor, kırmızılaşıyor. Renkler yumuşak hatlarla birbirinden ayrılıyor. Karanlık bastırmadan önce renklerin denizdeki dansi bu, büyüsü... Bu paragrafta hangi duyuya ait ay- rintiya yer verilmemiştir? A) İşitme B) Görme C) Tatma D) Dokunma (Spot 2'ye göre) 4 4 1. Metin Sevgi sabırlı ve seve- cendir. Sevgi kıskanç, kibirli ya da gururlu değildir. Sevgi hasta yapılı, egoist ya da rahatsız edici değil- dir. Sevgi yanlışların hesabını tut- maz, gerçekle mutludur. Sevgi asla umudu ye sabrı asla

Türk Sineması'nın Mahmut Hoca'si Münir Özkue Usta oyuncu Monir Ozkul, "Mahmut Hoca "ve "Yasar Usta" tiplemeleriyle Türk izleyicisinin kalbinde yer edindi 1925 Istanbul'da 15 Ağustos'ta dünyaya geldi 1940 Henüz lise ogrencisiyken, 1937'de Bakırköy Ortaokulunda ilk defa sahneye cikan sanatci, daha sonra 1940'ta kurulan Bakirköy Halkevi sahnesinde "Erkek Güzeli" adlı oyundaki başansıyla adını duyurdu Ses Tiyatrosunda sahnelenen "Ask Köprüsü ile profesyonel olarak oyunculuga adım attı Daha sonra Muhsin Ertugrul yönetimindeki kocok Sahneye gecti ROL ALDIĞI BAZI TİYATRO OYUNLARI: Ask Köprüsd. Cayhane, Fareler ve insanlar. Babayigit, Yaz Bekar. Generalin Aski, Kanlı Nigar, Godoyu Beklerken, Yagmurcu. Bana Ciçek Yollama 195 1950'lerden itibaren sinemada da görünmeye başladı 1951'de John Steinbeck'in "Fareler ve insanlar ile John Millington Synge'in "Babayigit". 1954'te George Axelrod'un "Yaz Bekan", 1955'te John Patrick'in "Cayhane" eserlerinin yani sira "Bana Cicek Yollama". "Generalin Aski", "Yagmurcu" ve "Godot'yu Beklerken" gibi önemli eserlerde de rol aldı ROL ALDIĞI BAZI DİZİ VE FİLMLER Sev Kardesim, Bizim Alle Mavi Boncuk. Alle Sereti, Gülen Gozler. Nesell Günler, Girgiriye. Görgüsüzler, Hababam Sinif serisi 1958 Geleneksel Türk tiyatrosunun son temsilcisi Ismail Hakkı Dumbülla, kel Hasan'dan devraldigi 50 yillik simgesel kavuğunu, Ozkul'a devretti Ozellikle 1970'li yıllarda, kalabalik kadrolu Ertem Egilmez filmlerinde önemli rolleri canlandırdı BAZI ÖDÜLLERİ 1968 - Inan Iskender Armagani/ "Kanh Nigar" oyunu 1972 - Altin Portakal Film Festival. En iyi Erkek Karakter Oyuncu Odlo /"Sev Kardesim 1977 - Azerbaycan Film Festivali Ozel Odal/ "Bizim Alle 1978 - "Avni Dilligil. "Ulvi Uraz", "Ismet Kuntay ve "smail Dümbolid" ödülleri/ Sersem Kocanin Kurnaz Karısı" oyunu 1998 - Devlet sanatçısı" unvani 2006 - Uluslararası Istanbul Tiyatro Festival Onur Odoro 2014 - 18. Afife Tiyatro Odolleri Muhsin Ertuğrul Ozel 1989 Dümbollü'nün kavugunu Ferhan Şensoy'a devretti Dizilerin yaygınlasmaya basladigi 1990'li yıllarda "Uzaylı Zeklye", "Ana Kuzusu", "Saban ile Şirin" ve "Reyting Hamdi" gibi dizilerde rol aldı Odata 2015 - Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Odala 2018 15 Ocak'ta 93 yaşındayken hayata veda etti Bu metinden Münir Özkul ile ilgili aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Hem tiyatro hem sinema alanında ödüller almıştır. B) Daha okul sıralarındayken tiyatroyla tanışmıştır. C) Geleneksel Türk tiyatrosunun son temsilcisi olmuştur. D) Profesyonel oyunculuğa tiyatro ile geçmiştir.

6. Geleceğe bir şey taşımak isteyen sanatçı, geçmişine saygı duymalı, onu öğrenmek için çaba harcamall- dır. Atalarının yaktığı uygarlık ateşini gelecek nesillere götürebilenler gerçek sanatçıdır Külleri koruma- ya çalışanlar ise unutulmaya mahkûmdur. O hâlde sanatçılık artık iki yönlüdür diyebiliriz. Bu metinde asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Gerçek sanatçı, geçmişiyle geleceği arasında köprü vazifesi gören kişidir. B) Sanatçı, her zaman içinde yaşadığı toplumdan bir adım önde olmalıdır. Sanatçı, bir taraftan halkla beraberken bir taraftan da halktan uzak olmalıdır. D) Gelecekte de var olmak isteyen sanatçı, içinde yaşadığı toplumu iyi okumalıdır. 0

Hikaye Unsurları - || 1. Bölüm az sem çizg wank rarti and ya 3. Kaç saat geçtiğini bilmiyorum. Mezarlık tarafındaki kapıya vuruyorlar gibi bir ses işitmeye başladım. Rüzgârdan başka ne olabilirdi? Fakat hayır, bu rüzgâr sarsıntısından başka bir şeydi. Doğrularak kulak verdim ve gecenin içinde bir insan iniltisi işitir gibi oldum. Yatağımdan fırladım, omuzlarıma bir örtü alıp aşağı koşmaya başladım. Niyetim Hatice Hanım'ın odasına uğrayarak onu uyandırmaktı. Fakat o da bu sesi işitmiş, elinde bir mum parçasıyla taşlığa çıkmıştı. Kapiyi birdenbire açmaya cesaret edemedik. Zaten gürültü de kesilmişti. Hatice Hanım erkek gibi kalın sesiyle, "Kimdir o?" diye bağırdı. Cevap yok. Bir kere daha seslendi. O vakit, rüzgârn gürültüsü içinde ince bir sesin inlediğini işittik. Hatice Hanım, "Sen kimsin?" diye bağırdı. Fakat ben sesi tanımış, "Munise!" diye haykırarak kol demirlerine sarılmıştım. Kapı açılır açılmaz içeriye rüzgâr doldu, ihtiyar kadının elin- deki mum birdenbire söndü. Karanlıkta, kollarımın içine buz gibi donmuş, küçük bir vücut düştü. Reşat Nuri Güntekin'in "Çalıkuşu" adlı romanından alınan bu bölümle ilgili, Anlatılan olay, bir kızın kapıyı çalması, Hatice Hanım ve anlatıcının onu eve almasıdır. . Mekân ile ilgili hiçbir ayrıntıya yer verilmemiştir. w Anlatılan olaylar, Hatice Hanım Munise ve anlaticinin başından geçmiştir. Anlatılan olay "gece" vakti gerçekleşmiştir. Anlatım birinci kişi ağzıyla yapılmıştır. yargılarından kaç tanesi doğrudur? B) 3 A 2 Coro DS5

5. Besin hayattır. Canlılığını korumak, büyümek ve çoğalmak için gereken enerji tüm canlılarda besin ile karşılanı. Yara canlının hayatını sürdürebilmesi için beslenmesi şarttır. Hayvanlar, bitkiler kendini geliştirmekle sorumlu değildir are insanın kendini geliştirme yükümlülüğü vardır. İnsan olarak doğmuştur ancak kendini geliştirirse insan olmayı gerçekler tirecektir. İşte tam da bu nedenle insanın kendini, ruhunu, zihnini geliştirme zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bu metinde vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Her canlı kendini geliştirmelidir. B) İnsan olma kendini geliştirmeye bağlıdır. C) Yaşamda her canlının bir sorumluluğu vardır. D) Besin hayatın devamı için gereklidir.

cümlelerden anlamlı bir paragraf oluştur- doğru sıralama nasıl olmalıdır? BU mak için AVV-I-W-11-, 871-V-1-III-IV Chi-1-1 - IV-V DIV-II - "I-V-1 klerde olanlar 2. "Geçmişi bilmeyen, bugününü doğru analiz ede- meyen, geleceği tasarlayamaz." diye bir görüş vardır. Buna tümüyle katılıyorum. Bu parça, bir metnin hangi bölümünden alin- mış olabilir? AJ Giriş B) Gelişme Sonuç D) Başlık (1) Eskinin gözde meslekleri, şimdilerde kendileri ni icra edecek "usta"larini ariyor. (II) Hazır giyin kültürünün yaygınlaşması ile hitap kitlesi darala Tori say

Geçişsiz fiiller edilgen yapıldığında cümlede özne bulunmaz. Örneğin "Hafta sonu sinemaya gidildi." cümlesinde geçişsiz bir fiil olan "git-" fiili edilgen yapıldığı için özne bulunmamaktadır. Bu açıklamaya göre aşağıdaki cümlelerden hangisinde özne kullanılmamıştır? A Bakım çalışmasından dolayı şehrin bazı bölgelerinde elektrikler kesilecek. B) Bilgisayardaki veriler kopyalanarak başka bir ana bilgisayara taşınacakmış. C) Şimdi kullanılmayan bu iskeleden eskiden Karşıyaka vapuruna binilirdi. D) Toplanan zeytinler yağ elde etmek için fabrikada bazı işlemlerden geçirilir.

5. Meslek seçimi, bireyin yaşamında son derece önemli bir karardır. Kişilerin bireysel farklılıkları göz önün- de bulundurularak hangi mizaç yapısındaki kişilerin hangi meslek alanlarına ilgi ve yeteneklerinin olduğu ve iş yaşamında beklentilerinden bazıları hakkında aşağıda bilgiler verilmiştir: Kusursuzluğu arayan mizaç tipindeki bireyler, doğruluğuna inandığı işler yapmaya önem verir. Detay ve ayrıntıları takip edebileceği, disiplinli ve dakik çalışmanın önemli olduğu, yönetme ve denetleme ye dair mesleklere doğal olarak yatkındır. Yönetici, hâkim, savcı, müfettiş, editör, akademisyen gibi meslekler bu mizaç yapısındaki bireylerin yatkın olduğu mesleklerdir. Duyguları hissetmeyi arayan mizaç tipindeki kişiler, işini sevme ve işi üzerinden ilgi ya da sevgi ka- zanma beklentisi taşır. İnsanlarla doğrudan temas kurmayı gerektiren, şefkatle bakım vermenin ön planda olduğu, iletişim ve ikna yeteneklerini kullanabildikleri mesleklere doğal olarak yatkındır. Halk- la ilişkiler uzmanı, sosyal yardım çalışanı, hemşire, veteriner, çocuk doktoru gibi meslekler bu mizaç yapısındaki bireylerin yatkın olduğu mesleklerdir. Duyguların anlamını arayan mizaç tipindeki kişiler, anlamlı bulduğu işi yapmaya önem verir. Yaratici- lik, özgünlük ve üretkenlik gerektiren, sanatsal ve estetik algısını yansıtabileceği, sosyal hizmet ve yardımlaşmanın organize edildiği mesleklere doğal olarak yatkındır. Sanatçı, tasarımcı, sanat yönet- meni, reklamcı, dekoratör gibi meslekler; bu mizaç yapısındaki kişilerin yatkın olduğu mesleklerdir. Aşağıda dört öğrencinin kişilik özellikleri verilmiştir: I. Yusuf Ali, sanata ilgisi olan II. Zeynep, oyun kurucu ve merhametli III. Ebrar, disiplinli ve dakik IV. Enes, özgün ve üretken Buna göre numaralanmış öğrencilerin hangi mesleklere yatkın olduğu söylenebilir? 1. II. III. IV. A) Polis Mühendis Öğretmen itfaiyeci B) Garson Ressam Tuhafiyeci Mimar C) Şarkıcı Pilot Futbolcu Doktor D) Şarkıcı Doktor Hâkim Ressam

Tall 2/2 NUMARALI AMATÖR (SPORTİF) AMAÇLI SU ÜRÜNLERİ AVCILIĞINI DÜZENLEYEN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2019/51) Aşağıdaki tabloda yer alan iç sularımızdaki ekolojik açıdan potansiyel zararlı balıkların görüldüğü sular derhal Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının en yakın il veya ilçe müdürlüklerine bildirilmelidir. Bu grup balıklar için boy ve sayı limiti yoktur. Kapalı sezon bulunmamaktadır. Bu balıkların canlı yem olarak kullanılması, bir yerden başka bir yere bu amaçlı nakli yasaktır. iç Sularımızdaki Ekolojik Açıdan Zararlı Balıklar Adi Gerekçesi azmani Güneş Ülkemiz iç sularının doğal türü olmayan etçil bir balıktır. Ekonomik değeri olmayıp yerli türlerimize levreği ve ekonomik balik türlerine büyük zararlar verebilmektedir. Tilapya Ülkemiz iç sularının doğal türü değildir. Ekonomik değeri olmayıp yerli türlerimize ve ekonomik balık türlerine büyük zararlar verebilir. Havuz Sazan balığı ve bazı sazangiller türleriyle çiftleştiğinde kısır yavrular meydana gelir. Bu etkisi ile balıklar sazan irkını yok edici özellik taşımaktadır. Hızla çoğalarak ortama hâkim olur. Sivrisineklerle biyolojik mücadelede kullanılan ve zararsız olduğu düşünülen bu balık türü, bırakıldığı Gambusia sularda bazı balık türlerinin yumurtalarını yemektedir. Yerleştiği habitattan temizlenmesi çok zordur. Ekonomik değeri yoktur. Küçük böcekler, balık yumurtaları ve larvalarıyla beslenir. Sayıca üstünlüğe Çizgili ulaşınca diğer balıkların yumurtlama alanlarına ciddi zararlar verir. Birçok balık türü üzerinde baski oluşturur. Doğal balik faunasına öldürücü mikroplar bulaştırarak zarar verebilir. Resmi Gazete sayfasına göre aşağıdaki yorumlardan hangisi yapılamaz? Ekonomik açıdan fayda sağlamayan bazı balıklar bulundukları alanlarda diğer canlıları olumsuz ola- rak etkilemekte ve bu canlıların soylarının tükenmesine sebep olabilmektedir. ByBazı balık türleri Ülkernize ait olmadığı için yaşadıkları sularda yerli balık türlerimize zararlar vermek tedir ve Üreme özelliğini kaybeden yavrular ürettiği için yerli balıkların sayısını azaltmaktadır. Sivrisinekle mücadele için çevreci bir yol izlenmiş ve sivrisineklerin üreme alanlarına bırakılan Gamle busia balikian, bulundukları ortamda sivrisinek sayısını balıkçılığa zarar vermeden düşürmüştür. Di Balik tonerinin bazılan sadece yararlı balıkların üremesini engellemez, hastalık yapıcı özellik göstere- rek de diğer baliklan yaşama imkanlarını kısıtlar. sazan

3. Aşağıdakilerin hangisi "Hangi konuda yazarsam yazayım, gördüklerimi kendi ruh süzgecimden geçirmeden okuyucu- va sunmam." diyen bir sanatcıya ait olabilir? A) Berbér bir süre baktı kapıdan çıkan adama, sonra tezgâha doğru yürüdü. Elinde tespih olan müşteri , sırası geldiği için koltuğa oturdu. Havlusu, çırağın elinde hazırdı. Berber, bir yandan tezgâhın üzerinde duran usturalardan birini seçmeye çalışıyor, bir yandan da koltukta oturan adama bakıyordu. B) Arabamı evin önüne park ederken duydum miyavlama seslerini. Başımı camdan uzatınca Tekir'in mahalleye dışa- ridan gelen iki kediyi kovaladığını gördüm. Kedilerden sarı tüylüsü bir an dönüp tüylerini kabarttı, anında üzerine yürüdü Tekir. "Dur, Tekir; yapma!" diye bağırdım. C) Avluya girip duvar kenarına çömeldi. Sırtında deve tüyü çuldan yapılmış kısa bir cepken, bunun altında yıpranmış bir gömlek vardı. Ucunu sağ yanağının üstüne getirdiği kasketi yağ içindeydi. Kasketin yırtık ucundan koyu sarı bir mukavva sarkmıştı. Uzun süre hiç konuşmadan öylece oturdu. D) Her zamanki yerimizde, bahçedeki çinarın gölgesine kurulan masalardan birinde oturuyorduk. Çınarın kalın dallarını süsleyen iri, yeşil yapraklarda ne bir esinti vardı ne de bir kıpırtı. Koca çinar, heykel misali kaskatı eğilmişti masami- zin üzerine. Emel, belki serinletir diye vantilatörü çıkarmıştı bahçeye.

10. Çeşitli Universitelerden gelen bilim insanlarının yaptığı araştırmalar sonucunda Mısır'da bulunan Büyük Piramit'in içinde birçok oda ve koridorun yer aldığı bir alan keşfedildi. Bu cümle aşağıdakilerin hangisinde verilenlerin birleştirilmesiyle oluşturulmuştur? A) • Bilim insanları çeşitli çalışmalar sonucunda Mısır'daki Büyük Piramit'in içinde birçok alan keşfetti. . Bu alanlar çeşitli oda ya da koridorlardan oluşuyor. B) Çeşitli universitelerden gelen bilim insanlarının yaptığı incelemelerde Mısır'daki Büyük Piramit'in içinde bir alan keşfe- dildi. . Bu alanda farklı oda ve koridorların olabileceği tahmin edilmektedir. e C). Çeşitli Üniversitelerden gelen bilim insanlarının yaptığı araştırmalarda Mısır'daki Büyük Piramit'in içinde bir alan keşfedildi. Bu alan birçok oda ve koridordan oluşuyor. . D). Bilim insanlarının çeşitli üniversitelerde yaptığı incelemelersonucunda Misir'daki Büyük Piramit'in içinde biralan keş- fedildi. • Bu alanda pek çok oda ve koridorun da yer aldığı tespit edildi.

Henüz okuma yazmayı öğrendiğimiz günlerde, sınıfta öğretmen bir şeyler yazdırırken "virgül" de. aramızda mı? Merhaba! Hiç yalnız değilsiniz. Çoğumuz, konuşmayı nasıl öğrendiğimizi bile anım. diğinde defterine "virgür hatta daha fenas , "Bu bir isim galiba." diye düşünüp "Birgül" yazanlar samiyoruz. Ama işin içine yazı girince işler biraz karışmaya başlıyor. Konuşurken hoş görülen hatalar , yazarken birileri tarafından inatla düzeltilmeye, "tuş"lar "kuş"lara, "yütfen"ler "lütfen"lere dönmeye başlayınca biraz telaş, biraz da gerilim baş gösteriyor. Bir harf ne fark ettirir ki deyip keli melerin karmaşasıyla mücadele etmeye başlayınca harflerin havada uçuştuğu bir meydan savaşı başlıyor 2 ve 3. sorular bu parçaya göre yanıtlanacaktır. 2. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Öğrenme sürecinde kurallara uygun yazmak, konuşma ve okumadan daha zordur. B) Okuma yazmayı öğrenirken zorlanan çocuklar, sonradan güldükleri hatalar yapmıştır. C) Çocukken yapılan konuşma bozuklukları, yazıyı öğrenmeyle birlikte düzelir. D) Doğru okumak ve yazmak için çocuklar büyük bir mücadele vermektedir.

1, 2, 3, 4 V 3. SUNT Taskent'te bir öğle sonu() gençlerin kucak kucak sunduğu çiçekler arasında ve çiçek demetleri gibi renk renk milli Özbek kıyafetleri içinde uçağa bindik. Hava açık, yolculuk son derece rahat() Üzerinde uçtuğumuz arazi alabildiğine manzaralı. Yer yer sulama kanalları görülüyor. Yeşil yeşil tarlalar görülüyor. Sarili yeşilli bahçeler görülüyor. Zaman zaman kasabaların ve köylerin üzerinden geçiyoruz Sonra çöl başlıyor. Uçsuz bucaksız col... Kuvrım kıvrım kum tepecikleri, renk renk gölgeler meydana getiriyor. Çizgi çizgi ve kırış kırış düzlükler altımızdan adeta geri kayıyor. Tepecikler() tepeciklerin üstüne binmis. Renkler, renklerin içine girmis. Ne sehir ne köy ne de medeniyete ait en ufak bir belirti var. Saatlerce uçuyoruz ve nihayet Bakü üzerindeyiz Metnin dil, anlatım ve içerik özelliklerini yazınız.