Ortaokul Türkçe Soruları

1.ÜNİTE 3. Hemen her akşam eve içim sıkkın dönüyorum. Niçin? Bu niçinin yanıtı yok. Bir işim mi sapa sardı? Bir yerim mi ağrıyor? Birisiyle mi çatıştım? Hayir... Sadece içim sıkkın. Belki siz de benim gibisiniz. Belki herkes, bütün vatan- daşlar böyle, nedensiz bir bunaltı içindeler... Hayır, hayır, bu üzüntülerin nedeni mi yok dedim? Evet, nedeni yok, ama nedenleri var. Dikkat ediyorum, bizim bütün şikâyet- lerimiz, küçük şikâyetler toplamıdır. Bu parça aşağıdaki yazı türlerinden hangisini örnek- lendirmektedir? A) Gezi yazısı B) Ani C) Günlük D) Fıkra 5.

Türkçe 7. SINIF - A 16. Fiil çekimlerinde bir zaman ekinin başka bir zaman eki yerine kullanılmasına, yani fiilin bir zamana göre çekimlenip de başka bir zamanı kastetmesine "fiilde anlam kayması" veya "fiil kipinde zaman/kip kayması" denir. Buna göre, (1) Bir kış daha çöküyor işte üzerimize. (II) Karaköy'den bir vapur kalkıyor binlerce yıllık bir hasrete doğru, biniyorum son anda yakalayıp. (III) Sıcak çayın dostluğu eşliğinde cam kenarından bir yer kapıyorum. (IV) Rüzgârlı, soğuk ve yağmurlu bir iş günü; acelesi olan ağabeyler ve telaşlı ablalar arasında sanki ilk defa şehir hatları vapuruna binmiş küçük bir çocuk gibi şaşkın ve büyülenmişim. parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde anlam kayması vardır? A) I. B) II. C) III. D) IV.

13. Ek fiillerin iki görevi vardır: İsim soylu sözcüklerin sonuna gelerek onları yüklem yapmak ve basit za- manlı fiilleri birleşik zamanlı yapmak. Buna göre, aşağıdaki cümlelerden hangisin- de ek fiil diğerlerinden farklı görevde kullanıl- mıştır? A) Meyve bahçesinin en sonunda, bir duvarın di- binde, kokuları kayın ağacının ölü yaprakları- na karışmış ilk kasımpatılar büyüyordu. B) Sarı saçlı, masum bir çocuk başı öne eğik bir şekilde çiçeklerle dolu elini bana uzatmıştı. 1 C) Hava sonbahar ile dolu olmasına rağmen gü- neş, meyve ağaçlarını zar zor ısıtsa da gökyü- zü parlakti. D) Akşam yemeği vakti gelince tüm mutfakların ışıkları eşliğinde çatal kaşık sesleri sokakları doldururdu.

D) Bir 9. Atatürk'ün düşünce yaşamında, aklın ve bilimin önemli bir yeri vardır. Doğu'da, Atatürk'e gelinceye kadar toplumların yönetiminde düşüncenin öneminden söz açmış bir devlet adamı yoktur. Hükümdarlar, akıl ve mantık yerine duygulardan yola çıkmışlardır. Atatürk'ün başta gelen niteliklerinden biri, bilimsel düşünce ve davranışa sahip olmasıdır. "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir." sözü, kendi düşüncelerinin ve başarılarının öz anlatımıdır. Bu parçaya göre Atatürk'le ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Doğu ülkelerine de görüş ve düşünceleriyle yol gösterdiği B) Bilimin, en gerçek yol gösterici olduğunu düşündüğü Toplumun yönetiminde, düşünceyi ön planda tuttuğu D) Akıl ve bilime dayalı düşünce sistemini benimsediği SINAN KUZUCU TARINIAI 70 sorunla Bilim adamlarının karbondioksit oranı, yine çıkmış. Metan fazla. Bu parçanın yaza telendirilemez? A) Endişeli B) Kararlı e) Duyarlı D) Gerçekçi

DI ARI rol Et mani Gül familyasından olan armut birçok türe sahiptir. Bunlardan birkaçı ise şunlardır: (1) Deveci armudu, yerli bir armut çeşididir. Meyveleri büyük, iri, yayvan, üstü basık, alt kısmı geniş, sap kısmı çukur ve kısa- dir. (II) Ördek armudu, Çin armudu olarak da bilinen beyaza yakın küçük armutlardır. (III) Söğüt yapraklı armut, sert, küçük ve yeşil meyvedir. Yaprakları ince uzun olduğu için bu ismi almıştır. (IV) Naşi armudu, yuvarlak olmasıyla elmaya benzetilir. Sarı ve beneklidir. Verilen metinde numaralanmış armut türlerinin görselleri aşağıdakilerden hangisinde doğru sıralanmış- tur?

, Atasözü ve Özdeyişler özleri ah- TÜRKÇE 10. Mimar Sinan, Osmanlı İmparatorluğu'nun en güçlü olduğu dönemde tam 50 yıl saray başmimarlığı yap- ma şansını yakalamış, bu şansı üstün yetenekleri ve çalışkanlığıyla büyük bir mimari mirasa çevirmiş bü- yük bir sanatçıdır. Bir bölümü ne yazık ki günümüze ulaşmayan 477 yapı onun imzasını taşır. Bunların çoğu İstanbul'dadır ama bugün Türkiye'nin sınırları dışında kalan yapıları da vardır. Ancak Mimar Si- nan'ın başarısı yapılarının çokluğundan değil, güzel- liğinden gelir. Kendinden sonraki mimarların örnek aldığı yapıları, bugün bile taklit ediliyor. TEST 14 Bu parçada asıl anlatılmak isteneni en iyi özetle- yen özdeyiş aşağıdakilerden hangisidir? A) Darmak ölüm, taklit uşaklıktır; çalışmak ve yetiş- mek ise hayat ve hürriyettir. B Bir metre iş yapmayı, bir kilometre söz vermeye değişmem. Ad Sound C) En büyük makam, en büyük hak, çalışanlara ait olacaktır. D Ne kadar çok çalışırsan, o kadar mesut olursun. D 17

URLARI birinin ağzından aktarılır. eğildir. Olaylara müdahale etme verilmiştir? Anlatıc hâlinde kulağına çarpan se Kendisinden büyük fakat ke men hemen uyandı amay izlemekti ama tuttuğum ile bayan takımlarını tak da tuttu, kapıyı dinled n ikinci kez vurulmas slarında bir çocuk du yemek yiyordu. B tekine bir şeyler f 4. ANLATICI HİKÂYENİN UNSURLARI 12 GUN İlahi bakış açısında anlatıcı; yaşanmış, yaşanan ve yaşanacak olan her şeyi bilir. Kahramanların akıllarından geçenlere, duy- gu ve düşüncelerine hâkimdir. Anlatıcı, anlattığı olayların dışında durur; üçüncü tekil şahıs ağzıyla konuşur. Bu metne göre aşağıdakilerden hangisi ilahi bakış açısıyla yazılmıştır? RU A) İstanbul Sarıyer'de babadan kalma mütevazı bir terzi dükkânına sahipti. Konfeksiyon imalatının gelişmesi nedeniyle iş- leri eskisi gibi iyi gitmiyordu. Eş dost ve birkaç yeni müşteri dışında fazla bir müşterisi yoktu. Kit kanaat geçiniyordu. Al- lah'tan dükkânı kendisine aitti ve kira bedeli ödemediği için seviniyordu içten içe. Son zamanlardaki geçim sıkıntısı iyi- ce dalgın yapmıştı kendisini. Akşam dükkânı kapatırken ütüyü fişte unutmuş ve çıkan yangın dükkânını kül etmişti. B) Küçük pencerelerden ağaran günün loş ışığı süzülüyordu. Rengi seçilemeyen halı, durgun bir gölün yüzeyi gibiydi. İçe- ride tuhaf bir koku ve biraz duman vardı. Yaşlı adam ortalıkta görünmüyordu. Dışarıdaki kargaların sesi daha da artmış- tı. İki arkadaş ayakkabılarını çıkardılar. Parmak uçlarına basarak yürüdüler halının üzerinde. Ev sahibi yaşlı adamın ke- sik, kısa öksürüğü içerideki odadan duyuldu. İkisi başlarını eğmiş, sessizce adamın koridora çıkmasını bekliyorlardı. Parkta, güvercinini gezdiren bir adam gördüm. Kuşun boynunda ince, deri bir tasma vardı. Tasmaya bağlı ip ise hava- landığında adamın omzuna konabileceği uzunluktaydı. Az önce sudan bir nedenle tartışmış, birbirlerini kırmış ve birbir- lerine küsmüş gibiydiler. Görünüşleri çok güzeldi. İnce, uzun boylu, kırlaşmış saçlan omuzlarına dökülen, altmış yaşla- rinda, sakin bir adamla uçması sınırlanmış, bahtsız ama son derece güzel bir güvercin. st-1 D) Sıcak ve alev gibi rüzgâr kasabaya öylesine el koymuş ki dışarıda kimsecikler kalmamış. Ortalıkta ne kediler var ne de köpekler. Kaldırım taşı döşeli sokağın başında bir bisikletli beliriyor. Rüzgâra karşı pedal basmaya çalışan kasketli ada- min bisikleti yalpalaya yalpalaya güçlükle ilerliyor. Uzun kollu, soluk mavi bir gömlek var üzerinde. Sivri burunlu kabılarının arkasına basmış. Gözlerini sabit bir noktaya dikmiş, ileriye bakıyor. ayak- bzelere ağıda- ir. + dir. + Idur.

9. Aşağıdaki metinlerin hangisinde zatf yoktur? A) Gaziantep Kalesi, şehrin tam ortasında hemen herkesin dikkatini çeken bir tepe üzerindedir. ne zomiale, günümüzden 6000 yıl geçmişe sahip oldu- ğu tahmin edilmektedir. Kale, Roma Dönemi'nde aktif kullanılmıştır. Kale bedenleri üzerinde 12 adet kule mevcuttur. Saili B) Kapıyı açtım, karşıma şirin mi şirin bir oda çık- ti. Odada, kenarları süslenmiş bembeyaz yatak örtüsü, beyaz tül perdeler, yerde küçük çiçekli halı, dopdolu kitaplık ve küçük bir çalışma masa- si vardı. Aşağı katta ise bir küçük bir depo vardı. C) Toplum sorunlarının hepsini onun şiirlerinde gö- rebilirsiniz. Şiirlerinde Anadolu'nun bütün dertle- rini ve özelliklerini bulabilirsiniz. Düzyazıyla ele alınan konuları o, şiirle yansıtmıştır. Bizlere ülke- sinin insanını doğasıyla kaynaşarak sunmuştur. D) Yazılarını, düşünceleriyle duygularını birleştire- rek ve çok düşünerek yazardı. Yazılarının eleş- tirilmesini isterdi. Bir cümleyi defalarca değiştirir, onunla uğraşırdı. Sözcüklerle sanki bir resim çizerdi.

Yayınlar 5. 1. Meteliksiz harlamıştım kavgayı Tren kızıllık ve öfkeyle yaklaştı III. Oradan mağrur ve aceleci bir taksi geldi IV. Vatandaş hiddetle haykırdı telefona Numaralanmış dizelerin hangisinde zarf (belir- teç) yoktur? A) BH. BHI. C) III. D) IV.

a 1. Bu iş yerinden ayrılalı epey oldu. II. Sunum yaparken akıcı konuşmalısın. III. Eskiden bu binanın olduğu yerde maç yapardık. Numaralanmış cümlelerdeki altı çizili zarfların türü aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiş- tir? A) Miktar Zarfı -B) Miktar Zarfı C) Zaman Zarfı D) Zaman Zarfı 11 Durum Zarfı Zaman Zarfı Durum Zarfı Durum Zarfı III Zaman Zarfı Miktar Zarfı Zaman Zarfı Durum Zarfı

Test 10 2. Açelya, Belinay, Çilem, Dilek, Erhan ve Filiz adli kişiler altıgen bir masada oturmaktadırlar. Bu kişilerin oturma düzenleri ile ilgili aşağıdakiler bilinmektedir: Açelya, Çilem'in karşısındaki sandalyede oturmaktadır. • Belinay, Dilek'in karşısında, Çilem ile Filiz'in arasındaki sandalyede oturmaktadır. Buna göre aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır? Mantıksal Muhakeme ve Akil Yürütme A) Erhan, Filiz'in karşısında oturmaktadır. B) Açelya, Dilek ile Erhan'ın arasındaki sandalyede oturmaktadır. briek, Açelya ile Erhan'ın arasındaki sandalyede oturmaktadır. D) Çilem, Erhan ile Belinay'ın arasındaki sandalyede oturmaktadır. Çözüyorum: Cs Dr. Er fr

A Görsel Yorum Ankara'dan Fransa'ya gitmek isteyen Ali Bey, uçak bileti almıştır. Ankara'dan Paris'e doğrudan uçuş olmadığı için aktarma uçuş yapmak zorunda kalmıştır. Bu uçuş için hatlar sırasıyla şöyledir: Ankara - Izmir, Izmir - Berlin, Berlin - Paris. Yani Ali Bey Ankara'dan uçağa binmiş; önce Izmir'e, sonra Berlin'e, daha sonra ise Paris'e uçmuştur. Nereden IZMIR Nereye BERLIN Tarih 11.5.2019 Kalkış Saati 01.00 Varış Saati 15.00 Nereden ANKARA Nereye IZMIR Tarih 10.5.2019 Kalkış Saati 22.00 IV Nereden ANKARA Variş Saati 23.20 Nereye IZMIR Tarih 11.5.2019 Kalkış Saati 00.05 11 Varış Saati 01.20 Nereden BERLIN Nereye PARIS Tarih 11.5.2019 Kalkış Saati 22.00 Kalkış Saati 16.30 Nereden BERLIN V Nereye PARIS Tarih 11.5.2019 Varış Saati 05.15 ||| Varış Saati 23.45 Bütün uçuş saatlerinin Türkiye saatine göre olduğu düşünülürse Ali Bey'in Ankara'dan Paris'e uçak yolcu- luğuyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi kesinlikle söylenemez? A) Ali Bey'in en uzun uçuş saatine sahip bileti İzmir - Berlin biletidir. B) Ali Bey'in Ankara'dan Paris yolculuğunda kullandığı biletler "IV - I-V" numaralı biletlerdir. C) Ali Bey, "IV -1- III" numaralı biletlerden en az birini kullanmamıştır. D) All Bey, Ankara - Paris yolculuğunda Il numaralı bileti almamıştır.

7. Duruluk, cümlede gerektiği kadar sözcük veya söz kullanılmasıdır. Anlama hizmet etmeyen sözcük ya da söz varsa cümle, duruluktan yoksundur. Bir duygu, bir düşünce gerektiği kadar sözcük kullanılarak anlatılma- lıdır. Bu açıklamaya göre aşağıdaki cümlelerin hangi- sinde duruluk niteliğine uyulmamıştır? A) Yazarın yazıp ve yönettiği son filmi çok beğenildi. B) Uludağ'a arkadaşlarıyla birlikte gidecekler. C) Tatilde memlekete gitmek ve hem de arkadaşlarımı görmek istiyorum. D) Sahnede giyeceği elbiselerin tasarımını kendisi ya- pıyor.

7. Düşüncelerimizi en iyi yansıtan ayna, yaşamımızın gidişatıdır. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır? A) Düşüncelerimizin değişmesi hayattaki yanlış se- çimlerimizi fark etmemize yol açar. B) Bir insanın nasıl yaşadığını gözlemleyerek fikirle- rini öğrenebilirsiniz. C) Yaşamımızda düşüncelerimizi olduğu gibi payla- şabileceğimiz insanlarla olmalıyız. D) Düşüncelerimizi korkmadan hayata geçirebilece- ğimiz eserler üretmeliyiz. S

? 9 1. Haritada gösterilen 1554. Sokak'taki bir restoranda oturan Cemile, bir kişi Ankara Fen Lisesine yürüyerek nasıl gidebileceğini sormuştur. k Sitesi Test 12 agak Parke Cocuk Park Google Görsel Yorum Ankara Fen Lisest Bu haritaya göre Cemil aşağıdakilerden hangisini söylerse yolu doğru tarif etmiş olur? A A) 1554. Sokak'tan 1555. Sokak'a kadar yürüyün ve sola dönün. Sonra ilk sağa dönüp 1550. Cadde'ye çıkın. Bu caddeden üçüncü sağa girip biraz ilerleyince okul, sağınızda kalacak. B) 1554. Sokak'tan 1555. Sokak'a kadar yürüyün ve sağa dönün. Sonra ikinci sola dönüp 1550. Cadde'ye çıkın. Bu caddeden üçüncü sola girip biraz ilerleyince okul, karşınıza çıkacak. C) 1554. Sokak'tan 1555. Sokak'a kadar yürüyün ve sola dönün. Sonra üçüncü sola dönüp dümdüz ilerleyin. Marketi geçtikten sonra ikinci sola girip biraz ilerleyince okul, karşınıza çıkacak. D) 1554. Sokak'tan 1555. Sokak'a kadar yürüyün ve sağa dönün. Sonra ilk sola dönüp 1550. Cadde'ye çıkın. Bu caddeden üçüncü sola girip biraz ilerleyince okul, karşınıza çıkacak.

1. Hoyrattır bu akşamüstüler daima. Gün saltanatıyla gitti mi bir defa Yalnızlığımızla doldurup her yeri Bir renk çığlığı içinde bahçemizden, Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan Lavanta çiçeği kokan kederleri; Hoyrattir bu akşamüstüler daima. Bu dizelerin anlamlı ve kurallı cümleler haline getirilmiş biçimi aşağıdakilerden hangisidir? A) Bu akşamüstüler daima hoyrattır. Gün saltanatıyla her yeri yalnızlığımızla doldurup bahçemizden, bohçamiz- dan bir renk çılgınlığı içinde bir el, çıkarmaya başlar lavanta çiçeği kokan kederleri. B) Bu akşamüstüler daima hoyrattır. Gün her yeri saltanatı ve yalnızlığımızla doldurup bir defa gittiğinden bahçe- mizden, bohçamızdan bir renk çılgınlığı içinde bir el, çıkarmaya başlar lavanta çiçeği kokan kederleri. Daima hoyrattır bu akşamüstüler. C) Bu akşamüstüler daima hoyrattır. Gün saltanatıyla her yeri yalnızlığımızla doldurup bir defa gitti mi bahçe- mizden, bohçamızdan bir renk çılgınlığı içinde bir el, lavanta çiçeği kokan kederleri çıkarmaya başlar. Bu akşamüstüler daima hoyrattır. D) Daima hoyrattır bu akşamüstüler. Gün saltanatıyla her yeri yalnızlığımızla doldurup bir defa gitti mi bahçemiz- den, bohçamızdan bir renk çılgınlığı içinde bir el, lavanta çiçeği kokan kederleri çıkarmaya başlar. Palme Plus Serisi Ⓒ-3 Türkçe Soru Kitabi 53