Ortaokul Türkçe Soruları

13. Türkçe dersinde "özdeyişler konusunu işleyen Şükrü Öğretmen, dört öğrencisine bir özdeyişin anlamını verip öğrencilerden bu özdeyişi bulmalarını ve özdeyişi proje ödevi olarak kitap ayracına yazmalarını istemiştir. Şükrü Öğretmen'in verdiği özdeyişin anlamı şu şekildedir: Sertlikle hiçbir sorun çözümlenemez aksine sertlik çözümü güçleştirir. Oysa sevgi, güler yüz ve tatlı dille çok güç sorunların bile altından kalkabiliriz. Çocuklara sevgi ile yaklaşmanın onlara vereceğimiz eğitimde etkili yöntemlerden biri olduğu unutulmamalıdır. Şükrü Öğretmen'in verdiği anlamdan yola çıkarak özdeyişi doğru tahmin eden öğrenciler, aşağıdaki kitap ayraçlarından hangisini hazırlamış olabilirler? A) Çakıl taşlarını kemale erdiren çekiç darbeleri değil, suyun chyayışıdır. (R. Tagor) B) Bir güzel söz söyleme sanatı varsa bir de güzel anlama -dinleme sanatı vardır. (Epiktetos) C) Ağzında bal olan annın kuyruğunda iğnesi vardır. (John Lyly) D) Bir mermer parçası için heykeltraş ne ise bir ruh için de eğitim odur. (Thomas Edison)

14. Bir olayın, durumun gerçekleşmesinin ancak başka bir olay ya da durumun gerçekleşmesine bağlı olduğunu ifade eden cümlelere "koşul-sonuç cümleleri" veya "sart-sonuç cümleler" denir. Buna göre, 1. Televizyonun sesini yükseltirsen odada yatan bebek uyanır. II. Önümüzdeki bu virajlı yolları da aştık mi rahat bir nefes alırız. Ill. Beyaz perdedeki filmi seyredeyim diye sabahtan beri babami ikna etmeye çalışıyorum. IV. Havalanın soğuyup soğumaması insanların kışlik elbiseleri almalarını engellemez. numaralandırılmış cümlelerin hangilerinde koşul-sonuç ilişkisi söz konusudur? A) I ve Il B) Il ve Ill C) I ve IV D) III ve IV

18. Özne, yüklemin bildirdiği işi yapan, yüklemin bildirdiği durumu üzerine alan temel ögedir. Nesne ise cümlede özne- nin yaptığı eylemden etkilenen ögedir. "Aslı, bir bardak çay içti." cümlesinde içme işini yapan "Aslı"dır ve cümlenin öznesidir. Aslı'nın içme işinden etkilenen ise "bir bardak çay"dır ve cümlenin nesnesidir. Bu açıklamaya göre aşağıdakilerin hangisinde altı çizili öge cümlenin öznesi değildir? A) Okulun temizlik personelleri, sıfır atık için toplanan käğıtları depoda muhafaza ettiler. B) Toplantıda hayvanların korunmasına ve rahat yaşamalarına ilişkin temel ilkeleri ele aldılar. C) Sahil kenarında kendisine ait derme çatma bir kulübe ve birkaç eskimiş sandalye vardı. D) Evinizin banyosunu renklendirecek ve o alana güzel koku verecek kokulu sabunlar, çocuklarınızı el yıkama alış- kanlığına teşvik edecektir.

O sabah koşup dolabı açtığım zaman donup kaldım. Oyuncak bebeğim yerinde yoktu. Bebeği, a nemle üstüne oturttuğumuz raf, katı bir yürekti sanki. Hemen anneme koştum, yeri süpürüyordu. K şısında hiçbir şey söylemeden duruyordum. Annem ise durmadan yeri süpürüyordu. Bin yıl süpür yüz bin yıl süpürdü o yeri; başını bir türlü kaldırmıyordu. Sandım ki bundan böyle annem hep süpür duracak. Başını kaldırmayacak. Yüzüme bakmayacak. Bana yiten bebeğimden hiç haber vermeyece Bu metinle ilgili aşağıdakilerden hangisi belirgin değildir? A) Zaman BY Kişi C) Yer Olay

12. Zarf-fiil ekleri cümleye durum veya zaman anlamı katabilir. Buna göre aşağıdakilerin hangisinde zarf-fiil eki cüm- leye diğerlerinden farklı bir anlam katmıştır? A) Sokaktaki çocuklar dolu başlayınca saçakların altına kaçardı. B) Dışarı çıkarken yanına yağmurluğunu ve şemsiyeni al- mayı unutma. C) Yaşlı kadın, çocuğunun adını hasta yatağında durma- dan sayıklıyordu. D) Kardeşim Hasan, sorunun cevabını bulur bulmaz par- mak kaldırdı. 4

kulun imer, inda gru- giler 2. Aşağıda kimi açıklamalar yapılmış ve bu açıklamalara göre bazı çıkarımlarda bulunulmuştur. Açıklamalar: . . Bir okulda tüm öğrencilerin katılabileceği tiyatro ve resim kursu açılmıştır. 8/A sınıfındaki bütün öğrenciler, tiyatro veya resim kursuna gitmektedir. 8/A sınıfındaki kız öğrenciler ile erkek öğrenciler farklı kurslara gitmektedir.a Resim kursundaki öğrencilerden hiçbiri erkek değildir. 81 A 2 A) Sadece I. çıkarım doğrudur. C) Sadece II. çıkarım doğrudur. Resim Çıkarımlar: 1. Tiyatro kursu sadece erkek öğrencilerden oluşmaktadır. II. 8/A sınıfındaki kız öğrenciler resim kursuna gitmektedir. Yukarıda ifade edilen açıklamalara göre aşağıdaki yargılardan hangisi kesin olarak söylenebilir? 47 B) Her iki çıkarım da doğrudur. D) Çıkarımlardan hiçbiri doğru değildir. Erkeler Tiyatro Türkçe

6. 1. El ne bilsin, senin derdini! II. Havalar iyice ısındı. III. Çocuğun burnu sızlamıştı acıdan. IV. Yağmur şiddetini artırdı. Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangi- sinde sesteş kelime kullanılmıştır? A) I B) II C) III D) IV

ITE: Kelimenin Anlamı ve İki yaşındaki çocuk otuza kadar sayıyor. Csa Bu ayakkabı için yüz lira saydım. . Artık kış bitti sayabiliriz. • Oğlu gecikince bir sürü laf saydı. sen • Büyüklerimizi her zaman saymalıyız. Yukarıdaki cümlelerde "saymak" kelimesi kaç farklı anlamda kullanılmıştır? A) 2 B) 3 C) 4 D) 5

XÜÜÜTATA TÜRKÇE SAIDIM 19. Aşağıdaki tabloda fiilimsi türleri ile bunlara ait bazı ekler verilmiştir. İsim-fiil (-mek, -me, -iş) Fillimsi Türleri Sifat-fill -dik, -miş, -en, -ecek, -esi, -r (-er) Bağ-fiil (zarf-fill) -ken, -meden, -ince, -erek, -dığı, -eceği -e...-e, -r...-mez Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde bütün fiilimsi türlerine ornek vardır? Sifet zer Malai A) Pikniğe gidince ateş yakmak, dikkat isteyen bir iştir. B) Çocuk oynarken düşünce dizi yaralanmış. fet C) Kar çok yağınca okulları tatil etmek gerekti. sf D) İşlerin düzenli yapılması için gayret ediyoruz. IS neiz daing sys

PARAGRAF VE GÖRSEL GRAFİK Çakırdikeni en pis, en kıraç toprak- larda biter. Bir toprak ki bembeyaz peynir gibidir ot bitmez, ağaç bit- mez işte orada çakırdikeni keyifle serile serile biter, büyür, gelişir. En iyi toprakta bir tek çakırdikenine rastlanmaz. Bunun bir sebebi iyi toprağın hiçbir zaman boş kalma- ması, her zaman sürülüp ekilmesi- dir. Bir sebebi de çakırdikeninin iyi toprağı sevmemesidir. En uzun çakırdikeninin yüksekliği bir metre kadar olur. Bir sürü de dallı vardır. Dallar dikensi çiçeklerle donanır. Bu çiçekler beş perli, yıldız gibi, uçları sert, sivri iğnelerin ortasındadır. Her çakırdikeninde bunlar- dan yüzlerce bulunur. Çakırdikeni bittiği yerde bir, iki, üç, dört tane bitmez. Öyle üst üste, öyle sık biter ki arasından yılan geçemez. iğne atsan çakırdikeninden yere düşmez. Bu paragrafta çakırdikeniyle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Boylarının bir metreye yaklaşabildiğine BY Dallarında dikene benzeyen çiçeklerinin olduğuna Cytopraklarda yetişmemesinin farklı sebepleri olduğuna DY Başka bitkilerin yaşamalarına izin vermediğine Par

(1) Göz alabildiğine bozlaşan çorak topraklarda; yeşile, kırmızıya, maviye, turuncuya özlem duyan in- sanlar, hıncını kilimlere döktüğü renklerden alır. (II) Ağaçtan yeşil, gökten mavi, çiçekten kırmızı arayan, bulamayınca da tezgâha koşan insanlar, üzüntülerini kilimlerde dile getiriyor. (III) Anadolu'da kilim renk sofrasıdır, renge acıkmış insanların sofrası. (IV) Ali al, moru mor, aki karası, sarısı durusu, nesi var, nesi yoksa cömertçe ortaya döker; evini, çadırını bir bayram şenliği, bir düğün alayı gibi renklerle donatır. ❤ I numaralı cümlede birden fazla soyut anlamlı kelime kullanılmıştır. Il numaralı cümlede "dile getirmek" kelime grubu mecaz anlam taşır. A Ill numaralı cümlede "kilim" kelimesi, terim anlamlıdır. ★ IV numaralı cümlede "alay" kelimesi, sesteş bir kelimedir. Bu metindeki numaralanmış cümlelerle ilgili sembollerle gösterilmiş açıklamalardan hangisi yan- lıştır? A) B) D) *

18. (0 Bir ülkenin hızla gelişen bilim ve teknolojisi, o ülkenin sanayileşme sürecini de beraberinde getirir ve böylece toplumsal değişimler sağlanır. Bununla birlikte her ülkenin de sanayileşme süreci o ülkenin çalışma hayatını, iş sağlığı ve güvenliği konusuna bakış açılarını farklı boyutlarda etkiler. Sağlık kavramı algısı ülkelerin gelişmişlik seviyelerine göre önemli farklılıklar gösterir. Bu konuda Dünya Sağlık örgütü "sadece hasta veya sakat olmama hâli değil; fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan iyi olma hâli" görüşünü benimsemiştir. Çalışanların fiziksel, psikolojik, bedensel vb. her türlü sağlık sorunla- rından korunmak amacıyla yapılan düzenlemeler iş sağlığının konusudur. Bu metinde aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır? B) Tanık gösterme A) Tanımlama C) Benzetme D) Örneklendirme

8.pud TÜRKÇE Corian Cümleler Çocukları için saçını süpürge etmiş bir anneyim ben. staneds ponier quis phelenex TONERINUE 15 BY SUG REA Onunla aramızda kardeşlikten öte bir bağ var. 408 Rastow ivemos sutucheba. Yüz yıllık geçmişi olan genç bir devletimiz olsa da biz köklü bir milletiz. Ansvitan allt Yol yakınken nişanı boz, diye kızın aklını çelmeye çalışıyorlar. ev ansios maid ignored-nabisblü soz is, is bisballem ud igaad nhelstmün biebijaza Bu cümlelerdeki altı çizili sözcüklerin eş seslilerinin sözlük anlamı aşağıda verilmiştir: dmerilh Sözlük Anlamı Basta, alın, göz, burun, ağız, yanak ve çenenin bulunduğu ön bölüm, sima, çehre, surat. Açık toprak rengi. Coğu doğuştan, tende bulunan ufak, koyu renkli leke veya kabartı. Bir şeyi başka bir şeye veya birçok şeyi topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şe- rit, tel vb. düğümlenebilir nesne. Joivat. 1.8 td Buna göre altı çizili sözcüklerden hangisinin eş seslisinin sözlük anlamı yanlış verilmiştir? A GA) ben milid Xe6! B) bağ visa tode nebanevüz l'homlübdAnetlu D) boz albilszög as sy oğlyud neseniai slysisz insm20 slivey unbob syesu nebesy slynsima genüg noleg systeinsinse jolorostem poliomilid mibil (a ashibsiismelbed eğilihcis bisbriams irene nobig ist nitusoy ingindst smis ov chiend hoties sv nitom nenulud imetnoy logid sbaumündə (a

O sabah koşup dolabı açtığım zaman donup kaldım. Oyuncak bebeğim yerinde yoktu. Bebeği, a nemle üstüne oturttuğumuz raf, katı bir yürekti sanki. Hemen anneme koştum, yeri süpürüyordu. K şısında hiçbir şey söylemeden duruyordum. Annem ise durmadan yeri süpürüyordu. Bin yıl süpür yüz bin yıl süpürdü o yeri; başını bir türlü kaldırmıyordu. Sandım ki bundan böyle annem hep süpür duracak. Başını kaldırmayacak. Yüzüme bakmayacak. Bana yiten bebeğimden hiç haber vermeyece Bu metinle ilgili aşağıdakilerden hangisi belirgin değildir? A) Zaman BY Kişi C) Yer Olay

17. Yazılarımı binbir güçlükle yazarım. Yazıp bitirdikten sonra hiçbir ferahlık duymam. Zira o kadar sıkıntıyla, zahmetle ve büyük bir titizlikle meydana getirdiğim yazı; benim yazmak istediklerimin soluk bir gölgesi gibidir. Onun için çok defa bunları nefretle bir yana atarım. Şunu da itiraf edeyim ki eserlerim, kitap hâlinde ya da par- ça parça yayımlandığında büyük bir pişmanlık duyarım. Ama yazma gücümü ve daha iyiye ulaşma umudumu da asla yitirmem. Kendisinden böyle söz eden bir yazar, aşağıdaki deyimlerden hangisiyle nitelendirilemez? A Güçlük çıkarmak B Kılı kırk yarmak Umut beslemek D Burun kıvırmak teinuvs alveg astray sily srog,000$ nel aus doved ismine bisboterysa huyo obnianeg

İyi yazar, ana dilinin özelliklerini çok iyi bilen ve eserlerini hatasız bir dil ile kaleme alabilen yazardır. Hayatta olmasa- lar da eserleriyle yaşamaya devam edenlerin özelliklerin- den yalnız biridir bu. Bu parçadaki altı çizili söz grubuyla bir eserde bulunma- si gereken hangi özellik ifade edilmiştir? A) Sağlamlık C) Doğallık BAçıklık D) Özlülük