Atasözü ve Deyimler Soruları

Hz. Muhammed 2. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi "Daha önce zarara uğramış kimse, kendisine aynı zararı verecek şey- den korkmaz." anlamına gelir? A) Dünyada tasasız baş bostan korkuluğunda bulunur B) Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz. CYÁci acıyı keser, su sancıyı. D Acı patlıcanı kırağı çalmaz. t

44 Atasözleri 23 Test 16. İçinde bulunulan şartları çok güzel ifade eden atasözlerimiz vardır. Örneğin“. istenilen nitelikteki şey bulunamadığında onun daha düşük nitelikte olanına razı olunuyorsa atasözü kullanılır. Yersiz konuşanların başına geleceklerle ilgili atalarımız:“ ." demiş- lerdir. Bizim için önemsiz, değersiz gözüken bir şey sahibi için çok kıymetlidir. Buna da “. ......." derler. Metinde boş bırakılan yerlere anlam akışına göre aşağıdaki atasözlerinden hangisi getirilemez? A) Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler. B) Kuzguna yavrusu şahin gözükür. C) El elin eşeğini türkü söyleyerek arar, D) Vakitsiz öten horozun başını keserler.

4. I. Bir şeyi söylemeye gönlü razı olmamak II. Bir şey yapamaz duruma düşmek, III. Gereksiz ayrıntılara girerek söyleyecekleri uzatmak Aşağıdakilerden hangisi yukarıdakilerin birini açıklamaz? A) Diline dolamak B) Eli böğründe kalmak C) Dili varmamak D) Lafı uzatmak 4.

6Bu yazı türünde bir olaydan hareketle farklı birçok olay gelişir ve her şey tüm ayrıntılarıyla işlenir. Kişi, yer, zaman, eşya gibi unsurlar oldukça fazladır. Yazılar uzundur. Açıklaması verilen metin türü hangisidir? 5p A) Öykü B) Masal c) Roman D) Haber metni

5. Insanlığın hem teknolojik hem de zihinsel ilerlemesine göz atıldığında bunların sıkıntılı ve dar zamanlara denk geldiği görülür. İnsan istediğinde, zorda kaldığında olmayacak gibi görünen işlere makul bir çözüm yolu bulmayı becermiştir. İsteyen kişilerin engelleri aşabileceğini anlatmak için ----" atasözünü kullanırız. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Çobanın gönlü olursa tekeden yağ çıkarır. B) Baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar. C) Göğe direk, denize kapak olmaz. D) Minareyi çalan, kilifini hazırlar.

8. Aşağıda bazı atasözleri karışık olarak verilmiştir. Bu atasözlerini bulunuz ve anlamlarıyla eşleştiriniz. a. 1. Pilav yiyen kaşığını yanında taşır. Yararlı bir şeyi elde etmek için sonuna kadar uğ- raşmalı, direnilmelidir. b. 2. Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. C. 3. Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın. Bir işin sonunun nasıl olacağı şimdiki gidişinden belli olur. Karşılığını ödediğinde insan istediğini elde ede- bilir. Bir şeyden yararlanmak isteyen kişi, bunun için gereken aracı eli altında bulundurmalıdır. d. 4. Parayı veren düdüğü çalar. 1. 2. 3. 4.

9. Deyimler anlamlarına göre gerçek, mecaz ya da hem mecaz hem gerçek olabilirler. Aşağıdakilerin hangisinde hem gerçek hem mecaz anlamlı bir deyim vardır? 1. A) Olanlar herkes tarafından öğrenilince yüzü kı- zarmıştır. B) Sürekli aynı şeyleri söylemekten dilimde tüy bitti. C) Kafesin kapağının açık olduğunu fark edince olduğu yerde taş kesildi. D) Harcamalarına dikkat etmediğinden uçan kuşa borcu vardı.

LADEM TÜRKÇE search 10. • Bir kimsenin evini barkını yıkmak Durumu, huyu sık sık değişmek Çok perişan bir kılıkta olmak Gizlenerek saldırıya hazır durumda beklemek Aşağıdakilerden hangisinde anlamları verilmiş deyim- lerden biri cümle içinde kullanılmamıştır? A) Bu da hile, inanmıyorum; pusuya yattığını düşünüyor ve rol yaptığına inanıyorum. B) O hainler ocağımızı söndürmek için her şeyi yaptılar. C) Kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde tatil yapmak niye- tinde değilim. DD Saati saatine uymayan insanların verdiği nasihatlere kulaklarımı tıkarım.

DENEME - 05 14. A Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu. Ben arkadaşını bilmem, seni bilirim. Saymak Bir şeyi anlamış veya öğrenmiş bulunmak * Teşekkürü borç bilirim. Sorumlu tutmak Aşağıdakilerin hangisinde "bilmek” sözcüğünün sözlük anlamları ve örnek cümleleri doğru eşleştiril miştir? A) B) C) - D) -

. Herkesin gözü önünde duran, apaçık bilinen gerçeklerin gizli tutulması, örtbas edilerek yokmuş gibi gösterilmesi imkânsızdır. Bu metnin ana fikrini ifade eden ataső. zü aşağıdakilerden hangisidir? A) Altını saklamak değil, kuruşu saklamak hünerdir. B) Dağ ne kadar yüce olsa yol üstünden aşar. C) Mızrak çuvala sığmaz. D) Doğruluk minarede kalmış, onun da içi eğri. 6. 1. Sínavdan iyi not aldığı için ağzı kulak-

7. Aşağıdaki deyimlerden hangisinin anlamı yanlış verilmiştir? Deyimler Anlamlar A) Dağdan gelip bağ- Sonradan geldiği bir yerde, dakini kovmak kendinden önce gelen kişinin yerini almaya çalışmak B) Yağmur yağarken Fırsat varken ondan yararla- küpünü doldurmak nip para ve mal edinmek C) Ağzının içine bak- Önce söylediğini başka türlü tırmak anlatmak D) Su yüzüne çıkmak Bir süre örtülü kalmış bir iş veya sorunun aydınlanması, meydana çıkması

1. Deyim anlamı: I. Beğenmemek, önem vermemek II. Bir şeyin sözünü etmek III. Acima duygusu olmamak IV. Tam bir düzgünlükte, tıkır tikir Buna göre anlamı verilen deyimleri eşleştirmek isteyen Erol, bu etkinlikte aşağıdaki sözcüklerden han- gisini kullanamaz? A) bükmek B) gibi C) açmak D) kırmak

6. Deyimler; genellikle gerçek anlamından uzak- laşmış, bir kavramı ya da durumu karşılayan, kaliplaşmış sözlerdir. Deyimlerin çoğu sözcük grubu şeklinde bulunsa da cümle şeklinde olan deyimler de vardır. Buna göre aşağıdakilerden hangisi cümle şeklindeki deyimlere örnek olamaz? A) Ayrkla pirincin taşını. B) Armut piş, ağzıma düş. C) Atsan atılmaz, satsan satılmaz. D) Ağzı kulaklarına varmak. AJAVI

5. "Huy, canın altındadır." atasözü ile aynı anlama gelen atasözü aşağıdakilerden hangisidir? A) Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söy- leyeyim. B) Üzüm üzüme baka baka kararır. C) Insan yedisinde ne ise yetmişinde de odur. D) Körle yatan, şaşı kalkar. 10

TÜRKÇE - 8 3. Yalnlik ilkesi, anlatımın süsten (söz sanatları, ağdalı sözcükler ve gösterişli uzun cümlelerden) uzak ol- masıdır. Karşıtı süslülüktür. Çok süslü anlatımlar için "ağdalı" ifadesi kullanılır. Yalın bir cümlede düşün ce ve duygular kısa ve kesin ifadelerle dile getirilir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi yalın bir ifadeye sahiptir? A) Bakakalırım giden geminin ardından; Atamam kendimi denize, dünya güzel: Serde erkeklik var, ağlayamam. B) Uzakta, ağlayarak uyurmuş bir Stradivarius. Bir pericik, sel sularına bırakırmış çiçekleri; Küf pembesi bir kökten atarmış mor yüreğini bir külkedisi. Ormanda yüz yıldır uyuyan gözler, açılırmış bir menekşe ışığına. Seher yeli çık dağlara, Güneş topla benim için. Haber ilet dört diyara canım, Güneş topla benim için. D) Zambaklar en issiz yerlerde açar, Ve vardır her vahşi çiçekte gurur. Bir mumun ardında bekleyen rüzgâr, Işıksız ruhumu sallar da durur. Zambaklar en issiz yerlerde açar.

TEST 14 1. BÖLÜM Deyimler 5. Aşağıdaki tabloda bazı sözcüklerle ilgili deyimler ve bu deyimlerin anlamları yay ayraç içinde verilmiştir. Bu tablonu doğru tamamlanması için sembollerle gösterilen yerlere belirtilen sözcüklerle ilgili deyimlerin getirilmesi ve bu deyin rin anlamlarının da yay ayraç içinde doğru verilmesi gerekmektedir. "Yürek" Sözcüğüyle ilgili Deyimler "Akil" Sözcüğüyle ilgili Deyimler "Baş" Sözcüğüyle ilgili Deyimler Yüreği bozulmak (Bunalmak, sıkılmak) Akla sığmamak (Inanılacak gibi olmamak, uygun gelmemek) Yüreği daralmak (içine karamsarlık ve sikinti çökmek) Baş çekmek (Herhangi bir konuda önde git- mek, onayak olmak) Başına gelmek (Beklenmedik, şaşırtıcı bir olay veya durumla karşılaşmak) Aklı çıkmak (Sonucun kötü olacağını düşüne- rek korkuya kapılmak) Buna göre hangi seçenekte verilenler tablodaki sembollerle belirtilen yerlere getirilmemelidir? Aklı fikri bir şeyde olmak (Düşüncesini bir konuda yoğunlaş- tırmak) Başı hoş olmamak (Bir şeyden hoşlanmamak) Yüreği ağzına gelmek (Birdenbire çok korkmak, aşın, korku veya sevinçten fazlasıyla heyecanlanmak, endişelenmek) A) Başına bir hål gelmek (Kötü bir duruma uğramak) Aklına uymak (Başka birinin düşüncesine göre iş yapmak) Yüreği ezilmek (Derinden izdırap duymak) C) Baş ağntmak (tedirgin etmek, bikkınlık vermek, can sıkmak) Akil öğretmek (Birine nasıl davranacağını göster- mek, yol göstermek) Yüreğini kemirmek (Içini kemirmek, tedirgin olmak) Başına güneş geçmek (Güneş çarpmak) Akil alır gibi değil (Daha önce düşünmemiş olduğu şeyi birden yapmaya karar vermek) Yürekten çağırmak (Aşırı derecede arzu ve istek duymak) FENOMEN