Cümlede Anlam Soruları

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde vurgu, zaman kavramı üzerindedir? A.Mehmet, yann sabah uçakla izmir'e gidecek. B.Yanın sabah uçakla izmir'e Mehmet gidecek. C.Mehmet, Izmir'e uçakla yarın sabah gidecek. D.Mehmet,izmir'e yarın sabah uçakla gidecek. S.. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde vurgu, zaman kavramı üzerindedir? A) Az önce ben, o kitabı amcama verdim. B) O kitabı amcama az önce ben verdim. C) Ben, o kitabı amcama az önce verdim. D) Amcama az önce ben o kitabı verdim. 6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "nesne" cümlenin en önemli öğesi durumundadır? A) Kaptan, geminin girişinde yolcuları saygıyla karşıladı. B) Gerninin girişinde yolcuları saygıyla kaptan karşıladı: C) Kaptan geminin girişinde saygıyla yolcuları karşıladı. D) Kaptan, yolcuları saygıyla geminin girişinde karşıladı. 7. . Aşağıdaki cümlelerin hangisinde özne, vurgulanan öğe durumundadır? A) Ağaçlar, renkli giysilerini birer birer giyiniyorlar. B) Bu adamlar hep gelecek için çırpınıyorlar. C) Saçlarımı, öğrenciler için verdiğim emek beyazlattı. D) Sinema kültürü çağımızda uygarlığın bir ölçüsüdür. 8. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yüklem vurgulanmıştır? A) Ben yüz vermeyince hemen oradan ayrıldı. B) Parçaladı gördüklerim ciğerimi. C) Dil uzatmakta iyidir. D) Telefonda" Cicim ayı bitti."dedi. 9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylı tümleç en önemli öğedir? A) Seninle ilk kez orada karşılaştık. B) Bahçenin önündeki boşlukta ansızın bir patlama oldu. C) Yüzmeyi öğrenmediğime çok üzülüyorum. D) Küçüklük yıllarımı özlemle anıyorum. 10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde"yer" kavramı daha çok vurgulanmıştır? A) Onlar, sabahtan beri çalışıyorlardı. B) Her hafta sonu kasabaya giderdik. C) Kaybolan ehliyetimi o bulmuş. D) iki saattir çalışma masasını düzenliyor.

5. Müzisyen bir karı kocanın yedi çocuğu vardir. Çocuklarının altısının isimleri yaşça büyükten kü- çüğe doğru sırasıyla şunlardır: Doğan, Reyhan, Mine, Fatma, Solmaz ve Latif. Bu çiftin yedinci çocuğunun ismi aşağıdaki- lerden hangisi olabilir? A) Tevfik B) Tanju D) Melodi C) Simay

13. Sevgi, inanış, güven, acıma, saygı gibi varlığımızı ilgilendiren türlü insanlık duygularının bozulmadığı her devirde ve her yerde sanat ve edebiyat ciddiye alınmış; değer taşımıştır. Ciddiye alınmayan gerçek sanat hiçbir yerde gösterilemez. İkinci savaş sonrası kuşaklarına giren yazıların çoğu, ciddilikten yoksundur Ünü ucuza mal etmek yüzünden çocuk denecek yaşta olanların bile ağza alınmaz deyimlerle yüz kızar- tacak sözde şiirler düzmeye, iri iri laflar ederek eleştiriler yazmaya kalkıştıklarını görmedik mi? Biyıkları yeni terlemiş bir delikanlının "dünya sanatında" diyerek eleştirmesine başladığını okuyunca dünyanın avuca sığacak kadar küçüldüğünü görerek içim burkulmuştu. Bu paragrafta altı çizili söz grubu ile anlatılmak istenen nedir? A) Eserin ucuz olması B) Gençlerin yazması C) Kolayca eleştirilebilir eserler yazılması D) Kolay yoldan popülarite kazanması Mehmet

7. Deyimler, cümle içerisinde açıklayıcısıyla kullanılabilir. Buna göre aşağıdakilerin hangisinde deyim açıklayıcısıyla kullanılmamistu A) Bizim adımıza verilen kararlara boyun eğmemeli, bunlara katlanmamalıyız ) Hiçbir şeyden çekinmeden, gözünü karartıp tüm parasıyla bu işe girdi. > C) Suçu olmayan, yüzü ak bir insan olarak bilinir yaşadığı mahallede. D) Birdenbire kardeşimin kulağına kar suyu kaçırdın, onun haberi yoktu. ✓

19. Aşağıdaki dizeler konuları bakımından bu görsellerle eşleştirildiğinde hangisi dışta kalır? A) Sular sarardı, yüzün perde perde solmakta Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta B) Yag hay mübarek Şanl saril Yika taşları, toprakları Tarlalar yeşerinceye dek C) Ellerim takılırken rüzgârların saçına Asildi arabamız bir dağın yamacına Her tarafta yükseklik, her tarafta issızlık Yalnız, arabacının dudağında bir islik Bahar seninle güzel Kanadında benekler Kıskanır mı acaba Rengini kelebekler

A a 19 Yunus Emre; şiirlerinde bilgiye ulaşmak için her şeyin yapılabileceğini, kibirlenmenin ve kalp kırmanın çok fena bir şey olduğunu öğütler. Ona göre bir süre konaklayacağımız bu dünya misafirhanesinde sevgiden daha güzel bir şey yoktur. Buna göre Yunus Emre'ye ait aşağıdaki dörtlüklerden hangisi bu metindeki öğütlerinden herhangi ? BY Alim ilim bilmektir, Bir kez gönül yıktır ise ilim kendini bilmektir, Bu kıldığın namaz değil . Sen kendini bilmezsin, Yetmiş iki millet dahi Ya nice okumaktır? Elin yüzün yumaz değil. biriyle ilgili değildir? (-) o Gelin tanış olalım, Yol odur ki doğru vara, işi kolay kilalım. Göz odur ki Hakkı göre, Sevelim, sevilelim Er odur alçakta dura, Bu dünya kimseye kalmaz. Yüceden bakan göz değil.

Dostlarimia ilişkilerimde "asla" yerine "belki", "biliyorum" Verine "saniyorum", "Ben onsuz, bunsuz yaşayamam." yerine Ben şu ya da bu olmadan da yaşayabilirm." ifadelerini kullanırım. Çünkü hayatın insana ne S.35- Raman ne sunacağı hiç belli olmaz. bu párosan lallatul A B) Ofke S.28- Kerem için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? Kararsız bir kişiliğe sahiptir. B- Düşündüklerini çevresindekilerden gizler C- Yaşaṁda kesin yargılardan çekinir. D- Çevresindeki insanların kararalarına saygı duyar. D dayamis ivah

A TÜRKÇE 12. ^ Her yazarın ereği gayesi) yazılarına duygu katmaktır. T. • Kırmızıya çalan (andıran) bu gömlek, ona çok yakışıyordu. TI. Allanıp pullanıp donanıp güzelleştirerek oluşturulan eserler bize ışık tutar. it. Salakalem (isteksiz) iş yapmaya devam edildiği sürece başarılı olunamaz. IV. Yukarıda yay ayraç içinde verilen sözcüklerden hangisi, kendinden önceki sözcüğün yerine kulla- nıldığında cümlenin anlamında bir değişme olur? D) IV. C) III. B) II. AL

1. Bir çocuk için ana dili edinmek, üyesi bulunduğu toplumun kültürünü edinmektir. Masalların da hem dil ediniminde hem de kültür ediniminde önemi büyüktür. Masal derleyicileri, yazarları veya çevirmenleri çocukların anlayabileceği dili kullanmak ve güncelleştirmek zorundadırlar. Bu yapıldığında çocuk, kendi kültürünü tanımış olacaktır. II. Genellikle masal rüyalara benzetilmiştir. Doğuşu itibariyle bu tespitte sakınca göremeyiz ancak insanlık tarihinde top- lumsallaşmanın gerçekleşmesiyle birlikte masalın işlevi de değişti. Böylece masal içeriği ve biçimiyle döneminin ege- men değerleriyle yoğrulmuş bir anlatıya dönüştü. Düşüncenin ilk torna tesviyesi olarak toplumun giriş kapısındaki çocuk için her türlü yıkıcı düşünceye karşı negatif bir aşılamaydı bu. III. Masallar, meydana geldikleri zaman bir kişinin maliyken, yaygınlaştıkça, yöreden yöreye, ülkeden ülkeye geçtikçe halkın malı olur. Masal, anonim bir türdür. Bu açıdan bakıldığında masallar, dünyaya öğüt vermek, dünyanın bütün insanlarını başta da çocukları iyilik, yardımseverlik şemsiyesi altında toplamak ister. IV. Edebi bir tür olan masal, evrensel olan ve her zaman karşılığını bulan iyilik üstüne kurulu bir anlatıdır. Dünyaya yeni merhaba demiş her bireyi kucaklar, onu bir fabrikaya sokar ve bu fabrikada iyi olanlar ile kötü olanların ayrışmasını minik yüreklere kendi üslubunca anlatır. Çocuğun toplumda konuştuğu ya da konuşacağı dilin ta kendisi masalda bulunur. Bu bakımdan her bir çocuk, masalda okuduklarını anlamlandırabilmeli böylelikle kendi kültürüyle köprü kura- bilmelidir. Bunu sağlayacak olan da masalın çocuğun önüne getirilip konulmasını sağlayan herkestir. Numaralanmış cümlelerin hangileri anlamca birbirine en yakındır? A) I ve 11 B) II ve III C) I ve IV DII ve IV

12 ilk kez, bir Türk fotoğraf sanatçısı Avrupa'da adını duyurdu. Hazırladığı Kapadokya albümü "En İyi Ya- yinlar” kataloğuna girdi. Onun fotoğraflarna bakan- lar, bir Rembrandt tablosuyla karşı karşıya olduk- larını sanabilirler. Art arda albümler yayımlayan sa- natçımız, üniversitede belgesel, görsel iletişim ve karanlık oda teknikleri konulannda da ders veriyor. Bu parçadaki fotoğraf sanatçısıyla ilgili aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Avrupa'da tanındığına B) Fotoğraflannin sanat değeri taşıdığına C) Alanında, öğrenciler yetiştirdiğine D) Yeni bir teknik geliştirdiğine

Günümüzde hangi şiirin kapısını çalsan sevgi sizi tüm içtenliği ile karşılar. Yunus "Benim işim sevgi için." misrasını sanki bugün için söylemiş. 5. Yukarıdaki yazıda düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır? A) Örneklendirme B)Karşılaştırma C) Açıklama D)Tanık Gösterme

DENEME 2 TÜRKÇE 14. CUMHURİYETİN EN UZUN SOLUKLU ŞAİRİ FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA 1914 26 Ağustos'ta istanbul'da doğdu. • 1927 Yeni Adana gazetesinin düzenlediği yanşmada birincilik alan öyküsü aynı zamanda şairin yayımlanan ilk yazısı oldu. • 1933 llik şiiri "Yavaşlayan Ömür" Istanbul Dergisi'nde çıktı. Bu şiriyle Yusuf Ziya Ortac. Faruk Nafiz ve Peyami Safa gibi sair ve yazarlann dikkatini çekti. 1934 Yayımladığı ilk şiir kitabı "Havaya Çizilen Dünya" adlı kitaptaki şiirlerinde Necip Fazıl Kısakürek etkisinde kaldı. Şiirleri "sezgi" ve "akul" olmak üzere iki dönemde incelenebilir. Sezgi dönemi eserleri 1934 - 1945 yılları arasındaki kitaplarni kapsar. 1955'le başlayan ikinci dönem, ölümüne kadar süren akala dönemdir. . 1940 "Çocuk ve Allah" ve "Daha" adlı şiir kitaplarıyla kendi şiir anlayışını oluşturmaya başladı. - 1970 Bu tarihten sonra çoğunlukla çocuk sürleri yazdi. Sezgi döneminde kendine özgü bir şiir dili oluşturmaya calişti, akal döneminde ise Türkçe tutkusu ve evrensel değerlere yöneldi. "Türkçem benim ses bayrağım." dizesi onun Türkçe tutkusunun simgesi oldu. • 2008 15 Ekim 2008'de Istanbul'da hayata gözlerini yumdu. Bu metinde Fazıl Hüsnü Dağlarca'yla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A Bütün şiirlerinde Türkçeye olan sevgisini öne çıkarmıştır. Bj lik öyküsü 1927 yılında yayımlanmıştır. Tik şiirlerinde Necip Fazıl Kısakürek'in etkisi vardır. Etkisi en uzun süren şairlerden biridir. AAA

B) 11. Isi yanlıştır? ya A) 1. C) Dyw ştir? isimlerinden hemen mavi sahile kayar... (11) Robenson Cruzoe'yu okumuşumdur herhalde, unuttum (1) Çocukluğumdan beri haritaya ne zaman baksam gözüm hemen bir ada arar, şehir, vilayet, navali Haritada ada görmeyeyim, içimdeki dostluklar, sevgiler, bir karıncalanmadır başlayıverir. miyorum. (V) Romanlar yüzünden adaları sevdiğimi pek ummuyorum ama belki de o yüzdendir. gitti. (III) Onun zoruyla mavi boyaların üstünde bir garip ada ismi okuyunca hülyaya daldığımı san- Bu metine numaralanmış cümlelerle ilgili, • I. cümlede "mavi" sözcüğü niteleme ön adı olarak kullanılmıştır. . ll. cümlede ön ad kullanılmamıştır. . III. cümlede hem niteleme hem belirtme ön adına örnek vardır. • IV. cümlede "pek" sözcüğü niteleme ön adi olarak kullanılmıştır. Zara yapılan değerlendirmelerden kaçı doğrudur? B) 2 C)3 D4 A) 1 cümlelerin hangisinde soru ön adı kullanılmamıştır?

6. "Semaver, ünlü yazar Sait Faik Abasıyanık'ın Nisan 1936'da yayımlanan ilk kitabıdır." cümlesinin öge dizilişi aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir? A) Özne - Belirtili nesne - Yer tamlayıcısı - Yüklem B) Özne - yer tamlayıcısı - yüklem c) Özne - Belirtili nesne - yüklem D) Özne - yüklem

En iyinin ne olduğunu kim söyleyebilir ki? Bu sebeple mutlu olma şansını yakaladığın her sefe- rinde, ona tutunmalı ve diğer insanları kafana çok da fazla takmamalısın. Deneyimlerime dayana- rak diyebilirim ki insanın karşısına böyle bir şans, hayatı boyunca iki ya da üç defa çıkar ve eğer onla- ni kaçırırsak hayatımızın geri kalanında bunun için pişmanlık duyarız. Metinde anlatılmak isteneni en iyi özetleyen söz aşağıdakilerden hangisidir? A) Mutlu olmak için başkalarının kalbine ve zihnine muhtaç değiliz. B) Mutluluk ürkek bir ceylan gibidir, yanına geldiğinde onu yabancı gözlerden uzak tutmalısın. Mutluluk bir armağandır ve işin sırrı onu beklemekte değil, geldiğinde memnun olmaktadır. D) Paylaşılmamış bir mutluluğa, mutluluk demek güç- tür ve bunun hiçbir tadı yoktur.

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kişisel bir görüş yoktur? A)Güzel bir gün batımında denizin sessizliğini izledik. B) Sanat alanında usta olmak için eğitim almak önemlidir. C) Bu eserde toplumsal sorunlara yer verilmiştir. D) Yazar öncekilere göre daha başarılı bir çizgi yakalamıştır. Lüdir?