Hikaye Unsurları Soruları

16. Kamil Bey, uyandı. Güzel bir koku onu kar- şılamıştı. Hızlıca mutfağa gidip, fırının ka- pağını açtığında onun için pişirilen güzel kurabiyeleri görmüştü. Saate baktı. Evet, yanılmıyordu. Saat epey ilerlemişti. O güzel kurabiyeleri tatmaya bile vakti yoktu. Apar topar hazırlanıp evden ayrıldı. Bu metin aşağıdaki yazı türlerinden hangi- sinden alınmıştır? Roman Makale B) Deneme D) Destan 8. Sınıf / Liselere Geçiş Deneme Sınavı / Sözel Bölüm - 84107 6 18. Spor, insanlara sağlık yaşam kalitesinin artr yon ve öz güveni yüks rilmesini sağlayarak k lesterol gibi birçok sa olasılığını azaltır. Yukarıdaki metnin k hangisidir? A) Spor türleri B) Sporun faydaları C) Spor ve beslenme D) Spor eğitimi

35. 2016 Aralık TEOGO Yaşlılık, kavramların en somutlarındandır. Gerçekliği yüzlerde, ellerde, yürüyüşlerde ve seslerde iyiden iyiye belirgindir. Bu nedenle yaşlılar, çoğumuzun gözünde sadece yaşlıdır. Oysa yaşlıların davranışları sıradan değildir, sözleri de. Biriyle laflamak için firsat kollarlar, bulduklarında da uzun uzun konuşurlar. Gelmişten, geçmişten... En çok da bozulan toplumdan, kaybolan değerlerden, saygıdan şikâyet ederler ve kaçınılmaz olarak hastalıklardan. Bu metinden aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz? A) Yaşlı insanlar, kendileriyle sohbet edecek birilerine ihtiyaç hissederler. B) Yaşlılar, toplumsal değerlerin yitirilmesinden rahatsızlık duyarlar. C) Yaşlanmak insanın gözlemleyebileceği, izlenebilir bir süreçtir. D) Yaşlılıkta insanlar daha duygusal ve alıngan olur.

28. 2014 Aralık TEOGOTürk şiirinin önde gelen isimlerinden olan Yahya Kemal, Üsküp'te doğdu. Burada başladığı eğitimini İstanbul'da devam ettirdi. 1903'te Paris'e gitti ve siyaset bilimi alanında üniversite eğitimini tamamladı. İstanbul'a döndükten sonra çeşitli kurumlarda öğretmenlik yaptı. Kurtuluş Savaşı'nın ardından milletvekili oldu. Daha sonra uzun yıllar büyükelçi olarak farklı ülkelerde görev alan Yahya Kemal, 1958 yılında hayatını kaybetti. Bu metinde Yahya Kemal'in hayatıyla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? B) Hangi meslekleri yaptığına D) Eserlerine kaynaklık eden olaylara A) Eğitim gördüğü şehirlere C) Türk edebiyatındaki yerine

Ramazan Bey; İnci Küpeli Kız, Kaplumbağa Terbiyecisi, Çığlık, Yıldızlı Gece ve Belleğin Azmi adlı tablolarını evindeki oturma, çocuk, yatak, çalışma odası ve salona asmıştır. Tabloların bulunduğu odalarla ilgili bilinenler şunlardır: Her odada sadece bir tablo vardır. Yıldızlı Gece tablosu çocuk odasındadır. Kaplumbağa Terbiyecisi ve Belleğin Azmi tabloları salonda değildir. Çığlık tablosu yatak odasındadır. Belleğin Azmi tablosu oturma odasında değildir. Buna göre tabloların bulunduğu odalar aşağıdakilerden hangisinde doğru gösterilmiştir? farİnci Küpeli Kız Avy look A Oturma Odası Salon Çalışma Odası Çalışma Odası Buns ge TÜRKÇE harpid Kaplumbağa Terbiyecisi Çalışma Odası Oturma Odası Salon Oturma Odası Çığlık Yatak Odası Yatak Odası Yatak Odası Yatak Odası Yıldızlı Gece Çocuk Odası Çocuk Odası Çocuk Odası Çocuk Odası Belleğin Azmi Salon Çalışma Odası Oturma Odası Salon Th Ditine ver

1. Yer Olay Zaman: Sabah Kişiler : Anlatıcı: 1. kişi : Köy : Köyde yangın çıkması bege, toru ve köylüler Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi bu yapı unsurlarına uygun olarak kurgulanmıştır? Aniden çıkan yangın kısa bir sürede bütün köye yayılmıştı. Rüzgâr, yangının şiddetini artırıyordu. Böyle devam ederse ne koy ne de kasaba kalacaktı. Dedem; moralimizi bozmamamız gerektiğini, rüzgârın şiddetinin birazdan azalacağını söylüyor- du. Belki de öyle umuyordu. Yoğun bir mücadelenin ardından yangının daha da büyümesi engellendi. Hepimiz rahat bir nefes aldık. B) Dedem) sabahın köründe evin etrafındaki otları yakmak isterken kuruyan otların ve esintinin etkisiyle alevler etrafı sarmış O panikle ne yapacağını bilemeyen dedem bir süre bekledikten sonra önce itfaiyeyi ardından muhtarı arayıp yardım istemiş. Tüm köylülerin gayretiyle itfaiye gelmeden yangın söndürülmüş. Bu olayın ardından dedem bir süre kendine gelememiş. Dedem, yangının acı tablosuna hem şaşırdı hem de çok üzüldü. Hayvanlar büyük zarar gördü, diye iç geçirdi. Bir süre daha Izledikten sonra bana dönüp "Sabah sabah nereden buldun bu videoyu?" dedi. Telefonu masanın üzerine bırakıp camdan dışarı baktı. "Öyle yangını Allah buralardan uzak etsin." dedi. Biraz daha dışarıyı izledikten sonra bir şeyler mırıldanarak odadan çıktı. Günün ilk saatlerinde dedemle güzel bir köy kahvaltısı yapıyorduk. Her şey organik ve tazeydi, hava mis gibiydi. Çok geç- meden burnumuza kötü kokular gelmeye başladı. Iki sokak öteden kara bulutlar gökyüzüne doğru yükseliyordu. Köylüler, ellerinde kazma ve küreklerle o yöne doğru koşuyorlardı. Dedem bastonunu alıp benden önce ayağa kalktı. “Haydi evlat! Yardıma koşalım." dedi. E

Bilgisayarla görme, bir makinenin dünyayı bizim gibi görmesini ve anlamasını sağlayan bir yapay zekâ dalıdır. Bu ifade görünse de özünde bilgisayarla görme, bilgisayarların video ve diğer görsel verilerden anlamlı bilgiler türetmesini ve bu bilgilere dayalı olarak önerilerde bulunmasını sağlar. Amacı insanların yapabileceği görevleri doğru, güvenilir biçimde otomatikleştirmektir. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Tanımlamaya yer verilmiştir. C Devrik cümlelere yer verilmiştir. B) Nesnel ifadeler yer almaktadır. D) Benzetmeden yararlanılmıştır.

Kemal Tahir'in "Devlet Ana" adlı romanı altmış sayfa kadar tutan bir karşılıklı konuşmayla başlıyor. Kemal Tahir'in ro- manları hemen her zaman birtakım kişilerin ağzından anlatı- lir ama "Devlet Ana"da kişiler sadece olayları anlatmıyor; da- ha çok toplum üzerine, gelenekler, görenekler üzerine uzun uzun konuşuyorlar. İlk bölümde çağ üzerine, Anadolu'nun ve Batı'nın düzenleri üzerine hayli bilgi veriliyor. Konuşma- nın uzunluğu, dilin canlılığına karşın hareket yoksunluğu za- man zaman iyice sıkıcı oluyor; gene de bu girişi, romanın at- mosferini belirlemek için yazarın başvurduğu yarı başarılı bir teknik olarak görebiliriz. Ama kitap devam ettikçe bilgi verme işi de sürüp gidiyor. Artık her şeyi öğrendik, birazdan roman başlar diye diye kitabın sonu geliyor roman başlamadan. Bu metnin konusuyla ilgili aşağıda verilenlerin hangisi söylenebilir? A) Kemal Tahir'in "Devlet Ana" romanıyla ilgili künye bilgi- leri verilmiştir. 2. B) "Devlet Ana" adlı romana eleştirel bir yaklaşımda bulu- nulmuştur. C) "Devlet Ana" romanının Türk edebiyatındaki yeri üzerin- de durulmuştur. \ D) Kemal Tahir'in roman anlayışı ve romancılığı ile ilgili de- ğerlendirme yapılmıştır. hooooooooo

4. Onun da bu tiyatro oyununu beğenmeyeceğini bili- yorum. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır? A) O, hiçbir tiyatro oyununu beğenmiyor. B) Bu tiyatro oyununu onun gibi başkaları da beğen- miyor. C) Onun bu tiyatro oyununu beğenmeyeceğini tah- min ediyorum. D) O, hiçbir tiyatro oyununu beğenmediği gibi bu ti- yatro oyununu da beğenmez.

29. 2015 Mayıs TEOGOŞiire bitti gözüyle bakmam. Şiirde bitmemiş taraflar vardır her zaman. İlk taslak, ilk biçim günler günü benim cebimde dolaşır. Minik kâğıtları çıkarıp göz gezdiririm. Bir sözcüğü değiştiririm, cebime koyarım. Gelirim, bir bakarım, tekrar eski şekline döndüğüm olur ya da yeni bir biçime dökmek istediğim olur. Bu tedirginlik sanat için, şiir için şart. Bu metinde şairle ilgili aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur? A) Yazdığı şiiri bir zaman sonra değiştirmek ister mi? B) Daha iyi şiir yazma endişesi taşır mı? C) Şiirlerini son şekline sokmak için çalışır mı? D) Şiiri vazgeçilmez bir uğraş olarak görür mü?

Meslek Seçimi Bir keresinde meslek seçimiyle ilgili olarak bir öğrencim "Annem ve babam doktor olmamı istiyor. Yaşlandıkların- da onlara bakabilirmişim. Ablam pilot olmamı, amcamsa futbolcu olmamı istiyor. Oğretmenlerime kalırsa da iyi bir mühendis olurmuşum." demişti. Aslına bakılırsa bu öğ- rencimin içinde bulunduğu durum, ülkemizdeki meslek seçimiyle ilgili gerçeği özetliyor. (...) Eğitiminizi yetenek- lerinizle birleştirin. Her insan kendine özgü yetenekleri- ni ortaya koymak, hayatı boyunca kullanmak ve geliş- tirmek ister. Doğuştan gelen ilgi ve yetenekler, alınan eğitimle birleştirilirse doğru bir meslek seçimi yapılmış olur. Gençlerin de meslek seçerken isteklerini ve hangi olanaklara sahip olduklarını bilmeleri gerekir. Gençler zaman içerisinde çeşitli seçenekleri denemeli ve istek- leriyle seçeneklerinin ne derece uyduğunu incelemeliler. Bu sayede kendini gerçekleştirmeyi başarmış olurlar. Bu parçada meslek seçimi ile ilgili olarak üzerinde durulan konu asağıdakilerden hangisidir? A) Eğitim kademelerine göre farklılık gösterdiği B) Cevrenin birey üzerindeki yönlendirici etkisi Kişinin yeteneklerinin farkına varmasının önemi Dikkat edilmesi gereken hususların neler olduğu 7. weuheh Wo X

a Bu görselle ilgili yazılan, Geçirdiği bir hastalıktan dolayı gözlerini kaybeden Veysel'e babası oyalansın diye bir saz aldı. Önce başka ozanların türkülerini çal- maya başlayan Aşık Veysel, 1933 yılında tanıştığı Ahmet Kutsi Tecer'in teşvikleriyle kendi sözlerini yazıp söylemeye başladı. 20 yaşın- dayken, I. Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine kardeşleri ve arkadaşları cepheye gidince, genç ozan yalnız kaldı. Bu süre içerisinde tek arkadaşı sazı olan şair, kendisini iyice müziğe verdi. Âşıklık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Âşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitülerinde saz hocalığı yaptı. Eserlerinde Türkçesi yalındır. Dili ustalıkla kullanır. Yaşama sevínciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içedir. metnine göre aşağıdakilerden hangisi Âşık Veysel için söylenemez? A) Başka sanatçıların türkülerini de söylediği C) Duygularını iyi ifade ettiği Gyoğr Oğretmenlik yaptığı D) Çocukluğunu yalnız geçirdiği 19. Ada altı yaşında ve anaokuluna gidiyor. Az önce önemli bir karar verdi: Okulu bırakıyor. Resim yapmayı çok seviyor. Bu yüzden mayı, yazmayı, sayı saymayı öğrenmenin gereksiz olduğunu düşünüyor. Okulda geçirdiği eğlenceli vakitleri ve arkadaşlarını çok yeceğini biliyor. Ama buna dayanabileceğini düşünüyor. Ama Ada o yaşta başka sonuçları göremiyor. Okumayı, yazmayı, sayı sa öğrenmeden ressam olduğunda tabloları satarken kazıklanabilir. Ressamlıkla ilgili bilgileri okuyamadan iyi bir ressam olamaz. yapmak onun için çekiciliğini kaybederse başka bir iş bulmakta ve farklı zevkler keşfetmekte zorlanacak. Ada'nın öyle değil.

11. Aşağıdaki haritada, Türkiye'de tamamlanmış ve inşa süreci devam eden tren hatten Edime Balıkesir Izmir Bandirma İstanbul Aydın Bursa Eskişehir Uşak Denizli Zonguldak Antalya Ankara Alyon Alanya Corum Konya Mersin Samsun Yozgat Sivas Kayseri Trabzon Malatya Adana Gaziantep Inşaat hâlindeki YHT hattı Gümüşhane Elaziğ Erzurum Diyarbakır Şanlıurfa Batman Proje hâlindeki YHT hatti Aktif hızlı tren hattı • İnşaat hâlindeki hatlar 2023 yılında tamamlanacaktır. • Proje aşamasında olan hatlar 2035 yılında tamamlanacaktır. Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) 2035'ten itibaren Samsun'dan İzmir'e tren yolu kullanılarak gidilebilecektir. B) 2023'ten itibaren İzmir'den Sivas'a kesintisiz yüksek hızlı tren yolculuğu yapılabilecektir. C) Konya'dan hem İstanbul'a hem Ankara'ya hızlı yüksek hızlı trenle gidilebilmektedir. p) 2023 yılından itibaren Ankara'dan Kayseri'ye yüksek hızlı trenle gidilebilecektir. GEN digoya Karince Kaninc hep g yuva topr Yön bulma liştir? Kutup Karınc Kol sa Güne

Bilim insanı olan babasının yön tip, psikoloji, farmakoloji, jeoloji, fizik, ast- ronomi, kimya ve felsefe alanlarında eğitim aldı. Mikroskobun henüz bilinmediği dönemde mik- robu bulan ilk kişidir. Kanin, taşıyıcı bir özelliği olduğunu ortaya koydu. Bu bilgilendirici görselde sözü edilen("İbni Sina ile ilg A) Nerede doğduğuna C) Kaç eseri bulunduğuna 20. Rehberlik alanında "koşulsuz kabul" terimiyle kar- şımızdaki bireyi artı ve eksileriyle, günahlarıyla, sevaplarıyla, olumlu ve olumsuz yanlarıyla olduğu gibi kabul edebilmemiz kastedilmektedir. Koşulsuz kabul bir insanla empatik bir iletişim içerisinde ol- manın ön koşuludur. Olduğu gibi kabul edemedi- ğimiz bir insana karşı ne saygı duymamız ne de içten ve dürüst bir şekilde onu ilgiyle dinleyip onu anlamaya çalışmamız mümkündür. Buna göre aşağıdaki ifadelerden hangisi koşul- suz kabul örneği olamaz? A) Hatasız kul olmaz, hatamla sev beni. CB)) Gel, ne olursan ol, yine gel. Gülü seven dikenine katlanır. D) Gönül kimi severse güzel odur. TÜRKÇE KAZANIM SINAVI

ATA Victor Hugo'nun eseri "Sefiller"e hâkim olan düşün- ce; adaletsizliğe, haksızlığa rağmen ahlak ve iyilik yolunda yılmadan yürümüş insanlıktır. FİİLİMSİL Zarf-F Bu cümlede geçen aşağıdaki sözcüklerden han- gisi zarf-fiildir? A) Yılmadan C) Düşünce B) Yürümüş D) Yolunda 1. Sana bakınca gözüm gönlüm açıldı, şen oldum. 2. Bütün gün durmadan çalışıyorum en kötü iş yer- lerinde. E

Paragraf 7 1. Hikâye, gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türüdür. İnsanlığın ilk edebi ürünlerinden olan destanlarla birlikte doğmuş ancak günümüze kadar önemli değişimler geçirmiştir. Hikâyenin modern anlamda edebi tür haline gel- mesi 19. yüzyıl yazarlarının metinleriyle mümkün olmuştur. Özellikle Fransız yazar Maupassant ve Rus yazar Çehov, kendi adları ile anılan hikâye tarzlarının kurucuları arasında yer alır. Dünya edebiyatında Boccacio'nun "Decameron" adlı hikayeleri bu türün ilk modern örnekleri kabul edilir. Hikâyenin yapı unsurları arasında kişi, olay örgüsü, mekân, zaman, anlatici ve bakış açısı yer alır. II. Roman, yaşanmış ya da yaşanması mümkün olan olayları, insanların iç dünyalarını, toplumsal olayı ya da olguyu, insan ilişkilerini ayrıntılarıyla anlatmayı amaçlayan bir anlatı türüdür. Yapı unsurlarında kiş) olay örgüsü, mekan, zaman, anlatıcı ve bakış açısı yer alır. Mekân tasvirleri ve kişilerin özellikleri ayrıntılarıyla anlatılır. Dünya edebiyatında ilk roman óme- gi Miguel de Cervantes tarafından yazılan "Don Kişot adireserdin III Türk edebiyatında ilk roman örneği ise Şemsettin Sami'nin yazdığı "Taaşşuk-i Talat ve Fitnat" adlı eserdir. 1. Yukarıdaki metinlerde verilen bilgilere göre aşa- ğıdakilerden hangisi yanlıştır? ÖRNEK A) Hikâye türünün oluşumu 19. yoyil yazarlarının metinleriyle doğmuştur. B) Romanda da hikayede de ortak yapı unsurları vardır. Don Kişot dünyada yazılmış ilk roman örneğidi D) Romanlarda mekân tasvirlen ve kahramanların kişilik özellikleri ayrıntılarıyla anlatılır

TÜRKÇE 8. Sinif A 1. Aylardır şampiyonluk için canını dişine takan futbol takımı, son maçta yaşadığı hezimetle allak bullak I oldu. Oyuncular, soyunma odasında toplandığında hepsinin yüzündeki hüsran aşikârdı. Takımın bazı || oyuncuları da "Akıbetimiz ne olacak acaba?" diye düşünmekten kendilerini alamıyordu. III Bu parçada altı çizili sözcüklerin içerdiği anlam hangisinde doğru verilmiştir? || A) Mağlubiyet Beklenilen şeyin elde edilememesi yüzünden duyulan acı BYenilgi Beklenilen şeyin elde edilememesi yüzünden duyulan acı C) Yenilgi Zarar D) Mağlubiyet Ziyan III Sonunda Bir iş veya durumun sonu Bir iş veya durumun sonu Sonuç 2. Bazı şairler, şiir yazarken ilhamı baz alırken bazıları da şiir yazmak istedikleri hakkında derine iner. Gerekli incelemeleri ve analizleri vanın hazır olduğunu anladıktan sonra ilk fırca darbesini kâğıda vurur