Paragraf Soruları

goslav bir za- uğunu 11. (1) Doğaya karşı insanın daha güçlü olduğunu anlaması başlangıçta kendinden geçirmiş insanı. (II) Yer altı ve yer üstü kaynaklarının yağmalanmasının temel nedeni bu zafer sarhoşluğudur. (III) Günümüzde insanın do- ğaya bakışında yenen-yenilen ilişkisinden çok, birbirini tamamlama düşüncesi geliyor. (IV) İnsanın varlığının sürdürebilmesi için doğanın da yaşaması, var olmaya devam etmesi, bozulmadan kalması gerekiyor. (V) Aksi hâlde insanın kazandığı zafer, büyük bir bozguna uğrayacaktır. Bu parçanın ana düşüncesi numaralanmış cümlelerin hangisinde dile getirilmiştir? A)H B) III IV DIV

F AM YÖNÜ - 11 skisanatlarından biridir. In- gözlemlerini aktarmak için mıştır resmi. Ancak bir res- etiren en önemli nokta, kul- yade sanatçının duygula- dığıdır. Başka bir deyişle Huygularını birleştirebilmiş eri çıkar. Birleştirememiş ötü bir taklidi olarak kalır. en sanat dallarından bi- anat dalıyla ilgili onlarca Elbette tahminleriniz doğ- iz "bebek" olarak adlan- at dalını diğer sanat dal- nemli yanı, duygular... larınız değil elbette, fo- guları. Fotoğrafı çeken duygular hissediyordur =ımıza çıkan kadraja ta- Fotoğraf sanatında ger- astır, diyebiliriz. dığında, aşağıda ve- fotoğraf sanatı ara- dir ri asi en bir şey var. Insan- yapmasını istedikle- lanıyorlar. "Şunu ya- demek ne kadar da syal konumu ne olur- par ve tatlı dilli bir in- am." dediği şeyi bile ri" aşağıdaki cüm- ullanılmıştır? zaman emirle ifade r üslup kullanmak umları gereği emir kişilerin kibarlıkla- Zeka Küpü Yayınları 3. 24 Türkiye Cumhuriyeti C+ Savaşta şehitlerimizin kanlarından ufak bir göl oluşur. Bayraktaki kır- mızı renk bu gölü temsil eder. Bay- rağımızdaki ay ve yıldız da bu gölün yüzeyine vu- ran gökteki ay ve yıldız yansımasını temsil eder. TEST Fransa Cumhuriyeti Fransız Devrimi'nin resmi sloganı olan "eşitlik, kardeşlik, hürriyet" sözlerinin bayrakta temsil edildiği belirtilir. Mavi renk "hürriyet", beyaz renk "eşitlik" ve kırmızı renk "kardeşlik" anlamına gelir. Japonya Kırmızı daire ülkeden doğan gü- neşi ifade eder. Adı "güneşin kay- nağı" anlamına gelen Japonya'da; güneş, milli simgelerin en önemlilerinden biridir. Japon mitolojisine göre güneş tanrıçası Amate- rasu da Japon tanrılarının kraliçesi ve Japon im- parator hanedanının anasıdır. Brezilya Federal Cumhuriyeti Bayraktaki yeşil fon ülkedeki geniş orman ve toprakları, ortadaki sarı eşkenar dörtgen; Brezilya'nın bü- yük altın rezervlerini simgeler. Kürenin ortasından geçen bantta "Ordem e Progresso" yazar. Bunun anlamı huzur ve kalkınmadır. Kürenin içinde bu- lunan 27 adet 5 kollu yıldızlar ise Brezilya'da bu- lunan 27 federal eyaleti temsil eder. Ayrıca bu yıl- dızların dizilişi rastgele değil, astronomik te- mellere göredir. Yukarıda bayraklar ve bu bayrakların anlamları ve- rilmiştir. Bayrakların taşıdığı anlamlar dikkate alındığın- da aşağıdaki şiirlerden hangisi eşleştirildiği ül- keye uygun düşmez? Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor, Bir hilal uğruna Yarab ne güneşler batıyor! (Türkiye Cumhuriyeti) Çokluğu ve bereketiyle gurur duyduğum, Vatanımın ağaçlarının gölgesi bile huzurum. (Brezilya Federal Cumhuriyeti) Ben özgürsem herkes özgür olmalı toprağımda, Bu asla değişmez, güneş sonsuza dek batsa da. (Fransa) Zorlu günler, geceler, aylar geçer belki, Ay yüzlü kraliçem terk etmez bizi. (Japonya) Türkçe 47

6. Şu birkaç günlük ömrümüzü saa- det içinde geçirmek hepimizin tek arzusudur. Yaşamdan zevk almayı bilmek, mesut olmanın olmazsa ol maz koşuludur. Bu dünya, gelinebilecek dünyala- nn elbette ki en iyisidir. Etrafındaki konularla ilgilenmesini bilenler, asla sıkılmazlar. Bu parçaya konulabilecek en uy- gun başlık aşağıdakilerden han- gisidir? A) Ömür Sermayesi B) Dünya Hayatı Duyarlı Bir Hayat D) Yaşama Zevki 7:44 RTY ROTA YAYINLARI B) D) 8. Z di G tin B le Ć Y k A B D

7 Önerme; en az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Her önerme bir cümledir ama her cümle bir önerme değildir. Dilek, soru, emir ve ünlem cümleleri bir yargı bildirmedikleri ve "doğru" ya da "yanlış" olarak değerlendirilemeyecekler için önerme değildir. Örneğin "Ay, Dünya'nın uydusudur." cümlesi bir önermedir ve doğruluk değen "doğru"dur. "Eller; uçabilen, küçük, pembe bitkilerdir." cümlesi bir önermedir ve doğruluk değeri "yanlış"tır. Bu bilgilere göre aşağıdaki cümlelerden hangisinin doğruluk değeri yanlış bir önermedir? A) Bütün arabalar küçültülüp birer Küçük kutu yapılarak uçurulsun! B) Bundan sonraki yaşamda keşke günler 83 saat olsaydı. V Balıklar on sekiz gün boyunca karada susuz yaşayan canlılardır.X D) Beyin, beyin zarı ve hipokampüs gibi bazı derin yapılardan oluşur.

4. duğunu gözle anlarin hayatlarını riske atm D) Dünya üzerinde yaşayan 2,1 milar kişinin, yani her on bireyden üçünün evinde temiz içme ve erisimi-yok. Birleşmiş Milletler (BM suyun önemine dikkat çekmek, su kirliliğini önlemek ve su t amacıyla 25 yıldır 22 Mart'ta Dünya Su Günü'nü kutluyor. Su kirliliğini önlemeye yönelik yapilian m su kirliliği, birçok canhya ciddi zararla verirken-dünyamızı tehdit etmeye devam ediyor. • Karamsarlık . Yalnızlık . Özlem Aşağıdaki şiirlerden hangisi bu temaların herhangi biriyle ilişkilendirilemez? Gözlerimde pantısı bakır bir tasin, Kulaklanm komşuların ayak sesinde; Varsim yine bir yudum su veren olmasın, Başucumda biri-bane su yok" desin.de... C) Benim bu gidişe aklım ermiyor, Fukara halini kimse sormuyor, Padişah sikkei selam vermiyor, Kefensiz kalacak.ölümüz bizim. B) Kulak verdim dört bir yanı dinledi Akam sira gıybet eden çoğimiş Çok yaşayıp mihnet ile ölmeden Az yaşayıp devran sürmek yeğinis Bu metinler A) Gazete- B) Birden C) Dünya D) Benz 2. D) Gönlümle oturdum.da hüzünlendim Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri ne Dağlar ağarırken konuşurduk tepeler Sen nerde, o fecrin ağaran dağlante 5. Bir tohumun ne zaman ekileceğini belirleyen temel etken sıcaklıktır. Bitkiler düşük sıcaklıklara karşı duya tohumlar çoğunlukla ilkbaharda yani sıcaklıkların arttığı mevsimde ekilir. Fakat soğuğa ve donmaya ka 1981 nüfu may lik içk B

15. Panda yavruları yetişkin pandalara göre çok küçüktür. Doğduklarında ortalama 100 g ağır- lığında olur. 2 yaşına geldiklerinde bu rakam 30 ila 55 kg arasında değişir. Pandaların ço- ğu bambu ormanlarının yoğun olduğu sisli, yağmurlu dağ eteklerinde yaşamayı tercih eder. Pandalar bambu yapraklarından başka neredeyse hiçbir şey yemez. Utangaçtır, yal- nız kalmayı sever. Nesli tükenme tehlikesinde olan pandalar, 2 milyon yıl kadar varlıklarını sürdürebilir. Bu metinden pandalar ile ilgili, I. Sadece bambu yapraklarıyla beslendikleri X II. Çekingen davranış sergiledikleri V III. Adının, nesli tükenen hayvanlar listesinde yer aldığı IV. Bambu ormanlarının olduğu yerlerde yaşa- diği bilgilerinden hangilerine ulaşılamaz? A) I ve III e) Il ve III BLIVe IV D) Hve V

20 Göztepe'de bulunan İstanbul Oyuncak Müzesi tam da hayalinizde kurduğunuz güzellikte bir yer. (II) Bel gin Akın ve Sunay Akın tarafından 20 yılda 40'ı aşkır ülkedeki antikacılardan satın alınan oyuncaklarla kurų. lan müzede birbirinden güzel oyuncaklar sergileniyor. (III) İlk olarak müzenin girişinde kocaman zürafalar siz içeriye davet ediyor, içerisi masal dünyası gibi. (IV) Mü. 2. zede 1817'den kalma oyuncak kemanı, 1800'lü yılların başında Almanya'da üretilen bebek evlerini, yüz yaşını geçen teneke ya da porselen oyuncaklar gibi pek çok şeyi görebilirsiniz. Bu metindeki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı. dakilerden hangisi söylenemez? I. cümlede, abartılı bir söyleyiş vardır. II. cümlede, müzenin kimler tarafından nasıl oluştu- rulduğu hakkında bilgiler verilmiştir. H. cümlede, benzetmeye yer verilmiştir. BIV. cümlede, örneklendirmeden yararlanılmıştır. A)

mek 5. TEST 2020 BENZER SORULAR 1. Oğuz Atay, "Tutunamayanlar"da yazmak ile ilgili düşüncelerini anlatırken şöyle der: "Ne demek yaz- mak? Yazmak, kendi düşünceleriyle ilgili bir belge ortaya koymak. Ne kadar ürkünç bir iş! Kafamın içinde belirsiz yaratıklar olarak yüzen ve sadece var olmalarıyla yetindiğim cisimciklerin resmini çiz- mek. Rüyaların resmini çizmek kadar güç." Bu metinde Oğuz Atay'ın "Rüyaların resmini çiz- mek kadar güç," sözüyle anlatmak istediği aşağı- dakilerden hangisidir? A) Rüyaların anlatımında kullanılan cümleler, her- hangi bir konuda yazmak için kullanılan cümle- lere çok benzemektedir. B) Rüyaların anlatımındaki hayalî şeylerin inandır- ma zorluğu, düşüncelerin anlatımında da karşı- mıza çıkar. C) Bir konudaki düşünceleri en güzel şekilde anlat- mak rüyaları betimlemek kadar zor bir iştir. D) Bir düşünceyi anlatmak, bir rüyayı anlatmak ka- dar zorlu bir uğraş olduğu için bunu herkes ba- şaramaz. 2. M Bu bir A) B 3

14. Çoğu insan yazılı olmayan bilgiye itibar etmez, kitapta yer almadıkça anlatılanlara inanmaz. Bu kişilere "Bir yerde duydum." derseniz olmaz, "Bir yerde okudum." demelisiniz. Ben ise insanların söyledikleriyle yazdıklarını ayırt etmem. Kitaplarda yazı- lanlar kadar kendi görüp yaşadıklarımdan da faydalanırım. Hatta kitapta yer alan her şeyin doğru olduğuna da inanmam. Çün- kü sözlü ya da yazılı olsun öğrendiğim bilginin doğru olup olmadığını araştırmadan bir sonuca varmak bana göre hiç de man- tıklı değildir. Yukarıdaki metinden Birçok insanın sözlü bilgiye inanmadığını Birçoğuna göre kitapta yazılı olan bilginin inandırıcılığının daha yüksek olduğunu çıkarabiliriz. Bu çıkarımlar metni oluşturan yardımcı fikirlerden bazılarıdır. Yardımcı fikirler metnin belirli bir bölümünü kapsa- yan fakat metnin tamamı için kapsayıcılığı olmayan fikirlerdir. Bu yönüyle yardımcı fikir ana düşünceden ayrılır. Çünkü ana dü- şünce metinde yer alan bütün fikirleri özetleyen, metnin tamamını kapsayan fikirdir. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi verilen metnin yardımcı fikirlerinden biri olamaz? A) Yazarın, bir bilginin doğruluğunu belirlemede tecrübelerine güvendiği B) Insanların bilgiye farklı yollardan ulaşabileceği Az da olsa yazılı olmayan bilgiye de güven duyan insanların olduğu D) Kitaplarda olsun veya olmasın söylenenlerin doğru olup olmadığıyla ilgili araştırmaların yapılması gerektiği ● ●

TEST 24 Sıfır Bilgi Yüzde Yüz Anlam NARTEST 4. Televizyonu kapatın ve çocuğunuzla ilgilenmeye, onunla vakit geçirmeye başlayın. Birlikte yapılacak o kadar çok etkinlik var ki... Evde piknik yapın mesela. Birlikte bir çocuk kitabı hazırlayın. Kısa bir hikâye uydurun, sonra o hikâyeye uygun resimler çizip o resimleri boyayın. Bunları bir araya getirdiğinizde harika bir çocuk kitabı elde edeceksiniz. Yapılışı basit fakat zevkli bir kurabiye tarifi bulun, birlikte yapın ve süt eşliğinde yaptığınız kurabi- yeleri yiyin. Evin bir yerine bir şey saklayın. Sakladığınız o şeyi bulmak için bir harita yapın. Bu haritaya eğlenceli bilmeceler ekleyin. Sakladığınız şeyi bulduğunda yaşadığı mutluluğu seyretmek, emin olun televizyon seyret- mekten bin kat zevkli. Yukarıdaki metinde yazar, anne babalara bazı etkinlik önerilerinde bulunmuştur. Buna göre aşağıdakilerden hangisi yazarın önerdiği türden bir etkinlik olamaz? A) Birlikte, sevdiği bir arkadaşı veya aile büyüğü için el yapımı hediye hazırlamak B) İlgi ve yeteneklerine göre çocuğu bir kursa yönlendirmek ve devamını sağlamak C) Bir bahaneyle sokağa çıkıp birlikte etraftaki canlıların davranışlarıyla ilgili gözlemler yapmak D) Örgü örmek, fotoğraf çekmek veya resim yapmak gibi becerilerden birini çocuğa öğretmek

TEST 23 Sıfır Bilgi Yüzde Yüz Anlam MARTEST 5. Dünyadaki plastik kirliliğini azaltmaya yönelik çalışmalar sonucunda bulunan yeni bir tür bir biyoplastik Londra Tasarım Festivali'nde tanıtıldı. Mısır nişastası, şeker ve yemeklik yağdan üretilen tamamen doğal bu madde- yi balıklar bile yiyebiliyor. Plastik benzeri bu dayanıklı ve doğada çözünebilir maddeye farklı tekniklerle şekil verilebiliyor. Bu maddeden yapılan ürünler on beş yıl boyunca sağlam kalabiliyor ve 100 derece üzerindeki sıcaklıklara dayanabiliyor. Pipet, tabak, poşet, su şişesi gibi tek kullanımlık plastik ürünlerin üretiminde bu mad- denin kullanılmasının çevre kirliliğini önemli ölçüde azaltacağı düşünülüyor. Bu metinde yeni bulunan bir biyoplastik anlatılmıştır. Bu maddeyi balıkların bile yiyebileceği örneğinin verilme amacı nedir? 6. A) Ne kadar lezzetli olduğunu belirtmek C) Doğaya zarar vermediğini kanıtlamak B) Suda çözünmediğini ispatlamak D) Ne kadar dayanıklı olduğunu belirtmek 1. Buzlanma başladığında buz alt katmanda bulunan bulunan buzlanmayı önleyen sıvıyla temas ediyor. II. Bunu yaparken de derisinden zehir salgılayan ok zehri kurbağasından esinlendiler. III. Böylece kanatlardaki buzlar eriyor. IV. Bu katmanın üzerinde gözenekli, ince bir katman daha bulunuyor. Y Böntemde uračun kanatları buzlanmayı önleyen bir sıvı içeren bir katmanla kaplanıyor.

Yazar ve hocayım. Yarım asrı aşan hayatım okumak ve okutmakla geçti. Sekizi tercüme, dördü telif bir düzine kitabım ve yüzlerce makalem var. "Hisar", "Kubbealtı", "Türk Edebiyatı" adlı dergilerde ve haftalık gazetelerde tetkik (inceleme) ve tenkitlerim (eleştiri) yayımlanmaktadır. Fransızca bilirim. İngiliz- ceyi anlar ve Arapçayı sökerim. Başlıca işim düşün- mek ve düşündüklerimi cemiyete (toplum) sunmak- tır. Bu metinde sözü edilen kişiyle ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Elli yıldan fazladır yazmaktadır. B) Edebiyatın çeşitli türleri ile ilgili eserler vermiştir. C) Birden fazla dil bilmektedir. D) Insanlara bir şeyler öğretmektedir.

2. (1) Ahmet Arif, Anadolu'yu ve Anadolu halkının folklorik özelliklerini yitirmeden şiire taşımıştır. (II) Ahmet Arif, Anadolu içinde Ankara'yı farklı bir yere koymaktadır. (II) Ankara'ya yerleşerek gazetecilik mesleğini seçmiştir. (IV) Mesleğini yaparken de bu şehri daha iyi gözlemlemiştir. (V) Bu gözlemleri de şiirlerinde okurlara sun- muştur. Bu metinde numaralanmış cümlelerden han- gisi anlam akışını bozmaktadır? par B) II C) III (A) D) IV

e ticari nin de alarak ğıdaki artar. geli- faali- nilik ise rin- bir örnektir. I ve uluslararası alanda bilinen bir festivaldir. Kültürün sürekl C) Ulusal D) Dünya genelinden güreşçilerin katıldığı uluslararası E 9. Aşağıda Genel Ağ'dan alınan bir haber görseli verilmiştir. METEOROLOJİ'DEN KRITIK UYARI! OKULLARA İKİ GÜN ARA VERILDI SICAKLIKLAR DÜŞÜYOR KAR GELİYOR! Bu habere konu olan hava olayının, I. Ulaşım II. Giyinme III. Eğitim. A) Yalnız I C) I ve III faaliyetlerinden hangilerini etkileme ihti- malinin olduğu söylenebilir? sinimum" (0 B) Yalnız II PI DI, II ve III 5. Sınıf Kurumpol Donama Cinqu

Türkiye'de roman türünün Tanzimat'la birlikte baş- ladığı ve ilk romanların çeviri yoluyla edebiyatımıza girdiği görülür. Tanzimat Dönemi'ne gelene kadar bizde neden roman türü ilgi görmemiş hatta orta- ya çıkmamıştır? Tanpınar, bu meseleyi inceleyerek sebeplerini şöyle sıralamıştır: "Müslüman edebiyat- larının Orta Çağ hikâyesinden romana geçemeyişi bahsinde de hemen hemen aynı cinsten bir yığın sebeple karşılaşırız. Bunların başında yine şüphe- siz insanın gerçek hayata inanarak sahip olmama- si gelir. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Düşüncenin inandırıcılığı için alıntı yapılmıştır. B) Açıklayıcı anlatım biçimi kullanılmıştır. Yazarın kişisel duygu ve görüsleri ön plana ci karılmıştır D İkilemeye yer verilmiştir. Rinn

A TÜRKÇE A 8-11. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız. Küçük bir yazlık kasabada yaşayan kafası karışık bir kız çocuğu, saat tam üçü yirmi geçe ağaçtan düşer. Düşmesi şaşkınlığındandır. Sonra üç aylık yaz tatili boyunca Ardıç'ın başından geçen; bolca gi- zem, heyecan; sakin görünen kasabalarda rastlanan türden şaşırtıcı sırlar, sıradanlığın içinden fırlayıveren mucizelerle bezenmiş, biraz hüzünlü ama yaşama sevinci dolu bir macera gelir. Ama en iyisi baştan baş- lamalı. Çenesuyu olarak bilinen kaynak sularıyla meşhur, denizi ve limanıyla bir zamanların orta sınıfının tipik tatil beldelerinden Derince'deyiz. Hikâye, otogardan çıkıp sola döndükten sonra, üç yüz metre ile- riden sağa dönünce az ötede göreceğiniz Kalamar Pansiyon'da geçer. Anne, baba ve küçük kızlarından oluşan Yadigâr ailesine ait pansiyon, huzur içinde bir tatil vadediyor misafirlerine. Yadigâr ailesinin biricik kızı Ardıç'ın verdiği takma isimlerle; bir kazada hafızasını kaybeden ve o zamandan beri aileyle yaşayan Rastabi, günün ilk ışıklarında çarşaf gibi denize giren Çarşaf Dede, her şeyden şikâyetçi Şikâyet Hanım ve eşi Çözüm Bey, tatile gelen bir ailenin terk ettiği çoban köpeği Paspas pansiyonun kadrolu ekibini oluşturuyor. Yazar Hanzade Servi, Tudem Yayınlarından çıkan "Kalamar Pansiyon"da hemen hepimizin çocuk- luğundan bu yana bildiği; belki bir aile üyesi ya da komşu figürünü olanca canlılığıyla resmetmiş. Özellikle Çarşaf Dede, Şikâyet Hanım ve Hayrettin Tekdede'nin dede terlikleriyle karşılaşmamış birini bulabileceği- nizden şüpheliyim. Büyük kentlerin dayattığı kaos ve çaresizlik duyguları içinde sıkışan eğitimli insanların her şeyden sıtkı sıyrılıp deniz kıyısında, küçük ve sevimli bir işletme kurma hayalleriyse fazlasıyla tanıdık gelmiş olmalı. Bu noktada kitabın her yaş grubuna hitap eden; kurgusu, Türkçesi ve karakterleriyle ken- dine has özellikleri olan bir roman olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hanzade Servi deneyimli, verimli ve ödüllü bir yazar. Eski bir gazeteci ve metin yazarı olmasının avantajını da kullanarak yaşadığı topluma ve insana ilişkin gözlemlerine yaratıcı bir hayal gücü, sağlam bir kurgu ve temiz bir Türkçeyi de ekleyerek kaleme aldığı kitaplarını "ayrım yapmaksızın her yaştan ruh için" yazdığını söylüyor. Başka bir yerde de "Yazarlık, seçilen bir meslek değil. Çilek reçeli yiyeyim; sonra da arkadaşlarla buluşurum; ha bir de yazar olayım bari, diyemezsiniz." demiş. Yazdığı kitapların sayısına, özellikle de çocuk ve ergenlere yönelik romanlarının yanında, korku türünde yazdığı romanlara olan ilgiye ve aldığı ödüllere bakılırsa iyi iş çıkardığını söylemek gerek. 10. Metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Tartışmacı bir anlatıma başvurulduğu B) Oznel yargıların ağırlıkta olduğu Uzun cümlelere yer verildiği D) Eleştirel bakış açısının hâkim olduğu