Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragraf Soruları

B
15. (1) Yaz mevsiminde çocuklar dışarıdaki aktivite-
lere daha çok yöneliyor. (II) Bisiklet turları, kay-
neb kay ve paten pek çok çocuğun yaz boyunca en
büyük eğlencesi oluyor. (III) Ancak bu eğlence-
lerle beraber yaşanan düşmeler, yaralanmalar
da bu dönemde yaşanan sorunlar arasında yer
alıyor. (IV) Kask, dizlik ve dirseklik kullanmak,
bu tür aktivitelerde yalnızca yazın değil, tüm bir
yıl boyunca çocuğunuzu koruyor.
Bu metinde numaralanmış cümlelerin han-
gisinden sonra "Çocukların tatil süresince ya-
-alid ralarla uğraşmasını istemiyorsanız kuralların
da gerektirdiği önlemleri almayı ihmal etmeyin."
cümlesinin getirilmesi en uygundur?
mongo
A) I
(C)
BYT
D) IV
Asht
Ortaokul Türkçe
Paragraf
B 15. (1) Yaz mevsiminde çocuklar dışarıdaki aktivite- lere daha çok yöneliyor. (II) Bisiklet turları, kay- neb kay ve paten pek çok çocuğun yaz boyunca en büyük eğlencesi oluyor. (III) Ancak bu eğlence- lerle beraber yaşanan düşmeler, yaralanmalar da bu dönemde yaşanan sorunlar arasında yer alıyor. (IV) Kask, dizlik ve dirseklik kullanmak, bu tür aktivitelerde yalnızca yazın değil, tüm bir yıl boyunca çocuğunuzu koruyor. Bu metinde numaralanmış cümlelerin han- gisinden sonra "Çocukların tatil süresince ya- -alid ralarla uğraşmasını istemiyorsanız kuralların da gerektirdiği önlemleri almayı ihmal etmeyin." cümlesinin getirilmesi en uygundur? mongo A) I (C) BYT D) IV Asht
7.
Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli her şeyden şikâyet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya
gönderdi. Hayatındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde. yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak
suya atıp içmesini söyledi. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye
başladı. "Tadı nasıl?" diye soran yaşlı ustaya "acı" diye cevap verdi. Usta yüzündeki tebessümle çırağın
kolundan tuttu ve onu dışarı çıkardı. Az ilerideki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu
göle atıp gölden su içmesini söyledi. Ustanın söylediklerini yapan çırak ağzının kenarından akan suyu si-
lerken aynı soruyu sordu: "Tadı nasıl?" "Ferahlatıcı" diye cevap verdi genç çırak. "Tuzun tadını aldın mı?"
diye sordu yaşlı usta, "Hayır" diye cevap verince çırak, yaşlı usta bunun üzerine suyun yanına diz çökerek
her şeyden şikâyetçi olan çırağına şu nasihatte bulundu:
Bu metindeki ana düşünceye bağlı olarak yaşlı usta çırağına nasıl bir nasihatte bulunmuş olabilir?
A) Her insan hayattaki problemlere aynı oranda sabir göstermez. Kimisi hayatını problemlere bağlayarak
hep üzüntü ve keder içinde geçirir.
B) Yaşamdaki sorunlar tuza benzer ne azdır ne de çok, biz sadece sorunların olduğu zamanda hislerimizi
genişletip bardak değil göl olmaya bakmalıyız
C) Aynı tuz gibi sorunlar da insan hayatında her zaman yer edinecek. Ama sizin olaya bakışınız her
zaman tuzun ayarını belirleyen olacaktır. Sorunların hayatımızdaki yerini ayarlayan daha mutlu olur.
D) İnsan yaşamı az ile çok arasındadır. Bazen bir bardak bazen de bir göl kadar. Bu yaşamı anlamlı kılan
işe sorunların varlığı ve bizim onlara verdiğimiz cevaplardır.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
7. Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli her şeyden şikâyet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Hayatındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde. yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı. "Tadı nasıl?" diye soran yaşlı ustaya "acı" diye cevap verdi. Usta yüzündeki tebessümle çırağın kolundan tuttu ve onu dışarı çıkardı. Az ilerideki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp gölden su içmesini söyledi. Ustanın söylediklerini yapan çırak ağzının kenarından akan suyu si- lerken aynı soruyu sordu: "Tadı nasıl?" "Ferahlatıcı" diye cevap verdi genç çırak. "Tuzun tadını aldın mı?" diye sordu yaşlı usta, "Hayır" diye cevap verince çırak, yaşlı usta bunun üzerine suyun yanına diz çökerek her şeyden şikâyetçi olan çırağına şu nasihatte bulundu: Bu metindeki ana düşünceye bağlı olarak yaşlı usta çırağına nasıl bir nasihatte bulunmuş olabilir? A) Her insan hayattaki problemlere aynı oranda sabir göstermez. Kimisi hayatını problemlere bağlayarak hep üzüntü ve keder içinde geçirir. B) Yaşamdaki sorunlar tuza benzer ne azdır ne de çok, biz sadece sorunların olduğu zamanda hislerimizi genişletip bardak değil göl olmaya bakmalıyız C) Aynı tuz gibi sorunlar da insan hayatında her zaman yer edinecek. Ama sizin olaya bakışınız her zaman tuzun ayarını belirleyen olacaktır. Sorunların hayatımızdaki yerini ayarlayan daha mutlu olur. D) İnsan yaşamı az ile çok arasındadır. Bazen bir bardak bazen de bir göl kadar. Bu yaşamı anlamlı kılan işe sorunların varlığı ve bizim onlara verdiğimiz cevaplardır.
2.
Japonya'da ev yaşamı çok basit. Halkın çoğun-
luğu arsa sıkıntısı yüzünden iki odalı evlerde ya-
şıyor. Hemen herkesin evinde, renkli televizyon,
video, çamaşır makinesi, buzdolabı var. Evler kü-
çük olduğundan çamaşır makineleri çoğunlukla
balkonda bulunuyor... Evlerdeki her eşya gerekli.
Bizdeki gibi "Sakla samanı gelir zamanı." diyecek
ortam yok. Yataklar ya yerde veya açılır kapanır
tipte. Evler çoğunlukla soba ile ısıtılıyor. Yani bi-
zim Japon sobası dediğimiz verimli, gelişmiş so-
balarla. Japonya'da ev gezmesi kısıtlı...
Bu parçanın başlığı aşağıdakilerden hangisi ola-
bilir?
A Japon Evlerinin Biçimsel Özellikleri
Japonya'da Komşuluk İlişkileri
Japonya'da Şehir Özellikleri
D) Japonya'da Ev Kültürü
114
Ortaokul Türkçe
Paragraf
2. Japonya'da ev yaşamı çok basit. Halkın çoğun- luğu arsa sıkıntısı yüzünden iki odalı evlerde ya- şıyor. Hemen herkesin evinde, renkli televizyon, video, çamaşır makinesi, buzdolabı var. Evler kü- çük olduğundan çamaşır makineleri çoğunlukla balkonda bulunuyor... Evlerdeki her eşya gerekli. Bizdeki gibi "Sakla samanı gelir zamanı." diyecek ortam yok. Yataklar ya yerde veya açılır kapanır tipte. Evler çoğunlukla soba ile ısıtılıyor. Yani bi- zim Japon sobası dediğimiz verimli, gelişmiş so- balarla. Japonya'da ev gezmesi kısıtlı... Bu parçanın başlığı aşağıdakilerden hangisi ola- bilir? A Japon Evlerinin Biçimsel Özellikleri Japonya'da Komşuluk İlişkileri Japonya'da Şehir Özellikleri D) Japonya'da Ev Kültürü 114
101. Uzun süre ağaç dallarını diş fırçası olarak kullanan insanlar, daha sonra bazı hayvanların
kıllarıyla yaptığı fırçaları kullandı.
II. II. Dünya Savaşı'nda Amerikan askerlerine getirilen diş fırçalama zorunluluğu sentetik fır-
çaların yaygınlaşmasını sağladı.
III. 1800'lü yılların sonunda, hayvan kıllarından yapılan diş fırçalarının yerini fabrikalarda üre-
tilen sentetik diş fırçaları almaya başladı. 3
IV. Yapılan en eski araçlar arasında bazı ağaçların dallarının kesilip kabuklarının soyulmasıy-
la elde edilen diş fırçaları olduğu biliniyor.
1
V. Diş fırçalarının ilkel manada karşılığı olan ve toplumdan topluma değişen araçlar ilk kez
bundan yüzyıllar önce yapıldı.
Numaralanmış cümlelerle mantık akışına göre bir metin oluşturulduğunda aşağıdaki-
lerden hangisi sondan ikinci olur?
AL
B).
C) NI.
QUIV.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
101. Uzun süre ağaç dallarını diş fırçası olarak kullanan insanlar, daha sonra bazı hayvanların kıllarıyla yaptığı fırçaları kullandı. II. II. Dünya Savaşı'nda Amerikan askerlerine getirilen diş fırçalama zorunluluğu sentetik fır- çaların yaygınlaşmasını sağladı. III. 1800'lü yılların sonunda, hayvan kıllarından yapılan diş fırçalarının yerini fabrikalarda üre- tilen sentetik diş fırçaları almaya başladı. 3 IV. Yapılan en eski araçlar arasında bazı ağaçların dallarının kesilip kabuklarının soyulmasıy- la elde edilen diş fırçaları olduğu biliniyor. 1 V. Diş fırçalarının ilkel manada karşılığı olan ve toplumdan topluma değişen araçlar ilk kez bundan yüzyıllar önce yapıldı. Numaralanmış cümlelerle mantık akışına göre bir metin oluşturulduğunda aşağıdaki- lerden hangisi sondan ikinci olur? AL B). C) NI. QUIV.
yeşil,
3. Göz alabildiğine bozlaşan topraklarda yeşile, kırmızı-
ya, maviye, turuncuya özlem duyan insanlar; inancını
kilimlere döktüğü renklerden alırlar. Ağaçtan
denizden mavi, çiçekten kırmızı arayan, bulamayınca
da tezgâha koşan insanlar, özlemlerini kilimlerde dile
getirirler. Anadolu'da kilim renk sofrasıdır. Anadolu
insanı; ali al, moru mor, aki karası, sarısı, durusu, nesi
var nesi yoksa cömertçe ortaya döker. Evini, çadınını
bir bayram şenliğine dönüştürüp bir düğün alayı gibi
renklerle donatır. Bu, onun dünyasıdır.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Doğanın renkleri kilimlere yansımaktadır.
B) Anadolu'da kilimlerin özel bir yeri vardır.
Fikirler
C) Anadolu'da tüm evler kilimlerle süslenir.
D) Doğaya duyulan özlem kilimlerle giderilmektedir.
C
Ortaokul Türkçe
Paragraf
yeşil, 3. Göz alabildiğine bozlaşan topraklarda yeşile, kırmızı- ya, maviye, turuncuya özlem duyan insanlar; inancını kilimlere döktüğü renklerden alırlar. Ağaçtan denizden mavi, çiçekten kırmızı arayan, bulamayınca da tezgâha koşan insanlar, özlemlerini kilimlerde dile getirirler. Anadolu'da kilim renk sofrasıdır. Anadolu insanı; ali al, moru mor, aki karası, sarısı, durusu, nesi var nesi yoksa cömertçe ortaya döker. Evini, çadınını bir bayram şenliğine dönüştürüp bir düğün alayı gibi renklerle donatır. Bu, onun dünyasıdır. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Doğanın renkleri kilimlere yansımaktadır. B) Anadolu'da kilimlerin özel bir yeri vardır. Fikirler C) Anadolu'da tüm evler kilimlerle süslenir. D) Doğaya duyulan özlem kilimlerle giderilmektedir. C
71. Trafik kurallarına uymayan sürücülere belirli oranlarda ceza puanı verilir. Bir yıl içinde ceza puanı 100'e yakla-
şan sürücünün sürücü belgesine el konulur.
Bazı kural ihlalleri ve ceza puanları şu şekildedir:
Kanun Maddesi
●
44/b
47/1-b
●
51/2-a
61/0
78/1-a
Trafik Kural ihlalinin Konusu
Araç kullanırken sürücü belgesini yanında
bulundurmamak
Kırmızı ışık kurallarına uymamak
Hız sınırını %30'dan fazla aşmak
Taşıt yolu üzerinde engelli araçları için ayrıl-
mış park yerlerinde park etmek
Emniyet kemeri bulundurmamak ve kullan-
mamak
Grafik Okuma
Ceza Puani
Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine kesin olarak ulaşılır?
A) Melda'nın kural ihlallerinden biri de 61/o kanun maddesine uymamaktır.
B) Belirtilen kişiler arasında en fazla ceza puanına ulaşan kişi Şevki'dir.
C) Ahmet, toplamda iki kanun maddesine uymadığından ceza almıştır.
D) Umut'la Ahmet, benzer kanun maddesine uymamışlardır.
5
20
15
Umut, Şevki, Melda ve Ahmet'in bir yıl içinde aldıkları ceza puanlarıyla ilgili bilinenler şunlardır:
Melda, iki ihlalden toplam 25 ceza puanı almıştır.
10
15
Hızıyla övünen Şevki'nin bir cezası da 47/1-b kanun maddesine uymadığından gelmiştir.
• Umut, sadece 78/1-a kanun maddesine uymadığı için ceza almıştır.
• Ahmet'in ceza puanı Umut'un ceza puanının iki katıdır.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
71. Trafik kurallarına uymayan sürücülere belirli oranlarda ceza puanı verilir. Bir yıl içinde ceza puanı 100'e yakla- şan sürücünün sürücü belgesine el konulur. Bazı kural ihlalleri ve ceza puanları şu şekildedir: Kanun Maddesi ● 44/b 47/1-b ● 51/2-a 61/0 78/1-a Trafik Kural ihlalinin Konusu Araç kullanırken sürücü belgesini yanında bulundurmamak Kırmızı ışık kurallarına uymamak Hız sınırını %30'dan fazla aşmak Taşıt yolu üzerinde engelli araçları için ayrıl- mış park yerlerinde park etmek Emniyet kemeri bulundurmamak ve kullan- mamak Grafik Okuma Ceza Puani Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine kesin olarak ulaşılır? A) Melda'nın kural ihlallerinden biri de 61/o kanun maddesine uymamaktır. B) Belirtilen kişiler arasında en fazla ceza puanına ulaşan kişi Şevki'dir. C) Ahmet, toplamda iki kanun maddesine uymadığından ceza almıştır. D) Umut'la Ahmet, benzer kanun maddesine uymamışlardır. 5 20 15 Umut, Şevki, Melda ve Ahmet'in bir yıl içinde aldıkları ceza puanlarıyla ilgili bilinenler şunlardır: Melda, iki ihlalden toplam 25 ceza puanı almıştır. 10 15 Hızıyla övünen Şevki'nin bir cezası da 47/1-b kanun maddesine uymadığından gelmiştir. • Umut, sadece 78/1-a kanun maddesine uymadığı için ceza almıştır. • Ahmet'in ceza puanı Umut'un ceza puanının iki katıdır.
OL
ni ya
ve
Etkinlikler
1- Aşağıda verilen kelimeleri uygun ekleri
getirerek isim tamlaması haline getirin.
Ev Kapı
Evin Kapısı..
Can-Araba
Can'in Arabast (Belirti Isim Tamlaması)
Köpek - Kulak
Kapeğin Kulağı
Gazoz - Kapak
Gazez Kapağı...
Parfüm - Oda
Oda Parfumu
Öğle - Yemek
Öğle Yemegi..
Yemek - Oda - Temizlik
Okulun kapıs
Tamlayan:
(Belirtili Isim Tamlaması)
Türkçe öğretmeni
Tamlayan:
(Belirtili Isim Tamlaması)
(Belirtisiz İsim Tamlaması)
Babamın arabasının rengi
Tamlayan:
(Belirtisiz İsim Tamlaması)
...... (Belirtisiz Isim Tamlaması)
Amca-Kız - Ad
Ancam Ki Adizincirleme Ad Tamlaması)
Öğrenci-Okul-Çanta
Ogrenciain
2- Aşağıda verilen tamlamaları, tamlayan ve
tamlanan şeklinde ayırın.
Defterin kapağı
Tamlayan:
(Zincirleme Ad Tamlaması)
(Zincirleme Ad Tamlaması)
Gantası
Tamlanan:
Tamlanan:
Tamlanan:
Tamlanan:
Köy yumurtası
Tamlayan:
Otobüs yolcusunun bavulu
Tamlayan:
3- Aşağıda verilen tamlamaların türlerini yazınız.
Arkadaşımın evi
Sınıfın eski kitaplığı
Tamlanan:
Soğuk suları köyün
Tamlanan:
Okul bahçesinin demir kapısı
4- Aşağıda verilen cümlelerdeki tamlamaları
bulunuz ve türlerini yazınız.
Yeni araçlarla deneme sürüşü yaptık.
Çocuğun ayakkabısının tabanı eskimişti.
Her zaman vicdanımın sesini dinlerim.
Babam bizim evin çatısını tamir ettirdi.
Arkadaşlarımın dostluğu beni mutlu ediyor.
Onun bitmek bilmeyen istekleri beni bezdirdi.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
OL ni ya ve Etkinlikler 1- Aşağıda verilen kelimeleri uygun ekleri getirerek isim tamlaması haline getirin. Ev Kapı Evin Kapısı.. Can-Araba Can'in Arabast (Belirti Isim Tamlaması) Köpek - Kulak Kapeğin Kulağı Gazoz - Kapak Gazez Kapağı... Parfüm - Oda Oda Parfumu Öğle - Yemek Öğle Yemegi.. Yemek - Oda - Temizlik Okulun kapıs Tamlayan: (Belirtili Isim Tamlaması) Türkçe öğretmeni Tamlayan: (Belirtili Isim Tamlaması) (Belirtisiz İsim Tamlaması) Babamın arabasının rengi Tamlayan: (Belirtisiz İsim Tamlaması) ...... (Belirtisiz Isim Tamlaması) Amca-Kız - Ad Ancam Ki Adizincirleme Ad Tamlaması) Öğrenci-Okul-Çanta Ogrenciain 2- Aşağıda verilen tamlamaları, tamlayan ve tamlanan şeklinde ayırın. Defterin kapağı Tamlayan: (Zincirleme Ad Tamlaması) (Zincirleme Ad Tamlaması) Gantası Tamlanan: Tamlanan: Tamlanan: Tamlanan: Köy yumurtası Tamlayan: Otobüs yolcusunun bavulu Tamlayan: 3- Aşağıda verilen tamlamaların türlerini yazınız. Arkadaşımın evi Sınıfın eski kitaplığı Tamlanan: Soğuk suları köyün Tamlanan: Okul bahçesinin demir kapısı 4- Aşağıda verilen cümlelerdeki tamlamaları bulunuz ve türlerini yazınız. Yeni araçlarla deneme sürüşü yaptık. Çocuğun ayakkabısının tabanı eskimişti. Her zaman vicdanımın sesini dinlerim. Babam bizim evin çatısını tamir ettirdi. Arkadaşlarımın dostluğu beni mutlu ediyor. Onun bitmek bilmeyen istekleri beni bezdirdi.
Yapraklar
13. Aşağıdakilerden hangisinde "alt tarafı"
ifadesi diğerlerinden farklı bir anlamı ifa-
de edecek şekilde kullanılmıştır?
İki kitap alt tarafı kaybolan, üzülme!
B) Kutunun alt tarafı iki yerden yırtılmış.
C) Masanın alt tarafı hiç temizlenmemiş.
D) Çuvalın alt tarafı ıslak yere gelmesin.
isemyayincilik www.isemkitap.com
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Yapraklar 13. Aşağıdakilerden hangisinde "alt tarafı" ifadesi diğerlerinden farklı bir anlamı ifa- de edecek şekilde kullanılmıştır? İki kitap alt tarafı kaybolan, üzülme! B) Kutunun alt tarafı iki yerden yırtılmış. C) Masanın alt tarafı hiç temizlenmemiş. D) Çuvalın alt tarafı ıslak yere gelmesin. isemyayincilik www.isemkitap.com
TEST 10
13. I.
II.
III.
Paragraf ve Görsel Okuma
Şiirde kullanılan sözcükler düşünce üretmek için değil, bir araya getirilip anlamlı birlikler oluşturmak içindir. Bu yüz-
den şiirde kullanılan sözcükler tek başlarına bir anlam taşımaz. Sözcükler yalnızca şiirin içinde, şiir için vardır. Şiirde
sözcükler birbirinden koptuğu zaman düşünce bakımından sıfır olur, hiçbir düşünce içermez. Şiirden ne kadar sözcük
çıkarıp onlarla yeni bir anlam oluşturmaya çalışsak bir işe yaramaz. Şiirin bir romandan bir hikâyeden farkı, sözcükle-
rin tek başlarına düşünce içermemesidir. O sözcüklerin anlamı, sözcükler bir araya getirilip şiirin bir parçası yapıldığı
zaman ortaya çıkar.
IV.
Bayramlar, olağanüstü günlerdir. Çocuklar bayram günlerini iple çekerler. Çocukluğumun bayramlarını hatırlıyorum
da bugünkünden çok daha keyifliydi. Bayramlık elbiselerimizi sırtımıza geçirir geçirmez bayram havasına girerdik.
Yaşlılar büyüklüklerinin tadını çıkarır, çocuklar da doyasıya çocukluklarını yaşardı. O devirler artık geride kaldı. Bu-
günkü koşullarda bayramlar tüketim toplumunda sadece alışveriş piyasasını yoğunlaştıran fırsatlardan biri olarak
görülüyor. Artık bayramlar pek çoklarınca "tatil" kabul ediliyor ve Bodrum'da, Marmaris'te geçiriliyor.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter
İlk dizede geçen "serin" evvelce "siyah"tı. "Siyah"ı güzel bulmuyordum. Günlerce bekledim. Bir gün Erenköy'den
dönüyordum. Hem yürüyor hem de şiirdeki "siyah" sözcüğünü düşünüyordum. Derken birdenbire "serin" geliverdi
aklıma, şiir tamamlanmıştı.
Küçük bir çocukken dünya benim için burası demekti. Biriktirdiğim para elimde, buradaki kitapçılara koşardım. Hani
nerede onlar? Ben, hep bu kaldırımlar üzerinde, bu dükkânlar arasında, bu sokağın havası içinde büyümemiş miy-
dim? Bu kaldırımlar üzerinde bütün düşlerimi dolaştırmamış mıydım? Onlar, bütün dileklerim bu cadde üzerindeki
yaşamda toplanmıyor muydu?
Numaralanmış parçalardan hangisinin konusu yanlış verilmiştir?
A) 1. parça, çocukluğa duyulan özlem
B) II. parça, bayramların toplumu nasıl etkilediği
C) III. parça, şiirde sözcük seçiminin önemi
D) IV. parça, sözcüklerin şiirdeki işlevi
Ortaokul Türkçe
Paragraf
TEST 10 13. I. II. III. Paragraf ve Görsel Okuma Şiirde kullanılan sözcükler düşünce üretmek için değil, bir araya getirilip anlamlı birlikler oluşturmak içindir. Bu yüz- den şiirde kullanılan sözcükler tek başlarına bir anlam taşımaz. Sözcükler yalnızca şiirin içinde, şiir için vardır. Şiirde sözcükler birbirinden koptuğu zaman düşünce bakımından sıfır olur, hiçbir düşünce içermez. Şiirden ne kadar sözcük çıkarıp onlarla yeni bir anlam oluşturmaya çalışsak bir işe yaramaz. Şiirin bir romandan bir hikâyeden farkı, sözcükle- rin tek başlarına düşünce içermemesidir. O sözcüklerin anlamı, sözcükler bir araya getirilip şiirin bir parçası yapıldığı zaman ortaya çıkar. IV. Bayramlar, olağanüstü günlerdir. Çocuklar bayram günlerini iple çekerler. Çocukluğumun bayramlarını hatırlıyorum da bugünkünden çok daha keyifliydi. Bayramlık elbiselerimizi sırtımıza geçirir geçirmez bayram havasına girerdik. Yaşlılar büyüklüklerinin tadını çıkarır, çocuklar da doyasıya çocukluklarını yaşardı. O devirler artık geride kaldı. Bu- günkü koşullarda bayramlar tüketim toplumunda sadece alışveriş piyasasını yoğunlaştıran fırsatlardan biri olarak görülüyor. Artık bayramlar pek çoklarınca "tatil" kabul ediliyor ve Bodrum'da, Marmaris'te geçiriliyor. Ve serin serviler altında kalan kabrinde Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter İlk dizede geçen "serin" evvelce "siyah"tı. "Siyah"ı güzel bulmuyordum. Günlerce bekledim. Bir gün Erenköy'den dönüyordum. Hem yürüyor hem de şiirdeki "siyah" sözcüğünü düşünüyordum. Derken birdenbire "serin" geliverdi aklıma, şiir tamamlanmıştı. Küçük bir çocukken dünya benim için burası demekti. Biriktirdiğim para elimde, buradaki kitapçılara koşardım. Hani nerede onlar? Ben, hep bu kaldırımlar üzerinde, bu dükkânlar arasında, bu sokağın havası içinde büyümemiş miy- dim? Bu kaldırımlar üzerinde bütün düşlerimi dolaştırmamış mıydım? Onlar, bütün dileklerim bu cadde üzerindeki yaşamda toplanmıyor muydu? Numaralanmış parçalardan hangisinin konusu yanlış verilmiştir? A) 1. parça, çocukluğa duyulan özlem B) II. parça, bayramların toplumu nasıl etkilediği C) III. parça, şiirde sözcük seçiminin önemi D) IV. parça, sözcüklerin şiirdeki işlevi
neredeyse
yonuye
im sulam
Stir. Yan
Kedilerin her bir yanağında 6-12 arasında değişen sa-
yıda bıyığı olur. Kedinin tıpkı tüyleri gibi zaman zaman
bıyıkları da dökülür ve bu normaldir. Ancak tüylerin ve
bıyıkların aşırı dökülmesi bir rahatsızlık belirtisi olabilir.
Keratinden oluşan bıyığın kendisinde sinir yoktur ancak
köklerinde proprioseptörler adı verilen hassas sinir uçları
bulunur. Proprioseptörler sayesinde beyinle iletişim ku-
ran bıyıklar, kedinin karanlıkta yolunu bulabilmesine ve
vücudunun her bölümünün senkronize bir şekilde hızla
hareket edebilmesine imkân verir. Kovalama işinde çok
usta olmalarının en önemli sebeplerinden biri de budur.
arda yaş
Salakem
hlike di
daki
Bu metinde "kedi bıyığı" ile ilgili aşağıdakilerden han-
gisine ulaşılamaz?
A) Keratin denen maddeyle kaplı olan bıyıkları dökülebil-
mektedir.
B) Bıyıklar, kedilerin yön bulmalarını sağlayan bir araç
görevi üstlenirler.
C) Kediler tehlike anında bıyıklarından aldıkları uyarı
sayesinde harekete geçmektedirler.
D) Kedilerin, vücutlarını dengede tutma açısından bıyık-
ları oldukça önemlidir.
Ekmeği ekmol
AYINLARI
Ortaokul Türkçe
Paragraf
neredeyse yonuye im sulam Stir. Yan Kedilerin her bir yanağında 6-12 arasında değişen sa- yıda bıyığı olur. Kedinin tıpkı tüyleri gibi zaman zaman bıyıkları da dökülür ve bu normaldir. Ancak tüylerin ve bıyıkların aşırı dökülmesi bir rahatsızlık belirtisi olabilir. Keratinden oluşan bıyığın kendisinde sinir yoktur ancak köklerinde proprioseptörler adı verilen hassas sinir uçları bulunur. Proprioseptörler sayesinde beyinle iletişim ku- ran bıyıklar, kedinin karanlıkta yolunu bulabilmesine ve vücudunun her bölümünün senkronize bir şekilde hızla hareket edebilmesine imkân verir. Kovalama işinde çok usta olmalarının en önemli sebeplerinden biri de budur. arda yaş Salakem hlike di daki Bu metinde "kedi bıyığı" ile ilgili aşağıdakilerden han- gisine ulaşılamaz? A) Keratin denen maddeyle kaplı olan bıyıkları dökülebil- mektedir. B) Bıyıklar, kedilerin yön bulmalarını sağlayan bir araç görevi üstlenirler. C) Kediler tehlike anında bıyıklarından aldıkları uyarı sayesinde harekete geçmektedirler. D) Kedilerin, vücutlarını dengede tutma açısından bıyık- ları oldukça önemlidir. Ekmeği ekmol AYINLARI
avi - 3
söylene-
sevgi ve
i, üyele-
e diğer
cağdaş
insan
erinin
B
B)
Ben eserlerimde oyun oynamayı severim. Oyunlar, bizi geleceğe hazırlar. Çocukken büyüdüğümüzde ne
olacağımıza bizi hazırlar. Sonra çocukluk bitmez, büyümek hiç bitmez. İnsan geçmişini yazmaya başladıkça
kendini daha iyi tanır, önceki hâlini kâğıt üzerinde gördükçe kim olduğunu ve daha önemlisi kim olmadığını
daha iyi anlar. İşte bu yüzden yazarların yazdıkları, yazarın dünyasının karşısına koyduğu aynadır.
TÜRKÇE
14.
Bu metinde asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?
AÇocuk oyunlarının hikâye kurgusuna katkı sağladığı
B) Yazarların eserlerini oluştururken kendi hayatlarından beslendiği
C) İnsanların yaş aldıkça hayat hikâyelerinin zenginleştiği
D) Oyun oynamanın insan ufkunu geliştirdiği
8. Sınıf Deneme Sınavı - 3
B
Ortaokul Türkçe
Paragraf
avi - 3 söylene- sevgi ve i, üyele- e diğer cağdaş insan erinin B B) Ben eserlerimde oyun oynamayı severim. Oyunlar, bizi geleceğe hazırlar. Çocukken büyüdüğümüzde ne olacağımıza bizi hazırlar. Sonra çocukluk bitmez, büyümek hiç bitmez. İnsan geçmişini yazmaya başladıkça kendini daha iyi tanır, önceki hâlini kâğıt üzerinde gördükçe kim olduğunu ve daha önemlisi kim olmadığını daha iyi anlar. İşte bu yüzden yazarların yazdıkları, yazarın dünyasının karşısına koyduğu aynadır. TÜRKÇE 14. Bu metinde asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir? AÇocuk oyunlarının hikâye kurgusuna katkı sağladığı B) Yazarların eserlerini oluştururken kendi hayatlarından beslendiği C) İnsanların yaş aldıkça hayat hikâyelerinin zenginleştiği D) Oyun oynamanın insan ufkunu geliştirdiği 8. Sınıf Deneme Sınavı - 3 B
Dilden dile, kuşaktan kuşağa anlatılan bir çeşit halk hikâyesidir masal. Bilinmeyen bir yerde, bilinmeyen ki-
şiler ve varlıklarla ilgili olayların olağanüstü bir biçimde anlatılmasıdır. Ne ilk anlatanı bellidir ne de ilk din-
leyeni...
Masallar insanlık tarihini ve kültürünü aktaran geleneğin en önemli türü olarak kabul edilir. Bu yönü ile ma-
sallar, insanlık tarihinin en sihirli aynasıdır. Hem geçmişi yansıtırlar hem de geleceği dokurlar. İyilikle kö-
tülük çatışır, kötüler yenik düşer masallarda. Yarın diye bir şey yoktur; istenen, özlenen vardır.
Masal gerçekle hayalin bir arada olduğu bir türdür. Her şeyi içine alır. Zengini de yoksulu da tilkiyi de as-
lanı da... Deve tellal iken pire berber olur. Kötüler yenilir, iyiler her zaman üstün gelir.
Her toplumun olduğu gibi bizim de bir masal dünyamız vardır. Halkımız arasında - - - -
Bu metin düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle devam ettirilmelidir?
A) "Anadolu Masalları, Keloğlan Masalları" sık rastlanan masallarımızdandır.
B) Türklerin gösterdiği kahramanlıklar, savaşlarda kazandıkları başarılar sık sık anlatılır.
C) "Kül Kedisi, Kırmızı Başlıklı Kız, 100 Yıl Uyuyan Güzel" de farklı kültürleri yansıtan masallardır.
D) anlatılan destan, efsane, masal, hikâye gibi olaylar Türk insanını derinden etkilemiştir.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Dilden dile, kuşaktan kuşağa anlatılan bir çeşit halk hikâyesidir masal. Bilinmeyen bir yerde, bilinmeyen ki- şiler ve varlıklarla ilgili olayların olağanüstü bir biçimde anlatılmasıdır. Ne ilk anlatanı bellidir ne de ilk din- leyeni... Masallar insanlık tarihini ve kültürünü aktaran geleneğin en önemli türü olarak kabul edilir. Bu yönü ile ma- sallar, insanlık tarihinin en sihirli aynasıdır. Hem geçmişi yansıtırlar hem de geleceği dokurlar. İyilikle kö- tülük çatışır, kötüler yenik düşer masallarda. Yarın diye bir şey yoktur; istenen, özlenen vardır. Masal gerçekle hayalin bir arada olduğu bir türdür. Her şeyi içine alır. Zengini de yoksulu da tilkiyi de as- lanı da... Deve tellal iken pire berber olur. Kötüler yenilir, iyiler her zaman üstün gelir. Her toplumun olduğu gibi bizim de bir masal dünyamız vardır. Halkımız arasında - - - - Bu metin düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle devam ettirilmelidir? A) "Anadolu Masalları, Keloğlan Masalları" sık rastlanan masallarımızdandır. B) Türklerin gösterdiği kahramanlıklar, savaşlarda kazandıkları başarılar sık sık anlatılır. C) "Kül Kedisi, Kırmızı Başlıklı Kız, 100 Yıl Uyuyan Güzel" de farklı kültürleri yansıtan masallardır. D) anlatılan destan, efsane, masal, hikâye gibi olaylar Türk insanını derinden etkilemiştir.
Ankara Yayıncılık
5. (1) Çok anlaşılır ve sürükleyici bir dille yazılmış
olan roman, özellikle çocuk ve gençlere çok şey
katabilir. (II) Engellilerin, hastaların, kendileri gibi
olmayanların mücadelesini anlamaları ve eş du-
yum kurabilmeleri için iyi bir başlangıç bu eser.
(III) Çektiği fiziksel acıları, bunalımlarını, çocuk-
luğunun saf sevincini, hayal kırıklıklarını, inancı-
nı, aşkını, kıskançlıklarını, kederini okuyorsunuz.
(IV) Beni en çok etkileyen Christy Brown'un, engel-
lerini aşarak kendisini bir kahraman ya da mağdur
olarak sunmak yerine olduğu gibi, iyisiyle kötüsüyle
bir insan olarak ortaya koymasıdır.
Bu metinde numaralanmış cümlelerin hangisin-
de kitabın üslubundan bahsedilmiştir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Ankara Yayıncılık 5. (1) Çok anlaşılır ve sürükleyici bir dille yazılmış olan roman, özellikle çocuk ve gençlere çok şey katabilir. (II) Engellilerin, hastaların, kendileri gibi olmayanların mücadelesini anlamaları ve eş du- yum kurabilmeleri için iyi bir başlangıç bu eser. (III) Çektiği fiziksel acıları, bunalımlarını, çocuk- luğunun saf sevincini, hayal kırıklıklarını, inancı- nı, aşkını, kıskançlıklarını, kederini okuyorsunuz. (IV) Beni en çok etkileyen Christy Brown'un, engel- lerini aşarak kendisini bir kahraman ya da mağdur olarak sunmak yerine olduğu gibi, iyisiyle kötüsüyle bir insan olarak ortaya koymasıdır. Bu metinde numaralanmış cümlelerin hangisin- de kitabın üslubundan bahsedilmiştir? A) I. B) II. C) III. D) IV.
6. (1) Karikatür, ele aldığı konuları komik veya iğneleyi-
ci olması için abartan ve çarpıtan resim türüdür.
(II) Edebiyattaki abartılı ve çarpıtıcı betimlemelerin
aynı amaca yönelik olarak çizim formatında kullant-
masıdır. (III) Basında karikatürler sosyal ve siyasi
eleştiri yapmak için sıklıkla kullanılır. (IV) Ayrıca tüm
dünyada bu amaçla düzenli olarak yayımlanan der-
gi ve gazeteler mevcuttur.
Bu metin kaç numaralı cümleden itibaren ikinci
bir paragrafa ayrılabilir?
AY
e 111
BNL
D) TV
Ortaokul Türkçe
Paragraf
6. (1) Karikatür, ele aldığı konuları komik veya iğneleyi- ci olması için abartan ve çarpıtan resim türüdür. (II) Edebiyattaki abartılı ve çarpıtıcı betimlemelerin aynı amaca yönelik olarak çizim formatında kullant- masıdır. (III) Basında karikatürler sosyal ve siyasi eleştiri yapmak için sıklıkla kullanılır. (IV) Ayrıca tüm dünyada bu amaçla düzenli olarak yayımlanan der- gi ve gazeteler mevcuttur. Bu metin kaç numaralı cümleden itibaren ikinci bir paragrafa ayrılabilir? AY e 111 BNL D) TV
3. Mevlam yaratmış / eşsiz sanatmış / yapmış
donatmış/bin bir cisimden
Eşsiz sanatmış / yapmış donatmış / bin bir
cisimden / farksız resimden
Yapmış donatmış / bin bir cisimden / farksız
resimden / duydum Rasim'den
Bu dörtlükte her dizenin eğik çizgilerle
gösterilen ilk bölümleri yukarıdan aşağıya
okuduğunda birinci dizeyi, ikinci bölümleri
ikinci dizeyi, üçüncü bölümleri ise üçüncü
dizeyi oluşturmaktadır.
Buna göre dörtlüğün son dizesi
aşağıdakilerden hangisinde doğru
verilmiştir?
A) Bin bir cisimden / farksız resimden /
duydum Rasim'den / devran yalanmış
B) Mevlam yaratmış / eşsiz sanatmış /
yaprak donatmış / devran yalanmış
C) Eşsiz sanatmış/yapmış donatmış / bin
bir cisimden/duydum Rasim'den
D) Yapmış donatmış / bin bir cisimden /
farksız resimden / duydum Rasim'den
CIERESİ
Ortaokul Türkçe
Paragraf
3. Mevlam yaratmış / eşsiz sanatmış / yapmış donatmış/bin bir cisimden Eşsiz sanatmış / yapmış donatmış / bin bir cisimden / farksız resimden Yapmış donatmış / bin bir cisimden / farksız resimden / duydum Rasim'den Bu dörtlükte her dizenin eğik çizgilerle gösterilen ilk bölümleri yukarıdan aşağıya okuduğunda birinci dizeyi, ikinci bölümleri ikinci dizeyi, üçüncü bölümleri ise üçüncü dizeyi oluşturmaktadır. Buna göre dörtlüğün son dizesi aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir? A) Bin bir cisimden / farksız resimden / duydum Rasim'den / devran yalanmış B) Mevlam yaratmış / eşsiz sanatmış / yaprak donatmış / devran yalanmış C) Eşsiz sanatmış/yapmış donatmış / bin bir cisimden/duydum Rasim'den D) Yapmış donatmış / bin bir cisimden / farksız resimden / duydum Rasim'den CIERESİ
1, 2, 3 ve 4. soruları aşağıdaki metne go
Masallan sever misiniz? Eminim seversiniz. Sahi kim sevmez ki? Yatmadan önce annemizin okudu
ğu, kimi zaman babaannemizle koyun koyuna bir yer yatağına kıvrılmışken kulağımıza fısıldanan be
parça umuttur masal. Kötülerin eninde sonunda yenildikleri, iyilerin muhakkak sonsuza kadar mut
yaşadıkları bir evrene aittir onlar. Belki de bu keskin iyimserlik sebebiyle yaşımız ilerledikçe bize
gerçeklikten uzak ve çocukluğa ait görünmeye başlar masallar. Peki, size bu masalların her birinin
gerçek bir hayat hikâyesine dayandığını söylesem?
1800'lerin başında Jacob ve Wilhelm Grimm, nam-ı diğer Grimm Kardeşler, sonu bilinmeyen çoğu
yaşam deneyimini bir araya getirdi ve ortaya hepimizin yakından bildiği o müthiş derleme çıkti: Grimm
lemek ve koruma altına almaktı. Derlemelerinin ilk hâli gerçek ve ürkütücü olaylara dayanıyordu.
Masallan. Grimm Kardeşlerin aslında yaptıkları şey unutulmaya yüz tutmuş Alman söylencelerini der.
Fakat Grimm Kardeşler yine de bu olaylara daha pozitif bir pencereden bakmayı tercih ettiler ve bu
söylenceleri yeniden yorumladılar. Bu doğrultuda kendilerine öncü kabul ettikleri isim, peri masallar-
nın babası kabul edilen ve meşhur bal kabağından arabanın da yaratıcısı olan Fransız yazar Charles
tişkinlere hitap eden metinlerdi. Ne de olsa takvimler henüz 17. yüzyılı gösteriyordu ve çocuk ede-
Perrault'tu. Perrault'un kaleme aldığı masallar da gerçek hadiselere dayanıyordu ve çoğunlukla ye
biyatından bahsetmek pek de mümkün değildi doğrusu. Çoğu, gerçek hayat hikâyelerine dayanan
ve 17. yüzyıldan günümüze daha pozitif, daha hayalci ve daha çocuksu bir hâl kazandı bu masallar.
1. Bu metnin ikinci paragrafında aşağıdaki-
Verden hangisine değinilmemiştir?
Grimm Kardeşlerinin Alman edebiyatının
ünlü temsilcileri olduğuna
Masalların ilk ne zaman ortaya çıktığına
Grimm Masalları'nın derleme ürünü
olduğuna
Grimm Kardeşlerin söylenceler üzerinde
değişim yaptığına
A
2. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi
çıkarılamaz?
A) Masallar, insanlara gerçekleşeceği
düşünülen şeyler vadeder.
Masallarda daima iyiler kazanır, kötüler
kaybeder.
Masallarının hepsi gerçek bir öyküye
dayanır.
D) Masallar sadece çocukken okunmalıdır.
ONE PORAGRAFIN SİFRESİ
3. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
L
ve yönlen
şehirlerinin tas
lerden oluşm
insanda bu
yanı sıra, bu
yapılanması
gücün bir ne
konusu şeh
mekânı pay
gelirli vata
meskenler
olduğu ar
228
A Her ülkenin ünlü bir masalcısı vardır.
B) Grimm Kardeşlerin söylenceleri evrensel
nitelikler taşır.
C Masal anlatımında anne ve
büyükannelerin önemi yadsınamaz.
D) Grimm Kardeşler, masallarını başka
dillere de çevirmiştir.
B
4. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi
çıkarılamaz?
A) Grimm Kardeşlerin etkilendiği yazar
vardır.
Bu parça
değinilm
A) Insa
ileti
B) Grimm Kardeşler yetişkinlere de hitap
eden masallar yazdı.
Peri masallarının üstadı Charles
Perrault'tur.
D) Grimm Kardeşler olumlu düşünceden
yanadır.
B) Me
ola
C) M
y
D)
Ortaokul Türkçe
Paragraf
1, 2, 3 ve 4. soruları aşağıdaki metne go Masallan sever misiniz? Eminim seversiniz. Sahi kim sevmez ki? Yatmadan önce annemizin okudu ğu, kimi zaman babaannemizle koyun koyuna bir yer yatağına kıvrılmışken kulağımıza fısıldanan be parça umuttur masal. Kötülerin eninde sonunda yenildikleri, iyilerin muhakkak sonsuza kadar mut yaşadıkları bir evrene aittir onlar. Belki de bu keskin iyimserlik sebebiyle yaşımız ilerledikçe bize gerçeklikten uzak ve çocukluğa ait görünmeye başlar masallar. Peki, size bu masalların her birinin gerçek bir hayat hikâyesine dayandığını söylesem? 1800'lerin başında Jacob ve Wilhelm Grimm, nam-ı diğer Grimm Kardeşler, sonu bilinmeyen çoğu yaşam deneyimini bir araya getirdi ve ortaya hepimizin yakından bildiği o müthiş derleme çıkti: Grimm lemek ve koruma altına almaktı. Derlemelerinin ilk hâli gerçek ve ürkütücü olaylara dayanıyordu. Masallan. Grimm Kardeşlerin aslında yaptıkları şey unutulmaya yüz tutmuş Alman söylencelerini der. Fakat Grimm Kardeşler yine de bu olaylara daha pozitif bir pencereden bakmayı tercih ettiler ve bu söylenceleri yeniden yorumladılar. Bu doğrultuda kendilerine öncü kabul ettikleri isim, peri masallar- nın babası kabul edilen ve meşhur bal kabağından arabanın da yaratıcısı olan Fransız yazar Charles tişkinlere hitap eden metinlerdi. Ne de olsa takvimler henüz 17. yüzyılı gösteriyordu ve çocuk ede- Perrault'tu. Perrault'un kaleme aldığı masallar da gerçek hadiselere dayanıyordu ve çoğunlukla ye biyatından bahsetmek pek de mümkün değildi doğrusu. Çoğu, gerçek hayat hikâyelerine dayanan ve 17. yüzyıldan günümüze daha pozitif, daha hayalci ve daha çocuksu bir hâl kazandı bu masallar. 1. Bu metnin ikinci paragrafında aşağıdaki- Verden hangisine değinilmemiştir? Grimm Kardeşlerinin Alman edebiyatının ünlü temsilcileri olduğuna Masalların ilk ne zaman ortaya çıktığına Grimm Masalları'nın derleme ürünü olduğuna Grimm Kardeşlerin söylenceler üzerinde değişim yaptığına A 2. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Masallar, insanlara gerçekleşeceği düşünülen şeyler vadeder. Masallarda daima iyiler kazanır, kötüler kaybeder. Masallarının hepsi gerçek bir öyküye dayanır. D) Masallar sadece çocukken okunmalıdır. ONE PORAGRAFIN SİFRESİ 3. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? L ve yönlen şehirlerinin tas lerden oluşm insanda bu yanı sıra, bu yapılanması gücün bir ne konusu şeh mekânı pay gelirli vata meskenler olduğu ar 228 A Her ülkenin ünlü bir masalcısı vardır. B) Grimm Kardeşlerin söylenceleri evrensel nitelikler taşır. C Masal anlatımında anne ve büyükannelerin önemi yadsınamaz. D) Grimm Kardeşler, masallarını başka dillere de çevirmiştir. B 4. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Grimm Kardeşlerin etkilendiği yazar vardır. Bu parça değinilm A) Insa ileti B) Grimm Kardeşler yetişkinlere de hitap eden masallar yazdı. Peri masallarının üstadı Charles Perrault'tur. D) Grimm Kardeşler olumlu düşünceden yanadır. B) Me ola C) M y D)