Paragraf Soruları

1. Zihnimizde hiçbir görüntüsü kalmamış şeyleri hatırla- yamayız ama bazen bir iz, bir imge ne bileyim bir şey- ler onları kör kuyunun derinliğinden çıkarıp netleştirir. Yazmak da bunu kolaylaştırır. (Kalemin sihirli gücü bu olsa gerek.) Yazı, fotoğraf gibi hafızaya yardım eder; geçmişin sandığında biriktirdiğimiz anıları ortaya çıka rir. Bernard Russell "Hafıza bir görüntü ister." diyor. Toplumlar için de görüntüyü edebiyat veriyor biriktirdi- ği hikâyelerle. Bu metnin konusu aşağıdakilerden hangisidir? A) Edebiyatın toplum hafızasında görüntü rolü üstlenmesi B) Geçmişi hatırlamak için fotoğraflara bakılması C) Edebiyat ve fotoğrafçılık sanatının iç içe olması D) Kalemin sihirli gücünün yazmayı kolaylaştırması

TÜRKÇE 1. TEST Genel Tekrar 1 ve 3. soruları metne göre cevaplayınız. Mutluluk, en basit hâliyle "memnun olabilme kabiliyeti"dir. Memnun olabilme yetisi varsa insan elindekinden bağımsız "memnun ve doygun" olmayı bilecektir. Memnun olabilme kapasitesi yoksa ve hep daha fazlasını istiyorsa zaten elin- de olanı hep bir eksik bulacaktır. (1) Denizi de olsa kabi dol- mayacaktır. Çünkü "daha" doldurulması imkânsız, dipsiz bir yutaktır. (II) "Kusursuz olma" şiddetine maruz kalan ya da kendini maruz bırakan her insan yarım oluyor ve doy- gunluğu hep yarım kalıyor. (III) Çünkü insanın sahip olduk- ları artsa da sahip olmak istedikleri de aynı hızla arttığı için oran hiç değişmiyor; hep yarım, hep yarım... Sayılardan bağımsız, bütün yarımlıklar birbirine benziyor. (IV) Bir kaşık suyla dolup taşan kabımız, şimdilerde denizi az buluyor, çoğumuz okyanusun peşinde... 1. Metinde asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Hep daha fazlasını isteyerek kusursuz bir mutluluk ara- yışında olan insanoğlu, bu doyumsuzluğuyla mutluluğu iskalamaktadır. B) Mutluluk, başarı üzerine kurulduğu zaman asla inşaatı tamamlanmayan bir bina gibi hep yarım kalır. C) Sevgisiz büyüyen insanoğlu, içindeki sonsuz doyum- suzluk hissiyle ömrü boyunca mutluluğun peşinden koşsa da asla onu elde edemeyecektir. D) Yarım kalan her mutluluk, boğaza takılan kılçık gibi in- sanı huzursuz eder çünkü insan yaradılışı gereği tam olanı arzular. 2. Metin paragraflara ayrılmak istenirse numaralanmış cümlelerin hangileriyle yeni paragraflara başlanabilir? A) I ve III C) III ve IV B) II ve IV D) II ve IV 3. IV. numaralı cümlede aşağıdakilerden hangisi vardır? A) Olasılık BŞaşkınlılı CLO SINAV YAYINLARI 4. Holla çalıs ve p çalıs ekm Çin' çok güz mis kull çes kur yap ya dir Bu 1/ 111. V ya A) 5. Im ar n

3. Dinle sana bir nasihat edeyim Hatırdan, gönülden geçici olma Yiğidin başına bir iş gelince Onu yâd ellere açıcı olma Mecliste arif ol, kelami dinle El iki söylerse sen birin söyle Elinden geldikçe sen eylik (iyilik) eyle Hatıra dokunup yıkıcı olma Aşağıdaki atasözlerinden hangisi bu dizelerdeki öğütlerden herhangi biriyle ilgili değildir? A) Alim unutmuş, kalem unutmamış. C) Kötülük her kişinin kârı, iyilik er kişinin kârı. B) Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz D) Söz gümüşse sükût altındır.

12. Afrika'da çalışan Batılı bir antropolog, kabilelerden birindeki çocuklara bildik bir oyunu oynamayı önerir. Oyun şöyledir: Antropolog ağacın altına çeşitli meyveler koyar ve meyvelere ilk ulaşanın oyunu kazanaca- ğını söyler. Ödül, meyveleri yemek olacaktır. Ancak antropoloğun "Hadi!", demesiyle beklenmedik bir şey olur. Bütün çocuklar el ele tutuşur, koşup ağacın altına varırlar ve hep beraber meyveleri yemeye başlarlar. Antropolog neden böyle yaptıklarını sorduğunda ise şu cevabı verirler: Bunun adı ubuntu. Bu metne göre aşağıdakilerden hangisi "ubuntu" felsefesiyle ilgili çıkarılabilecek bir sonuç değildir? A) Herkes bir bütünün parçasıdır. B) Bir kişinin üzüntüsü, kabilenin üzüntüsüdür. V C) Mutluluk, birlikte elde edilecek bir kazançtır. V D) Rekabet, topluluk hâlinde yaşamayı zorlaştıran bir duygudur. X

1. Taş devrinden kalma bir duvar Onunla bir yaşta ihtiyar çınar Aşağıdakilerin hangisinde "bir" sözcüğü dizede altı çizili "bir" sözcüğünün anlamıyla kullanılmıştır? A) Bir araba için bu kadar çok masrafa değer mi? B) Düğünde kuzenimle giydiğimiz elbiseler bir olmuştu. C) Öyle bir sunum yapacağım ki herkesin ağzı açık kalacak. D) Beni bu konuda bir senin anlayacağını biliyordum.

3. Dinle sana bir nasihat edeyim Hatırdan, gönülden geçici olma Yiğidin başına bir iş gelince Onu yâd ellere açıcı olma 4. Mecliste arif ol, kelami dinle El iki söylerse sen birin söyle Elinden geldikçe sen eylik (iyilik) eyle Hatıra dokunup yıkıcı olma Aşağıdaki atasözlerinden hangisi bu dizelerdeki öğütlerden herhangi biriyle ilgili değildir? A) Alim unutmuş, kalem unutmamış. Kötülük her kişinin kârı, iyilik er kişinin kârı. Süt beyaz bir martıyım açıklarda B) Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz. D) Söz gümüşse sükût altındır.

2. Uzun yıllar boyunca insanlar ellerini kullanarak yani dokunarak bilgisayarlarla ve makinelerle etki- leşim kurdu. Ancak bu tür bir etkileşim sınırlıydı ve bu sınırın ötesine geçmek için çok çeşitli çalış- malar yapıldı. Yıllar içerisinde insan-bilgisayar ve insan-makine etkileşimlerini daha sezgisel hâle getirmek amacıyla konuşma, mimik ve hareket gibi diğer iletişim yöntemlerini kullanabilecek tekno- lojiler geliştirmek için pek çok girişimde bulunuldu. Sonuç olarak ses ya da hareketle bilgisayar ve makinelere komutlar vermek ve onları kullanabilmek günümüz teknolojileri ile mümkün hâle geldi. Aşağıdakilerden hangisi bu metindeki sözcük veya söz gruplarından herhangi birinin an- lamını karşılamaz? A) Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü B) Birbirini karşılıklı olarak etkileme işi in C) Sınırı olan, bir sınırla ayrılmış olan, hudutlu D) Yüz, el, kol hareketleriyle düşünceyi anlatma sanatı

3. • Yakın bir zaman içerisinde, insanlığın temel problemleri sıralamasında 1. sırada enerji, 4. sırada çevre yer alacaktır. Nanotek- nolojinin enerjinin verimli kullanılmasında, depolanmasında ve üretilmesinde uygulama alanları vardır. Nanoteknolojik olarak üretilen otomobiller, daha az yakıt harcayacağı için çevreyi az kirletecek ve daha az masraflı olacaktır. • Nano ölçekte elektronik devre elemanlarının üretilmesiyle bilgisayarların mimari tasarımında değişiklikler meydana gelecek- tir. Nanoteknoloji sayesinde nano ölçekteki devre elemanları daha az enerji ile üretildiğinden bu bilgisayarlar hem daha eko- nomik hem de daha küçük olacaktır. Proteinler, protein kompleksleri, dokular, kromozomlar, lipitler, karbonhidratlar, nano ölçekteki malzemelere örnek olarak gös- terilebilir. Nano ölçekteki aygıtlar sayesinde hastalıkların teşhisi ve tedavisinde yeni yöntemler geliştirilecektir. Bu sayede ha- sar görmüş sinir hücreleri onarılabilecek, hastalıklı yapılar yok edilebilecektir. Nanoteknolojinin kullanımı hastalıkların daha he- saplı bir şekilde tedavi edilmesini sağlayacaktır. Bu üç metinden çıkarılabilecek ortak sonuç aşağıdakilerden hangisidir? ● Nanoteknolojik ürünler çevrenin korunmasına katkı sağlayacaktır. Nanoteknoloji ile daha kısa zamanda daha çok enerji elde etmek mümkün olacaktır. C) Nanoteknoloji sayesinde insanlar ürün ve hizmetlere daha ucuza ulaşabilecektir. Nanoteknolojik ürünler hem daha sağlam hem de daha az yer kaplamaktadır.

4. kur sortute inly Ali, Ayça, Ayla, Mehtap ve Melih adlı beş genç; ana sınıfından beri aynı okullarda okudular. Liseyi bitirdiler, universite sınavına girdiler. Beş arkadaştan üçü hukuk fakültesine, ikisi işletme fakültesine girdi. Ayla ile Ali aynı fakültede okuyorlar. Melih ve Mehtap ise farklı fa. kültelere gittiler. Şarküteri, kuru gid porpu SINAN KUZUCU YAYINLARI Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesinlik le doğrudur? Ali Ayca Ayba A) Ayla, işletme fakultesindedir. By Mehtap, hukuk fakültesindedir. CAli, işletme fakültesindedir. D) Ayça, işletme fakültesindedir. mbch

5. ■ Bundan dolayı kırmızı başlıklı kız onu çok severmiş. 3 ■ Ninesinin evine doğru yola koyulmuş.. ■ Bir gün ailesine haber vermeden evden çıkmış. 1. ■ Kırmızı başlıklı kız; ailesinin sözünden çı- kan, yaramaz mı yaramaz bir çocukmuş. Bu cümleler olayların oluşuna göre sıra- landığında "Ninesi, kırmızı başlıklı kızı sü- rekli şımartırmış; ona şekerler verir, patates kızartması yedirirmiş." cümlesi baştan ka- çıncı sırada yer almalıdır? A) 2 B) 3 C) 4 - D) 5 Türkçe Soruları Çantada

ende Ahr şlao priliyle rucu aş Dicias C) Betimlemelerden faydalanilmisti Benzetme yapılmıştır. Makineler mi duyguları, yoksa duygular mı makineleri yok edecek? Bu soru uzun zaman önce Samuel Butler tarafından Erewhon'da ortaya atılmış ve makine imparatorluğunun büyümesiyle de gittikçe daha güncel bir hâl almıştır. Bu soru, makinelerle duygular arasında bir karşıtlık olduğu düşüncesine dayanır. Ancak makineler ile duygular arasında neden bir karşıtlık olması gerektiği sorusunun yanıtı açık değildir. Temel olarak ben böyle bir karşıtlığın olduğu düşüncesinde değilim. Beni asıl korkutan gün geçtikçe gelişen ve daha korkutucu hâle gelen yapay zeka teknolojisi, Yapay zekânın bir gün insanlığın yerini alacağı düşüncesi beni ürpertmeye yetiyor. Bu metnin anlatımıyla ilgili, 1. Karşılaştırmaya yer verilmiştir. II. Tartışmacı anlatıma başvurulmuştur. III. Tanık göstermeden yararlanılmıştır. IV. Tanımlama yapılmıştır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? Ave II. -OH-ve.lll -D) IIl ve IV 5. Yapılan bir çalışma sonucunda yeni bir karides türü keşfedildi. Panama'nın Büyük Okyanus kıyılarında yaşayan bu karidesin büyük pembe bir kıskacı var. Karides bu kıskacını açıp kapatarak kendi türünün diğer örneklerine göre daha şiddetli bir ses çıkarıyor. Bu sesin ona büyük yararları var: Yakındaki küçük balıklan sersemletmek ve tehlikeli yaratıkları korkutmak. Karidesi keşfeden araştırmacılar ona "Synalpheus pinkşoydi" adını vermişler. Bu adı verirken de hayranı oldukları bir müzik grubu olan Pink Soyd'dan esinlenmişler. Bu metnin anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

_dır. verleri zıları: con'da doğal . Ob- turist Meke makta. 13. I. Uzay çiftçiliği yapan Uluslararası Uzay İstasyo- nu astronotları sayesinde yaşam alanlarımız- daki hava artık daha temiz. II. Çünkü bu gaz, kapalı ortamda bitkilerin hızlıca çürümesine ve solmasına yol açıyordu. III. Bugün bu aygıt evlerde, hastanelerde ve otel- lerde sıklıkla karşımıza çıkıyor. IV. Meyve ve sebze yetiştiren astronotlar, bitkilerin ürettiği etilen adlı gazdan kurtulmanın yollarını aradı. V. Araştırmacıların geliştirdiği etilen temizleyici aygıtın aynı zamanda havadaki hastalık yapa- bilen küçük canlıları ve tozu da temizleyebildi- ği anlaşılınca günlük yaşama uyarlanması çok zaman almadı. Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir metin oluşturulmak istenirse sıralama aşağıdakiler- den hangisi olur? A) I-IV-II - V - III C) IV-III - V - II - I 8KDS221-2 B) III - II - I - IV - V D) V-|- |||- ||-|V 14. 5

3. Saksağan Saksağan ülkemizin hemen her yerinde yaygın olarak görülür. Kuyruğu çok uzundur. Uzaktan siyah gibi görünen tüyleri yanardönerdir yani hareket ettikçe yeşil, mavi, mor renklerde parlar. Park ve bahçelerde, tarım alanlarında, seyrek ağaçlı ve çalılık alanlarda yaşar. Küçük karga Küçük karga en küçük karga türüdür. Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinin sahil kesimleri dışında ülkemizin hemen her yerinde görülür. Yerleşim yerlerinde, park ve bahçelerde, tarım alanlarında, kayalıklarda yaşar. Yukandaki metinlerde Türkiye'de yaşayan bazı kuş türleri hakkında bilgi verilmiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu iki metindeki cümlelerin ortak özelliğidir A) Öznel anlatıma başvurulması C) Nesnel anlatımdan yararlanması B) Amaç sonuç ilişkisine yer verilmesi D) Örnekleme yapılması

Mozaik Yayınları Genotipi bilinmeyen iki bezelyenin çaprazlanması sonucu çiçek rengi bakımından üç farklı genotip elde ediliyor. Buna göre çaprazlanan bezelyelerin genotipleri aşağıdakilerden hangisidir? (Mor çiçek aleli beyaz çiçek aleline baskındır.) A) Beyaz çiçekli x Heterozigot mor çiçekli B) Homozigot mor çiçekli x Heterozigot mor çiçekli C) Heterozigot mor çiçekli x Heterozigot mor çiçekli D) Homozigot mor çiçekli x Beyaz çiçekli 1.Ders Denemesi

an le 3100 Tob! 6. Kimi denizanası türleri yalnızca birkaç saat ya- şarken kimisi aylarca yaşamını devam ettiriyor. --- bundan daha ilginç olanı Akdeniz'de ya- şayan ve "ölümsüz denizanası" adıyla bilinen bir denizanası türünün durumu. Bu denizana- si üreme döneminden sonra ölmüyor. - - kendini bir tür "bebeklik" dönemine döndürü- yor. - - - - belirli bir yaşam süresi yok ve biyo- lojik olarak ölümsüz kabul ediliyorlar. Bu parçada boş bırakılan yerlere düşünce- nin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? eural AVE A) Fakat - Hatta - Ne var ki B) Hatta - Ayrica - Bu yüzden (C) Ancak - Hatta - Bu nedenle D) Ama - Hatta - Buna rağmen

1 8. Macera romanlarının usta ismi, neredeyse bütün eserlerinde okuru bilinmez bir toz bulutunun içine sokup sonra da okura sütliman bir tablo sunarak onu şaşırtmayı başarıyor. Bu cümlede sözü edilen yazarla ilgili; 1. okurlarını bir bilinmezlik içine çekerek sürükle- diği, II. merak unsurunu tüm eserlerinde belli bir dozun altında tuttuğu, $9 III. macera romanı türünde başarılı olduğu ifadelerinden hangileri çıkarılabilir? B) Yalnız III A) Yalnız I C) I ve II D) I ve III 8KDS20221-2 by si 3