Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragraf Soruları

D)
17. Aşağıda, bir öykü kitabının 19 ve 20. sayfalarında yazanlar verilmiştir
Sayfa 19
A)
Yoluma çıkan ilk lokantaya girdim.
Karnımı doyurup tam masadan
kalkarken yaşlı bir teyze ve dede
gördüm kapıda. Teyze çekinerek
"Bizim yemek hakkımız hâlâ var
mı?" diye sordu garsona. Garson
başını kasadaki arkadaşına çevirdi
ve kasadaki arkadaşı "Bitti." diye
işaret etti.
Sayfa 18
Sabahtan beri hastanedeydik. Tahlil
vereceğim için kahvaltı yapmamıştım.
Kurt gibi acıkmak deyimiyle anlatılmak
isteneni, yaşayarak öğrenmiş bir
hâldeydim.
B
Sayfa 18
O sabah karnımı güzelce doyurup
temiz hava almak için dışarı çıktım.
Kısa bir yürüyüşün ardından canım
bol köpüklü bir kahve çekti.
Sayfa 18
Hazır sofraya oturduğum için mi, sofrayı
kaldırma derdinin olmayışından mi
bilmem ama dışarda yemek yemek bana
büyük keyif verir. İşte bugün de o keyfi
yaşayacağım.
Anlam bütünlüğü dikkate alındığında kitabın 18 ve 21. sayfalarında yazanlar aşağıdakilerin hangisinde bir
arada verilmiş olabilir?
Sayfa 18
Bu sabah iki saat boyunca hiç durmadan
hızlı hızlı yürüdüm. Yorgunluk
hissetmedim ama şu an açlık boyutumu
ifade edemeyecek bir hâldeyim.
B
5
Sayfa 20
Garsonsa teyzeye dönüp. "Daha
çok varmış teyze." dedi. Artık kendi
cebinden mi ödeyecekti, ne yapa-
caktı bilmiyorum. Dâhil olup teyze-
yi dedeyi belki de garsonu mahcup
etmek istemedim. Sadece kalbime
birden merhamet üflendiğini
hissettim.
TURKCE
Sayfa 21
Vefanın tüm güzel duygulara kaynaklık
ettiğine bir kez daha şahit oldum.
Sayfa 21
Eşim, yaşlı çifte belli etmeden, onların
yemek haklarının devam etmesi için
bir miktar para bıraktı garsona.
Sayfa 21
O an eşimle göz göze geldik. Onun da
aynı şeyi düşündüğünü biliyorum. Tüm
sokak çocuklarını sıcacık bir çatı altında
toplamak...
Sayfa 21
Yaşlı çifti, onlara belli etmeden takip ettim.
Isimsiz erzak poşetlerini bırakacağım evin
kapısının nerede olduğunu artık
biliyordum.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
D) 17. Aşağıda, bir öykü kitabının 19 ve 20. sayfalarında yazanlar verilmiştir Sayfa 19 A) Yoluma çıkan ilk lokantaya girdim. Karnımı doyurup tam masadan kalkarken yaşlı bir teyze ve dede gördüm kapıda. Teyze çekinerek "Bizim yemek hakkımız hâlâ var mı?" diye sordu garsona. Garson başını kasadaki arkadaşına çevirdi ve kasadaki arkadaşı "Bitti." diye işaret etti. Sayfa 18 Sabahtan beri hastanedeydik. Tahlil vereceğim için kahvaltı yapmamıştım. Kurt gibi acıkmak deyimiyle anlatılmak isteneni, yaşayarak öğrenmiş bir hâldeydim. B Sayfa 18 O sabah karnımı güzelce doyurup temiz hava almak için dışarı çıktım. Kısa bir yürüyüşün ardından canım bol köpüklü bir kahve çekti. Sayfa 18 Hazır sofraya oturduğum için mi, sofrayı kaldırma derdinin olmayışından mi bilmem ama dışarda yemek yemek bana büyük keyif verir. İşte bugün de o keyfi yaşayacağım. Anlam bütünlüğü dikkate alındığında kitabın 18 ve 21. sayfalarında yazanlar aşağıdakilerin hangisinde bir arada verilmiş olabilir? Sayfa 18 Bu sabah iki saat boyunca hiç durmadan hızlı hızlı yürüdüm. Yorgunluk hissetmedim ama şu an açlık boyutumu ifade edemeyecek bir hâldeyim. B 5 Sayfa 20 Garsonsa teyzeye dönüp. "Daha çok varmış teyze." dedi. Artık kendi cebinden mi ödeyecekti, ne yapa- caktı bilmiyorum. Dâhil olup teyze- yi dedeyi belki de garsonu mahcup etmek istemedim. Sadece kalbime birden merhamet üflendiğini hissettim. TURKCE Sayfa 21 Vefanın tüm güzel duygulara kaynaklık ettiğine bir kez daha şahit oldum. Sayfa 21 Eşim, yaşlı çifte belli etmeden, onların yemek haklarının devam etmesi için bir miktar para bıraktı garsona. Sayfa 21 O an eşimle göz göze geldik. Onun da aynı şeyi düşündüğünü biliyorum. Tüm sokak çocuklarını sıcacık bir çatı altında toplamak... Sayfa 21 Yaşlı çifti, onlara belli etmeden takip ettim. Isimsiz erzak poşetlerini bırakacağım evin kapısının nerede olduğunu artık biliyordum.
TÜRKÇE
Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker, ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da
çapalardı. Dedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. O zamanlar dedem henüz sağdı.
Gitmeden önce de annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık. Nenem de sabahın erken
saatlerinde hayvanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Ben küçüktüm, ağabeyimle birlikte sağ-
lan hayvanları otlatmaya götürürdük.
16-Bu iki bölümde ifade edilenlerin, záman unsuruna ve anlamlarına göre uygun bir biçimde
birleştirilmiş hali aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
A) Ben küçüktür, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Gitmeden önce
de annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık. Nenern de sabahın erken saatlerinde hay-
vanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker; ilkbaharda
ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. O zamanlar dedem henüz sağdı. Dedemin
iş yükü de mevsimine göre değişirdi.
B)
O zamanlar dedern henüz sağdı. Dedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. Sonbaharda
tarlayı sürer, tohumları eker; ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. Ne-
nem de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Ben küçüktüm,
ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Gitmeden önce de annemin
hazırladığı azığı heybemize koyardık.
Nenem de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Ben küçük-
tüm, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Sonbaharda tarlayı sürer,
tohumları eker; ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bestan oprağını da çapalardı. O zamanlar
dedem henüz sağdı. Dedemin iş yükü de mevsimine gare değişirdi. Gitmeden önce de anne-
min hazırladığı azığı heybemize koyardık.
(D) bedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker;
ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. O zamanlar dedem henüz
sağdı. Ben küçüktüm, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Nenem
de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakım mı yapar, sütünü sağardı. Gitmeden önce de
annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık.
4
Ortaokul Türkçe
Paragraf
TÜRKÇE Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker, ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. Dedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. O zamanlar dedem henüz sağdı. Gitmeden önce de annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık. Nenem de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Ben küçüktüm, ağabeyimle birlikte sağ- lan hayvanları otlatmaya götürürdük. 16-Bu iki bölümde ifade edilenlerin, záman unsuruna ve anlamlarına göre uygun bir biçimde birleştirilmiş hali aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir? A) Ben küçüktür, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Gitmeden önce de annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık. Nenern de sabahın erken saatlerinde hay- vanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker; ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. O zamanlar dedem henüz sağdı. Dedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. B) O zamanlar dedern henüz sağdı. Dedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker; ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. Ne- nem de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Ben küçüktüm, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Gitmeden önce de annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık. Nenem de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakımını yapar, sütünü sağardı. Ben küçük- tüm, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker; ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bestan oprağını da çapalardı. O zamanlar dedem henüz sağdı. Dedemin iş yükü de mevsimine gare değişirdi. Gitmeden önce de anne- min hazırladığı azığı heybemize koyardık. (D) bedemin iş yükü de mevsimine göre değişirdi. Sonbaharda tarlayı sürer, tohumları eker; ilkbaharda ilaçlamalarını yapar, bostan toprağını da çapalardı. O zamanlar dedem henüz sağdı. Ben küçüktüm, ağabeyimle birlikte sağılan hayvanları otlatmaya götürürdük. Nenem de sabahın erken saatlerinde hayvanların bakım mı yapar, sütünü sağardı. Gitmeden önce de annemin hazırladığı azığı heybemize koyardık. 4
"Soğuk hava iliklerimize kadar işlemişti. Adım-
larımız, yerdeki buz kristallerini çatırdatıyordu.
Beyaz gelinliği andıran dağlardan esen rüzgâr-
lar burayı yaşanmaz kılıyordu. Bu şehrin neden
dağlar arasında kurulduğuna bir türlü anlam
veremiyordum."
11-Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak hangisi
söylenemez?
A) Farklı duyulardan yararlanılmıştır.
B Benzetme söz sanatına başvurulmuştur.
Cinsana ait nitelikler doğaya aktarılmıştır.
D) Bir durum abartılarak anlatılmıştır.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
"Soğuk hava iliklerimize kadar işlemişti. Adım- larımız, yerdeki buz kristallerini çatırdatıyordu. Beyaz gelinliği andıran dağlardan esen rüzgâr- lar burayı yaşanmaz kılıyordu. Bu şehrin neden dağlar arasında kurulduğuna bir türlü anlam veremiyordum." 11-Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak hangisi söylenemez? A) Farklı duyulardan yararlanılmıştır. B Benzetme söz sanatına başvurulmuştur. Cinsana ait nitelikler doğaya aktarılmıştır. D) Bir durum abartılarak anlatılmıştır.
Ei
S
EM
9
Z
2
S
5
B
B
11-12. soruları aşağıdaki metne göre yanıtlayınız.
Kelime kuyumcusuyum ben, kelimeleri çok iyi tanırım.
Kimi sakin ve sessiz kimi çok hareketlidir;
yıllar önce yaban ellerden kopup gelmişi de var,
ağzı henüz süt kokanı da. Hele bazıları var ki
||
birkaç kelimeyle değil yan yana gelmek, aynı
cümlede olmak bile istemezler. Bazıları da var ki yan
yana olmaktan duydukları huzuru, tüm şiir boyunca
yaşatırlar. Bir şair olarak bütün bu iniş, çıkış, dağılış ve
bazen de toplanışlarla uğraşır ama eninde sonunda
hepsini bana özgü bir düzene sokarım. Şiirlerimde
uyumu severim ama zıtlıklara da yer veririm. Tıpkı
kavuşmayı arzulayıp onun bir türlü gerçekleşmesini
istememek gibi...
11. Şair; bu metindeki numaralandırılmış ifadelerle,
kelimelerin hangi özelliklerini anlatmak istemiştir?
A) Uzun zamandır
atasözü olarak
kullanılmaları
B)
Yabancı dillerden
dilimize giren eski
bir sözcük olmaları
TÜRKÇE
C) Nesnel yargı ifade
eden cümlelerde
kullanılmaları
D) Çok anlamlı bir
nitelik taşımaları
11
Atasözü niteliği
taşımamaları
Dilimize
kazandırılmış yeni
bir sözcük olmaları
Öznel yargı ifade
eden cümlelerde
kullanılmaları
Tek bir anlam ifade
edecek şekilde
kullanılmaları
12. Bu şairle ilgili aşağıdakilerden hangisine
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Ei S EM 9 Z 2 S 5 B B 11-12. soruları aşağıdaki metne göre yanıtlayınız. Kelime kuyumcusuyum ben, kelimeleri çok iyi tanırım. Kimi sakin ve sessiz kimi çok hareketlidir; yıllar önce yaban ellerden kopup gelmişi de var, ağzı henüz süt kokanı da. Hele bazıları var ki || birkaç kelimeyle değil yan yana gelmek, aynı cümlede olmak bile istemezler. Bazıları da var ki yan yana olmaktan duydukları huzuru, tüm şiir boyunca yaşatırlar. Bir şair olarak bütün bu iniş, çıkış, dağılış ve bazen de toplanışlarla uğraşır ama eninde sonunda hepsini bana özgü bir düzene sokarım. Şiirlerimde uyumu severim ama zıtlıklara da yer veririm. Tıpkı kavuşmayı arzulayıp onun bir türlü gerçekleşmesini istememek gibi... 11. Şair; bu metindeki numaralandırılmış ifadelerle, kelimelerin hangi özelliklerini anlatmak istemiştir? A) Uzun zamandır atasözü olarak kullanılmaları B) Yabancı dillerden dilimize giren eski bir sözcük olmaları TÜRKÇE C) Nesnel yargı ifade eden cümlelerde kullanılmaları D) Çok anlamlı bir nitelik taşımaları 11 Atasözü niteliği taşımamaları Dilimize kazandırılmış yeni bir sözcük olmaları Öznel yargı ifade eden cümlelerde kullanılmaları Tek bir anlam ifade edecek şekilde kullanılmaları 12. Bu şairle ilgili aşağıdakilerden hangisine
12. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde "-ce/-ca" eki
"göre" edatının yerini tutmuştur?
A) Kardeşçe yaşamak varken bu kavga niye?
B) Usulca sandalyesinden kalktı ve pencereye yanaştı.
C) Saatlerce burada beklemekten sıkıldım.
D) Bu tabloda sence de bir anormallik yok mu?
Ortaokul Türkçe
Paragraf
12. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde "-ce/-ca" eki "göre" edatının yerini tutmuştur? A) Kardeşçe yaşamak varken bu kavga niye? B) Usulca sandalyesinden kalktı ve pencereye yanaştı. C) Saatlerce burada beklemekten sıkıldım. D) Bu tabloda sence de bir anormallik yok mu?
in, kimse
sayın.
akılan yer-
perdesidir
6
11. Azıcık hırs ve bencillik dahi kudreti ----, bilgiyi cehale
merhametsizliğe, anılığı ---- dönüştürerek kişiliği boz
Aşağıdakilerden hangisi bu metinde boş bırakılan ye
lerden herhangi birine getirilemez?
A) pencilliğe
C) acizliğe
2.
B pisliğe nh
D) şefkati
Nu
turulc
A) II.
1.
11.
IV.
V
VI
V
M
Ortaokul Türkçe
Paragraf
in, kimse sayın. akılan yer- perdesidir 6 11. Azıcık hırs ve bencillik dahi kudreti ----, bilgiyi cehale merhametsizliğe, anılığı ---- dönüştürerek kişiliği boz Aşağıdakilerden hangisi bu metinde boş bırakılan ye lerden herhangi birine getirilemez? A) pencilliğe C) acizliğe 2. B pisliğe nh D) şefkati Nu turulc A) II. 1. 11. IV. V VI V M
TÜRKÇE
5. Hayvanlar, vücut sıcaklıklarını belirli bir aralıkta
tutmak için enerjiye gereksinim duyar. Bu enerjiyi de
besinlerden elde eder. Havalar soğudukça hayvanlar
için besin bulmak yani yeterli enerji kaynağına erişmek
zorlaşır. Bu da onların vücut sıcaklıklarını sabit
tutmakta zorlanacakları anlamına gelir. Bu durum,
tüm hayvanlar için geçerlidir. Bazı hayvanlarda, bu
olumsuzluklarla baş edebilmelerini sağlamak için
devreye giren ve kış uykusu olarak da bilinen bir süreç
vardır. Bu süreçte, çoğunlukla hareketsiz bir biçimde
günlerce kalabilen bu hayvanların yaşamsal faaliyetleri
de neredeyse durur. Bundan dolayı hayvanlar, kış boyu
uyuyor gibi görünür.
Bu metinden, kış uykusuna yatan hayvanlarla ilgili
aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Kış mevsiminde enerji düzeylerinin düşmesi
nedeniyle yaşamlarını kaybetme riskleri vardır.
B) Vücut sıcaklıklarını sabit tutmakta zorlandıkları için
kış uykusuna yatar.
7.
Yeterince beslenemezlerse enerji elde edemedikleri
için vücut sıcaklıkları düşer.
DE
D) Besin kaynaklarına ulaşmakta yaşadıkları sıkıntının
nedeni havaların soğumasıdır.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
TÜRKÇE 5. Hayvanlar, vücut sıcaklıklarını belirli bir aralıkta tutmak için enerjiye gereksinim duyar. Bu enerjiyi de besinlerden elde eder. Havalar soğudukça hayvanlar için besin bulmak yani yeterli enerji kaynağına erişmek zorlaşır. Bu da onların vücut sıcaklıklarını sabit tutmakta zorlanacakları anlamına gelir. Bu durum, tüm hayvanlar için geçerlidir. Bazı hayvanlarda, bu olumsuzluklarla baş edebilmelerini sağlamak için devreye giren ve kış uykusu olarak da bilinen bir süreç vardır. Bu süreçte, çoğunlukla hareketsiz bir biçimde günlerce kalabilen bu hayvanların yaşamsal faaliyetleri de neredeyse durur. Bundan dolayı hayvanlar, kış boyu uyuyor gibi görünür. Bu metinden, kış uykusuna yatan hayvanlarla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Kış mevsiminde enerji düzeylerinin düşmesi nedeniyle yaşamlarını kaybetme riskleri vardır. B) Vücut sıcaklıklarını sabit tutmakta zorlandıkları için kış uykusuna yatar. 7. Yeterince beslenemezlerse enerji elde edemedikleri için vücut sıcaklıkları düşer. DE D) Besin kaynaklarına ulaşmakta yaşadıkları sıkıntının nedeni havaların soğumasıdır.
Klasik sanatçılar, az konuşur; ancak çok şey anla-
tırlar. İşe yaramayan ne varsa atarlar yazılarından.
Onlarda parlak, şatafatlı tek cümle bulamazsınız.
Yeni bir şey söylemezler; ama söylediklerini oku-
duğunuzda kendi yaşamınızdan izler bulursunuz.
5. Parçaya göre klasik sanatçılarda aşağıdaki anla-
tım özelliklerinden hangisi yoktur?
A) Özlülük
C) Akıcılık
B) Duruluk
D) Yalınlık
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Klasik sanatçılar, az konuşur; ancak çok şey anla- tırlar. İşe yaramayan ne varsa atarlar yazılarından. Onlarda parlak, şatafatlı tek cümle bulamazsınız. Yeni bir şey söylemezler; ama söylediklerini oku- duğunuzda kendi yaşamınızdan izler bulursunuz. 5. Parçaya göre klasik sanatçılarda aşağıdaki anla- tım özelliklerinden hangisi yoktur? A) Özlülük C) Akıcılık B) Duruluk D) Yalınlık
(
(10 ve 11. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız.)
Muğla'nın meşhur bir yaylası vardır: Karabağlar Yaylası, Bu yaylanın
önemi, Türkiye'nin çıkılmayıp inilen tek yaylası olmasından ileri gelir. Bir
zamanların ticaret merkezi görevindeki pek çok ünlü kahvehane de bura-
dadır. Yayla yolları, muhteşem doğasıyla bisiklet tutkunlarının en uğrak
parkurlarından birini oluşturur. Biz de yaylanın o eşsiz manzarasında turu-
muza devam ederken Selahattin amca ve kızı Şenay abla ile karşılaştık.
Lezzetli bir "yayla kavunu" yerken Şenay abladan anıt çınarları andıran
babasının hayatını dinledik:
10. Bu metind
A
"Babam Selahattin Hızır, 1932 yılında Muğla'da çiftçi bir ailenin en büyük
oğlu olarak dünyaya gelmiş. Ailesinin çiftçi olması nedeniyle küçük yaşta
toprakla haşır neşir olmuş ve başarılı bir ilkokul sürecine rağmen zamanın koşulları eğitimine devam etme-
sini engellemiş. O da baba mesleği olan çiftçilikte kendini geliştirerek önce 5-10 dönümle tütün üretmeye
başlamış, daha sonra tonlarca tütün üreterek birçok aileye kazanç imkânı sağlamış. Babam, tütün üretiminin
dışında uzun seneler 'tütün eksperliği' yaptı. Aynı zamanda Çiftçi Mallarını Koruma Başkanlığında Başkan
ve Muğla Valiliğinde 'Yeminli Bilirkişi' unvanıyla görev aldı. Yaşamı boyunca ailesine, komşularına, yaylamıza
bağlı biri oldu. O, şimdi 89 yaşında ve bu yaşına kadar tüm yayla halkının güvenini kazanmış büyük bir insan.
Umarız daha uzun yıllar yaylanın orta yerinde koca bir çınar gibi hayatını sürdürmeye devam eder."
C Pel
DE
unn
Kail
la ak aşağıdaki bilgilerden h
yav
Tkive
yun
Test - 10
SUD
Milin +
.., narabağlar Yav'nda p
-DD
UP
arinde
-yır
Şaral
...ise
lasılamaz?
allik vardır
4D7
sağlamıştır
11. Bu metne getirilebilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yaylada Yaşam
C) Yaylada Koca Bir Çınar
Moandir.
B) Muğla'nın Yaylaları
D) Türkiye'nin İnilen Tek Yaylası
(1.2
BL
re
A
Ortaokul Türkçe
Paragraf
( (10 ve 11. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız.) Muğla'nın meşhur bir yaylası vardır: Karabağlar Yaylası, Bu yaylanın önemi, Türkiye'nin çıkılmayıp inilen tek yaylası olmasından ileri gelir. Bir zamanların ticaret merkezi görevindeki pek çok ünlü kahvehane de bura- dadır. Yayla yolları, muhteşem doğasıyla bisiklet tutkunlarının en uğrak parkurlarından birini oluşturur. Biz de yaylanın o eşsiz manzarasında turu- muza devam ederken Selahattin amca ve kızı Şenay abla ile karşılaştık. Lezzetli bir "yayla kavunu" yerken Şenay abladan anıt çınarları andıran babasının hayatını dinledik: 10. Bu metind A "Babam Selahattin Hızır, 1932 yılında Muğla'da çiftçi bir ailenin en büyük oğlu olarak dünyaya gelmiş. Ailesinin çiftçi olması nedeniyle küçük yaşta toprakla haşır neşir olmuş ve başarılı bir ilkokul sürecine rağmen zamanın koşulları eğitimine devam etme- sini engellemiş. O da baba mesleği olan çiftçilikte kendini geliştirerek önce 5-10 dönümle tütün üretmeye başlamış, daha sonra tonlarca tütün üreterek birçok aileye kazanç imkânı sağlamış. Babam, tütün üretiminin dışında uzun seneler 'tütün eksperliği' yaptı. Aynı zamanda Çiftçi Mallarını Koruma Başkanlığında Başkan ve Muğla Valiliğinde 'Yeminli Bilirkişi' unvanıyla görev aldı. Yaşamı boyunca ailesine, komşularına, yaylamıza bağlı biri oldu. O, şimdi 89 yaşında ve bu yaşına kadar tüm yayla halkının güvenini kazanmış büyük bir insan. Umarız daha uzun yıllar yaylanın orta yerinde koca bir çınar gibi hayatını sürdürmeye devam eder." C Pel DE unn Kail la ak aşağıdaki bilgilerden h yav Tkive yun Test - 10 SUD Milin + .., narabağlar Yav'nda p -DD UP arinde -yır Şaral ...ise lasılamaz? allik vardır 4D7 sağlamıştır 11. Bu metne getirilebilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir? A) Yaylada Yaşam C) Yaylada Koca Bir Çınar Moandir. B) Muğla'nın Yaylaları D) Türkiye'nin İnilen Tek Yaylası (1.2 BL re A
Yüzlerce şiir tanımı vardır. Belki daha da yüzlercesi yapılacak. Bu durum şiirin güzelliğini, estetiğini, enginliğini
gösterir. Şiir, öyle bir çırpıda kalıba dökülebilecek bir kavram değildir. Nitekim Ahmet Haşim "Şiiri tarif etmek, bül-
bülü üç dirhem eti için öldürmektir." der. Ne kadar şiir, o kadar tanım...
Bu metinde asıl vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Şiir yazmanın zorluğu
B) Şiirdeki estetik kaygısının yersizliği
C) Şiiri tarif etmenin güçlüğü ve gereksizliği
D) Her şiirin hitap ettiği kitlenin birbirinden farklı oluşu
5.
0
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Yüzlerce şiir tanımı vardır. Belki daha da yüzlercesi yapılacak. Bu durum şiirin güzelliğini, estetiğini, enginliğini gösterir. Şiir, öyle bir çırpıda kalıba dökülebilecek bir kavram değildir. Nitekim Ahmet Haşim "Şiiri tarif etmek, bül- bülü üç dirhem eti için öldürmektir." der. Ne kadar şiir, o kadar tanım... Bu metinde asıl vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiir yazmanın zorluğu B) Şiirdeki estetik kaygısının yersizliği C) Şiiri tarif etmenin güçlüğü ve gereksizliği D) Her şiirin hitap ettiği kitlenin birbirinden farklı oluşu 5. 0
4.
Yalnızca kendine özgü nitelikleri taşımaya, başkalarına benzemeyerek kendine has olmaya "özgünlük” denir.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "özgünlük" kavramının gerekliliğine vurgu yapılmıştır?
A Bir filmin kalıcı olması için güncel konulara değinmesi ve gençlere yönelmesi gerekir.
B) Aynı hikâyeleri yeni bir solukla ifade eden yazarlar, okuyucusunu kendine bağlayabilir.
C) Misralarının arasına yaşadığı iklimin yağmurlarını serpiştirmeyen yazarlar, kendi insanları tarafından sahiple-
nilmeyebilir.
7
D) Düşünürler ve sosyologlar, yalnızca kendi meraklarının peşinde koşarak kafasındaki soru işaretlerine cevap
ararsa toplumun faydasını görmezden gelmiş olur.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
4. Yalnızca kendine özgü nitelikleri taşımaya, başkalarına benzemeyerek kendine has olmaya "özgünlük” denir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "özgünlük" kavramının gerekliliğine vurgu yapılmıştır? A Bir filmin kalıcı olması için güncel konulara değinmesi ve gençlere yönelmesi gerekir. B) Aynı hikâyeleri yeni bir solukla ifade eden yazarlar, okuyucusunu kendine bağlayabilir. C) Misralarının arasına yaşadığı iklimin yağmurlarını serpiştirmeyen yazarlar, kendi insanları tarafından sahiple- nilmeyebilir. 7 D) Düşünürler ve sosyologlar, yalnızca kendi meraklarının peşinde koşarak kafasındaki soru işaretlerine cevap ararsa toplumun faydasını görmezden gelmiş olur.
F
12
10.
Görsel Yorumlama - Ill
R
Yularıdaki görsele bakılarak, aşağıdakilerden hangisi yazılamaz?
4) Günün sessizliği içinde, yeni yağmış bembeyaz karın eziliş sesine karışan nefes sesi ile ağızdan çıkan buhar eşli-
giade yürümek hatta yürümeyi bırakıp da bildiğin içine atlayıp yatarak gökyüzünü izlemek... Düşüncesi bile ne
doyumsuz-baz!
B) Kar romanı, yakın dönemde, Kars şehrinde cereyan eden birtakım siyasal olaylar etrafında kurgulanmış ve içeri-
ğinden çok tanıtım alanındaki kampanyalarla dikkati çekmiştir.
Ipek gibi yağan karın altında
Bitsin artık... Bu sürüp giden alçaklıklar!
D) Kar, suyun buza dönüşmüş halidir. Bulutların içerisindeki minik su tanelerinin çok soğuk hava ile karşı karşıya gel-
mesi sonucunda, bu su damlaları buz parçalarına dönüşür.
11.
PARAGRAF BÜKÜCÜ SORU BANKASI
Ortaokul Türkçe
Paragraf
F 12 10. Görsel Yorumlama - Ill R Yularıdaki görsele bakılarak, aşağıdakilerden hangisi yazılamaz? 4) Günün sessizliği içinde, yeni yağmış bembeyaz karın eziliş sesine karışan nefes sesi ile ağızdan çıkan buhar eşli- giade yürümek hatta yürümeyi bırakıp da bildiğin içine atlayıp yatarak gökyüzünü izlemek... Düşüncesi bile ne doyumsuz-baz! B) Kar romanı, yakın dönemde, Kars şehrinde cereyan eden birtakım siyasal olaylar etrafında kurgulanmış ve içeri- ğinden çok tanıtım alanındaki kampanyalarla dikkati çekmiştir. Ipek gibi yağan karın altında Bitsin artık... Bu sürüp giden alçaklıklar! D) Kar, suyun buza dönüşmüş halidir. Bulutların içerisindeki minik su tanelerinin çok soğuk hava ile karşı karşıya gel- mesi sonucunda, bu su damlaları buz parçalarına dönüşür. 11. PARAGRAF BÜKÜCÜ SORU BANKASI
5. Denizkuşu, Marti'nin üstüne ok gibi fırladı. Rüzgâr yüklenince bütün arma çatırdıyordu. Marti'ya beş metre kala
"Mayna!" diye bağırıldı. Martı, koca bir dalganın tepesindeydi. Dalganın öteki yüzü tam düşeceği zaman Ateşoğlu
"İssa!" diye bağırdı, seren havaya fırladı, yelken göklere savrulur gibi oldu. Denizkuşu kamçı yemiş yarış atı gibi
tamamıyla havaya kalktı.
Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Gözlemler edebî bir biçimde aktarılmıştır.
B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir.
C) Benzetmeler yapılmıştır.
D) ikilemeler kullanılmıştır.
186
Ortaokul Türkçe
Paragraf
5. Denizkuşu, Marti'nin üstüne ok gibi fırladı. Rüzgâr yüklenince bütün arma çatırdıyordu. Marti'ya beş metre kala "Mayna!" diye bağırıldı. Martı, koca bir dalganın tepesindeydi. Dalganın öteki yüzü tam düşeceği zaman Ateşoğlu "İssa!" diye bağırdı, seren havaya fırladı, yelken göklere savrulur gibi oldu. Denizkuşu kamçı yemiş yarış atı gibi tamamıyla havaya kalktı. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Gözlemler edebî bir biçimde aktarılmıştır. B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir. C) Benzetmeler yapılmıştır. D) ikilemeler kullanılmıştır. 186
Kavra
miş. Asıl göre
kte kötülükleri
erse tükürmek
anılarını uzun
tüp-
Anlatım Biçimleri
Kavra
Test - 26
1. Yalınlık; sadelik, gösterişsizlik, bir düşünceyi herkesin anlayabileceği bir açıklıkla süssüz ve kısa anlatan, anlamı
kesin olan sözdür. Hiçbir özentiye yer vermeyen cümle, süslerden ve eskimiş kelimeleri kullanmaktan çekin-
me yalınlık için gereklidir. Günümüzde o süslü, edebiyatlı cümlelerden çok, yalın cümlelerin bulunduğu kitaplar
okunmaktadır. Ben ise yazarlıktan, ağır ve ağdalı bir dil kullandığımda zevk alırım. Herkes gibi sade, süsü püsü
olmayan cümleler okuyacaksanız ne gerek var kitaplara? Gidin, alışveriş fişi okuyun; gidin, ilaç reçetesi okuyun.
Kitaplar gelin gibi süslenmelidir.
Bu metinde aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi ağır basmaktadır?
A) Betimleme
B) Açıklama
C) Öyküleme
D) Tartışma
DIDEM ELMAS
TÜRKÇE
ITRO COLDI
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Kavra miş. Asıl göre kte kötülükleri erse tükürmek anılarını uzun tüp- Anlatım Biçimleri Kavra Test - 26 1. Yalınlık; sadelik, gösterişsizlik, bir düşünceyi herkesin anlayabileceği bir açıklıkla süssüz ve kısa anlatan, anlamı kesin olan sözdür. Hiçbir özentiye yer vermeyen cümle, süslerden ve eskimiş kelimeleri kullanmaktan çekin- me yalınlık için gereklidir. Günümüzde o süslü, edebiyatlı cümlelerden çok, yalın cümlelerin bulunduğu kitaplar okunmaktadır. Ben ise yazarlıktan, ağır ve ağdalı bir dil kullandığımda zevk alırım. Herkes gibi sade, süsü püsü olmayan cümleler okuyacaksanız ne gerek var kitaplara? Gidin, alışveriş fişi okuyun; gidin, ilaç reçetesi okuyun. Kitaplar gelin gibi süslenmelidir. Bu metinde aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi ağır basmaktadır? A) Betimleme B) Açıklama C) Öyküleme D) Tartışma DIDEM ELMAS TÜRKÇE ITRO COLDI
29. Denizaltının suyun üstünde yüzmesini ya da suya dal-
masını ikili tank sistemi sağlar. Safra tankları ve basınçlı
hava tankı borularla birbirine bağlıdır. Bu borularda ha-
va tankındaki basınçlı havayı durdurmaya ya da serbest
bırakmaya yarayan vanalar bulunur. Ayrıca safra tank-
larının alt ve üst kısımlarında açılıp kapanabilen kapak-
lar vardır. Safra tankları kapaklar ve vanaların açılıp ka-
patılmasıyla suyla ya da havayla doldurularak denizal-
tının yoğunluğu ayarlanır. Denizaltı suyun üstündey-
ken safra tankları, hava ve bir miktar da suyla doludur.
Bu durumda denizaltının yoğunluğu suyun yoğunlu-
ğundan az olur. Böylece denizaltı su üstünde bir gemi
gibi yüzebilir.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
söylenmiş olabilir?
Denizaltıları ne işe yarar?
B) Denizaltılarda kaç adet tank bulunur?
Denizaltıların savunma sistemi nasıl çalışır?
D) Denizaltılarının çalışma sistemi nasıl işler?
331.
retm
mey
lard
R PORTAKALI
run
has
bil:
0
me
öğ
do
B
Ortaokul Türkçe
Paragraf
29. Denizaltının suyun üstünde yüzmesini ya da suya dal- masını ikili tank sistemi sağlar. Safra tankları ve basınçlı hava tankı borularla birbirine bağlıdır. Bu borularda ha- va tankındaki basınçlı havayı durdurmaya ya da serbest bırakmaya yarayan vanalar bulunur. Ayrıca safra tank- larının alt ve üst kısımlarında açılıp kapanabilen kapak- lar vardır. Safra tankları kapaklar ve vanaların açılıp ka- patılmasıyla suyla ya da havayla doldurularak denizal- tının yoğunluğu ayarlanır. Denizaltı suyun üstündey- ken safra tankları, hava ve bir miktar da suyla doludur. Bu durumda denizaltının yoğunluğu suyun yoğunlu- ğundan az olur. Böylece denizaltı su üstünde bir gemi gibi yüzebilir. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? Denizaltıları ne işe yarar? B) Denizaltılarda kaç adet tank bulunur? Denizaltıların savunma sistemi nasıl çalışır? D) Denizaltılarının çalışma sistemi nasıl işler? 331. retm mey lard R PORTAKALI run has bil: 0 me öğ do B
Biliyorum sana giden yollar kapalı.
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni.
Ne kadar yakından ve arada uçurum;
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi,
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm.
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini,
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım.
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
Bu şiirdeki sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangis
söylenemez?
A) Soyut anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
B) Somut anlamlı sözcükler bulunmaktadır.
CEş sesli sözcükler kullanılmıştır.
D) Birbiriyle karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
Ortaokul Türkçe
Paragraf
Biliyorum sana giden yollar kapalı. Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni. Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi, Uyandım uyandım, hep seni düşündüm. Yalnız seni, yalnız senin gözlerini, Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım. Ben artık adam olmam bu derde düşeli Bu şiirdeki sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangis söylenemez? A) Soyut anlamlı sözcükler kullanılmıştır. B) Somut anlamlı sözcükler bulunmaktadır. CEş sesli sözcükler kullanılmıştır. D) Birbiriyle karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır.