Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Anlam Özellikleri Soruları

13. Aşağıda bazı kelimelerin anlamlan ve bu kelime-
lerin bu anlamda kullanıldıklan cümleler karışık
olarak verilmiştir. Bu kelimeleri cümlelerin içinden
bularak bulmacanın satırlarına yazınız.
1
3
1
3
A) H
F
M
4
ANLAMLAR (Soldan Sağa)
1. Öğrenilmiş şeyleri akılda tutma kuvveti
2. Yeterli, yetecek ölçüde olan
3. Yoksun
5
CÜMLELER
▸ Yazmaya devam edin, bu güçlü kalemden
mahrum kalmak istemeyiz.
6
> Hafızamı kilitlemiştim, maziyi aklımdan hiç çı-
karamıyordum, küflensin kalsın orada diyor-
B) A
K
A
dum.
Bu iş için bu kişi sayısı kâfi değildir.
Buna göre bulmacanın 1. sütununda yer alan
harfler aşağıdakilerden hangisidir?
C) F
F
H
D)
HKM
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
13. Aşağıda bazı kelimelerin anlamlan ve bu kelime- lerin bu anlamda kullanıldıklan cümleler karışık olarak verilmiştir. Bu kelimeleri cümlelerin içinden bularak bulmacanın satırlarına yazınız. 1 3 1 3 A) H F M 4 ANLAMLAR (Soldan Sağa) 1. Öğrenilmiş şeyleri akılda tutma kuvveti 2. Yeterli, yetecek ölçüde olan 3. Yoksun 5 CÜMLELER ▸ Yazmaya devam edin, bu güçlü kalemden mahrum kalmak istemeyiz. 6 > Hafızamı kilitlemiştim, maziyi aklımdan hiç çı- karamıyordum, küflensin kalsın orada diyor- B) A K A dum. Bu iş için bu kişi sayısı kâfi değildir. Buna göre bulmacanın 1. sütununda yer alan harfler aşağıdakilerden hangisidir? C) F F H D) HKM
ol-
Ida
val-
ana
sa-
aş-
de
Key-
yı-
sun
ha-
birli
12.
İşitin ey yârenler,
Kıymetli nesnedir aşk,
Değmelere sunulmaz,
Hürmetli nesnedir AŞK!
YUNUS EMRE
Yukarıdaki şiirde aşağıdaki söz sanatlarından han-
gisi kullanılmıştır?
A) Karşıtlık
C) Kişileştirme
B) Benzetme
D) Konuşturma
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
ol- Ida val- ana sa- aş- de Key- yı- sun ha- birli 12. İşitin ey yârenler, Kıymetli nesnedir aşk, Değmelere sunulmaz, Hürmetli nesnedir AŞK! YUNUS EMRE Yukarıdaki şiirde aşağıdaki söz sanatlarından han- gisi kullanılmıştır? A) Karşıtlık C) Kişileştirme B) Benzetme D) Konuşturma
7. Fikir ayrılıkları beni ne kirar ne de bıktırır. Üstelik iştahımı
artırır ve kafamı çalıştırır. Eleştirilmekten hep kaçmışızdır.
Oysa eleştirilmeyi kendimiz istemeli, gelin bizi biraz eleş-
tirin demeliyiz. Hele de yapılan eleştiri bir ders mahiye-
tinde değil de karşılıklı konuşma şeklinde olursa ne âlâ.
Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Deneme
B) Makale
C) Sohbet
D) Günlük
9.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
7. Fikir ayrılıkları beni ne kirar ne de bıktırır. Üstelik iştahımı artırır ve kafamı çalıştırır. Eleştirilmekten hep kaçmışızdır. Oysa eleştirilmeyi kendimiz istemeli, gelin bizi biraz eleş- tirin demeliyiz. Hele de yapılan eleştiri bir ders mahiye- tinde değil de karşılıklı konuşma şeklinde olursa ne âlâ. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Deneme B) Makale C) Sohbet D) Günlük 9.
8. SINIF TÜRKÇE
3
• Değişmek: Başka bir biçim veya duruma girmek
Kullanmak: Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak
• Oynamak: Müziğin gerektirdiği uyumlu hareketleri yapmak
Aşağıdakilerin hangisinde bu sözcükler verilen anlamlarıyla kullanılmıştır?
1307
Bizim evin önünde en yakın arkadaşımla misket oynuyorduk. Arkadaşım, benim atışlarda kullan-
dığım beyaz misketi çok beğenmişti. Kendi misketlerinden beşini bana verip benim atış misketimi
almak istedi. Misketimi çok seviyordum ama onu kırmamak için değiştim.
B) Ülkemizin hemen her yöresinde insanlar farklı halk oyunları oynar. Ege'de zeybek, Trakya'da hora,
Doğu Anadolu'da halay... Bu oyunlar için yöreye özgü kıyafetler kullanırlar. Bazı yörelerin halk oyu-
nunun farklı biçimleri vardır ve oyunun ezgisi ile figürleri buna göre değişir.
SÖZCÜKTE
5
C) Eskiden savurgan, hesabını bilmeyen biri olarak tanınan genç adam şimdi çok değişmişti. Artık
parasını idareli kullanıyor hatta ufak tefek birikim yapıyordu. Eskiden sinemada oynayan her yeni
filme gittiği hâlde şimdi bir ay boyunca sinemaya uğramadığı oluyordu.
D) lyi bir yazar, kelimeleri titiz bir şekilde seçerek kullanır. Kelimelerle bir cambaz misali oynamayı
bilir. Sözlük anlamlarına yenilerini ekleyerek dili zenginleştirme konusunda üstüne düşeni layıkıyla
yapar. Sanat anlayışı zamanla değişse de dile hizmet etme rolünü unutmaz.
●
●
"Kita
"Kat
ça
Aşağı
mişti
A) U
S
B)
r
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
8. SINIF TÜRKÇE 3 • Değişmek: Başka bir biçim veya duruma girmek Kullanmak: Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak • Oynamak: Müziğin gerektirdiği uyumlu hareketleri yapmak Aşağıdakilerin hangisinde bu sözcükler verilen anlamlarıyla kullanılmıştır? 1307 Bizim evin önünde en yakın arkadaşımla misket oynuyorduk. Arkadaşım, benim atışlarda kullan- dığım beyaz misketi çok beğenmişti. Kendi misketlerinden beşini bana verip benim atış misketimi almak istedi. Misketimi çok seviyordum ama onu kırmamak için değiştim. B) Ülkemizin hemen her yöresinde insanlar farklı halk oyunları oynar. Ege'de zeybek, Trakya'da hora, Doğu Anadolu'da halay... Bu oyunlar için yöreye özgü kıyafetler kullanırlar. Bazı yörelerin halk oyu- nunun farklı biçimleri vardır ve oyunun ezgisi ile figürleri buna göre değişir. SÖZCÜKTE 5 C) Eskiden savurgan, hesabını bilmeyen biri olarak tanınan genç adam şimdi çok değişmişti. Artık parasını idareli kullanıyor hatta ufak tefek birikim yapıyordu. Eskiden sinemada oynayan her yeni filme gittiği hâlde şimdi bir ay boyunca sinemaya uğramadığı oluyordu. D) lyi bir yazar, kelimeleri titiz bir şekilde seçerek kullanır. Kelimelerle bir cambaz misali oynamayı bilir. Sözlük anlamlarına yenilerini ekleyerek dili zenginleştirme konusunda üstüne düşeni layıkıyla yapar. Sanat anlayışı zamanla değişse de dile hizmet etme rolünü unutmaz. ● ● "Kita "Kat ça Aşağı mişti A) U S B) r
3. Yazarlar, kendinden önceki yazarlardan esinlenir ve kendinden sonraki yazarlara ilham kaynağı olur. Günümüzde bu
düşünce farklılaşmaya başladı. Günümüzdeki yazarlar kendinden önceliklerin gölgesinde kalınca kalıcı ve özgün ürünler
yazılmamaya başladı.
Bu parçada geçen "gölgesinde kalmak" sözüyle vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Eserlerinden yararlanmak
B) Sanat fikrini kabul etmek
C) Daha iyi eserler verememek
D) Geçmişi aynen örnek almak
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
3. Yazarlar, kendinden önceki yazarlardan esinlenir ve kendinden sonraki yazarlara ilham kaynağı olur. Günümüzde bu düşünce farklılaşmaya başladı. Günümüzdeki yazarlar kendinden önceliklerin gölgesinde kalınca kalıcı ve özgün ürünler yazılmamaya başladı. Bu parçada geçen "gölgesinde kalmak" sözüyle vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Eserlerinden yararlanmak B) Sanat fikrini kabul etmek C) Daha iyi eserler verememek D) Geçmişi aynen örnek almak
Kalemini öyle bir kullanışı var ki sözcükler adeta soluk also veriyor
sayfalarda. Yazarın en küçük bir yapmacık tavn yok. Yaptı elinize
aldınız mı bitirmeden birakamıyorsunuz. Üstelik bunu, gereksiz tek
bir sözcük bile kullanmadan, hiçbir ayrıntıyla beyninizi yormadan ya
pabiliyor. Böylelikle benzerlerinin yanında o da iyi bir yapı olarak
yerini alıyor.
Bu parçanın anlatımı ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez?
A) Açıklayıcı anlatım biçimiyle yazılmıştır.
@) Bir eleştiriden alınmıştır. X
C) Kişisellik ağır basmaktadır. V
D) Gözleme yer verilmiştir.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
Kalemini öyle bir kullanışı var ki sözcükler adeta soluk also veriyor sayfalarda. Yazarın en küçük bir yapmacık tavn yok. Yaptı elinize aldınız mı bitirmeden birakamıyorsunuz. Üstelik bunu, gereksiz tek bir sözcük bile kullanmadan, hiçbir ayrıntıyla beyninizi yormadan ya pabiliyor. Böylelikle benzerlerinin yanında o da iyi bir yapı olarak yerini alıyor. Bu parçanın anlatımı ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Açıklayıcı anlatım biçimiyle yazılmıştır. @) Bir eleştiriden alınmıştır. X C) Kişisellik ağır basmaktadır. V D) Gözleme yer verilmiştir.
k olur.
gide-
ginil
e
a
sür-
za-
la-
nda
Ben
yal
Bu
en
or-
i-
er
elemenin zararlarına
D) Hasat zamanının geldiğinin nasıl anlaşıldığına
44. Yıllar önce geldim bu şehre. İlk yıllarda hiç alışamamış-
tim ne havasına ne suyuna ne de insanlarına. Sokak-
larda yürürken tanıdığım birine rastlama umudumun
olmaması bile canimi fena hâlde sıkıyordu. Sokakta
tanıdığına rastlayan insanları kıskanır dururdum. Şim-
dilerde ise adım başı tanıdıkla karşılaşıyorum ama an-
ladım ki beni mutsuz eden sey de bu değilmiş. Doğup
büyüdüğüm şehrimin insanlarını, havasını, suyunu her
geçen gün bir başka özlüyor ve arıyorum.
Verilen paragrafa göre yazar için aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Doğup büyüdüğü şehirden farklı bir yerde yaşa-
maktadır
B) Kendisine yabancı olan şehirde başlangıçta hiç ta-
Tirdiği olmamasına üzülmektedir
C) Yazar zamanla yeni yaşadığı şehirde bir çevre
edinmiş ve bu şehre alışmıştır.
D) Yazar doğup büyüdüğü şehri özlemektedir.
anta'da keklik
Metinde Yardımcı Fikir
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
k olur. gide- ginil e a sür- za- la- nda Ben yal Bu en or- i- er elemenin zararlarına D) Hasat zamanının geldiğinin nasıl anlaşıldığına 44. Yıllar önce geldim bu şehre. İlk yıllarda hiç alışamamış- tim ne havasına ne suyuna ne de insanlarına. Sokak- larda yürürken tanıdığım birine rastlama umudumun olmaması bile canimi fena hâlde sıkıyordu. Sokakta tanıdığına rastlayan insanları kıskanır dururdum. Şim- dilerde ise adım başı tanıdıkla karşılaşıyorum ama an- ladım ki beni mutsuz eden sey de bu değilmiş. Doğup büyüdüğüm şehrimin insanlarını, havasını, suyunu her geçen gün bir başka özlüyor ve arıyorum. Verilen paragrafa göre yazar için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Doğup büyüdüğü şehirden farklı bir yerde yaşa- maktadır B) Kendisine yabancı olan şehirde başlangıçta hiç ta- Tirdiği olmamasına üzülmektedir C) Yazar zamanla yeni yaşadığı şehirde bir çevre edinmiş ve bu şehre alışmıştır. D) Yazar doğup büyüdüğü şehri özlemektedir. anta'da keklik Metinde Yardımcı Fikir
up yere eğilmişti, kederliydi. Yüz,
Urdu. Yüzü, hani
delikall
o yüz değil şimdi. Açıldı, gülümsedi, hep gülümseyen bir
yüz Işıklı... Deminki keder nerede, bu yüz nerede? Bu
yüze, bu güleç yüze hiç keder uğramamış, dersin.
Bu metinde aşağıdakilerden hangisi yoktur
A) Betimleme
C) Öyküleme
B) Tanık gösterme
D) Karşılaştırma
9. Gelişim çeşitli dönemlerden meydana gelir. Belli geli-
şim dönemlerinde ortak davranış kalıplarının olduğu
yapılan araştırmalar sonucu ortaya konmuştur. Örneğin
3-4 yaş çocuklarına okuma yazma öğretmeye çalış-
mak boşuna bir çabadır. Çünkü çocuk belli bir olgunlaş-
ma sürecinden geçmeden/belli becerileri kazanamaz.
Buna karşılık dört yaş çocuğu sayı sayamaz, renkleri
ayırt edemezken en güç müzik parçalarını öğrenebilir.
Çocuklar, erişkinlerin binbir güçlükle öğrendikleri bir ya-
bancı dili, o dilin konuşulduğu ortamda çok kısa sürede
öğrenebilirler. Konuşma yeteneğinin gelişmesi de bey-
nin belli bir olgunluk düzeyine erişmesine bağlıdır, beş
aylık bir bebeğe ne kadar uğraşılsa da konuşma öğreti-
lemez ancak 8-9 aydan sonra bebek, duyduklarını yi-
nelemeye ve kapmaya başlar. Çocuk bu dönemde ilgice
uyarılmaktan yoksun kalırsa yetenekler körelir. Daha da
geç kalınırsa konuşma açığı kapatılamaz.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşıla
maz?
Körling, o
şılaşmaktadır. Ta
aktivite, ülkemizd
başlanmıştır. Iske
spor dalina, "Cur
da denmektedir.
oyun, özelikle k
almaktadır. 19
yer almaya ha
da resmi spom
artırmıştır. Sa
sebebi, strate
sidir. Karışık
me sebepler
hamlede rak
mantıklı dü
Zevkli ve z
cukların dü
mektedirle
10. Bu metinc
erden han
A) Cocuklar her gelişim döneminde farklı yetenekler ka-
zanır.
B) Yaş ilerledikçe yabancı dil öğrenmemiz zorlaşmak-
tadır.
C) Doğru bir eğitimle çocuklar birçok yeteneği kısa
sürede kazanırlar.
FENOMEN
D) Zamanında öğrenilmeyen yetenekler gelişimde so-
runlar yaratabilir.
A) Çocukla
oynaya
B) Son z
izde y
C) Iskoç
dur.
D) Düş
1. Aşağ
lanıla
A) ly
B) Ta
C) C
D)
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
up yere eğilmişti, kederliydi. Yüz, Urdu. Yüzü, hani delikall o yüz değil şimdi. Açıldı, gülümsedi, hep gülümseyen bir yüz Işıklı... Deminki keder nerede, bu yüz nerede? Bu yüze, bu güleç yüze hiç keder uğramamış, dersin. Bu metinde aşağıdakilerden hangisi yoktur A) Betimleme C) Öyküleme B) Tanık gösterme D) Karşılaştırma 9. Gelişim çeşitli dönemlerden meydana gelir. Belli geli- şim dönemlerinde ortak davranış kalıplarının olduğu yapılan araştırmalar sonucu ortaya konmuştur. Örneğin 3-4 yaş çocuklarına okuma yazma öğretmeye çalış- mak boşuna bir çabadır. Çünkü çocuk belli bir olgunlaş- ma sürecinden geçmeden/belli becerileri kazanamaz. Buna karşılık dört yaş çocuğu sayı sayamaz, renkleri ayırt edemezken en güç müzik parçalarını öğrenebilir. Çocuklar, erişkinlerin binbir güçlükle öğrendikleri bir ya- bancı dili, o dilin konuşulduğu ortamda çok kısa sürede öğrenebilirler. Konuşma yeteneğinin gelişmesi de bey- nin belli bir olgunluk düzeyine erişmesine bağlıdır, beş aylık bir bebeğe ne kadar uğraşılsa da konuşma öğreti- lemez ancak 8-9 aydan sonra bebek, duyduklarını yi- nelemeye ve kapmaya başlar. Çocuk bu dönemde ilgice uyarılmaktan yoksun kalırsa yetenekler körelir. Daha da geç kalınırsa konuşma açığı kapatılamaz. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşıla maz? Körling, o şılaşmaktadır. Ta aktivite, ülkemizd başlanmıştır. Iske spor dalina, "Cur da denmektedir. oyun, özelikle k almaktadır. 19 yer almaya ha da resmi spom artırmıştır. Sa sebebi, strate sidir. Karışık me sebepler hamlede rak mantıklı dü Zevkli ve z cukların dü mektedirle 10. Bu metinc erden han A) Cocuklar her gelişim döneminde farklı yetenekler ka- zanır. B) Yaş ilerledikçe yabancı dil öğrenmemiz zorlaşmak- tadır. C) Doğru bir eğitimle çocuklar birçok yeteneği kısa sürede kazanırlar. FENOMEN D) Zamanında öğrenilmeyen yetenekler gelişimde so- runlar yaratabilir. A) Çocukla oynaya B) Son z izde y C) Iskoç dur. D) Düş 1. Aşağ lanıla A) ly B) Ta C) C D)
1. Metin
Yazdıklarımdan tek tek söz etmem, onlarla ilgili açıklamalara gerek
duymam ben. Yazdıklarım ortada zaten, bu tutumun asıl anlatılana
gölge düşürmekten başka bir işe yarayacağına inanmıyorum. He-
mingway de: "Bir yazar, iyi yazarsa kendi yazdıklarından söz etmez."
der.
II. Metin
Okumak trende yolculuk yapmak gibidir. Okurken de tren yolculuk-
larında olduğu gibi dışarda bir yaşam akıp gider, onların yanından
geçip gideriz. Bize uzak yaşamların yanından... Kısa bir tanıklıktan
ibarettir her şey.
Yukarıdaki numaralanmış metinlerin anlatımında, aşağıdakiler-
den hangisi ortaktır?
Tartışma
B) Öznellik X
C) Benzetme
D) Karşılaştırılan ögeler >
X
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
1. Metin Yazdıklarımdan tek tek söz etmem, onlarla ilgili açıklamalara gerek duymam ben. Yazdıklarım ortada zaten, bu tutumun asıl anlatılana gölge düşürmekten başka bir işe yarayacağına inanmıyorum. He- mingway de: "Bir yazar, iyi yazarsa kendi yazdıklarından söz etmez." der. II. Metin Okumak trende yolculuk yapmak gibidir. Okurken de tren yolculuk- larında olduğu gibi dışarda bir yaşam akıp gider, onların yanından geçip gideriz. Bize uzak yaşamların yanından... Kısa bir tanıklıktan ibarettir her şey. Yukarıdaki numaralanmış metinlerin anlatımında, aşağıdakiler- den hangisi ortaktır? Tartışma B) Öznellik X C) Benzetme D) Karşılaştırılan ögeler > X
Soru 4
Sigara alışkanlığı, kişiden kişiye farklı nedenlere bağlı olarak deği-
şiyorsa da yarattığı sorunlar ve riskler herkes için aynıdır. Sigaranın
yanması ile 4000 çeşit kimyasal maddenin açığa çıktığı belirlenmiştir.
Bu maddelerin hemen hepsi, insan sağlığını olumsuz etkiler. Bir siga-
radan çıkan dumanın solunması ile vücuda 1,5-2 mg nikotin girer ki
61 mg nikotin ölüme yol açar. Günde 15 sigara içen 30 yaşındaki bi
insanın normal yaşam süresinin en az 5 yıl kısaldığı öngörülmüştür.
Bu metnin anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Sayısal verilerden yararlanılmıştır. V
8) Bir makaleden alınmıştır. ✔
C) Açıklama yapılmıştır. V
Tanımlamaya yer verilmiştir
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
Soru 4 Sigara alışkanlığı, kişiden kişiye farklı nedenlere bağlı olarak deği- şiyorsa da yarattığı sorunlar ve riskler herkes için aynıdır. Sigaranın yanması ile 4000 çeşit kimyasal maddenin açığa çıktığı belirlenmiştir. Bu maddelerin hemen hepsi, insan sağlığını olumsuz etkiler. Bir siga- radan çıkan dumanın solunması ile vücuda 1,5-2 mg nikotin girer ki 61 mg nikotin ölüme yol açar. Günde 15 sigara içen 30 yaşındaki bi insanın normal yaşam süresinin en az 5 yıl kısaldığı öngörülmüştür. Bu metnin anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Sayısal verilerden yararlanılmıştır. V 8) Bir makaleden alınmıştır. ✔ C) Açıklama yapılmıştır. V Tanımlamaya yer verilmiştir
DÜŞÜN
Soru 1
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?
A) Melahat Hanım "ben gelene kadar burada bekle." demişti.
B) Akşam güneşin batışını bir de İstanbul'da Boğaz'dan izlemek gerekir
C) Edirneye giderseniz mutlaka Selimiye camisini ziyaret etmelisiniz.
D) Salgın Döneminde insanların evden çıkmaması gerekir.
Soru 2
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?
G
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
DÜŞÜN Soru 1 Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? A) Melahat Hanım "ben gelene kadar burada bekle." demişti. B) Akşam güneşin batışını bir de İstanbul'da Boğaz'dan izlemek gerekir C) Edirneye giderseniz mutlaka Selimiye camisini ziyaret etmelisiniz. D) Salgın Döneminde insanların evden çıkmaması gerekir. Soru 2 Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? G
9.
TEST 35
Fıkra (köşe yazısı); güncel olaylardan beslenen, açık ve
anlaşılır bir dili olan, öznel anlatımla yazılan öğretici me-
tinlerdir.
Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi fıkradan
(köşe yazısı) alınmıştır?
A) Bu bayram, dilimizin bir kelime kaybettiğine iyice inan-
dim. "Tandır" gibi, "kağnı" gibi artık yaşanan hayatta
yeri kalmamış, şöyle böyle bir kelime değil; zarif, ince,
medeni bir kelime bekledim. Bakkalın çırağından, seb-
zecinin yamağından, kasabın oğlundan onu işitmek is-
tedim. Yok!.. Ipek mendilini alan oğlan, eşarbını kıvıran
kız, iki buçukluğu cebine koyan manav, üç gün kapımızı
kim çaldıysa, hediyesini kim aldıysa bana o beklediğim
kelimeyi vermeden gitti! Haaa! Affedersiniz, deminden
beri, yana yakıla hasretini çektiğim bu kelimenin ne ol-
duğunu söylemedim değil mi? "Teşekkür!"
B) Yeni bir araştırmanın bulgularına göre herhangi bir
miktarda plastik yiyen deniz kuşları büyük sağlık so-
runları yaşıyor. Plastiklerin canlılar üzerindeki etkile-
rini inceleyen araştırmaların çoğu ölümlere odaklanı-
yor; bu yeni araştırma ise plastiğin hayattaki canlılar
üzerindeki ölümcül olmayan etkilerini inceleyen
araştırmalardan biri. Araştırmada yer alan genç kuş-
larda böbrek sorunları ve yüksek kolesterol seviye-
sinin yanı sıra kanat, kafa ve gaga uzunluğunda ve
vücut kütlesinde azalma gözleniyor.
C) 1979'dan 2014'e gelene kadar, Kuzey Kutup Bölgesi'n-
deki 19 kutup ayısı alt popülasyonundan 17'sinin deniz
buzundan faydalanabildiği gün sayısı her on yılda 7 ila
19 gün düştü. Deniz buzunun 1990'lara kıyasla yak-
laşık 36 gün daha az görüldüğü Beaufort Denizi böl-
gesinde, bilim insanları kutup ayılarının karada -deniz
buzuna bağımlı avlarından uzakta- 36 gün daha fazla
geçirdiğini keşfetti. Daha az deniz buzunun bir sonucu
olarak bazı ayılar küçülüyor, daha az yavru sahibi olu-
yor ve daha kısa ömürler sürüyor.
D) Büyük kubbeli serin divan, bugün daha sakin, daha
gölgeliydi. Pencerelerinden süzülen mavi, mor, sin-
cap rengi bahar aydınlığı, çinilerinin yeşil derinlikle-
rinde birikiyor, koyulaşıyordu. Yüksek ipek şiltelere
diz çökmüş yorgun vezirler, önlerindeki halının renkli
nakışlarına bakıyorlar, uzun beyaz sakalını zayıf eliyle
tutan yaşlı sadrazamın sönük gözleri, çok uzak, çok
karanlık şeyler düşünüyor gibi, var olmayan noktalara
dalıyordu. "Yürekli bir adam gerekli, paşalar..." dedi.
Biz onun sırmalara, altınlara, elmaslara boğarak gön-
derdiği elçisine padişahımızın elini öptürmedik ancak
dizini öpmesine izin verdik. Kuşkusuz o da karşılıkta
bulunmaya kalkacak. "Kuşkusuz." "Hiç kuşkusuz."
"Mutlaka."
8. Sınıf Türkçe
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
9. TEST 35 Fıkra (köşe yazısı); güncel olaylardan beslenen, açık ve anlaşılır bir dili olan, öznel anlatımla yazılan öğretici me- tinlerdir. Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi fıkradan (köşe yazısı) alınmıştır? A) Bu bayram, dilimizin bir kelime kaybettiğine iyice inan- dim. "Tandır" gibi, "kağnı" gibi artık yaşanan hayatta yeri kalmamış, şöyle böyle bir kelime değil; zarif, ince, medeni bir kelime bekledim. Bakkalın çırağından, seb- zecinin yamağından, kasabın oğlundan onu işitmek is- tedim. Yok!.. Ipek mendilini alan oğlan, eşarbını kıvıran kız, iki buçukluğu cebine koyan manav, üç gün kapımızı kim çaldıysa, hediyesini kim aldıysa bana o beklediğim kelimeyi vermeden gitti! Haaa! Affedersiniz, deminden beri, yana yakıla hasretini çektiğim bu kelimenin ne ol- duğunu söylemedim değil mi? "Teşekkür!" B) Yeni bir araştırmanın bulgularına göre herhangi bir miktarda plastik yiyen deniz kuşları büyük sağlık so- runları yaşıyor. Plastiklerin canlılar üzerindeki etkile- rini inceleyen araştırmaların çoğu ölümlere odaklanı- yor; bu yeni araştırma ise plastiğin hayattaki canlılar üzerindeki ölümcül olmayan etkilerini inceleyen araştırmalardan biri. Araştırmada yer alan genç kuş- larda böbrek sorunları ve yüksek kolesterol seviye- sinin yanı sıra kanat, kafa ve gaga uzunluğunda ve vücut kütlesinde azalma gözleniyor. C) 1979'dan 2014'e gelene kadar, Kuzey Kutup Bölgesi'n- deki 19 kutup ayısı alt popülasyonundan 17'sinin deniz buzundan faydalanabildiği gün sayısı her on yılda 7 ila 19 gün düştü. Deniz buzunun 1990'lara kıyasla yak- laşık 36 gün daha az görüldüğü Beaufort Denizi böl- gesinde, bilim insanları kutup ayılarının karada -deniz buzuna bağımlı avlarından uzakta- 36 gün daha fazla geçirdiğini keşfetti. Daha az deniz buzunun bir sonucu olarak bazı ayılar küçülüyor, daha az yavru sahibi olu- yor ve daha kısa ömürler sürüyor. D) Büyük kubbeli serin divan, bugün daha sakin, daha gölgeliydi. Pencerelerinden süzülen mavi, mor, sin- cap rengi bahar aydınlığı, çinilerinin yeşil derinlikle- rinde birikiyor, koyulaşıyordu. Yüksek ipek şiltelere diz çökmüş yorgun vezirler, önlerindeki halının renkli nakışlarına bakıyorlar, uzun beyaz sakalını zayıf eliyle tutan yaşlı sadrazamın sönük gözleri, çok uzak, çok karanlık şeyler düşünüyor gibi, var olmayan noktalara dalıyordu. "Yürekli bir adam gerekli, paşalar..." dedi. Biz onun sırmalara, altınlara, elmaslara boğarak gön- derdiği elçisine padişahımızın elini öptürmedik ancak dizini öpmesine izin verdik. Kuşkusuz o da karşılıkta bulunmaya kalkacak. "Kuşkusuz." "Hiç kuşkusuz." "Mutlaka." 8. Sınıf Türkçe
2.
Mektuptan açılmış talihim, bir tane daha geldi. Öteki gibi değil bu. Bir kere yazan gizlemiyor kendini, kim oldu-
ğunu söylüyor: İsmet Zeki Eyüboğlu adında bir genç. İstanbul bilim yurdunda yani üniversitesinde okuyormuş.
Sonra da benimle eğlenmiyor, alaya almıyor beni, över gibi gözüküp alttan alta iğnelemeğe kalkmıyor. Çıkı-
şıyor bana, çıkışıyor ya, haklı olarak çıkışıyor. Eski yazılarımı, şu öz Türkçe yazılarımı beğenirmiş, yenilerine
sinirleniyor, şöyle diyor:
"Geçen günkü Nokta dergisinde Ulus'tan aktarılmış bir yazınızı okudum. Ne çok üzüldüm bilseniz! Yoksa sizi
de mi elden kaçırdık? Nerde o eski güzelim öz Türkçe sözler, nerde o yazınızdaki yabancı sözlerden arınmış
berrak ruh. Niçin şunun bunun sözüne bakıp da düşüncelerinizi değiştiriyorsunuz? O yeni sözleri beğenmeyen-
ler var diye mi yazmak istemiyorsunuz? Günün birinde bir kişi çıkıp size: "beğenmedim bu sesinizi" dese ona
bakıp da sesinizi değiştirecek misiniz? Ne derse desin el gün. Biz yolumuza bakalım."
Buna göre aşağıdakilerden hangisi metnin
yazarının Nokta dergisinde çıkan yazısından
bir parça olabilir?
A Gece yarısı verdiği bir karar-1 kati üzerine sa-
bahleyin erken kalkarak kendisine ait ne ka-
dar eşyası varsa bir sandığa aşağıdaki taşlığa
indirdi. Arkasına paltosunu, başına şapkasını
giyerek iplerle bağladığı sandığın üstünde
oturmuştu.
B) Osman, Edebali'ya haber salmış, izin istemiş-
ti "Kayın atamın ve kayın anamın elini öpmek
ve kendisiyle söyleşmek dilerim." Sözcülük
yapan Gazi Rahman'a, Edebalı: "De ki bekle-
riz." dedi.
C) Arabalar, Soğanlık'ın hep bağ arasında geçen
dar, bozuk yollarından Yakacık'ın Kartal şose-
sine çıkmak üzere köşeyi dönecekleri zaman,
biraz hızlı yürüyüp sararmış bir bağın dikenli
hendeği kenarında uyuklayan çalgıcılar, hoş
olmayan gürültüleriyle sakin havayı sarsmaya
başladılar.
D) Akşam, caddelerin kalabalık zamanında, köşe
başına bir kadınla bir çocuk gelirdi. Siyah bir
çarşafa bürünen kadın elleriyle çarşafını yü-
züne kapatır, yalnız iki siyah göz, sokağın yarı
aydınlığında, parıltısız, önüne bakardı. Çocuk
yanında ayakta dururken o çömelir, küçük bir
çuvaldan birtakım oyuncaklar çıkarırdı: Bun-
lar bir değneğin ucuna takılmış bir çift tahta
tekerlekti.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
2. Mektuptan açılmış talihim, bir tane daha geldi. Öteki gibi değil bu. Bir kere yazan gizlemiyor kendini, kim oldu- ğunu söylüyor: İsmet Zeki Eyüboğlu adında bir genç. İstanbul bilim yurdunda yani üniversitesinde okuyormuş. Sonra da benimle eğlenmiyor, alaya almıyor beni, över gibi gözüküp alttan alta iğnelemeğe kalkmıyor. Çıkı- şıyor bana, çıkışıyor ya, haklı olarak çıkışıyor. Eski yazılarımı, şu öz Türkçe yazılarımı beğenirmiş, yenilerine sinirleniyor, şöyle diyor: "Geçen günkü Nokta dergisinde Ulus'tan aktarılmış bir yazınızı okudum. Ne çok üzüldüm bilseniz! Yoksa sizi de mi elden kaçırdık? Nerde o eski güzelim öz Türkçe sözler, nerde o yazınızdaki yabancı sözlerden arınmış berrak ruh. Niçin şunun bunun sözüne bakıp da düşüncelerinizi değiştiriyorsunuz? O yeni sözleri beğenmeyen- ler var diye mi yazmak istemiyorsunuz? Günün birinde bir kişi çıkıp size: "beğenmedim bu sesinizi" dese ona bakıp da sesinizi değiştirecek misiniz? Ne derse desin el gün. Biz yolumuza bakalım." Buna göre aşağıdakilerden hangisi metnin yazarının Nokta dergisinde çıkan yazısından bir parça olabilir? A Gece yarısı verdiği bir karar-1 kati üzerine sa- bahleyin erken kalkarak kendisine ait ne ka- dar eşyası varsa bir sandığa aşağıdaki taşlığa indirdi. Arkasına paltosunu, başına şapkasını giyerek iplerle bağladığı sandığın üstünde oturmuştu. B) Osman, Edebali'ya haber salmış, izin istemiş- ti "Kayın atamın ve kayın anamın elini öpmek ve kendisiyle söyleşmek dilerim." Sözcülük yapan Gazi Rahman'a, Edebalı: "De ki bekle- riz." dedi. C) Arabalar, Soğanlık'ın hep bağ arasında geçen dar, bozuk yollarından Yakacık'ın Kartal şose- sine çıkmak üzere köşeyi dönecekleri zaman, biraz hızlı yürüyüp sararmış bir bağın dikenli hendeği kenarında uyuklayan çalgıcılar, hoş olmayan gürültüleriyle sakin havayı sarsmaya başladılar. D) Akşam, caddelerin kalabalık zamanında, köşe başına bir kadınla bir çocuk gelirdi. Siyah bir çarşafa bürünen kadın elleriyle çarşafını yü- züne kapatır, yalnız iki siyah göz, sokağın yarı aydınlığında, parıltısız, önüne bakardı. Çocuk yanında ayakta dururken o çömelir, küçük bir çuvaldan birtakım oyuncaklar çıkarırdı: Bun- lar bir değneğin ucuna takılmış bir çift tahta tekerlekti.
6. Bir başkadır bizim doğduğumuz topraklara bağlılığımız.
Bu cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Özne - yer tamlayıcısı - yüklem
B) Yüklem - özne
C) Özne - yüklem
D) Zarf tamlayıcısı - yüklem - özne
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
6. Bir başkadır bizim doğduğumuz topraklara bağlılığımız. Bu cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne - yer tamlayıcısı - yüklem B) Yüklem - özne C) Özne - yüklem D) Zarf tamlayıcısı - yüklem - özne
n
20.
Türk tarihinin ilk kadın doktoru Safiye Ali'dir. Sa-
fiye Ali, Osmanlı İmparatorluğu zamanında çe-
şitli hizmetleriyle tanınan bir aileye mensuptur.
Yetenekli ve başarılı kişiliğiyle dikkatleri üzerine
çeken Safiye Ali, tip eğitimi almak amacıyla Al-
manya'ya gitmiştir. Almanya'da kadın ve çocuk
sağlığı üzerine eğitim aldıktan sonra Kurtuluş
savaşı bitiminde vatanına dönerek kendi açtı-
ğı bir klinikte tedavilerine başlamıştır. Aynı za-
manda Süt Damlası Bakımevinde çalışmalarını
sürdüren Safiye Ali, Türkiye'yi Dünya çapında
düzenlenen tip kongrelerinde temsil etmiştir.
Bu metinde,
CRIS
1. Kişi adlarıyla soyadları büyük harfle başlar.
II. Tarihi olay, çağ ve dönem adları büyük harfle
başlar.
III. Devlet adları büyük harfle başlar.
IV. Dünya, güneş, ay kelimeleri gezegen anlamı dı-
şında kullanıldıklarında küçük harfle başlar.
numaralanmış yazım kurallarından hangileriyle
ilgili bir yanlışlık yapılmıştu?
ve III.
C) II vett.
B) I ve IV.
DAV
Đ) II và IV.
Diger sayfaya geçiniz
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
n 20. Türk tarihinin ilk kadın doktoru Safiye Ali'dir. Sa- fiye Ali, Osmanlı İmparatorluğu zamanında çe- şitli hizmetleriyle tanınan bir aileye mensuptur. Yetenekli ve başarılı kişiliğiyle dikkatleri üzerine çeken Safiye Ali, tip eğitimi almak amacıyla Al- manya'ya gitmiştir. Almanya'da kadın ve çocuk sağlığı üzerine eğitim aldıktan sonra Kurtuluş savaşı bitiminde vatanına dönerek kendi açtı- ğı bir klinikte tedavilerine başlamıştır. Aynı za- manda Süt Damlası Bakımevinde çalışmalarını sürdüren Safiye Ali, Türkiye'yi Dünya çapında düzenlenen tip kongrelerinde temsil etmiştir. Bu metinde, CRIS 1. Kişi adlarıyla soyadları büyük harfle başlar. II. Tarihi olay, çağ ve dönem adları büyük harfle başlar. III. Devlet adları büyük harfle başlar. IV. Dünya, güneş, ay kelimeleri gezegen anlamı dı- şında kullanıldıklarında küçük harfle başlar. numaralanmış yazım kurallarından hangileriyle ilgili bir yanlışlık yapılmıştu? ve III. C) II vett. B) I ve IV. DAV Đ) II và IV. Diger sayfaya geçiniz
8.
1.
Adem
374 19
205
Romozan
4+5 16
2. 3+4
Celiski anlamına gelen "paradoks" kendini şöyle
tanımlar: "Ben bir paradoksum. Mutlu olmak istiyo-
rum ama üzülecek şeyler düşünüyorum. Tembelim
ama yine de başarmak istiyorum. Umurumda değil
diyorum ama ilgilenmeden duramıyorum. Sadelik
istiyorum ama hep bir karmaşanın içindeyim. Ben
çelişkili bir çelişkiyim."
Buna göre aşağıda yaşanan durumlardan hangi-
si "paradoks" olarak nitelenemez?
A) Okulunu, sınıfını ve öğretmenlerini çok seven
Sami tatil günlerinde bile okula gitmek istemek-
tedir. Fakat sabah çalar saat çaldığında ise saati
erteleyip durmakta ve erken saatte uyanıp okula
gitmekte çok zorlanmaktadır.
B) Sosyal medyada gereğinden fazla vakit geçiren
Sena, bu durumun hem ailesiyle ilişkisini hem
de okul hayatındaki başarısını olumsuz etkiledi-
ğini bildiği hâlde bu uygulamaları kullanmaktan
kendini alamamıştır.
C) Buket, herkes tarafından tercih edilen kıyafet ve
ayakkabı modellerini giymek istememekte fakat
alışveriş yaparken de modaya uygun ürünler be-
ğenmektedir.
8. Sinif BDS-3
D) Pasta yemeyi çok seven ve günaşırı pasta yiyen
Hakan, yaz tatilinde iki ay boyunca pastacıda
çalıştıktan sonra artık pasta yemekten bıkmıştır.
9
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
8. 1. Adem 374 19 205 Romozan 4+5 16 2. 3+4 Celiski anlamına gelen "paradoks" kendini şöyle tanımlar: "Ben bir paradoksum. Mutlu olmak istiyo- rum ama üzülecek şeyler düşünüyorum. Tembelim ama yine de başarmak istiyorum. Umurumda değil diyorum ama ilgilenmeden duramıyorum. Sadelik istiyorum ama hep bir karmaşanın içindeyim. Ben çelişkili bir çelişkiyim." Buna göre aşağıda yaşanan durumlardan hangi- si "paradoks" olarak nitelenemez? A) Okulunu, sınıfını ve öğretmenlerini çok seven Sami tatil günlerinde bile okula gitmek istemek- tedir. Fakat sabah çalar saat çaldığında ise saati erteleyip durmakta ve erken saatte uyanıp okula gitmekte çok zorlanmaktadır. B) Sosyal medyada gereğinden fazla vakit geçiren Sena, bu durumun hem ailesiyle ilişkisini hem de okul hayatındaki başarısını olumsuz etkiledi- ğini bildiği hâlde bu uygulamaları kullanmaktan kendini alamamıştır. C) Buket, herkes tarafından tercih edilen kıyafet ve ayakkabı modellerini giymek istememekte fakat alışveriş yaparken de modaya uygun ürünler be- ğenmektedir. 8. Sinif BDS-3 D) Pasta yemeyi çok seven ve günaşırı pasta yiyen Hakan, yaz tatilinde iki ay boyunca pastacıda çalıştıktan sonra artık pasta yemekten bıkmıştır. 9