Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Anlam Soruları

6. Aslan, Beyhan, Cenk, Dursun ve Ertürk adlı kişiler Antalya ve İzmir'de tatil yapmak için haziran
veya temmuz aylarına rezervasyon yaptırmışlardır. Kişilerin rezervasyonlarına ilişkin bazı bilgiler
şu şekildedir:
Her bir kişi sadece bir rezervasyon yaptırmıştır.
Haziran ayında tatil yapmak için sadece birer kişi rezervasyon yaptırmıştır.
Temmuzda İzmir'de tatil yapmak üzere sadece Ertürk rezervasyon yaptırmıştır.
Aslan ve Cenk aynı yerde fakat farklı aylarda tatil yapmak için rezervasyon yaptırmışlardır.
Beyhan, haziran ayın için rezervasyon yaptırmıştır.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bilinirse tüm kişilerin bilet bilgileri belirlenebilir?
A) Aslan'ın hangi ay için rezervasyon yaptırdığı
B) Beyhan'ın hang il için rezervasyon yaptırdığı
C) Cenk'in hangi il için rezervasyon yaptırdığı
D) Dursun'un hangi ay için rezervasyon yaptırdığı
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
6. Aslan, Beyhan, Cenk, Dursun ve Ertürk adlı kişiler Antalya ve İzmir'de tatil yapmak için haziran veya temmuz aylarına rezervasyon yaptırmışlardır. Kişilerin rezervasyonlarına ilişkin bazı bilgiler şu şekildedir: Her bir kişi sadece bir rezervasyon yaptırmıştır. Haziran ayında tatil yapmak için sadece birer kişi rezervasyon yaptırmıştır. Temmuzda İzmir'de tatil yapmak üzere sadece Ertürk rezervasyon yaptırmıştır. Aslan ve Cenk aynı yerde fakat farklı aylarda tatil yapmak için rezervasyon yaptırmışlardır. Beyhan, haziran ayın için rezervasyon yaptırmıştır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bilinirse tüm kişilerin bilet bilgileri belirlenebilir? A) Aslan'ın hangi ay için rezervasyon yaptırdığı B) Beyhan'ın hang il için rezervasyon yaptırdığı C) Cenk'in hangi il için rezervasyon yaptırdığı D) Dursun'un hangi ay için rezervasyon yaptırdığı
9.
tongue
6. (1
) Bilgisayarların sayılarla arası iyi olsa da duygulardan pek anlamadıklarını söyleyip dururuz. (I) Ye.
ni çıkan bir yazılım bu durumun yakında değişeceğine işaret. (III) Omron tarafından üretilen "Okao
Vision" adlı yazılım, yalnızca fotoğraftaki yüzlere bakarak fotoğraftaki kişilerin güldüğünü anlamak.
la kalmıyor, ne kadar çok güldüklerini de anlayabiliyor. (IV) Yazılım bunun için üç boyutlu karmasik
yüz tanıma tekniklerini kullanıyor. (V) Bu yazılım fotoğraf makinelerine eklenirse çektiğiniz fotoğ-
raflarda gülen yüzleri kolayca yakalayabilirsiniz. (VI) Daha sonra yüzde beliren gülüşe 0-100 ara-
sında bir puan veriyor, puan 100'e ne kadar yakınsa bu, fotoğraftaki kişinin o kadar çok güldüğü
anlamına geliyor.
10
Bu metindeki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
D).
B) III.
C) IV.
A) II.
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
9. tongue 6. (1 ) Bilgisayarların sayılarla arası iyi olsa da duygulardan pek anlamadıklarını söyleyip dururuz. (I) Ye. ni çıkan bir yazılım bu durumun yakında değişeceğine işaret. (III) Omron tarafından üretilen "Okao Vision" adlı yazılım, yalnızca fotoğraftaki yüzlere bakarak fotoğraftaki kişilerin güldüğünü anlamak. la kalmıyor, ne kadar çok güldüklerini de anlayabiliyor. (IV) Yazılım bunun için üç boyutlu karmasik yüz tanıma tekniklerini kullanıyor. (V) Bu yazılım fotoğraf makinelerine eklenirse çektiğiniz fotoğ- raflarda gülen yüzleri kolayca yakalayabilirsiniz. (VI) Daha sonra yüzde beliren gülüşe 0-100 ara- sında bir puan veriyor, puan 100'e ne kadar yakınsa bu, fotoğraftaki kişinin o kadar çok güldüğü anlamına geliyor. 10 Bu metindeki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? D). B) III. C) IV. A) II.
Aşağıda verilen Nasrettin Hoca fikrasını okuyunuz. Ardından fikrada yer alan alimlerin,
Borular hangi amaçla sorduklarını belirleyiniz.
Nasrettin Hoca, alimlerin sorduğu sorulara neden ölçülemeyecek birimleri kullanarak
cevap vermiş olabilir? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşırız.
ok
egina
Hoca ve Üç Alim
Hoca'nın yaşadığı devirde üç dlim, memleket memleket dolaşıp gezdikleri yerlerdeki
alimlerle her türlü konuda tartışırlar. Bir gün yollan Hoca'nın oturduğu şehre düşer. Onlar
"Bu şehirde oturup tartışılacak şöhretli birisi var mı acaba?" diye araştırmaya başlarlar.
Onlara mizah dünyasının ve nüktedanlığın sultan Hoca'yı tavsiye ederler.
Günlerden bir gün padişahin sarayının önündeki meydanda büyük tören düzenlenir.
Oraya üç âlimin yanı sıra Hoca da davet edilir. Haber iletildikten sonra, asasını alarak
eşeğine binip gelir. O, geleneğe uyarak tüm âdetleri yerine getirdikten sonra selam verir.
Daha sonra padişaha dua edilir. Sohbetin başında Hoca'ya üç alimin amacını söylerler.
Hoca, "Çok güzell Sorunuz varsa sorabilirsiniz. Cevaplamaya hazırım." der.
Alimlerden birisi sözü açarak "Hoca, dünyanın merkezi neresidir?" diye sorar.
Hoca, asasıyla eşeğini göstererek "İşte benim eşeğimin sol ön ayağının bastığı yerdir."
der.
O, alim, "Bunu nereden biliyorsun?" diye sorar.
Hoca ise "Inanmiyorsanız oradan dört tarafa doğru ölçmeye başlayın. Eksik veya fazla
olursa bana gelebilirsiniz." der. Alim şaşırarak geri çekilir.
Daha sonra ikinci alim, "Hoca, gökteki yıldızların sayısı kaçtır?" diye sorar.
Hoca ise "Benim eşeğimin derisindeki kil ne kadar ise gökte de o kadar yıldız vardır."
der. Alim, konuşmaya devam eder, "Bunu nasıl ispat edebilirsin?" diye sorar.
Hoca ise "Inanmiyorsanız sayabilirsiniz, az veya çok olursa ancak o zaman haklı ola-
bilirsiniz." der. Alim konuşmasına devam eder: "Yahu Hoca, eşeğin derisindeki kil sayılır
mi?" diye sorar.
Hoca ise "Sanki gökteki yıldızları saymak kolay mı?" diye cevap verir. Alim utanarak bir
daha soru sormaktan vazgeçer. Sıra üçüncü alime gelir. O, "Hoca benim sakalimin kaç kili
vardır?" şeklinde soru yöneltir
Hoca, "Benim eşeğimin kuyruğunda ne kadar kıl varsa o kadardır." der.
Alim tekrar sorar, "Bunu nasıl ispat edebilirsin? der.
Hoca ise "Bunu ispat etmek çok kolay. Sizin sakalınız ve eşeğin kuyruğundaki killan
teker teker kopanınca ikisinin sayısı eşit olmazsa siz haklısınız!"
Alimler bundan sonra Hoca'nın keskin zekasına ve nüktedanlığına şaşınırlar. Kendileri-
ni, büyük bir ustadın huzurundaki öğrenci gibi kabul ederek ona dua ederler.
Isa ÖZKAN, Nasreddin Hoca Fikraları
örne
109
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
Aşağıda verilen Nasrettin Hoca fikrasını okuyunuz. Ardından fikrada yer alan alimlerin, Borular hangi amaçla sorduklarını belirleyiniz. Nasrettin Hoca, alimlerin sorduğu sorulara neden ölçülemeyecek birimleri kullanarak cevap vermiş olabilir? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşırız. ok egina Hoca ve Üç Alim Hoca'nın yaşadığı devirde üç dlim, memleket memleket dolaşıp gezdikleri yerlerdeki alimlerle her türlü konuda tartışırlar. Bir gün yollan Hoca'nın oturduğu şehre düşer. Onlar "Bu şehirde oturup tartışılacak şöhretli birisi var mı acaba?" diye araştırmaya başlarlar. Onlara mizah dünyasının ve nüktedanlığın sultan Hoca'yı tavsiye ederler. Günlerden bir gün padişahin sarayının önündeki meydanda büyük tören düzenlenir. Oraya üç âlimin yanı sıra Hoca da davet edilir. Haber iletildikten sonra, asasını alarak eşeğine binip gelir. O, geleneğe uyarak tüm âdetleri yerine getirdikten sonra selam verir. Daha sonra padişaha dua edilir. Sohbetin başında Hoca'ya üç alimin amacını söylerler. Hoca, "Çok güzell Sorunuz varsa sorabilirsiniz. Cevaplamaya hazırım." der. Alimlerden birisi sözü açarak "Hoca, dünyanın merkezi neresidir?" diye sorar. Hoca, asasıyla eşeğini göstererek "İşte benim eşeğimin sol ön ayağının bastığı yerdir." der. O, alim, "Bunu nereden biliyorsun?" diye sorar. Hoca ise "Inanmiyorsanız oradan dört tarafa doğru ölçmeye başlayın. Eksik veya fazla olursa bana gelebilirsiniz." der. Alim şaşırarak geri çekilir. Daha sonra ikinci alim, "Hoca, gökteki yıldızların sayısı kaçtır?" diye sorar. Hoca ise "Benim eşeğimin derisindeki kil ne kadar ise gökte de o kadar yıldız vardır." der. Alim, konuşmaya devam eder, "Bunu nasıl ispat edebilirsin?" diye sorar. Hoca ise "Inanmiyorsanız sayabilirsiniz, az veya çok olursa ancak o zaman haklı ola- bilirsiniz." der. Alim konuşmasına devam eder: "Yahu Hoca, eşeğin derisindeki kil sayılır mi?" diye sorar. Hoca ise "Sanki gökteki yıldızları saymak kolay mı?" diye cevap verir. Alim utanarak bir daha soru sormaktan vazgeçer. Sıra üçüncü alime gelir. O, "Hoca benim sakalimin kaç kili vardır?" şeklinde soru yöneltir Hoca, "Benim eşeğimin kuyruğunda ne kadar kıl varsa o kadardır." der. Alim tekrar sorar, "Bunu nasıl ispat edebilirsin? der. Hoca ise "Bunu ispat etmek çok kolay. Sizin sakalınız ve eşeğin kuyruğundaki killan teker teker kopanınca ikisinin sayısı eşit olmazsa siz haklısınız!" Alimler bundan sonra Hoca'nın keskin zekasına ve nüktedanlığına şaşınırlar. Kendileri- ni, büyük bir ustadın huzurundaki öğrenci gibi kabul ederek ona dua ederler. Isa ÖZKAN, Nasreddin Hoca Fikraları örne 109
bo-
eği
de,
le-
er,
k
1
i
1
18. (I) Düşyeri Çizgi Film Stüdyosu yapimi olan Pepee adlı
çizgi film, 6 Haziran 2008 tarihinde yayın hayatına baş-
müzikleri Ali Tufan Kıraç'a aittir. (III) Pepee çizgi filmi
lamıştır. (II) Çizgi filmin senaryosu Ayşe Şule Bilgiç'e,
adını çizgi filminin başkarakteri Pepee'den almaktır.
zorluğu çeken, sevimli, arkadaş canlısı, öğrenmeye
(IV) Bu karakter, başlangıç bölümlerinde konuşma
açık, mutlu, hayat dolu, ailesi ile kuwetli bir bağa sahip
olan dört yaşında bir erkek çocuktur.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
Al l. cümle tanım cümlesidir.
B) II. cümle nesneldir.
G) III. cümlede çizgi filmin ismini nereden aldığı söy-
lenmiştir
.
D) IV. cümlede nitel sözcüklere yer verilmiştir.
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
bo- eği de, le- er, k 1 i 1 18. (I) Düşyeri Çizgi Film Stüdyosu yapimi olan Pepee adlı çizgi film, 6 Haziran 2008 tarihinde yayın hayatına baş- müzikleri Ali Tufan Kıraç'a aittir. (III) Pepee çizgi filmi lamıştır. (II) Çizgi filmin senaryosu Ayşe Şule Bilgiç'e, adını çizgi filminin başkarakteri Pepee'den almaktır. zorluğu çeken, sevimli, arkadaş canlısı, öğrenmeye (IV) Bu karakter, başlangıç bölümlerinde konuşma açık, mutlu, hayat dolu, ailesi ile kuwetli bir bağa sahip olan dört yaşında bir erkek çocuktur. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? Al l. cümle tanım cümlesidir. B) II. cümle nesneldir. G) III. cümlede çizgi filmin ismini nereden aldığı söy- lenmiştir . D) IV. cümlede nitel sözcüklere yer verilmiştir.
.
.
12. • Benzetmeye başvurulmuştur.
Anlatım üçüncü kişi ağzından yapılmıştır.
nsan dışı varlıklara insan özelliği kazandırılmıştır.
Aşağıdaki metinlerin hangisinde bu özelliklerin tümü yer almaktadır?
A) Kışın sokakta kedi göremezsiniz. Kapı önleri boşalır. Arabaların kaportalarındaki pati izleri kay-
bolur. Kasabın önündeki kutular sahipsizdir. Kuşlar yerini poyrazın uğultusuna bırakır. İşte tam da
bu zamanda sokak, biz köpeklere aittir. Soğukta gün geç başlar. Hele üstümüz beyaz yorganla
örtüldüyse kalkmak iyice zorlaşır. Sokakla yeni tanışanlar donmuş toprağın üstünde uyuyamaz,
gider bir sahanlığın üstüne kıvrılır.
B) Gecenin soğuk karanlığında, dikenleri bıçak gibi keskin yabani otların, çitler ile yarıştığı bahçe-
nin gerisinde duran küçük köy evinin içinden gelen soğan çorbası kokusu her yere yayılıyordu.
Taşlarla yarım yamalak donatılmış patikanın sonunda, boyası kalkmış ve rutubetli tahtalardan üst
üste rastgele konularak yapılmış bahçe kapısı, evin yerlere dökülen kiremitlerini dışarıdan bir sır
saklar gibi saklıyordu. Bahçe kapısı açılıp içeri girildiğinde boyası aşınmış küf kokan duvarlar acı
içinde son şarkılarını söylüyordu.
C) Balıkçılar, tan ağarmadan kalkmış, sütliman denize açılmışlardı. Sıcacık evlerinde bıraktıkları ço-
cukları, yataklarında mışılmışıl uyuyordu. Bu mevsimde deniz çok güzel olurdu. Baliklar güneşin
işığı altında, balıkçılarla âdeta oyun oynayarak yüzerdi. Evlerine, ailelerine ağlarının balık dolu
olmasının verdiği mutlulukla dönen balıkçılar, kimi vakit ağlarına takılmış hediyelerle şenlendirirlerdi
sevdiklerini; bazen de bir denizyıldızıyla.
D) Hava kupkuruydu. Bayıltıcı sıcağın altında havada ne bir koku ne bir nem... Yalnızca uzun süredir
buradan hiç eksik olmayan alışılmış bir umutsuzluk belirgindi. Insana nefes alıp almadığını sor-
gulatan bir kuruluk... Bu kampta daha önce hiç yaşam yoktu sanki. Ellerinde coplar, bellerinde
tabancalarla, aynı asker yeşili üniformalar ve keplerle, aynı siyah postallarla, sağ kollarında beyazın
üstünde siyah yıldızımsı şekilli armalarla tek bir kişinin kopyaları gibiydi askerler.
hos
8
www.ankarayayincilik.com.tr
8. SINIF
ANK-0802
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
. . 12. • Benzetmeye başvurulmuştur. Anlatım üçüncü kişi ağzından yapılmıştır. nsan dışı varlıklara insan özelliği kazandırılmıştır. Aşağıdaki metinlerin hangisinde bu özelliklerin tümü yer almaktadır? A) Kışın sokakta kedi göremezsiniz. Kapı önleri boşalır. Arabaların kaportalarındaki pati izleri kay- bolur. Kasabın önündeki kutular sahipsizdir. Kuşlar yerini poyrazın uğultusuna bırakır. İşte tam da bu zamanda sokak, biz köpeklere aittir. Soğukta gün geç başlar. Hele üstümüz beyaz yorganla örtüldüyse kalkmak iyice zorlaşır. Sokakla yeni tanışanlar donmuş toprağın üstünde uyuyamaz, gider bir sahanlığın üstüne kıvrılır. B) Gecenin soğuk karanlığında, dikenleri bıçak gibi keskin yabani otların, çitler ile yarıştığı bahçe- nin gerisinde duran küçük köy evinin içinden gelen soğan çorbası kokusu her yere yayılıyordu. Taşlarla yarım yamalak donatılmış patikanın sonunda, boyası kalkmış ve rutubetli tahtalardan üst üste rastgele konularak yapılmış bahçe kapısı, evin yerlere dökülen kiremitlerini dışarıdan bir sır saklar gibi saklıyordu. Bahçe kapısı açılıp içeri girildiğinde boyası aşınmış küf kokan duvarlar acı içinde son şarkılarını söylüyordu. C) Balıkçılar, tan ağarmadan kalkmış, sütliman denize açılmışlardı. Sıcacık evlerinde bıraktıkları ço- cukları, yataklarında mışılmışıl uyuyordu. Bu mevsimde deniz çok güzel olurdu. Baliklar güneşin işığı altında, balıkçılarla âdeta oyun oynayarak yüzerdi. Evlerine, ailelerine ağlarının balık dolu olmasının verdiği mutlulukla dönen balıkçılar, kimi vakit ağlarına takılmış hediyelerle şenlendirirlerdi sevdiklerini; bazen de bir denizyıldızıyla. D) Hava kupkuruydu. Bayıltıcı sıcağın altında havada ne bir koku ne bir nem... Yalnızca uzun süredir buradan hiç eksik olmayan alışılmış bir umutsuzluk belirgindi. Insana nefes alıp almadığını sor- gulatan bir kuruluk... Bu kampta daha önce hiç yaşam yoktu sanki. Ellerinde coplar, bellerinde tabancalarla, aynı asker yeşili üniformalar ve keplerle, aynı siyah postallarla, sağ kollarında beyazın üstünde siyah yıldızımsı şekilli armalarla tek bir kişinin kopyaları gibiydi askerler. hos 8 www.ankarayayincilik.com.tr 8. SINIF ANK-0802
B) Turkiyal Enstitusu, inkılapları bilimsel bir temele oturtmak için kurulmuştur.
C) Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumundan daha sonra kurulmuştur
D) Turkiyat Enstitüsü sadece Istanbul ile ilgili çalışmalar yapmıştır.
7
• Bipolar bozukluk (kişilik bozukluğu) olan hastalann beyin yapılan ve fonksiyonları, farkhlik gösterebilmektedir.
• Genetik yapının kişinin hastalığa yakalanmasında etkili olduğu düşünülmekle beraber, tek yumurta ikizlerinde
aynı genler bulunmasına rağmen ikizlerin birinde hastalık gelişebilirken diğerinde de gelişme ihtimali yüzde yüz
değildir.
• Hastalığın; aile üyelerinde bipolar bozukluk olanlarda, olmayanlara göre ortaya çıkmasının daha yüksek ihtimali ol-
duğu bilinmektedir. Aile üyelerinde bipolar bozukluk hastası olan çoğu kişide bipolar bozukluğun ortaya çıkmadığı
bilinmektedir.
Yukardaki öncüllerden yola çıkarak aşağıda yapılan yorumlardan hangisi kesinlikle doğrudur?
A) Ebeveynlerinde bipolar bozukluk olan çocuklar da risk altındadır.
B) Bipolar bozukluk belirtileri herkeste aynı şekilde izlenir.
C) Bipolar bozukluğunun tek sebebinin kalitim olduğu kanıtlanmıştır.
D) Bipolar bozukluğun tedavisi tüm hastalarda aynı yöntemle yapılır.
3
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
B) Turkiyal Enstitusu, inkılapları bilimsel bir temele oturtmak için kurulmuştur. C) Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumundan daha sonra kurulmuştur D) Turkiyat Enstitüsü sadece Istanbul ile ilgili çalışmalar yapmıştır. 7 • Bipolar bozukluk (kişilik bozukluğu) olan hastalann beyin yapılan ve fonksiyonları, farkhlik gösterebilmektedir. • Genetik yapının kişinin hastalığa yakalanmasında etkili olduğu düşünülmekle beraber, tek yumurta ikizlerinde aynı genler bulunmasına rağmen ikizlerin birinde hastalık gelişebilirken diğerinde de gelişme ihtimali yüzde yüz değildir. • Hastalığın; aile üyelerinde bipolar bozukluk olanlarda, olmayanlara göre ortaya çıkmasının daha yüksek ihtimali ol- duğu bilinmektedir. Aile üyelerinde bipolar bozukluk hastası olan çoğu kişide bipolar bozukluğun ortaya çıkmadığı bilinmektedir. Yukardaki öncüllerden yola çıkarak aşağıda yapılan yorumlardan hangisi kesinlikle doğrudur? A) Ebeveynlerinde bipolar bozukluk olan çocuklar da risk altındadır. B) Bipolar bozukluk belirtileri herkeste aynı şekilde izlenir. C) Bipolar bozukluğunun tek sebebinin kalitim olduğu kanıtlanmıştır. D) Bipolar bozukluğun tedavisi tüm hastalarda aynı yöntemle yapılır. 3
9. Bir olayın, bir durumun zaman içindeki gelişiminden,
ilerlemesinden bahseden cümlelere aşamalı durum
cümlesi denir.
EDISH
Buna göre aşağıdakilerden hangisi aşamalı durum
cümlesi değildir?
A) Satışlarımızı artırmak için farklı bir yöntem de-
nemeliyiz.
B) Gazetemiz, giderek daha çok insan tarafından
okunuyordu.
C) Konuştukça heyecanı azalıyor, kendine güveni
artıyordu.
p) Sınıfımızın başarı ortalaması her sınavda yük-
seliyordu
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
9. Bir olayın, bir durumun zaman içindeki gelişiminden, ilerlemesinden bahseden cümlelere aşamalı durum cümlesi denir. EDISH Buna göre aşağıdakilerden hangisi aşamalı durum cümlesi değildir? A) Satışlarımızı artırmak için farklı bir yöntem de- nemeliyiz. B) Gazetemiz, giderek daha çok insan tarafından okunuyordu. C) Konuştukça heyecanı azalıyor, kendine güveni artıyordu. p) Sınıfımızın başarı ortalaması her sınavda yük- seliyordu
Paragraf Anlamı ve Para
3.
BE
e
le
1
1.
Bir şey diyeyim size: Kişi, gerçek değerini kestiremez; Si-
nırlarını görmek için ne denli uğraşsa boştur, gözünde bü-
yütür kendini. Ben de değerimi bildiğimi ileri sürecek de-
öğilim. Ancak bugünkü yazarlar arasında, daha doğrusu bu-
günkü okurların gözünde yerimin ne olduğunu anladım
saniyorum. Yazdıklarımı okumaktan hoşlananlar vardır an-
cak çoğu; bana işi alaya vurmuş bir adam diye bakarlar.
Beni görünce gülümseyivermeleri de onun içindir. Bunca
yıldır çalışırım, düşündüklerim uğrunda kavgayı, en sev-
diklerimle dahi bozuşmayı göze alırım; gene de alay et-
mediğime, oynamadığıma onları inandıramıyorum. Kade-
rime boyun eğmekten başka ne gelir elimden ama doğ-
rusu bu durum gücüme de gitmiyor değil.
Yazarın bu metinde yakındığı durum aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kendini değersiz hissetmesi
B) İnsanların ona hak ettiği değeri vermemesi
C) Düşünceleri uğruna en sevdiği insanlarla bile kavga et-
mekten, bozuşmaktan kendini alamaması
D) Yazılarında alay etmediğine, oynamadığına insanları
inandıramaması
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
Paragraf Anlamı ve Para 3. BE e le 1 1. Bir şey diyeyim size: Kişi, gerçek değerini kestiremez; Si- nırlarını görmek için ne denli uğraşsa boştur, gözünde bü- yütür kendini. Ben de değerimi bildiğimi ileri sürecek de- öğilim. Ancak bugünkü yazarlar arasında, daha doğrusu bu- günkü okurların gözünde yerimin ne olduğunu anladım saniyorum. Yazdıklarımı okumaktan hoşlananlar vardır an- cak çoğu; bana işi alaya vurmuş bir adam diye bakarlar. Beni görünce gülümseyivermeleri de onun içindir. Bunca yıldır çalışırım, düşündüklerim uğrunda kavgayı, en sev- diklerimle dahi bozuşmayı göze alırım; gene de alay et- mediğime, oynamadığıma onları inandıramıyorum. Kade- rime boyun eğmekten başka ne gelir elimden ama doğ- rusu bu durum gücüme de gitmiyor değil. Yazarın bu metinde yakındığı durum aşağıdakilerden hangisidir? A) Kendini değersiz hissetmesi B) İnsanların ona hak ettiği değeri vermemesi C) Düşünceleri uğruna en sevdiği insanlarla bile kavga et- mekten, bozuşmaktan kendini alamaması D) Yazılarında alay etmediğine, oynamadığına insanları inandıramaması
KOLEJ
9.
"Sözcükte Anlam" konulu bilgi yarışmasında ilk turda oluşan puan durumu şu şekildedir:
Batu: 20
Sila: 30
Deniz: 30
Beste: 20
Yarışmayla ilgili diğer bilinenler şunlardır:
. Her sorunun değeri 10 puandır.
Yanlış yanıtlanan her soru -10 puandır.
• 2. turdaki sorulardan biri ve kişilerin verdiği cevaplar aşağıdaki gibidir.
Soru: "Dayanmak" sözcüğü aşağıdaki cümlelerde farklı an-
Yarışmacı lamlara gelecek şekilde kullanılmıştır. Bu sözcüğün verilen
Cevap
anlamlarına uygun kullanılıp kullanılmadığını kontrol ediniz.
Batu
Türk ordusu İstanbul surlarına dayanmıştı.
Varmak, ulaşmak.
Zarar görmemek, varlığını korumak,
Deniz Bu kumaş çok dayandı.
hasar görmemek.
Kazılmış mezarın önüne geldiklerinde daha fazla dayana- Tutunmak, karşı durmak, karşı koy-
Beste
mayip oracığa çöktü.
mak.
Sila
Karşılıklı bilmece sormaya dayanan bu oyun çok zevkliydi. Bir şeyin üzerine kurulmuş olmak.
İkinci turun bu sorudan sonraki durumu için aşağıdaki değerlendirmelerden hangisi yanlış olur?
TÜRKÇE - 8
A) Beste, Deniz'in ilk turda aldığı puana ulaşmıştır.
B) Sila, yarışmanın birincisi durumundadır.
C) Yarışmanın sonuncusu, şu an için Beste'dir.
D) Deniz, ikinci turda bu soruya yanlış cevap vermiştir.
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
KOLEJ 9. "Sözcükte Anlam" konulu bilgi yarışmasında ilk turda oluşan puan durumu şu şekildedir: Batu: 20 Sila: 30 Deniz: 30 Beste: 20 Yarışmayla ilgili diğer bilinenler şunlardır: . Her sorunun değeri 10 puandır. Yanlış yanıtlanan her soru -10 puandır. • 2. turdaki sorulardan biri ve kişilerin verdiği cevaplar aşağıdaki gibidir. Soru: "Dayanmak" sözcüğü aşağıdaki cümlelerde farklı an- Yarışmacı lamlara gelecek şekilde kullanılmıştır. Bu sözcüğün verilen Cevap anlamlarına uygun kullanılıp kullanılmadığını kontrol ediniz. Batu Türk ordusu İstanbul surlarına dayanmıştı. Varmak, ulaşmak. Zarar görmemek, varlığını korumak, Deniz Bu kumaş çok dayandı. hasar görmemek. Kazılmış mezarın önüne geldiklerinde daha fazla dayana- Tutunmak, karşı durmak, karşı koy- Beste mayip oracığa çöktü. mak. Sila Karşılıklı bilmece sormaya dayanan bu oyun çok zevkliydi. Bir şeyin üzerine kurulmuş olmak. İkinci turun bu sorudan sonraki durumu için aşağıdaki değerlendirmelerden hangisi yanlış olur? TÜRKÇE - 8 A) Beste, Deniz'in ilk turda aldığı puana ulaşmıştır. B) Sila, yarışmanın birincisi durumundadır. C) Yarışmanın sonuncusu, şu an için Beste'dir. D) Deniz, ikinci turda bu soruya yanlış cevap vermiştir.
4
Aşağıdaki parçalardan çıkarılabilecek yargılar için çıkarılamayacak yargılar için "*" işareti koyunuz
1
midir. Sanılanın aksine, yazılı olarak kullandığımız harflerin şekillerinin parmaklar aracılığıyla gösterilmesi ve
işaret dili, düşüncelerin ve sözcüklerin el, yüz ve beden hareketleriyle karşılığının ifade edildiği iletişim yönte-
bunun peşpeşe yapılarak sözcüğün ifade edilmesi değildir. İşaret dili ile ilgili diğer bir yanlış kanı da işaret
dilinin tüm dünyada aynı olduğudur.
ooo
a. İşaret dili ile sözcükler yalnızca el ve kol ile ifade edilmez.
b. Tüm dünyada ortak kullanılan evrensel bir işaret dili vardır.
c. İşaret dilinde harfler yazılış şekilleriyle gösterilir.
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
4 Aşağıdaki parçalardan çıkarılabilecek yargılar için çıkarılamayacak yargılar için "*" işareti koyunuz 1 midir. Sanılanın aksine, yazılı olarak kullandığımız harflerin şekillerinin parmaklar aracılığıyla gösterilmesi ve işaret dili, düşüncelerin ve sözcüklerin el, yüz ve beden hareketleriyle karşılığının ifade edildiği iletişim yönte- bunun peşpeşe yapılarak sözcüğün ifade edilmesi değildir. İşaret dili ile ilgili diğer bir yanlış kanı da işaret dilinin tüm dünyada aynı olduğudur. ooo a. İşaret dili ile sözcükler yalnızca el ve kol ile ifade edilmez. b. Tüm dünyada ortak kullanılan evrensel bir işaret dili vardır. c. İşaret dilinde harfler yazılış şekilleriyle gösterilir.
soyluyordu.
Ve zurna "Ablanı alacağım, enişten olacağım." diye ba
olmaz yerde "dümtek, dümtek" diye Afrika tamtamlarını anım
"Ceddin Deden, Neslin Baban" marşını çalıyordu. İlçe halkı bu
2. Birçok kişiye göre matematik ve sanat ortak nok-
tası olmayan iki alandır. Matematik denince akla
dört işlem, sayılar, çarpım tablosu, denklemler,
formüller gelir. Sanatın ise, insanların düşünce
ve hislerini özgürce ifade edilebildiği yazı, müzik,
resim, heykel gibi birçok şekli vardır. Özellikle il-
köğretim seviyesindeki çocuklar için soruları doğ-
ru cevaplamak başarılı olmanın temelidir. Mate-
matikte bunu başarmak, formülleri ezberlemeye
dayalıdır diye düşünülür. Sanatta ise bir dereceye
kadar özgürsün, ezberlenecek bir şey yoktur.
3. Izn
Ke
da
git
lin
da
K
SE
ti
L
Bu parçanın dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdaki-
lerden hangisi söylenemez?
A) Tartışmacı bir anlatım sergilenmiştir
.
B) Nesnel bir anlatımı vardır.
C) Karşılaştırma yapılmıştır.
D) Terimsel ifadelere başvurulmuştur.
Türkçe Soruları Çantada
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
soyluyordu. Ve zurna "Ablanı alacağım, enişten olacağım." diye ba olmaz yerde "dümtek, dümtek" diye Afrika tamtamlarını anım "Ceddin Deden, Neslin Baban" marşını çalıyordu. İlçe halkı bu 2. Birçok kişiye göre matematik ve sanat ortak nok- tası olmayan iki alandır. Matematik denince akla dört işlem, sayılar, çarpım tablosu, denklemler, formüller gelir. Sanatın ise, insanların düşünce ve hislerini özgürce ifade edilebildiği yazı, müzik, resim, heykel gibi birçok şekli vardır. Özellikle il- köğretim seviyesindeki çocuklar için soruları doğ- ru cevaplamak başarılı olmanın temelidir. Mate- matikte bunu başarmak, formülleri ezberlemeye dayalıdır diye düşünülür. Sanatta ise bir dereceye kadar özgürsün, ezberlenecek bir şey yoktur. 3. Izn Ke da git lin da K SE ti L Bu parçanın dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) Tartışmacı bir anlatım sergilenmiştir . B) Nesnel bir anlatımı vardır. C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Terimsel ifadelere başvurulmuştur. Türkçe Soruları Çantada
Küçült/Büyüt
Paylaş
TÜRKÇE
A
15
13. 1. Bildiklerimizden çok farklı olan bu diş
fırçası kişiye özel olarak üretiliyor.
II. Bir grup diş hekimi, dişleri yalnızca altı
saniyede temizleyen özel bir diş fırçası
geliştirdi.
III. Daha sonra bu görüntüden yararlanıla-
rak üç boyutlu çıktı alan bir yazıcıda diş
fırçası üretimi gerçekleştiriliyor.
IV. Bu diş fırçası kimin için üretilecekse ilk
olarak o kişinin üç boyutlu ağız görün-
tüsü oluşturuluyor.
Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir
metin oluşturulduğunda hangisi baştan
üçüncü sırada yer alır?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
Ankara Yayıncılık
14. Dünyanın en büyük yağmur ormanı olan
Amazon yağmur ormanlarının önceden çok
verimli topraklar üzerinde oluştuğu düşünülü-
yordu. Ama artık biliniyor ki Amazon toprağı
besin açısından fakirdir. Bunun en önemli ne-
deni de bizim için yaşamın ana kaynağı olan
sudur. Bu yüzden Amazon yağmur ormanla-
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
Küçült/Büyüt Paylaş TÜRKÇE A 15 13. 1. Bildiklerimizden çok farklı olan bu diş fırçası kişiye özel olarak üretiliyor. II. Bir grup diş hekimi, dişleri yalnızca altı saniyede temizleyen özel bir diş fırçası geliştirdi. III. Daha sonra bu görüntüden yararlanıla- rak üç boyutlu çıktı alan bir yazıcıda diş fırçası üretimi gerçekleştiriliyor. IV. Bu diş fırçası kimin için üretilecekse ilk olarak o kişinin üç boyutlu ağız görün- tüsü oluşturuluyor. Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir metin oluşturulduğunda hangisi baştan üçüncü sırada yer alır? A) I. B) II. C) III. D) IV. Ankara Yayıncılık 14. Dünyanın en büyük yağmur ormanı olan Amazon yağmur ormanlarının önceden çok verimli topraklar üzerinde oluştuğu düşünülü- yordu. Ama artık biliniyor ki Amazon toprağı besin açısından fakirdir. Bunun en önemli ne- deni de bizim için yaşamın ana kaynağı olan sudur. Bu yüzden Amazon yağmur ormanla-
1815 yılında Humphrey Davy, "Madencinin Emniyet Lambası" adını verdiği buluşunu ilân etti. Davy'nin hayat
hikayesini yazanlardan J.A. Paris bu başarılı araştırmayı bilimin gururu, insanlığın zaferi, yaşadığımız çağın en
muhteşem buluşu" olarak niteliyordu. Union Carbide şirketinin bir reklamında ise şöyle deniyordu: "Humphrey Davy
bütün insanlık adına bir lamba yaktı ve biz bu lambanın söndüğünü görmek istemiyoruz."
Bilimin önem ve değerinin yukarıdaki şekilde sergilendiğine çok defa şahit olmuşuzdur. Lamba, madenlerde
yaygın olarak kullanılmaya başlandıktan sonra beklenenin aksine patlama ve ölüm olaylarında gözle görünür bir
artış gözlendi. Bunun sebebini bugün tahmin etmemiz zor olmasa gerek. Maden işletmecileri açısından asıl prob-
lem madencilerin emniyetinden çok; madencileri, içi metan gazı dolu tehlikeli maden ocaklarına inmeye nasıl ikna
edebilecekleri idi. Davy'nin bilimsel araştırması bu konuda aradıkları vesileyi temin etmişti. Fakat tabii ki Davy'nin
lambası mükemmel olmaktan çok uzaktı. Lambanın başlığı düşebiliyor. Bir hava akimi lambanın alevini başlık dişi-
na çekebiliyor, başlığa yapışan ince kömür zerreleri kırmızı kor haline gelinceye kadar isinabiliyordu. Hâlbuki ma-
denciler bu lambanın piyasaya çıkmasından önce problemin kaynağının eksik havalandırma olduğunu tespit etmiş
ve bu konuda değişik teklifler öne sürmüşlerdi. Fakat herhalde yüksek maliyet sebebiyle, veyahut madenciler "bilim
adamı" sayılmadıkları için, bu teklifler göz önüne alınmamıştı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
kullanılmamıştır?
A) Açıklama
B) Sayısal verilerden yararlanma
Tanık gösterme
D) Benzetme
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
1815 yılında Humphrey Davy, "Madencinin Emniyet Lambası" adını verdiği buluşunu ilân etti. Davy'nin hayat hikayesini yazanlardan J.A. Paris bu başarılı araştırmayı bilimin gururu, insanlığın zaferi, yaşadığımız çağın en muhteşem buluşu" olarak niteliyordu. Union Carbide şirketinin bir reklamında ise şöyle deniyordu: "Humphrey Davy bütün insanlık adına bir lamba yaktı ve biz bu lambanın söndüğünü görmek istemiyoruz." Bilimin önem ve değerinin yukarıdaki şekilde sergilendiğine çok defa şahit olmuşuzdur. Lamba, madenlerde yaygın olarak kullanılmaya başlandıktan sonra beklenenin aksine patlama ve ölüm olaylarında gözle görünür bir artış gözlendi. Bunun sebebini bugün tahmin etmemiz zor olmasa gerek. Maden işletmecileri açısından asıl prob- lem madencilerin emniyetinden çok; madencileri, içi metan gazı dolu tehlikeli maden ocaklarına inmeye nasıl ikna edebilecekleri idi. Davy'nin bilimsel araştırması bu konuda aradıkları vesileyi temin etmişti. Fakat tabii ki Davy'nin lambası mükemmel olmaktan çok uzaktı. Lambanın başlığı düşebiliyor. Bir hava akimi lambanın alevini başlık dişi- na çekebiliyor, başlığa yapışan ince kömür zerreleri kırmızı kor haline gelinceye kadar isinabiliyordu. Hâlbuki ma- denciler bu lambanın piyasaya çıkmasından önce problemin kaynağının eksik havalandırma olduğunu tespit etmiş ve bu konuda değişik teklifler öne sürmüşlerdi. Fakat herhalde yüksek maliyet sebebiyle, veyahut madenciler "bilim adamı" sayılmadıkları için, bu teklifler göz önüne alınmamıştı. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kullanılmamıştır? A) Açıklama B) Sayısal verilerden yararlanma Tanık gösterme D) Benzetme
A
A
A
A
A
16.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA HEDEFLERİ
YOKSULLUGA
ACLICA
ESITLIG
SON
SON
YASAM
NITELIKLI
TOPLUMSAL
CASINET
EGITIM
SAGLIKLI VE
KALITELI
4
2
3 M♡
İNSANA
TEMIZ SU VE
SANITASYON
ESITSIZLIK
LERN
AZALTILIAS
EREE
VETEN
ENER
SANAYE
YENILIK ÇİLİK
VE ALTYAPI
YAKIŞIR İŞ VE
EKONOMIK
BÜYÜME
10.
9
7 ©
8
SUDAKI
YASAM
KARASAL
YAŞAM
SURDURULESILIR
SEHİRLER VE
TOPLULUKLAR
SORUMLU
URETIM VE
TÜKETİM
İKLİM
EYLEMI
150
11
12 CO
135
AMAÇLAR İÇİN
ORTAKLIKLAR
BARIS, ADALET
VE GÜÇLU
KURUMLAR
17
16
SÜRDÜRÜLEBİLİR
KALKINMA
AMAÇLARI
Sürdürülebilirlik kavramı günümüzde sıklıkla kullanılan bir kavramdır. Özellikle 1980'lerden itibaren daha geniş alanda
kullanılmaya başlanmıştır. Kelime esasen "sürdürmek, sağlamak, devam ettirmek, desteklemek, var olmak anlamie
ninda kullanılır.
Yukandaki görselde sürdürülebilirlik kavramının Birleşmiş Milletler düzeyindeki hedefleri verilmiştir.
Buna göre aşağıda verilen hedeflerle görseldeki numaralardan hangisi yanlış eşleştirilmiştir?
Herkesi kapsayan ve herkese eşit derecede kaliteli eğitim sağlamak ve yaşam boyu eğitim imkânı tanımak
(4. Hedef)
Ülkelerin içinde ve ülkeler arasındaki eşitsizlikleri azaltmak. (10. Hedef)
iklim değişikliği ve etkileri ile ilgili acil olarak adım atmak. (13. Hedef)
o Dlkelerin altyapı eksiklerinin giderilmesi. (8. Hedef)
9
Diğer sayfaya gepiniz
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
A A A A A 16. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA HEDEFLERİ YOKSULLUGA ACLICA ESITLIG SON SON YASAM NITELIKLI TOPLUMSAL CASINET EGITIM SAGLIKLI VE KALITELI 4 2 3 M♡ İNSANA TEMIZ SU VE SANITASYON ESITSIZLIK LERN AZALTILIAS EREE VETEN ENER SANAYE YENILIK ÇİLİK VE ALTYAPI YAKIŞIR İŞ VE EKONOMIK BÜYÜME 10. 9 7 © 8 SUDAKI YASAM KARASAL YAŞAM SURDURULESILIR SEHİRLER VE TOPLULUKLAR SORUMLU URETIM VE TÜKETİM İKLİM EYLEMI 150 11 12 CO 135 AMAÇLAR İÇİN ORTAKLIKLAR BARIS, ADALET VE GÜÇLU KURUMLAR 17 16 SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA AMAÇLARI Sürdürülebilirlik kavramı günümüzde sıklıkla kullanılan bir kavramdır. Özellikle 1980'lerden itibaren daha geniş alanda kullanılmaya başlanmıştır. Kelime esasen "sürdürmek, sağlamak, devam ettirmek, desteklemek, var olmak anlamie ninda kullanılır. Yukandaki görselde sürdürülebilirlik kavramının Birleşmiş Milletler düzeyindeki hedefleri verilmiştir. Buna göre aşağıda verilen hedeflerle görseldeki numaralardan hangisi yanlış eşleştirilmiştir? Herkesi kapsayan ve herkese eşit derecede kaliteli eğitim sağlamak ve yaşam boyu eğitim imkânı tanımak (4. Hedef) Ülkelerin içinde ve ülkeler arasındaki eşitsizlikleri azaltmak. (10. Hedef) iklim değişikliği ve etkileri ile ilgili acil olarak adım atmak. (13. Hedef) o Dlkelerin altyapı eksiklerinin giderilmesi. (8. Hedef) 9 Diğer sayfaya gepiniz
PARÇADA ANLAM (4.
Eselerinden Bazılan
Daglar Devrildiginde - Ebedi Nisan 2007
1.
Aşa
diğe
A)
Daragac - Diskurdur Royalar 1988
Gon Olur Asta Bedet 1980
Full-Yama (Fof Danın Tepesi) 1973
Beyaz Gemi 1973
Selvi Boylum Al Yazmalım 1963
Elveda Golsanı 1963
Daglar ve Steplerden Masallar 1963
lik Ogretmenim 1962
Cemite
1958
Yüzyüze 1957
Zorlu 1956
Toprak Ana 1963
Cengiz Han'a Kasen Bulut 1990
Gecit
C
Cocuklugum
uzli Elma
Cengiz
durdugu yerin biraz ile-
lun kenarında iki çadır
etrafında birkaç kazma
bir el arabası vardı.
ise taş kıran ve kum
er görünüyordu. Gü-
Baki sirta gömüldük.
taki tepenin üzerine
anan çam ağaçlarına
laşan bir işik yollu-
tle artan bir losluğa
Serin bir ilkbahar
yerde akan küçük
enzer seslerini du-
du. Yoldan birkaç
gelip geçti. Bizim
da biraz durdular
lazım mi, diye
da boş yer olan
eçtikçe telaşlan
oföre söylenen
ki kadını aldi,
Diğer yolcular
birbirleriyle
Kizi 1964
Hirosimalar Olmasın
lik Turnalar
Elveda Golsan 1963
Deniz kıyısında kosan Ala Köpek
Sultan Murat
Disi Kurdun Royalan 1986
Kassandra Damgası 1995
tuatov
1956-58
Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsünde eğitimine
Cesitli dergi ve gazetelerde editorlak, yazarlık ve
muhabirlik yapan Aytmatov. calismalarıyla Hindistan
Javaharlal Nehru Odolo, Japonya Doğu Felsefesi
Enstitüsü akademi odola, Avusturya Avrupa
Edebiyatı Devlet odalo, Friedrich Rueckert odolu,
Alexender Men ve Leo Kopelev ödülü gibi cok
sayıda ödüle layık görüldo,
devam etti
O 1957
2.
Sovyet Yazarlar Birligi'ne kabul edildi
1963
Lenin Odülü'nü kazandı
1966-89
1928
Kirgizistan'in Talas bölgesinin Sekar köyünde 12
Aralak'ta dünyaya geldi
etimiyla ilgi-
den hangisi
1935
Sovyetler birliği parlementosunda milletvekili
olarak görev yaptı
1975
"Turan Olkesinin Edebiyatına Hizmet" odolono
almak icin ilk kez Türkiye'ye geldi
Okul hayatına Moskova'da başladı
ştir.
1977
1937
Ailesiyle birlikte Kirgizistan'a geri döndü. Babası
aynı yol tutuklandı ve idam edildi
1942
ayrıntılara
1970'de yazdigi "Selvi Boylum, Al Yazmalm
romani Türkiye'de beyaz perdeye uyarlandi
1996
Mihail Gorbacov'un danismanlarından biri olan
Aytmatov, Kirgizistan'ın UNESCO temsilciliğine
seçildi
Ailesinin geçim sikintisi nedeniyle küçük yaşına
ragmen vergi tahsildarligi, tarım makinelerinin
sayım. Rusca oğretmenliği gibi işlerde çalıştı
1946
anılmıştır
yararla-
2008
Ikinci dünya savaşından sonra ailesiyle Cambula
tasınarak, Veteriner Teknik Okuluna girdi
10 Haziran'da Almanya'da hayatını kaybetti
Bu görseldeki bilgilerden hareketle Cengiz Aytmatov ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
uğun-
in ba-
Erken
anın
Einin
lgili
ala-
A) Yayıncılık ve yazarlık yapmıştır.
B) 1956-2007 yılları arasında farklı eserler kaleme almıştır.
C) Ailesini geçindirmek için küçük yaşlarda ağır işlerde çalışmıştır.
D) Farklı ödüllere layık görülmüştür.
C
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
PARÇADA ANLAM (4. Eselerinden Bazılan Daglar Devrildiginde - Ebedi Nisan 2007 1. Aşa diğe A) Daragac - Diskurdur Royalar 1988 Gon Olur Asta Bedet 1980 Full-Yama (Fof Danın Tepesi) 1973 Beyaz Gemi 1973 Selvi Boylum Al Yazmalım 1963 Elveda Golsanı 1963 Daglar ve Steplerden Masallar 1963 lik Ogretmenim 1962 Cemite 1958 Yüzyüze 1957 Zorlu 1956 Toprak Ana 1963 Cengiz Han'a Kasen Bulut 1990 Gecit C Cocuklugum uzli Elma Cengiz durdugu yerin biraz ile- lun kenarında iki çadır etrafında birkaç kazma bir el arabası vardı. ise taş kıran ve kum er görünüyordu. Gü- Baki sirta gömüldük. taki tepenin üzerine anan çam ağaçlarına laşan bir işik yollu- tle artan bir losluğa Serin bir ilkbahar yerde akan küçük enzer seslerini du- du. Yoldan birkaç gelip geçti. Bizim da biraz durdular lazım mi, diye da boş yer olan eçtikçe telaşlan oföre söylenen ki kadını aldi, Diğer yolcular birbirleriyle Kizi 1964 Hirosimalar Olmasın lik Turnalar Elveda Golsan 1963 Deniz kıyısında kosan Ala Köpek Sultan Murat Disi Kurdun Royalan 1986 Kassandra Damgası 1995 tuatov 1956-58 Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsünde eğitimine Cesitli dergi ve gazetelerde editorlak, yazarlık ve muhabirlik yapan Aytmatov. calismalarıyla Hindistan Javaharlal Nehru Odolo, Japonya Doğu Felsefesi Enstitüsü akademi odola, Avusturya Avrupa Edebiyatı Devlet odalo, Friedrich Rueckert odolu, Alexender Men ve Leo Kopelev ödülü gibi cok sayıda ödüle layık görüldo, devam etti O 1957 2. Sovyet Yazarlar Birligi'ne kabul edildi 1963 Lenin Odülü'nü kazandı 1966-89 1928 Kirgizistan'in Talas bölgesinin Sekar köyünde 12 Aralak'ta dünyaya geldi etimiyla ilgi- den hangisi 1935 Sovyetler birliği parlementosunda milletvekili olarak görev yaptı 1975 "Turan Olkesinin Edebiyatına Hizmet" odolono almak icin ilk kez Türkiye'ye geldi Okul hayatına Moskova'da başladı ştir. 1977 1937 Ailesiyle birlikte Kirgizistan'a geri döndü. Babası aynı yol tutuklandı ve idam edildi 1942 ayrıntılara 1970'de yazdigi "Selvi Boylum, Al Yazmalm romani Türkiye'de beyaz perdeye uyarlandi 1996 Mihail Gorbacov'un danismanlarından biri olan Aytmatov, Kirgizistan'ın UNESCO temsilciliğine seçildi Ailesinin geçim sikintisi nedeniyle küçük yaşına ragmen vergi tahsildarligi, tarım makinelerinin sayım. Rusca oğretmenliği gibi işlerde çalıştı 1946 anılmıştır yararla- 2008 Ikinci dünya savaşından sonra ailesiyle Cambula tasınarak, Veteriner Teknik Okuluna girdi 10 Haziran'da Almanya'da hayatını kaybetti Bu görseldeki bilgilerden hareketle Cengiz Aytmatov ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? uğun- in ba- Erken anın Einin lgili ala- A) Yayıncılık ve yazarlık yapmıştır. B) 1956-2007 yılları arasında farklı eserler kaleme almıştır. C) Ailesini geçindirmek için küçük yaşlarda ağır işlerde çalışmıştır. D) Farklı ödüllere layık görülmüştür. C
em van die
here
10 me vezun gendele vie en der erelilerden bile ger
hier gelite ocupa una ve agresit bir hayvert-
dit aan alentant Avupe ve Kuzey Asye olan bu
henvender yekleşk 15-20 santimetre boylerunded
Ocelikle kusal kesimlerde yegar ve tavuk tavan
are gibi henvendere besterik "eun kuytulia kisa
kurukia, kokul ve ever gelinligi gibi pek çok read
di bulunmaktade Gelinliklerin kartlar alt kieme
beyez surt vier se esmer ve kahverengi yepide
ci sarenta
Hem kerada em suda yaşayabien su samutant, yule
valanni suu kenartanndaki Çukurtara kurar. Yuvalart-
na çok zen gosteren bu heyvanlar, etraftan topla
diklar kuru yapraklar ve yosunlar, kazdikler
ukurtara taşıyarak kendilerine rahat bir yaşam ale
nu oluşturur. Epit heyvanlar grubunda yer alan susa
murtart:kisa, perdeli ayaklan ve yassı kuyrukler sa
yesinde çok iyi yüzucudurler. Su gepimeyen, kisa
ve kahverengi tüylerden oluşan kürkleri nedeniyle
avaların takibi altındadir. Bu sebeple eskisi kadar
sik karşılaşılmayan hayvanlar arasında yer alır.
Aşağıdakilerden hangisi bu metinlerde bahsedi
len hayvanların ortak özelliğidir?
maye anlatm
nnem hep
Cerini bilmez
rasına gie
kalmamas
A) Etie besleniyor olmalan
B) Saldırgan yapıda olmalan
C) Yok olma tehlikesi taşımalan
D) Sağlam bir kürke sahip olmalan
BILFEN
61
Ortaokul Türkçe
Paragrafta Anlam
em van die here 10 me vezun gendele vie en der erelilerden bile ger hier gelite ocupa una ve agresit bir hayvert- dit aan alentant Avupe ve Kuzey Asye olan bu henvender yekleşk 15-20 santimetre boylerunded Ocelikle kusal kesimlerde yegar ve tavuk tavan are gibi henvendere besterik "eun kuytulia kisa kurukia, kokul ve ever gelinligi gibi pek çok read di bulunmaktade Gelinliklerin kartlar alt kieme beyez surt vier se esmer ve kahverengi yepide ci sarenta Hem kerada em suda yaşayabien su samutant, yule valanni suu kenartanndaki Çukurtara kurar. Yuvalart- na çok zen gosteren bu heyvanlar, etraftan topla diklar kuru yapraklar ve yosunlar, kazdikler ukurtara taşıyarak kendilerine rahat bir yaşam ale nu oluşturur. Epit heyvanlar grubunda yer alan susa murtart:kisa, perdeli ayaklan ve yassı kuyrukler sa yesinde çok iyi yüzucudurler. Su gepimeyen, kisa ve kahverengi tüylerden oluşan kürkleri nedeniyle avaların takibi altındadir. Bu sebeple eskisi kadar sik karşılaşılmayan hayvanlar arasında yer alır. Aşağıdakilerden hangisi bu metinlerde bahsedi len hayvanların ortak özelliğidir? maye anlatm nnem hep Cerini bilmez rasına gie kalmamas A) Etie besleniyor olmalan B) Saldırgan yapıda olmalan C) Yok olma tehlikesi taşımalan D) Sağlam bir kürke sahip olmalan BILFEN 61