Paragrafta Anlam Soruları

A TÜRKÇE 2020-2021 ÖĞRETİM YILI 10. Öğrenilmiş çaresizlik, sürekli olarak olumsuz tepki alma sonucu ortaya çıkan başarısızlığı kökten kabul- lenme durumudur. Birçok deneyim sonucunda başarısızlıkla karşılaşıp kabullenmek ve bunu ilke edinmek o kadar güçlü bir psikolojik etkidir ki başarısızlığın önündeki tüm engeller kalksa da kişi, başarısız olaca- ğına inandığı için engelin kalkmış olduğunu fark edemez bile. Çevre tarafından bireylere neleri yapama- yacakları o kadar güçlü bir biçimde aktarılır ki bireyler içindeki başarma güçlerine, önlerindeki fırsatlara ve karşılaştıkları koşullara bakmaksızın, hiçbir denemede bulunmadan peşinen kaybetmeyi kabullenirler. Metinde anlatılan "öğrenilmiş çaresizlik” durumunu aşağıdakilerden hangisi örneklemektedir? A) Вir köpek balığı ve küçük balıklar kocaman bir fanusa konuluyor. Aralarına da kalın bir cam konuluyor ki köpek balığı küçük balıkları yemesin. Uzun bir süre köpek balığı aç bırakılıyor. Köpek balığının küçük balıklara saldırması bekleniyor. Beklendiği gibi de oluyor. Köpek balığı cama belki 30 belki 40 kere vuruyor ama bu sürede cam kırılmıyor. Bir süre sonra, köpek balığı kendi etrafında dönmeye başlıyor. Başka hiçbir yere gitmiyor. İlerleyen zamanlarda cam aradan alınıyor ama köpek balığı ne küçük ba- lıklara yaklaşıyor ne de başka yere gidiyor. B) Ligin son maçında şampiyon belli olacaktır. Maçın kırılma anlarından birinde gol yiyen kaleci yaptığı hatanın sonucunun hem kendisi hem takımı hem de onları destekleyen taraftarlar için ne kadar üzücü olduğunun farkındadır. Bu duygular ve maçın heyecanı ile ağzından çıkan ilk cümle savunmadaki ta- kım arkadaşına “Bir adamı tutamıyorsunuz!" demek olur. C) Yedi yaşındaki Mehmet, yaşıtları gibi bir gelişim göstermektedir. Yaşına uygun bilişsel ve ruhsal tüm basamakları yerine getirebilmektedir. Mehmet'in yaklaşık iki ay önce kardeşi olmuş ve anne ile baba- sinin sürekli onunla ilgilenmesi karşısında oldukça anlayışlı davranmıştır. Ancak annesi bir süre sonra Mehmet'in uzun süre önce bıraktığı parmak emme alışkanlığına yeniden döndüğünü fark etmiştir. D) Uzun süredir anne ve babasına isteklerini yaptırmanın en kolay yolunun ağlamak olduğunu fark eden Ece, bu yolu kullanmaktadır. Ailesi de zaten hassas olan kızlarını üzmemek için bu durumu sürdür- mektedir. Ancak bir gün babası bunun kızına zarar vereceğini düşünerek bir uzmana danışır ve yap- tıklarının yanlış olduğunu öğrenir. Bir sonraki olayda ağlamasına rağmen isteğinin yerine gelmediğini gören Ece ağlamayı bırakmak yerine arttırarak sürdürür. EN 8. SINIF

8. Sınıf TÜRKÇE 6. SAKLAMBAÇ OYUNU VE KURALLARI Saklambaç, bütün dünyada yaygın bir biçimde oynanan bir çocuk oyunudur. Ebe seçilen oyuncunun saklanan oyuncuları bulması esasına dayanır. ebe olmaktan kurtarırlar ancak ebenin, Ebeden önce sobe yapabilen oyuncular kendilerini bir sonraki turda saklandığı yeri bulup kendisinden önce sobelediği oyuncu ise bir sonraki turda ebe olur ve oyun bu şekilde oyuncular oynamaktan sikilincaya kadar devam eder. 1, 2, 3... Herhangi bir kurala (atışma, sayışma...) göre tespit edilen ebe bir duvara, ağaca ya da başka bir nesneye kafasını yaslar ve gözünü kapatarak oyuncular tarafından kararlaştırılmış bir sayıya kadar birer birer sayar. 1,2,3... Oyuncuların amacı, "Önüm arkam sağım solum sobe." diyerek saymayı bitiren ebenin onları aramak için sobeleme noktasından ayrıldığında gelip ellerini sobeleme noktasına dokundurarak sobe yapmaktır. Bu sırada diğer oyuncular ebenin onları göremeyeceği yerlere saklanırlar. Bu görselde, aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur? A/ Oyunda ebeler nasıl belirlenir? Aro B) Saklambaç oyununun amacı nedir? C) Oyunu oynamak için kaç kişi gerekir? D) Oyun nasıl başlar?

TÜRKÇE IV 1. Empresyonizm (izlenimcilik), 19. yüzyılın ikinci yarısıyla 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa'da başlayan ve daha sonra diğer ülkelere yay- lan resim sanatı akımına verilen addır. Bu akım, resim sanatında gerçek bir devrim olarak nitelendi- rilmiştir. Empresyonistler, bir anlik işik titre. şimleri içinde dünyayı görüp gös. terme çabalarıyla sanata o güne kadar olmayan bir dünya görüşü getirirler, hafif ve hızlı fırça vuruşla- ni kullanırlar. Empresyonizmde çiz- gisel perspektif anlayışı yerini ha- va perspektifine bırakır. A Empresyonizm kelimesi, Claude Monet'in Izlenim: Gündoğumu adlı resminden kaynaklanır. Resim, fo- toğrafçı Nadar'ın Daunou sokağın- daki eski stüdyosunda, 15 Nisan 1874'te açılan sergide sergilenir ilk olarak DIL Empresyonistler, açık havada bulunan eşyaların renk gö- rünümlerinin günün her saatinde değişik olduğu anlayışı- ni getirirler. O güne kadar resmin vazgeçilmez gerçekliği olarak kabul edilen biçim, önemini yitirir. Sanatçının do- ğayı yansıtma çabaları, ışık, renk, hava ve an kavramla- rinin ön plana çıkmasıyla birlikte, gözün duyarlılığına da- yanan, izlenimlerle oluşan anlatımcı bir ifade kazanır. Bu metinden hareketle empresyonizmle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? AT Monet'in Gündoğumu adlı eseri ilk kez bir fotoğraf sanatçısının eski stüdyosunda sergilenmiş- tir. B) Fransa'da başlayan empresyonizm büyük bir etki alanı oluşturarak farklı ülkelere yayılmıştır, Empresyonistler çizgisel perspektif anlayışıyla sanata yeni bir bakış açısı getirmişlerdir. Dj Akıma göre önceleri ön planda olan biçim; yerini ışık renk ve izlenimlerle ifade edilen anlatı- ma bırakmıştır.

7 rinden bağımsız olarak cevaplayiniz. 4, 5 ve 6. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbi- B to Dokuz araba olan bir galerideki arabalar, birden do- kuza kadar numaralanmıştır. Bu arabaların üçü mavi, üçü kırmızı, üçü de yeşildir. Arabaların renkleriyle ilgili aşağıdaki bilgiler verilmiştir: • Yeşil arabaların hepsinin numarası tek sayıdır. 1 ve 6. arabalar aynı renktedir. . 3. araba kırmızıdır. 4. Buna göre, kaç arabanın rengi kesin olarak bi- linmektedir? C) 4 D) 5 B) 3 A) 2

7. O, biraz kilolu biriydi. Hayatı otel odalarında geçmiş, bu yüzden de düzensiz beslenmişti. Hazırcevap oluşunun yanında tanımadığı insanlara dahi bazen çok güzel, çok sıcak espriler yapabilirdi. Bir gün Yahya Kemal, bir yokuşun sonundaki lokantanın önünde sandalyeye kendini zar zor atıp, nefes nefese kalarak oturmuşken içeriden çıkan garson: "Buyurun beyim." diye atılıp "Ne alırsınız?" diye sorunca Yahya Kemal, tebessüm edip; "Evlât" demiş. "Müsaade edersen biraz nefes alacağım." Aşağıdaki tanımlamalardan hangisi bu metnin yazılma amacını belirtmektedir? A) Ünlü bir kimsenin hayatını, kişiliğini, eserlerini, başarılarını ayrıntılarıyla ele alan veya bilimsel bir alanda özel bir konu ya da sorun üzerine yazılan inceleme yazısına monografi denir. B) Bir kişinin kendi hayat hikâyesini, yani doğduğu günden itibaren başından geçen olayları kendi cum- leleri ve kendi anlatımlarıyla kaleme aldığı edebi türe öz yaşam öyküsü denir- Olen ünlü bir kişinin hemen ölümünden sonraki günlerde, genellikle gazete ve dergilerde yakın çevresinde yer alan kişiler tarafından onun üstün niteliklerinin, erdemlerinin, çalışmalarının ve diğer özelliklerinin anı üslûbuyla anlatıldığı yazılara nekroloji denir. 2. DENEME (b) Edebiyat, sanat, siyaset, ticaret vb. alanlarda haklı bir üne kavuşmuş, tanınmış insanların hayatla- rini, eserlerini, başarılarını okuyucuya duyurmak amacıyla yalın bir dille, tarafsız bir görüşle yazılan inceleme yazılarına biyografi denir.

2017 Dünya Mutluluk Raporu'na göre dünyanın en uzun ömürlü insanlarının yaşadığı yer olan Japonya'nin Okinawa Adas: "Olumsuzler diyan olarak adlandırılıyor ve burada 100 yaşını aşmış dört yüzden fazla insan bulunuyor. (1) Bu uzun yaşamın ardinda beslenme şekli ve aktif bir sosyal yaşam gibi sebeplerin yatmasının yanı sıra, son zamanlar- de adini pok sık duymaya başladığımız "Ikigai" adh yaşam felsefesinin de etkisi büyük. (II) "Ikigai" sözcüğünü irdele- mak gerekirse "ki" hayat. "gai" de amaç anlamlarına geliyor. Sözcüğü kısaca "hayatın amacı" şeklinde özetleyebiliriz (m) Yani diğer bir deyişle sizi mutlu eden ve sürekli motive kalmanızı sağlayan varlığınızın anlamıdır. (IV) Bu parçada düşüncenin akışına göre numaralanmış yerlerden hangisinden sonra "Japon kültürünün dünya- da mutluluk peşinde koşan herkese hediye ettiği Ikigai'yi kısaca özetlemek gerekirse "her sabah yataktan snerjiyle kalmak için bir sebep" diyebiliriz." cümlesi getirilebilir? 8) CY III DIV Dijer Saytay Gecinite

KİTAPCIK TÜRÜ KA 8. co Dupa SINIF 2 DUZEYI KDS 15. Görseldeki gibi dokuz kişilik bir toplantı salonunda en arkadan öne doğru sırasıyla dizil- miş dört, üç ve iki adet koltuk yer almaktadır. Bu koltuklarda Oya, Öznur, Pınar ve Rey- yan adili kizlaria: Salim, Şansal, Tufan, Ufuk ve Ümit adlı erkekler oturmaktadır. Kimin hangi koltukta oturduğuyla ilgili şunlar bilinmektedir: stico - Utuk Pınar'dan, Reyyan ise Ufuk'tan daha öndedir. gre - Tufan ve Oya yan yana oturmaktadır. - Öznurun hemen solunda Ümit vardır. Salimin bulunduğu sırada başka erkek oturmamaktadır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesinlikle yanlıştır? A) Ufuko yaninda 2 oturmaktadır. B) Öznur ve Pınar yan yana oturmaktadır. C) Şansal ve Omit yan yana oturmaktadır. D) Reyyan ve Tufan yarryana oturmaktadır. Pios ufuk 16. Aşağıdaki tabloda ülkemizde 2020 ve 2021 yılı Ağustos ayı kümes hayvanları üretim rakamları ve 2020 ve 2021 Ocak-Ağus- 22euc un tos aylan arası kümes hayvanları üretím rakamları verilmiştir. Peso Main Jula oyo po ceni Revol Pinor o fut Regson Ağustos

4. Atlar sınırsız fiziksel gücün, sınırsız özgürlüğün simgeleridir ve gezegendeki en güzel en zarif hayvanlardan biridir. Dünyada birçok at türü vardır. Örneğin, Friesian atları her zaman siyah- tir ve vücutlarında veya bacaklarında beyazlar bulunmamaktadır. Uzun, kalın yeleleri vardır. Güçlü olmalarıyla bilinen Morgan atlarının renkleri ise genellikle kestane rengidir. Bu atların kuyruk ve yelelerinin renkleri kendi renklerinden daha koyudur. Haflinger atları ise altın sarı- sından çikolata rengine kadar değişik renklerdedir, yele ve kuyrukları daha açık renkte beyaz ile soluk sarı arasıdır. Aşağıdaki görsellerden hangisi metinde ifade edilen at türlerinden herhangi birine ait değildir? B) A) D) 6. Sınıf BDS - 2 Diğer sayfaya geçiniz

Uzaya yolculuk yapan ilk kişi Yuri Gagarin'in bu yolculukta neler yaşamış olabileceğini ken- dinizi onun yerine koyarak arkadaşlarınıza anlatınız. Konuşmanızda beden dilini etkili bir şekilde kullanmaya özen gösteriniz.

45. Danimarka'da insan Kütüphanesi (Human Library) adin- da bir kütüphane kurulmuş. Bu kütüphanenin diğer- lerinden farkı hikâyesini okumak için kütüphaneden bir kitabı değil gerçek yaşam tecrübelerine sahip bir insanı ödünç alıyor olmanızmış. Mesela yarım saat- liğine bir politikacıyla, bir esnafla, bir evsizle ya da fiziksel saldırıya uğramış bir kadınla oturup onun ben- zersiz hikâyesini dinliyormuşsunuz. Bu kitapların si- radan bir kitaptan üstün olan yanı ise hikâyenin orta- sinda, hikaye ile ilgili herhangi bir soru sorup cevabını alabiliyor olmanızmış. İnsan Kütüphanesi fikri Danimarka'dan dünyanın çeşitli ülkelerine yayılmaya başlamış bile. Bence çok güzel bir fikir, keşke Turkiye'de de olsa. wo Bu metinde kullanılan düşünceyi geliştirme yolu aşağıdakilerden hangisidir? A) Tanımlama B) Örnekleme C) Benzetme D) Tanik gösterme

lları Soru Bankası'ndan Test-15 (Söz Sanatları-1), Test-21 (İkilemelerin Cümleye Kattiği Anlam) ve Test 86'yı (Tırnak İşareti) çözmeyi unutmayınız. EN PAHALI TABLO Avrupa'nın ünlü sanat merkezi kentlerinden birinde çocuk, vitrinde çok hoş bir tablo görür. Tablo belli ki olduk- ça pahalıdır. Çocuk, bu tabloyu bir sonraki sene ağabeyine doğum günü hediyesi olarak almak ister ve bir iş bulup kit kanaat geçinerek biriktirdiği tüm para ile o mağazaya gider. Şanslıdır, tablo satılmamıştır. İçeri girer ve tabloyu bir süre izledikten sonra resmi yapan sanatçıyı bulur: "Ağabeyimin doğum günü için bu resmi satın almak istiyorum. Tüm param da bu kadar." der. Ressam bir süre dú- şündükten sonra tabloyu paketler ve resmi satar. Çocuk paketini alır ve teşekkür ederek oradan çıkar. Mağazada adamın arkadaşları da vardır ve şaşkın şaşkın sorarlar: "Sen ne yaptın! O resmin değeri milyon ederdi. Neden bu kadar az bir rakama sattın?" Adam cevap verir: "Evet, ben bu resme milyonlarını verecek bir sürü insan bulabilirdim ancak tüm servetini bu resme verecek kaç kişi bulabilirdim?" 1. Parçaya göre çocuk niçin tabloya sahip olmak için çaba harcamaktadır? 2. Parçaya göre sanatçının tabloyu çocuğa düşük bir ücret karşılığında vermesinin nedeni nedir? Açıkla- yiniz. 3. Parçada geçen "Evet, ben bu resme milyonlarını verecek bir sürü insan bulabilirdim. Ancak tüm servetini bu resme verecek kaç kişi bulabilirdim?" cümlesinden yola çıkarak sizce sanatçının kişisel özellikleri neler- dir? Yorumlayınız.

Please b) Istediğiniz bir ağacın özelliklerini dergi ya da bir kitaptan araştırmıştınız. Araştırmalarınızda edindiğiniz bilgiyi ve bilgiyi aldığınız yayının künyesini yazınız. Sonu • Bol su i Amaç: ..... Sonuc: 10. ETKI Ey bem a) Bu di Kitap Künyesi Nedir? Her insanın olduğu gibi kitapların da kimlikleri vardır. Kitapların kimliklerine bibli- yografik künye ya da kaynakça denir. Bir araş- tırma yaptığımızda kaynak olarak kullandığı- mız kitabın bibliyografik künyesini araştırma- mız sonunda belirtmeliyiz. Bibliyografik künye yazarken sıralama şu şekilde olmalıdır: yazarın soyadı, yazarın adı, kitabın adı, yayınevinin adı, basım yeri, basım yılı. b) Bur

6. Ağlayan birini gördüğümde -içim acisa da-se- vinirim. Çünkü bilirim ki ağlayan kişinin kalbi henüz nasir tutmamıştır. Katılaşmamıştır yüre- ği. Kalp ağlamazsa gözyaşı da akmaz, denir ya... işte onun gibi. Sevindiğimizde atılan kahkahalar kadar üzüldüğümüz zamanlarda dökülen göz- yaşları da değerlidir . Bir düşünürün dediği gibi "Gözyaşı, çekilen sıkıntıyı ve bunun beraberinde gelen hakikati değiştirmez belki ama kalbi ka- tılaşmaktan kurtarır. Gerçeklerin betona çarpıp geri dönmesine engel olur. Üzülmeyi becere- bilen bir insan, sevinmeyi de becerebilir. Ağla- yabilen bir insan gülmenin kıymetini daha iyi anlayabilir. Ağlatanlardan değil, ağlayanlardan olmanın ayrıcalığını hissedebilir" Bu nedenle de ağlamak güzeldir. Aşağıdakilerden hangisi bu paragrafın ana dü- şüncesidir? A) Ağlamak, insanların içinde barındırdığı duy- guları yansıttığı için çok kıymetlidir . B) Mutlu insanlar, ağlamayı isteseler de becere- mezler. Gülmenin değerini, hayatta sıkıntı yaşamış olanlar bilir. Gözyaşı gerçeklerin betona çarpıp geri dön- mesine engel olur.

Binlerce yıllık kilim dokuma geleneği yeniden canlanıyor "KILIME DUYGULARIMIZI DOKUYORUZ" Vanin Tuşba Belediyesi tarafından tarihi van evlerinde açılan kilim dokuma atölyesinde binlerce yıllık yöresel kilim dokuma geleni yeniden canlanıyor Tuşba Belediyesi tarafından is-Kur desteğiyle açilan "Yöresel Kilim Dokuma kursuna Vanli kadinlar yoğun gösteriyor. Atölyedeki kilim dokuma kursuna katılan kursiyerler, dokumacılık yapa rak aile bütçelerine katkı sagliyor Kurslara kalan kadinlar verilen egitimlerle birlikte her bir motifi ve rengi ayn anta- ma gelen yöresel Van kilimini ilmek ilmek dokuyor Bu haber metninin başlıgında okuyucunun dikkatini çekmek için aşağıdakilerden hangisi yapılmıştır? A) Kilim dokumanın zorluğu vurgulanmıştır. B) Kilim dokuma abartılarak anlatılmıştır C) Duygular motite benzetilmiştir D) Kilim dokumanın ustalik gerektirdiği belirtilmiştir. Suyun Savunduğu Kent: Naar Hollandalılar tarm ve ticaret dişindaki ama konudaki en ilgi çekici örneklerden biri, Bu parçanın başlığında, okuyucunun di- A) Naarden kentinin etrafındaki su kişileş

de görüyorsunuz? 2. "Yüzük" kış akşamları oynanan bir oyundur. Oyu- na katılanlar iki gruba ayrılır, her gruptan bir kişi seçilir. Yazı tura atarak oyuna kimin başlayacağı belirlenir. Düz bir zeminde 10-12 parça çorap veya mendil serilir. Bunların birisinin altına grup- tan bir oyuncu tarafından yüzük saklanır. Diğer tarafın bir oyuncusundan yüzüğün hangi parça- nin (çorap veya mendil) altında olduğunu bilme- si istenir. Bulamazsa sira, aynı gruptan bir sonraki oyuncuya geçer. Yüzük bulunduğunda kaç par- ça örtü varsa o grubun hesabına o kadar puan yazılır, ilk açan kişi yüzüğü bulursa 20 puan alır. Önceden belirlenen 200-300 gibi bir puana ilk erişen grup, oyunu kazanır. Kaybeden ekip diğer ekibe çikolata almak ya da başka bir isteklerini yerine getirmek durumundadır. Bu parçada "Yüzük" oyunuyla ilgili aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? Hoyunu Oyunun hangi zamanlarda oynandığına B) byunun kaç kişi tarafından oynandığına boyunun nasıl oynandığına Dykazananların nasıl ödüllendirildiğine 146

S.SRCOS 10. Hidrellez Bayramı'yla büyük benzerlikleri olan Mayis Yedisi, Karadeniz Bölgesi'nin Ordu, Giresun ve Trabzon illerinde, yılın bereketli ve sağlıklı geçmesi amacıyla kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Miladi takvime göre 20 Mayıs'a denk geldiğinden bu tarihte kutlanan Mayis Yedisi'ne "Su Bayramı" ve "Deniz Bayramı da denilmektedir. Mayis Yedisi'nin Çepnilerden kaldığı rivayet edilmektedir. Bu rivayete göre Çepniler, Mayis Yedisi'nde yaylaklara çıkmadan önce denizde kendilerini ve hayvanlarını yıkar; deniz havası alarak sağlık, güç ve moral kazanır, sonbahara kadar denizle vedalaşırlarmış. Giresun it merkezindeki kutlamalar Aksu Irmağı'nın denize döküldüğü yerde yapılmaktadır. Burada deniz suyuyla temas edilir. "Derdim.belam denize" denilerek denize taş atılır. Giresun Adası'nın etrafı teknelerle dolaşılır. Giresun'da yapılan Mayıs Yedisi törenleri günümüzde Uluslararası Karadeniz Aksu Festivali olarak kutlanmaktadır. Bu metinde "Mayıs Yedisi"yle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Törenin hangi amaçla yapıldığına B) Ülkemizde hangi bölgelerde yapıldığına C) Her yıl aksatmadan gerçekleştirildiğine D) Törende yapılan faaliyetlere