Anlatım Biçimleri Soruları

19. Aşağıdakilerin hangisinde olay üçüncü kişi ağ- zindan anlatılmıştır? İlk okuduğum kitabi mahallede bir abla ver- mişti. O zaman yedi sekiz yaşlarında vardım. Maddi durumumuz elvermediğinden okula gi- dememiştim. Ama okuma yazma biliyordum. B) Bir arkamdan "Hişt!" dedi. Dönüp baktım. Yo- lun kenarındaki daha boyunu bosunu almamış taze deve dikenleriyle karabaşlar, erik lezzetin- de bana bakıyordu sanki. C) Çok sıcak vardı. Köprünün taşları Memidik'in ellerini yakıyordu değince. Gölgesi karanlıktı. Üç eşek otluyordu karşıki harap olmuş bahçe- del Birdenbire önümde bir adamla bir kadın belirdi. Bir adres sordular. Tarif ettim gidecekleri yeri. Sanki yol hareket etti. İki adımda benden uzak- laştılar.

SORU TARZI 12 8. C) Tanık gösterme D) Tanımlama Sayısal verilerden yararlanma İstanbul'un ilçeleri arasında tarih açısından büyük ben- zerlikler var. Yapıların eskiliği, etkili olan milletler gibi birçok yönden birbirinin aynısı olma durumu söz konu- su. Bu durum adım attığınız her yerde bir tarih kokusu almanızı sağlıyor. İlçe değiştirirken de bunun devam etmesi İstanbul'u bir tarih kenti yapmaya yetiyor. Bu parçada yararlanılan düşünceyi geliştirme yolu aşağıdakilerden hangisidir? A) Tanık gösterme C) Öyküleme BBenzetme D) Kişileştirme E) Karşılaştırma 9. Cahit Sıtkı Tarancı'nın şiirlerinde bir ölüm korkusu www.pelikanyayinevi.com.tr 11. Spor olimpiyatla rin altyapıya ve Aldıkları madal veren ülkelerin ları görülebilir. olimpiyatlarda Uluslararası b piyatların yara altyapıya öne Bu parçada yolu aşağıda A) Tanımlam Karşılaştı

uya Bu metin iki paragrafa ayrill Ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? 11. B C) IV. 8. Sevgi ve saygı nasıl ısmarlama olmazsa, insanın içinden gelirse dostluk ve arkadaşlık da tıpkı onun gibidir. İçten gelmedikçe, gönülden gelmedikçe ku- rulamaz. Ayrıca dostlukların kurulmasında yalnız düşünce ve erdem birliği değil, duyguların birliği de söz konusudur ve böylesine dostluklar her şe- yin üstündedir. Bu tür dostluklarda çıkar hesapları yoktur. Bencil davranışlar yoktur. Küçük düşünce- ler yoktur. A) Düşünce ortaklığı B) Duygu ortaklığı Çıkar birliği D) Erdem birliği DYV. Metne göre gerçek dostlukta en önemli olan aşağıdakilerden hangisidir? ? Hatalı

vaplarınızı cevap kağıdının TÜRKÇE TESTİ için ayrılan kısmına -Ü- 4. Anlatımında II. kişiyi tercih eden yazar, metinlerinde in- sanların iç dünyasını anlatırken kişileştirmeden de yarar- danmıştır. Buna göre, Hakikaten, Aliye bütün dedikodulara, bütün zorlukla- ra rağmen kalbinin en genç ve en imanlı kudretiyle mektepte çalışıyordu. Maarif Müdürü'nün şüpheli yardımına, karısının kıskanç iftiralarına, Hüseyin Efendi'nin tehlikeli öfkesinden doğan vahim havaya rağmen mevki kazanıyordu. Kitapçık A Derin ve dalgın, dershanenin camlarını delerek kendisine dalan iki donuk siyah gözle uzun, sarı bi- çimsiz bir yüz, azıcık çarpık uzun bir burun görünü- yordu. Biraz tereddütlü, biraz cılız ve kendi kendine çekilmiş eşraf delikanlılarının hususiyetlerini, zaafla- rını yoğun bir şekilde kendinde toplamış bir baştı. III. Aliye bütün sıkıntılarını, yorgunluklarını Gülsüm Hala ile Omer Efendi'nin yanında unutuyordu. Birdenbire onların irahmetli (rahmetli) Eminelerinin boş ve yaralı kalplerindeki yerini almıştı. O geldi geleli temiz örtülü minderleri, inik perdeleriyle uykuda olan ev uyanmış, renklenmiş ve neşelenmişti. metinlerinden hangileri yazarın bu cümlede sözü edi- len anlatım özelliklerini yansıtır? A) Yalnız IIL Civell A Ay B) Yalnız II D)|ve| M

SORULAR n izini bulmu "Tanrı konuş in önünde d ekmeğiniz bu afiri Süllü'nü ip safaya çik cak çorbamız bulunur. Sül nesisin, ne rmamış, ona ğini de otur- dakilerden çok fazla hal dav 6. SORULAR 5. Çeşit çeşit yemiş ağaçlı bahçesiyle ne büyük, ne güzel, ne süslü, ne ferah, ne kadar kalabalık bir evimiz vardı. Sabahları güler yüzlü dadılarımızın bizi türlü şaklabanlıklarıyla uyandırıp kaldırışla- rı, giydirip kuşatışları ve annemizin elini öpmeye götürdükten sonra elvan elvan reçel tabaklarıyla donanmış kahvaltı tepsisinin başına oturtuşları; geceleri incecik saz öyküden kuru yemiş sepetleri etrafında birbirinden tuhaf masallarla avutup uyu- tuşları ve bu kalkışlarla yatışlar arasında geçen günlerin her biri bir başka şenlik, bir başka bayram havasıyla dolup taşan saatleri... Ne tadına doyul- maz saatlerdi. Bu parçada ağır basan anlatım biçimi aşağıda- kilerden hangisidir? Ⓒ Betimleme C) Tanık gösterme ANLATIM BİÇİMLER E) Tartışma B) Öyküleme D) Açıklama Y A R G 1 7. A 8. Karlı bir kış akşamıydı. Mahallenin kahvesine gidip Y sıcak, demli bir çay söyledim, Etrafıma bakınıp bi- raz vakit geçirme niyetindeydim. Bir anda kahvenin kanısı odu Y 1 Du ti, ay du gic ya içi da se ba du ye du bir Bu ler A) B) C) D) E) Eka mel kon

2. Kitapların arka kapaklarında tanıtıcı yazılar olur. Seçici ve bilinçli bir okur, kitap seçerken bu yazılara muhakkak göz atar. Fakat bazen öyle arka kapak yazıları görüyorum ki şaşırıp kalıyorum. Koca kitapta geçenleri bir paragrafta özetleyen mi dersin, kitaptan aldığı bir paragrafi olduğu gibi koyan mı dersin... Bir de sadece yazarın başarılarından. ödüllerinden bahsedenler var ki akıllara zarar! Bunlar okuyucuyu, o kitabı edinmekten uzaklaştıran arka kapak yazı- larıdır. İyi bir arka kapak yazısı, konunun kokusunu ilgi çekici cümlelerle verir okura ama yemeği yedirmez asia. Bu sözleri söyleyen birinin aşağıdaki arka kapak yazılarından hangisini beğenmesi beklenir? A) Yazar, kitaba ve okuma kavramına şaşırtıcı açılardan yaklaşıyor. Yazarın, kitaplar üzerine sohbet ettiği öğrenci lerin dilinden süzülen gerçek öykülerden esinlenerek yazdığı kitap; anne, baba ve eğitimcileri hem gülümsetecek hem düşündürecek ilginç bir kaynak. B) Kemal'in en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemde ortaya çıkar Gümüş Kanat. Küçük yaşta hayatın acı yüzüyle tanışan Kemal; bütün zorlukları sevginin, gayretin, dostluğun, en çok da Gümüş Kanat'ın yardımıyla aşar. Acıları biter, gü- zelliklere kavuşur. 071 1954 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi ve 20. yüzyıl Amerikan yazarlarının en büyüğü olan E. Hemingway; "Silahlara Weda" ve "Çanlar Kimin İçin Çalıyor" adlı eserleri ile adını duyuran, yalın anlatımıyla harikalar yaratan bir yazar. Bu başyapıtıyla da okuyucuları hiç unutamayacakları bir maceraya sürüklüyor. DY Uzun zamandır balık tutamadığı için Santiago'nun itibarı gittikçe azalıyordu. Bir sabah tek başına açıldı denize ama herkesten çok daha fazla ileri gitti bu kez. Derken birden oltası kıpırdamaya başladı. Hamle yapması gerekti- ğine karar verdi ve dev balığı bir anda zıpkınla avladı. Eve döndüğünde herkes onun avladığı balığın büyüklüğünü tartışıyordu. Böylece balıkçı tekrar adından söz ettirmeyi başardı.

10 Toros Dağları'nın etekleri ta Akdeniz'den başlar. Kıyıları döven ak köpüklerden son- ra doruklara doğru yavaş yavaş yükselir. Akdeniz'in üstünde, top top ak bulutlar sa- lınır. Kıyılar dümdüz, cilalanmış gibi düz killi topraklardır. Killi topraklar et gibidir. Bu kıyılar saatlerce içe kadar deniz kokar, tuz kokar. Bu parçada aşağıdaki anlatım biçimle- rinden hangisi ağır basmaktadır? A) Açıklama C) Betimleme B) Öyküleme D) Tartışma

Insanların çevreye attiği çöplerle yeryüzü çöplüğe dönmeye başlamıştı. Yeni beton yapilar ekleniyor, var olan ağaçlar da kesilerek dünyadaki oksijen miktan azaltılıyordu. Insanların yaşamlarını sürdürebilmesi için gerekli olan oksijenin azalma- sından dolayı insanlarda nefes alamama sorunları başlamıştı. insanlar dünyanın çöplüğe dönmesinin, ağaçların kesilerek yani beton yapıların çoğalmasının zararlarının farkına varmış ve bunlarla başa çıkmaya çalışıyorlardı. Parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? (A) Tartışma B) Tartışma C) Öyküleme D) Tanık gösterme

2.. Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadele ruhunu "Söylev" adlı eserinde şöyle tanımlamıştır. "Millet fertleri; yalnız düşman karşısında bulunanlar değil, köyde, evinde, tarlasında bulunan herkes silâhla vuruşan sa- vaşçı gibi kendini vazifeli sayarak bütün varlığını yalnız mücadeleye verecekti. Bütün maddî ve manevi varlığını yalnız vatan savunmasına vermekte ağır davranan milletler, savaş ve çarpışmayı gerçekten göze almış ve başarabileceklerine inanmış sayılmazlar." Mustafa Kemal Paşa'nın bu sözlerinden hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Vatan savunmasında maddi imkânların kullanılmasına öncelik verilmelidir. B) Halkın çatışma bölgelerinden uzak, güvenli alanlara taşınması gereklidir. C) Düşman karşısında askerî birliklerin mücadele etmesi yeterlidir. D) Topyekûn mücadeleyi benimseyen milletler başarılı olacaktır.

te Sayısını unuttuğum günlerce bekleyişten Ben yorgunum, kaldır taşları yorgun Art arda geçen genler durmuyor limanda Duranlardan se çıkmıyorsun Bu dörtlükte aşağıdaki söz sanatlarında hangisine yer verilmiştir? Benzetme Kişileştirme X umovi B) Konuşturma DAbartma

Nobel ödüllü araştırmacı Gerald Edelman farklı yaşlardaki çocukların beyinlerini inceleyince çok farklı bir şey keşfediyor. 3 yaşındaki çocuğun beynindeki köprü sayısı, 5 yaşa göre çok daha fazla. Araştırmacı Peter Huttenlocher; beynin görme bölgesindeki köprüleri inceleyince o da aynı şeyi keşfediyor. 3 yaşın- daki köprü sayısı, 5 yaşa göre çok daha fazla. Peki, deneyim az olmasına rağmen, 3 yaşında beyinde köprü sayısı neden daha fazla? Çocuk doğunca, nasıl bir ortamda yaşayacağını bilmiyor. Kutuplarda da doğmuş olabilir, Ekvatorda da. Beyin, çok farklı ortamlara uyum sağlayabilmek için deneyim olsa da ol masa da işine yarasa da yaramasa da gereğinden fazla köprü oluşturuyor. Daha sonra kullanmadığı köp- rüleri ise buduyor. Yani, beyin 3 yaşında deneyim olmadan oluşturduğu köprüleri, 5 yaşında atıyor. Bun- dan dolayı 3 yaşındaki bir çocuğun beyninde daha fazla köprü bulunuyor. Mükemmel bir hayatta kalma mekanizması. Peki, bu aileler için ne anlama gelir? Bana göre çocuk için en önemli gelişim alanları sıra- sıyla duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimdir. Çocuklar bu alanların hepsinde dünyaya hazır olarak geliyor. Ama çocukla doğru iletişim kurma yolunu bilmeyen aileler bu alanlarda gelişimi durduruyor. Kısacası, ço- cuklar hayata tam donanımlı gelir. Aile olarak iyi bir modelseniz, çocuğunuza bir şey vermenize gerek yok. Sadece ondan bir şey almayın. Çünkü o zaten hayata hazır. Sadece güvenli ve sevgi dolu bir ortam hazırlayın. O zaten en iyi şekilde ve kendi hızında doğasına uygun büyüyecektir. Bu metnin yazılış amacı aşağıdakilerden hangisidir? 1. A) Bilgi aktarma - İknâ etme C) Bilgi aktarma - Olay yorumlama B) Kütür aktarma - İknâ etme D) Kütür aktarma - Olay yorumlama

Bu gece yine kar yağmış ne güzel Bembeyaz oluvermiş bahçeler, yollar Sanki yerlere serilmiş bulutlar Bir gecede ihtiyarlamış heykel Bu şiirin türünü ve kullanılan söz sanatlarını ya- ziniz. A) Teşbih - Teşhis B) C) Teşbih - Tezat D) Konuşturma - Teşhis Teşhis - Mübalağa

3. Japonya'nın Akita kentinde her yıl yapılan Kanto Festivali'nin üç yüz yıl öncesine uzanan başarılı bir geçmişi var. Japonlar, bu festival sayesinde o yıl topraktan daha çok pirinç elde edileceği görü- şündeler. Festivalde, üzerinde 46 fener asılı olan beş metrelik bambu sopalar taşınır. Bunlara "kanto" denir. Kantoların üzerindeki fenerlerin görünümleri uzaktan pirinç başaklarına benzer. Kütlesi yaklaşık 50 kg olan kantoları taşıyabilmek uzun süreli çalış- ma ve beceri gerektirir. Bu metinle ilgili, 1. Yakınma cümlesi kullanılmıştır. II. Ön yargı anlamı taşıyan cümle vardır III. Varsayım anlamı olan cümle vardır. IV. Beğeni cümlesine yer verilmiştir. numaralı yargılardan hangileri söylenebilir? A) Ivett. C) II ve IV. BH ve til. Dill ve IV.

6 17. Ne yapacağımı nereye gideceğimi düşünmeden Cihan Ote- li'nin önünden geçerek denize inen İskele yoluna saptım önce. Atlarla, arabalarla dolu bir gürültülü sokağın başın- da her biri koyun büyüklüğünde sokak köpekleri boylu bo- yunca uzanmış, kimsenin onlara dokunmayacağından emin, derin derin uyuyorlardı. Ihtiyarlardan birkaçının onları ra- hatsız etmemek için yollarını değiştirdiğini, kenarlarından geçtiğini ya da üstlerinden atladığını gördüm. Bahçe du- varlarından nar, portakal, turunç, ve limon dalları sarkıyor- du. Trabzon hurmaları olgunlaşmaya başlamıştı ve yeşili yorulmuş otların arasındaki taşlardan fışkırmış yabani in- cir ağaçları hala yaz kokusu salıyordu. Şehrin basamak basamak denize doğru indiği, bütün sokakların önünde so- nunda denize açıldığı, araya yolun girmediği zamanlarday- dim. Liman henüz eski hâlindeydi ve yolun sonunda kum- sallar uzanıp duruyordu. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki anlatım biçimlerin- den hangisi ağır basmaktadır? A) Öyküleme C) Açıklama B) Betimleme D) Tartışma Diğer sayfaya geçiniz.

12. Bir kelime oyununda kişilerden, içinde harfler olan kutuları yan yana getirerek anlamlı sözcükler oluşturmaları istenmektedir. Bir kelimeden yola çıkılarak ikinci bir kelime oluşturulurken şu kurallara uyulacaktır: ● Kutuların yer değiştirmesi zorunludur. Kutulardaki harfler, kendi içinde yer değiştirebilir. Örnek: C Bu bilgilere göre aşağıdakilerin hangisindeki kelimeler verilen kurallara uygun oluşturulmuştur? E C) D B) K T Ç N D U A A i K R K M P A E 1 A Ç K R N P Ç Ü K N D A R A E T K R M T E A A K K Ç N

6. Felsefe, hayatla buluşmaya çalışır. Çünkü sayfalar dolusu paragrafın hayatla buluşmadığını görmek insanda büyük bir düş kırıklığı yaratabilir. Edebiyat ne kadar hayali öge- ler üzerine kurgulanırsa felsefe tam tersine, kurgudan uzak kalabildiği sürece gerçekliğini koruyabilir ancak. Bu öyle bir gerçeklik olmalı ki sayfalardan hayatın içine aynı şekil- de yansıyabilsin. Fakat edebiyatta hiçbir zaman böyle bir zorunluluk yoktur çünkü kişiler o gözle bakmazlar edebi- yata. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır? Tanık gösterme C) Karşılaştırma B) Örnekleme Tanımlama 4