Anlatım Biçimleri Soruları

3. Ölçme Aralık soğuklarının her tarafı kasıp kavurduğu günlerin birinde, mart ayında hikâye yarışması olacağını öğren- miştim. Fırsatı kaçıramazdım. Bu yarışma için hemen hikâye yazmalıydım. Ama önce bu düşüncemi dedemle paylaşmalıydım. Çok sevineceğinden emindim. Ancak dedeme söylediğimde o, "Yazamazsın." dedi. Şaşkınlıkla "Neden?" diye sormaktan kendimi alamadım. Türkçenin hikâye birikiminin farkında olman ve Türk hikâyeciliğinin bugünkü birikimini okuyup özümsemen lazım, dedi. Bu sözler üzerine yapmam gereken belliydi: - - - -. • MEB 2018 - 2019 6. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) Türk hikâyecilerini taklit ederek öyküler yazmaya baş- layacaktım hemenX B) Dünyaca ünlü hikâyecileri çok iyi bilmem gerekiyordu.X C) Hikâye yazma yöntemleriyle ilgili bilgi veren kitaplar okumalıydım X D) Türk öyküsünü bugünlere getiren yazarların öyküleri- ni okuyacaktım http://odsgm.m

34. Dergi Yazarı: - (1) Yazar: - Edebiyat özellikle de roman varlığını güçlenerek sürdürecek sadece iklim değişimlerine uygun biçim- de dönüşümler yaşanacak bence. Size Japonya'da son yıllarda moda olan bir yazma biçiminden söz et- mek istiyorum: Cep telefonu romancılığı... Bu ülkedeki yazma meraklısı gençler arasında pek revaçtaymış bu akim. Olayın özü şu ki elektronik cihazlardaki prog- ramlar yoluyla yazılan romanlar toparlanıp kitap haline getiriliyor ve bu ürünler bir anda ülkede moda deyi- miyle bestseller oluyor. TÜRKÇE TES Dergi Yazarı: - (11) Yazar: Her şeye rağmen, klasik romanın önde olmasını yeğleyenlerdenim. Günümüz satış rakamlarına ba- kıldığında, romanın geçmişe göre giderek daha çok satar duruma geldiğini görmek mümkün. Daha çok "ötekileştirilenlerin" konu edildiği eserlerin satış listele- rinin başında yer alması da roman adına bir kenara not edilmesi gereken bilgilerin başında geliyor. ********* Bu diyalogda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) 1. Gelişen teknoloji karşısında romanın hatta ede- biyatın varlığının tehlikede olduğunu düşünüyor musunuz? II. Günümüzde roman satış oranlarının eskiye gö- re artmasını neye bağlıyorsunuz? BI. Edebiyatın gelişen teknoloji karşısında gücünü yitirmekte olduğunu düşünüyor musunuz? II. Siz hangi taraftasınız, klasik roman mı yeni formlara göre biçimlenen roman mı? C1. Teknoloji romanları ileride klasik romanların ye- rini alır mı sizce? Kitap satış rakamlarını takip ediyor musunuz? D) I Romanın varlığını güçlendirmek isteyen bir ya- zar teknolojik olanaklardan yararlanabilir mi? il. Bir romanın sanatsal değerini belirlemede satış rakamları ne denli etkilidir sizce? E. Edebiyat ve roman ile ilgili gelişmeleri evrensel boyutta, takip ediyor musunuz? II. Klasik romanlar mi teknolojik romanlar mi daha çok okuyucuya hitap ediyor sizce? BES-TYT-20191-3 11

CE TESTİ 32. Güzel bir gecede gökyüzüne baktığınız zaman çok sayıda yıldız görebilirsiniz. Ama bütün doğrultularda gökyüzünü tarasanız da çıplak gözle görülebilen bütün yıldızları görmüş olamazsınız çünkü bunların birçoğu dünyanın öbür tarafında, ufkun altına gizlenmiştir. Dünya üzerindeki bir noktadan etrafınızda dönerek gözle görülebilen yıldızların ancak yarısını görebilir- siniz. Başınızın üzerindeki gök, ters dönmüş bir tas ve yıldızlar da bunun üzerinde ışıktan noktalar gibi görü- nür. Bu parçada "yıldız"larla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A) Gecenin durumuna göre çoğunun görülebileceğine BY Gizli pek çok yıldız olduğuna C) Belli noktalardan çok net görülebileceğine D) Çıplak gözle hepsini görmenin mümkün olmadığına E) Yeryüzünden nokta gibi görüneceğine

Mart başlayalı kırkını geçmiş nice tanıdıklarım hastalandı. Bazılarının bronşiti, bazılarının romatizması azmış. Baharın hastalıkları saymakla tükenmez ki... Mart güneşi canlılığı ile çöreklenip yatan bütün yılanları uyandırı- yor. Toprağın yeniden gençliğe kavuştuğu bu mevsimde hava, kuş cıvıltıları ile beraber insan iniltileri ve hırıl- tıları ile dolu. Dün, neşeli bir kır köşesinde baharın bu iki zıt levhasını yan yana gördüm: Bir tarafta genç hay- vanlar oynaşıyor, kuşlar uçuyor; diğer tarafta ise yaşlı hastalar, yorgun iskeletlerin soğumuş kemiklerini güneşte isitmakla meşgul. Anlatım Biçimi: Düşünceyi Geliştirme Yolları:

2. 1. Kendini doğadaki bütün varlıklardan üstün gören insan, aklı bir güç olarak algılayıp doğadan kop- muştur. II. İnsan doğanın rakibi değil, onun büyüttüğü, besle- diği, gözettiği bir varlıktır. III. İnsanın giderek doğadan kopması, doğaya karşı âdeta savaş açarak onu yok etmeye girişmesidir. IV. İnsanın kendini doğadan üstün görmesi, doğayı mücadele edilmesi gereken bir güç olarak algıla- masına neden olmuştur. V. İnsan; doğayı tahrip edip ondan uzaklaşarak kendi yapay dünyasını oluştururken bir zamanlar tapındı- ğı, mitleştirdiği doğayı kendine düşman eylemiştir. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır? A) I ve III D) BES-TYT-20191-3 B) II ve IV V C) III ve IV E) IV ve V

gezmen Turizm; dinlenmek, eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yapılan geziler ve bir ülkeye veya bir bölgeye (turist) çekmek için alınan ekonomik, kültürel, teknik önlemlerin, yapılan çalışmaların tümüdür. Turis- tik gezi, insanların sadece bir yerden bir yere gitmesi değil kültürel, ekonomik ve toplumsal olarak da ileti- şim içinde olmalarıdır. Turizm sayesinde insanlar hem diğer ülkelerin hem kendi ülkelerinde yaşadıkları bölge- nin dışındaki güzelliklerin hem de geçmişte yaşamış insanların bırakmış oldukları kültürel mirasın farkına ararak gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmanın gerekliliğine inanarak hayata farklı açılar- dan bakabilirler. Tanımlama Benzetme Ornekleme 71 Karşılaştırma

9. D) Turkiye Milli Takımı'na fayda sağlayacaktır. Türk futbolcular, takımlarında daha Takım'a oyuncu seçme konusunda bir sıkıntı yaşanmayacaktır. Şekil: Antibiyotik Direncinin Yayılımı Hayvanlara antibiyotik verildiğinde bağırsaklanındaki bakterilerde antibiyotige direnç gelişebilir. Hayvan dışkısındaki dirençli bakterileri içeren gübre tanmda kullanıldığında dirençli bakteri tarım ürünlerine geçer. Dirençli bakteri taşıyan hayvandan elde edilen ette de dirençli bakteri bulunabilir, et uygun şekilde hazırlanmazsa ve pişirilmezse dirençli bakteri insana geçer. Tarım ürünleri insanlar tarafından tüketildiğinde dirençli bakteri midelerinde kalır. Antibiyotik kullanan kişinin bağırsaklarındaki bakterilerde antibiyotik direnci gelişebilir. Bu kişinin bulunduğu ortamlardaki kişilere dirençli bakteri yayılır. Bu şekilde belirtilen sorunla ilgili aşağıdakilerden hangisi bir çözüm önerisi olamaz? A) Tarımda hayvansal gübre kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. B) Antibiyotik kullanan kişiler, başkalarıyla yakın temastan kaçınmalıdır. C) Et ve et ürünleri, doğru yöntemlerle pişirilerek tüketilmelidir. D) Sebze ve meyveler, denetimden geçirildikten sonra tüketiciye sunulmalıdır.

TÜRKÇE TESTİ 8. Antik dönem yazarlarından Plinius, Imbrus veya Imbros olarak bahsettiği Gökçeada'nın ismi Os- manlı Dönemi'nde Imbros'tan Imroz'a dönüştürü- lür. Ada'nın adı Piri Reis'in Kitab-ı Bahriye'sinde Imroz şeklinde geçmektedir. Ege'nin bu şirin ada- Sını öz Türkçe bir isimle anmak için dönemin bele- diyesi 29 Temmuz 1970 tarihinde Gökçeada ismi- ni vermiştir. Ekolojik ürünleriyle fuarlarda adından söz ettiren Gökçeada, doğal güzelliklerini koruyan ve tarihi değerlerini kuşaktan kuşağa aktarmasını bilen ender adalarımızdandır. Doku bütünlüğünü koruyan tarihi değerlere sahip köyleri de mevcut- tur. Bunlar arasında Dereköy, Zeytinli ve Eski Ba- demli köyleri; çeşme, çamaşırhane, kilise ve diğer özgün yapı gruplarıyla ön plana çıkmaktadır. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi yan- liştir? A) Açıklayıcı anlatıma başvurulmuştur. B) Betimlemeye yer verilmiştir C) Yargı, gerekçesiyle birlikte verilmiştir. D) Õmeklemeden yararlanılmıştır.

2. Yaratıcı insanlar, herhangi bir durum ya da bir problem karşısında herkesten farklı düşünerek fark yaratırlar. Her- hangi bir nesneyi normal işlevinin dışında çözüm üretecek şekilde kullanıp işleve takılmazlar. "Işleve takılma" ya- ratıcı düşüncenin önündeki engellerden biridir. Örneğin kızların yanlarında tokaları yokken kalemleriyle saçlarını bağlamaları işleve takılmayıp yaratıcı düşündüklerinin bir göstergesidir. Buna göre aşağıdaki görsellerden hangisi işleve takılma engelinin aşılıp yaratıcı düşünüldüğünün göster- gesidir? A) C) B) D)

18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde karşılaştırma söz konusudur? A) Van Gölü'nün büyüklüğü karşısında büyülendim. B) Çalışkanlığıyla herkesin dikkatini çekiyor. C) Mektubunu betimlemelerle süslemiş. D) Karacaoğlan da Anadolu'yu işlemiştir şiirlerinde. Aşağ vard C 0

ÜRKÇE Fil- Cümlede Anlam TEST 2 11. "Başkasının açtığı yoldan yürüyenler asla kendi ayak izlerini bırakamazlar." cümlesinin vermek istediği ileti nedir? A) İnsan sadece kendini kendisini örnek almalıdır. B) Kalıcı olmak için nitelikli eserler oluşturulmalıdır. C) Ölümsüzlüğe ulaşabilmek için özgün olmak gerekir. D) Yeni nesiller tarafından örnek alınmak önemlidir.

B) Metinde yer yer betimleyici anla C) Metinde tartışmacı anlatımın özelliklerine rastlanmaktadır. D) Bu parçada genel olarak tasvir ögelerine rastlanmaktadır. 6. Bir dilin kelimeleri; o dili konuşan insanların düşleri, hatıraları ve özlemleri değil midir? Bakmayın kâğıt üstünde kara kara dizildiklerine. Onlar; seslerden, seslerin işaretleri olanharflerden oluşmuş küçük canlılardır. Yukarıdaki paragrafta kullanılan anlatım biçimi hangisidir? A) Açıklama B) Öyküleme C) Tartışma startfen 8. SINIF 238 D) Betimleme A) Ac

9. Tartışmacı anlatım, okuyucuyu bir düşünceye inandırmak amacıyla kullanılan anlatım biçimidir. Tartışmacı anlatımda karşıt iki düşünce ele alınabileceği gibi bir düşüncenin iki yönü de ele alınıp işlenebilir. Aşağıdaki metinlerden hangisi tartışmacı anlatıma örnektir? Gümüş gibi parlayan bu güzel kaşağının dişlerine baktım. Çok keskin, sivri idi. Biraz köreltmek için duvarın taşlarına sürtmeye başladım. B) Tarihçilerin verdiği bilgilere göre, Osmanlı Devleti'ne kahve ilk olarak 16'ncı yüzyılda girmiş ve Anadolu'ya yayılmıştır. Araplar tarafından bilinen, ekmeği yapılıp yenen ya da dövülerek içilen kahve; Kanuni Sultan Süleyman devrinde Yemen'den İstanbul'a getirilmiş. Güneşin ışıkları daha dokunmamıştı yapraklara. Pencerenin karşısında bir dev gibi dikilen dağ, güneşin şınlarını engelliyordu. Eskinin hep iyi ve özlenen olduğuna dair bir anlayış var, Eski şarkılar daha güzeldi, eski kitaplar daha anlamlıydı... Oysa şimdi özlem duyulan eskiler, ortaya çıktıkları zamanın yenisiydi ve onlar da beğenilmemişti. Insan geriye bakmaktan vazgeçmeli, bugüne odaklanmalı,

Arkadaşlarına şöyle diyordu: "Okula gitmeyen arkadaşıyla kardeşini aradı." Şimdi bunu nasıl an- lamalıyız? Arkadaşıyla bir olup kardeşini mi aradı? Hem kimin kardeşi? Yoksa hem arkadaşını hem onun kardeşini mi aradı? Okula gitmeyen kimdi? 2. Parçada eleştirilen cümlenin anlatımında ek- sik olan hangi özelliktir? A) Duruluk C) Yalınlık B) Açıklık D) Akıcılık 0 6 8

12. ULVIYE Kızım, bugün Hüsrev'in odasına gazete götürdün mü? Bir saat evvel götürdüm. HİZMETÇİ ULVİYE - Umarim, haberi okumamıştır. HİZMETÇİ - Bilmiyorum, efendim! Ben içeriye girdiğimde yatağında oturuyordu. Eliyle, gazeteyi bırakmamı işaret etti. Ben de iskemlenin üzerine bırakıp çıktım. Peki, kızım! ULVİYE ULVİYE NEVZAT ULVİYE - Odasına girip belli etmeden alamaz mıyız gazeteyi? NEVZAT - O zaman büsbütün şüphelenir. Aşağıdaki yay ayraç içi ifadelerden hangisi bu metnin herhangi bir yerinde kullanılamaz? A) (Hatırlamak için elini çenesinin altında gezdirdikten sonra) B) (Hüsrev'e tedirgin gözlerle bakar.) C) (Gözlerini Ulviye'ye dikip bir süre susar.) D(Odada ikisi kalmıştır.) Demin mutfak katina Indiğinde henüz okumamıştı. Ya şimdi okursa? Yapacak bir şey yok artık.

2. Neden istediğimiz her şey anında olmaz () neden isteklerimizin gerçekleşmesi için çok çabalamamız gerekir () Aslında bu soruların cevabı şu sözde saklı ( ) Bedava peynir fare kapanında olur() Bu metinde yay ayraçla () gösterilen yerlere sırasıyla gelmesi gereken noktalama işaretleri aşağıdaki- lerin hangisinde verilmiştir? A) (?) (.) (:) (...) B) () (?) () (...) C) (?) (?) (;) (.) D) () (?) (:) (.)