Anlatım Biçimleri Soruları

31. Bir edebiyat eserinin bire bir diziye, filme uyarlanması kolay bir süreç değil. Bu süreçte pek çok etken, edebiyat eserinin filme uyarlanması sırasında değişmesine yol açabiliyor. Bunu da bir yere kadar anlayışla karşılamak gerekiyor. Ben, uyarlamaların yazarın toplumsal hafızada tekrar canlanmasına vesile olmasını önemsiyorum. Çok geniş bir kesime film ve dizilerle ulaşma imkânı bulunulabiliyor. Böylece yazarla okuyucuyu tekrar buluşturma, okuyucunun okumadığı kitapları alıp okuma fırsatı oluşturabiliyorsunuz. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? Edebî eserin filme uyarlanması sırasında değişmesinin birden çok etkenden kaynaklandığına B) Edebi eserin filme uyarlanma sürecinin zorlu olduğuna Sinemaya uyarlamanın eserin yazarı için hatırlanma olanağı oluşturduğuna hay nipl Eseri sinemaya uyarlanan yazarların yeni okuyuculara ulaşma imkânı bulduklarına E) Sinemaya uyarlanmanın edebî eserin okuyucu sayısını olumsuz etkileyebileceğine

30. Şiir yazmak, dünyaya bir çocuğun gözlerinden bakmak S gibidir. Şiir yazmak, kanıksanmış bakış açılarının dışına çıkabilmek, ruh ve madde arasında yeni ilişkiler kurabilmek demektir. Söyledikleriniz, mantığa uymayabilir. Ama hem çarpıcıdır hem de kimse sizin mutlaka yanlış düşündüğünüzü söyleyebilecek durumda değildir. Bu parçanın yazarı şiirde; I. akla yatkın olmamak,X II. alışılmış yaklaşımlara uymamak; III. dünyaya farklı bir bakışın ürünü olmak, IV. büyük sorunlara yönelmek,. V. doğru bilgiler vermeyi ilke edinmek özelliklerinden hangilerinin bulunmasını istemez? CIGNS 3/1vell I ve II Gefries f vianan IVIB BI ve III o III ve IV 100) DCXII ve III is E) IV ve V un longinq 3

un? ve yız, 7 a Bir alıp ğır 29. İlk yıllarda herkes gibi koruyucu bir anneydim. Şimdi biliyorum ki çocuğumu düşmelerden, kötü rüyalardan, kötü insanlardan, dünyanın adaletsizliğinden, savaşlardan, şekerden, televizyondan korumak için bir fanusa kapatamam. Kurallar koyup onun önünü kesemem. Ona ancak her gün bana bir miktar daha az ihtiyaç duyacağı hayatında, e kendini koruması ve iyiyi kötüyü ayırt edebilmesi için ain gerekli donanımı verebilirim. Kendini güvende hissedeceği, onu törpülemeyecek bir çevre içinde bulunmasını sağlayabilirim. Kendi yaşamımla ona rol model olabilirim. Onu içeriden güçlendirebilirim ve onunla ilişkimi hep sağlam tutabilirim. I. Kendini korumayı öğretmek laor II. Örnek tutumlarıyla onu etkilemek✓onstid III. Yanlış yapmaması için uyarmayı sürdürmek x Bu parçada kendisinden söz eden anne, çocuğu için yukarıdakilerden hangilerini yapabileceğine aninanmaktadır? Tan A) Yalnız I The B) Yalnız II I ve III give (C) I ve II E) II ve III

2. Aşağıdaki grafikte değerli bir madenin yılın üçer aylık dönemlerindeki yüzdelik değer artışı gösterilmiştir. 1,4 1,2 3,2 4,3 Ocak-Mart Ele Nisan-Haziran Temmuz-Eylül Grafikten hareketle aşağıdaki bilgilerden hangisi doğru değildir? A) En yüksek artış yılın ilk çeyreğinde gerçekleşmiştir. B) Değerli madenin altın olma ihtimali oldukça yüksektir. C) İlk çeyrekten son çeyreğe sürekli düşüş yaşanmıştır. D) Son iki çeyreğin toplamı, 2. çeyrekten daha düşüktür. Ekim-Aralık

26. Bütün sanatçıların, her başarısının arkasında silsile hâlinde gelen başarısızlıklar vardır. Bir bestecinin tutmuş bir şarkısının arkasında tutmamış onlarca şarkısı vardır. Her romancının başarılı bir romanının arkasında bitirmeyi bile başaramadığı onlarca kitabı vardır. ---- Bunu yapabilen sanatçı veya yazar diye anılır; diğerleri sanatı, romani deneyen kişiler olarak kalıverir. "Direnmek de yeteneğe dâhildir." diye bir söz duymuştum gençliğimde. Sanatta yol aldıkça bunun ne kadar önemli olduğunu anladım. Başarısızlık karşısında direnme yeteneğiniz yoksa, başarmak için inat etmiyorsanız başarıyı yakalamanız mümkün değildir. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Art arda gelen başarısızlıklar, sanatçının sanata küsmesine, kendisiyle sanat arasına mesafe koymasına yol açabilir B) Çünkü yaşamda herkes için sürekli bir yükselişi sağlayan bir mekanizma söz konusu değildir Önemli olan, başarısızlıklara rağmen üretmeye, daha yisini bulmak için uğraşı sürdürmeye kararlı olmaktır Ama başarısızlığımızın deneyimimizi artırdığı da yaşamın inkâr edilemez bir gerçeğidir Kendimizi başkalarıyla karşılaştırarak başarımızı belirlemeye kalkıştığımızda başarısızlıklarımız gözümüzde büyür 28.

8. 1. Son günlerde yerel basında "Yunuslar Trabzon'u Tehdit Ediyor" haberiyle "yunus popülasyonunun normalin çok üzerine çıktığı için balıkçılığı tehdit etmeye başladığı" ve "yetişkin bir yunusun günde 70 kilo hamsi yediği ve kontrollü bir şekilde avlanmaları gerektiği" şeklinde yeni haberler ortaya çıkmıştır. II. Yunus sayısının ülkemizde arttığına dair açıklamalar, bilimsel verilere dayanamadığı gibi geçmişten bugüne ve bugünden geleceğe dair popülasyon eğilimleri de bilinmemektedir. Bir yunusun 70 kilo hamsi tükettiği iddiası da gerçek dışıdır. Türüne göre değişmekle birlikte bir yunus bir günde kendi ağırlığının ortalama %2 ile %5'i kadar balık avlar. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? 1. cümlede ifade edilen konuyu somut verilerle desteklemektedir. BI. cümlede anlatılan durumun neden olduğu olumsuzluklardan bahsedilmektedir. I. çümledeki olgunun, balıkçılığı nasıl etkilediği Açıklanmaktadır. p 1. cümlede anlatılan yunusların beslenme tarzıyla ilgili bilginin eksikliğinden söz edilmektedir. EI. cümlede verilen haberin yanlışlığını somut verilerle kanıtlamaktadır.

EK FİİLEK EYLEM Etkinlik 1: Aşağıdaki cümleleri Ek Fiilin kazandırdığı anlamlarla eşleştiriniz. 3 Annem çok güzel incir reçeli yapardı. Başkasından duyma Her akşam yatmadan elli sayfa kitap okuyormuş. Gönderdiğim e postayı şimdiye kadar okumuştur. Senden böyle bir çıkış beklemezdim. Erken kalkarsan bize benimle yürüyüşe gelebilirsin. İşi erken bitmeyince o yüzden bizi arayamamışmış. Sözde 18.00'de halı sahada top yapacaktık. Oyunumuz burada sona ermiştir, herkese teşekkür ederiz. Yeni kurs merkezinse satranç dersleri de veriliyormuş. Ödevlerimizi erkenden yapıp öyle oyun oynamalıydık. Arkadaşlarla Akşehir Gölü'nde sazan balığı avlardık. İyi bir insansa verdiği sözde mutlaka durur. Bu saatte bizimkiler ikinci rüyayı görmeye başlamıştır. Okulu dört yılda bitirip bir de konservatuar okuyacakmış.(!) Kar böyle yağmaya devam ederse köye ulaşamayacağız. Konu burada kapanmıştır, daha fazla uzatmayın lütfen. İnsanların zaaflarıyla alay etmekten pek hoşlanırdı. Para biriktirirsem tatilde bana bisiklet alacaklar. Gelirken bana da hediye aldı sanıyordum. Onunla iş görüşmesine sen de gitmeliydin. Ailesinin geçimini tek başına sağlıyormuş. Türkiye kuzey yarım kürede yer alan bir ülkedir. Herhalde olayı o da öğrenmiştir. 1 2 1) Ahmet amcayla babam akşamları tavla oynar....... 2) Uzun süredir bahçede oyun oynamıyor ........ 3) Bu olayda bana hak veriri sanıyor......... 4) Salgında evde kalır......... hasta olmazsın. 5) Ders bitmiş........, herkese iyi günler dilerim. 6) Proje Ödevimi 15 Nisan'a kadar yapmal......... 7) Bu saatte muhtemelen işten çıkmamış.......... 8) Bir saat çalışınca çok yorulmuş.......... 3 4 5 6 7 Terk edilmiş alışkanlık Başkasından duyma Gerçekleşmemiş niyet Koşula başlılık Kesinlik Gereklilik Olasılık →→Küçümseme Küçümseme / İnanmama Terkedilmiş alışkanlık 8 Kesinlik Gerçekleşmemiş beklenti / niyet Olasılık Irfan ASLAN Etkinlik 2: Aşağıdaki cümlelerin devamına ok işaretinin sağındaki anlamı karşılayacak şekilde ek fiil eki getiriniz. Ses bilgisi kuralına dikkat etmeyi unutmayın ! Koşul Gereklilik idi imis isc dir 0000

3. "Akşamlardan, gecelerden, senden uzağım / Şiirlerim rüzgârdır uzak dağlardan esen” dizelerinde şair, şiirlerini uzak dağlardan esen rüzgâra benzetmiştir fakat hangi yönden şiirlerini rüzgâra benzettiğini şiirde belirtmemiştir. Bu nedenle benzetme sanatında tamlayanın hangi yönden benzetildiğini gösteren benzetme yönü belirgin değildir. Buna göre, aşağıdaki dizelerin hangisinde benzetme sanatının benzetme yönü belirgin değildir? Geçenlerde bir yolcudan beni sormuşsun, Terk edilmiş bir manastır gibi ıssızmış odan! C) Senin yanındayken avuçlarımda Suda sabun gibi eriyor zaman B) Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi, Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi. D) Dört yanım karlı dağ oldu her gece Çığ gibi üstümde artık yalnızlık.

2. Konularına bir aydın bilgiçliği ile eğilmeyişi ayırıcı özelliklerindendir. Topluma, geçmişe, geleceğe çekidüzen vermeye yeltenen, buyuran bir bakışı hiç yok. Bir kurumdan değil, âdeta bir çayevi penceresinden bakıyor halka. Ama bakış açısı, dilinin ayarını bozmuyor. Irgatları babacan bir yaklaşımla anlatırken onların budanmamış dillerinden roman veya öyküsüne dal taşımıyor. Bu parçada geçen altı çizili sözün anlamı aşağıdakilerin hangisinde vardır? AY Aynı kuşaktaki birçok yazardan farklı olarak eserlerinde köyden kente göç eden köylü ve işçilerin sorunlarını yansıtmıştır. BY Birey-toplum ilişkilerini yalın bir anlatımla yazarken gerçeklerin arada kaybolmaması için hep özenli davrandım. Toplumun yüreğinde yer alan gerçek yazarların unutturulmaya çalışılsa da her zaman okunacağını gösteren nice yazar vardır. D) Sosyal sorunları halka tepeden bakmadan, halkın içinden bir bakışla dile getirebilmek, her dönem ustalık gerektirmiştir. Estetik uğruna gerçekleri göz ardı edenlerin eserleri, bir avuç okuyucuyu hiçbir zaman aşamamıştır. ainollavvu iminiaxleng samped nuguaoo boys 11. Shiplaandere onde ev innatumia ibnex Suo Blipstelemay inhablibeb "smasy" nimesed on hemip

MESTO. wam S p wowarsting A) Öykülemeye dayalı bir metindir. B) Karşılaştırmaya yer verilmiştir. C) 3.kişi ağzından anlatım vardır. D) Tanımlama yapılmıştır. www.m commons/d mamy www mentrs wwwwww wwwm wome www HOODY mine YENİ NESİL PARAGRAF SORU BANKASI Paragrafta Dil ve Anlatım Özellikleri 1. Yaşlı adam kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede birbiriyle boğuşup duran iki köpeği izli- dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı. Dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından yorlardı. Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtı ve on iki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler ayırmadığı iki iri köpekti bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için biri yeterli gözükürken niye ötekinin de olduğunu; hem niye renkleri- bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı. "Onlar" dedi, "Benim için iki simgedir evlat." nin illa da siyah ve beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık. O merakla sordu dedesine. Yaşlı dede, "Neyin simgesi?" diye sordu çocuk. "İyilik ile kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanımda tutarım onları." topui Çocuk, sözün burasında, mücadele varsa kazananı da olmalı diye düşündü ve her çocuğa has bit- meyen sorulara bir yenisini ekledi: "Peki, sence hangisi kazanır bu mücadeleyi?" Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa: "Hangisi mi evlat? Ben hangisini daha iyi beslersem o!" Bu paragraf için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? TEST-68 ndeudota idinets Wo hins nimiambil ob neulaniel

Buna gore aşağıdakı A) Vedat özcüklerden hangisinin yazım ş B) Derin Mozaik 20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin yapısına göre özelli- ği yay ayraç içinde yanlış belirlenmiştir? A) Zengin bir ailenin kızı olan nine, yıllardan beri bu evde yaşıyordu. (Tek yüklemli, basit cümle) B) Onun her türlü işini yaptığım için beni çok seviyordu. (içinde fiilimsi olan cümle) C) Bu gelenek Çin'de başlamış, daha sonra tüm dünyaya yayılmış. (Birden çok yüklemli cümle) D) Çiçekleri her gün suluyor ve çiçeklerin etraflarında bi- ten otları ayıklıyorduk. (Bağlacı olan cümle)

Asagidaki tabloda bir müzik okulunun şan, piyano, keman ve gitar bölümlerinde 1 ve 2. yıl eğitim alan öğrencile sayı dağılımı verilmiştir. Bolümler San Piyano Keman Gitar 1. Y 2 1 8. Sinif Paragraf Soru Bankası 1 2 Asya. Nazan, Işık, Kemal, Bülent, Mavi, Nurdan, Nejla ve Saadet adli öğrencilerin hangi bölümde eğitim aldığıyla ilgili aşağıdakiler bilinmektedir. • Asya, Kemal ve Bülent aynı bölümde eğitim almaktadır. • Işık, gitar ve keman bölümünde eğitim almamaktadır. • Nejla ve Saadet aynı bölümde eğitim almaktadır. • Nurdan, 2. yıl öğrencisi olmayan bir bölümde eğitim almaktadır. • Mavi ve Işık aynı bölümde eğitim almaktadır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesin olarak doğrudur? A) Mavi, gitar bölümünde eğitim almaktadır. C) Nurdan, keman bölümünde eğitim almaktadır. 2. Yil B) Nazan, piyano bölümünde eğitim almaktadır. D) Kemal, şan bölümünde eğitim almaktadır.

ter nerelerden tople geliyordu? aton zamanın alıyor a konu kitabı Finde rum ik 60 grdaki sorulardan hangiste saatlerinde yayladan ayn e ne olabilir? abah sabab yaylaya çıkmasmin nedeni ne ola Oksijen ihtiyacını karşılamak için en doğru yer Dj Sabah saatlerinde yayla dışında bir yere de gider E) Yaylaya çıkmak için en önemli mazeret nedir? peresidir? miydi? 2. www.pelikanyoyinevi.com.tr Edebiyata yaklaşmasının nedeni sadece yazmayı seviyor olması asla olamaz. Çünkü edebiyat sadece okumayı, yazmayı, dinlemeyi de gerektirir. Bu durum yazının yer aldığı bir derya değildir. Edebiyat deryası edebiyata yanaşan kişilerin bir tek alandan gideme- yeceklerini gösterir. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Edebiyatla içli dışlı olmak yazar olmak için yeterli midir? B) Edebiyatla ilgilenilmek istendiğinde ciddi bir oku- ma süreci geçirmiş olmak gerekir mi? 4. Okuldan mezun imkânını dile g bu konuda on okul hayatı be O da mezur C) Tek bir alanla ilgili olmak edebiyata uzanmak için yeterli bir basamak olabilir mi? D) Yazarlığın en önemli başlangıcının okumak oldu- ğu doğru mudur? Edebiyat deryasında yüzmek, okumanın oturmuş olmasına mı bağlıdır? laştığını gör tek sebebi Bu parça söylenn A) Aile ya B) M C)

2. İyisin kadara sığmayacak kadar iyisin, Duyma yine de benden bunu. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu dizeler-n de geçen "iyisin kadara sığmayacak kadar iyisin" sözüyle anlatılmak isteneni doğru açıklamış- tır? A) İyiliğini anlatmak için "iyisin" kavramı yetersiz kalıyor. B) İyilik, o kadar yüce bir kavramdır ki hiçbir sözcük onu anlatmaya yetmez. C) İyilik yaptığında onu herkese söyleme, bırak Allah bil- sin bir tek. D) İnsanlar sana "İyisin!" diyorsa herkese inanma çünkü tilki de kargayı böyle kandırmıştı.

Aşağıda "koşmak" sözcüğünün "Güncel Türkçe Sözlük'teki bazı anlamları verilmiştir. GÜNCEL TÜRKÇE SÖZLÜK koşmak, -ar (1) 1. nesnesiz Adım atışlarını artırarak ileri doğru hızla gitmek: 2. nesnesiz Bir işle çok ilgilenmek, koşuşturmak: 3. nesnesiz Koşuya çıkmak: Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu görselde boş bırakılan yerlerden herhangi birine örnek cümle olarak getirilemez? A) İki yıldır bu işin peşinden koşuyorum. B) Ben kaçıyorum, abim de arkamdan koşuyor CDoru at bu yarışta koşmayacak. ulsunlar. D) Akşamdan beri ben koştum, biraz da onlar yorulsunlar.

6. Aşağıdaki parçalarda kullanılan düşünceyi geliştirme yollarını kutuların altına yazınız. Destanlar, tarihten önce ve tarihin başlangıcı sırasında bir milletin geçirdiği maceraları, yetiştirdiği kahramanları; doğa, evren ve toplum olayları hakkında düşündüklerini ve bunlar karşısında aldığı vaziyetleri anlatan din ve kahramanlık hikâyeleridir. Deneme, büyük savlar içermez. Daha çok duyguya, sezgiye, birikime ve akla dayanır. Denemede yazar kendi birikimini, içinden gelenleri özgürce aktarır. Bu nedenle Nurullah Ataç deneme için: "Deneme 'ben'in ülkesidir." der. Bu görüşe katılmamak elde değildir. Birikimsiz yazarlık, saman alevi gibidir. Saman alevi çabucak tutuşup yine çabucak söner. Yazmak için yeterli donanıma sahip olmayan biri kimsiz yazarlar da parlamış olsalar bile elbet bir gün saman alevi gibi sönüp giderler. Bir yerde sabit civata gibi dönüp duranların ne kendilerine faydaları vardır ne çevredekilere. Oysa dünyaya baktığımızda her şey değişir, durmadan yol alır. Su, buhar olup yağmura dönüşür; tohum, baş verip çiçeğe durur, civciv, pek cılız doğsa da kocaman bir horoz olur. Dün-yada hiçbir şey durmaz. Bu doğanın bir parçası olan insan neden dursun?