Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Görüşme BaşlatPaketleri İncele

Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

5.
• Temel amaç okuyucuya bilgi vermektir.
• Nesnel anlatım sıklıkla tercih edilir.
• Bir düşünce somutlaştırılmaya çalışılmıştır.
Bu özelliklere sahip bir metinde kullanılan anlatım tekniği ve düşünceyi geliştirme yolu
aşağıdakilerin
hangisinde doğru olarak verilmiştir?
AV
B)
C)
D)
Anlatım Tekniği
Açıklama
Açıklama
Tartışma
Tartışma
Düşünceyi Geliştirme Yolu
Tanık Gösterme
Örneklendirme
Benzetme
Tanımlama
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
5. • Temel amaç okuyucuya bilgi vermektir. • Nesnel anlatım sıklıkla tercih edilir. • Bir düşünce somutlaştırılmaya çalışılmıştır. Bu özelliklere sahip bir metinde kullanılan anlatım tekniği ve düşünceyi geliştirme yolu aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? AV B) C) D) Anlatım Tekniği Açıklama Açıklama Tartışma Tartışma Düşünceyi Geliştirme Yolu Tanık Gösterme Örneklendirme Benzetme Tanımlama
7. İnsan sağlığı, üretim ve ekolojik denge arasında yakın bir iliş-
ki vardır. Üretim aşamasında açığa çıkan zararlı gazlar ve do-
ğaya atılan kimyasallar, ekosistemin üreticisi olan yeşil bitki-
lere zarar vermekte, yeşil bitkiler zarar gördüğünde oksijen
üretimi azalmakta, oksijenin azalması da hayvanları olumsuz
etkilemektedir. Bütün bunlar da insan sağlığını olumsuz etki-
lemektedir. Ortak yaşam alanımız olan doğal çevremizi koru-
mak ve ekosistemin bozulmasını önlemek için doğanın akıl
sahibi varlıkları olarak hepimize sorumluluklar düşmektedir.
Dünyada hemen her alan aşırı üretim ve buna paralel olarak
tüketim çılgınlığının olduğu inkâr edilemez bir gerçektir.
Bu metinde kullanılan anlatım biçimi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Öyküleme
C) Açıklama
Oksijen Yayınları
B) Betimleme
D) Tartışma
Oksijen Yayınları
114
8.
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
7. İnsan sağlığı, üretim ve ekolojik denge arasında yakın bir iliş- ki vardır. Üretim aşamasında açığa çıkan zararlı gazlar ve do- ğaya atılan kimyasallar, ekosistemin üreticisi olan yeşil bitki- lere zarar vermekte, yeşil bitkiler zarar gördüğünde oksijen üretimi azalmakta, oksijenin azalması da hayvanları olumsuz etkilemektedir. Bütün bunlar da insan sağlığını olumsuz etki- lemektedir. Ortak yaşam alanımız olan doğal çevremizi koru- mak ve ekosistemin bozulmasını önlemek için doğanın akıl sahibi varlıkları olarak hepimize sorumluluklar düşmektedir. Dünyada hemen her alan aşırı üretim ve buna paralel olarak tüketim çılgınlığının olduğu inkâr edilemez bir gerçektir. Bu metinde kullanılan anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir? A) Öyküleme C) Açıklama Oksijen Yayınları B) Betimleme D) Tartışma Oksijen Yayınları 114 8.
her-
ENTIFIC selations
SCIENCUS
5.
8. SINIF TÜRKÇE
A) aynı kültürde yoğrulmuş
B) aynı gelir düzeyine sahip
Cortak sorunları çözen
Darklı ülkelerdeki
Reko
Dildeki ulusallık anlayışı
---- insanların anlaşmasını daha da kolaylaştıracaktır.
Bu cümledeki boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygundur?
4 Yakup kadri
3. Desch
3.
7. ()
bir
gö
B
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
her- ENTIFIC selations SCIENCUS 5. 8. SINIF TÜRKÇE A) aynı kültürde yoğrulmuş B) aynı gelir düzeyine sahip Cortak sorunları çözen Darklı ülkelerdeki Reko Dildeki ulusallık anlayışı ---- insanların anlaşmasını daha da kolaylaştıracaktır. Bu cümledeki boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygundur? 4 Yakup kadri 3. Desch 3. 7. () bir gö B
obot)
Sürekli
lümsüz)
kolaydır
Ucuz
rarlı ve
utarlı
ümente
ilebilir
ha hızlı
alamaz
nsörler
içerik
gisi çıka
uda daha
a hızlı ka
irken ya
tleri fark
INIF
şey zamandır.
Tutumlu olmalıyız ki zor durumda kalmayalım.
Arkadaşlık ettiğimiz insanlara dikkat etmeliyiz.
D) Büyüklerimizin sözünü her zaman dinlemeliyiz.
2. Yattığı sedirden doğruldu. Mahmur gözlerle yaşlı
annesini izlemeye başladı. Annesinin al yazmasın-
dan tel tel süzülen aklarını, zamanın onda bıraktığı
kırışıklıkları, emek kokan ellerini beline koyup acıy-
la kalkışını, üzerinde yılların tozunu taşıyan yama-
li entarisini buruk bir tebessümle seyretti. Beraber
geçiremedikleri yılları hatırladı. Annesinden ve yur-
dundan ayrı geçen zamanlar bir kez daha burnunu
sızlattı.
L
Bu parçada
1. hüzün
II. Jözlem
III. hayıflanma
duygularından hangileri belirgindir?
A) Yalnız I
C) II ve Ti
8. SINIF
B) I ve III
D) I, II ve III
Zeka Küpü Yayınları
Cilt sag
D) Ayak s
4. Seçenek
tinlerder
başlığı,
lenlerde
biri olan
Eski
kent
la ol
konu
sanl
rültü
göç
Bista
ğin
ni b
du.
sar
lan
C) En
bo
rin
ji H
ric
tü
DYN-
de
ni
O
m
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
obot) Sürekli lümsüz) kolaydır Ucuz rarlı ve utarlı ümente ilebilir ha hızlı alamaz nsörler içerik gisi çıka uda daha a hızlı ka irken ya tleri fark INIF şey zamandır. Tutumlu olmalıyız ki zor durumda kalmayalım. Arkadaşlık ettiğimiz insanlara dikkat etmeliyiz. D) Büyüklerimizin sözünü her zaman dinlemeliyiz. 2. Yattığı sedirden doğruldu. Mahmur gözlerle yaşlı annesini izlemeye başladı. Annesinin al yazmasın- dan tel tel süzülen aklarını, zamanın onda bıraktığı kırışıklıkları, emek kokan ellerini beline koyup acıy- la kalkışını, üzerinde yılların tozunu taşıyan yama- li entarisini buruk bir tebessümle seyretti. Beraber geçiremedikleri yılları hatırladı. Annesinden ve yur- dundan ayrı geçen zamanlar bir kez daha burnunu sızlattı. L Bu parçada 1. hüzün II. Jözlem III. hayıflanma duygularından hangileri belirgindir? A) Yalnız I C) II ve Ti 8. SINIF B) I ve III D) I, II ve III Zeka Küpü Yayınları Cilt sag D) Ayak s 4. Seçenek tinlerder başlığı, lenlerde biri olan Eski kent la ol konu sanl rültü göç Bista ğin ni b du. sar lan C) En bo rin ji H ric tü DYN- de ni O m
nlıştır?
mıştır.
usudur.
ilmiştir.
ardır
erle ilgili
nde abartma
ar koca ovayı
yor ki tükür-
K.
kler dünya-
yısıyla sel-
44
5. Örneklendirme cümleleri, bir yargıyı somut
kılmak için o yargıyla ilgili kişi, eser, olay vb.
örneklerin verildiği cümlelerdir.
DX
Buna göre,
1. Hava olayları bazen insanların ruh hâ-
lini değiştirebilir: Havanın kapalı olması
insanları mutsuz edebilir, aşırı sıcak bir
günde insan hiçbir şey yapmak istemez.
II. Kültür; bir toplumun yaşama biçimi, dav-
ranışları, giyinişi, yiyip içmesi gibi unsur-
→
lara yansır.
III. Korku, bilinçaltı birikimlerinin geçmiş ya-
şantılarla karşılaştıktan sonra bireyin ba-
kış açısında tedirginliğe yol açmasıdır.
cümlelerinin hangilerinde örneklendirme söz
konusudur?
A) Yalnız I
C) I ve II
B) Yalnız II
D) I, II ve III
77513 0
8. SINIF TÜRKÇE
1.- 1=
I
III.
IV.
Nur
de
AXI
8. SINIF T
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
nlıştır? mıştır. usudur. ilmiştir. ardır erle ilgili nde abartma ar koca ovayı yor ki tükür- K. kler dünya- yısıyla sel- 44 5. Örneklendirme cümleleri, bir yargıyı somut kılmak için o yargıyla ilgili kişi, eser, olay vb. örneklerin verildiği cümlelerdir. DX Buna göre, 1. Hava olayları bazen insanların ruh hâ- lini değiştirebilir: Havanın kapalı olması insanları mutsuz edebilir, aşırı sıcak bir günde insan hiçbir şey yapmak istemez. II. Kültür; bir toplumun yaşama biçimi, dav- ranışları, giyinişi, yiyip içmesi gibi unsur- → lara yansır. III. Korku, bilinçaltı birikimlerinin geçmiş ya- şantılarla karşılaştıktan sonra bireyin ba- kış açısında tedirginliğe yol açmasıdır. cümlelerinin hangilerinde örneklendirme söz konusudur? A) Yalnız I C) I ve II B) Yalnız II D) I, II ve III 77513 0 8. SINIF TÜRKÇE 1.- 1= I III. IV. Nur de AXI 8. SINIF T
ANLATIM BİÇİMLERİ VE DÜŞÜNCEYİ GE
14 TÜİK'in açıkladığı 2015 verilerine göre, Türkiye'de 28
milyon 713 bin kişi olarak belirlenen çalışan nüfusun
sektörel dağılımı şu şekildedir: İstihdam edilenlerin
%53,3'ü hizmet, %19'u tarım, %6,7'si inşaat, %21'i ise
sanayi sektöründe yer almaktadır.
Yazar, bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangi-
sine başvurmuştur?
A) Öne sürdüğü düşünceyi başkalarının görüşleriyle
desteklemeye
B) Varlıkları karşılaştırarak metni etkileyici kılmaya
C) Bazı verileri sayısal bilgilerle desteklemeye
D) Anlatılanları okuyucunun zihninde canlandırmaya
15 Temmuz sıcağı bütün İstanbul'un üzerine çökmüş,
neredeyse asfaltı bile yumuşatmaya başlamıştı. Ken-
tin Bizans kadar eski yollarından birinde, Beyazıt'tan
Sultanahmet'e doğru akıyordu trafik. Sanki erimeye
başlayan yola ağır ağır gömülür gibi... Yayalar otobüs-
lerin, otomobillerin arasında karşıdan karşıya geçer-
ken egzoz dumanlarına kebap, lahmacun, Adana,
Urfa kokuları karışıyor, seyyar satıcılar kaldırımlarda
16 Du
liy:
ve
ola
sa
m
ki
m
V
17
m
a
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
ANLATIM BİÇİMLERİ VE DÜŞÜNCEYİ GE 14 TÜİK'in açıkladığı 2015 verilerine göre, Türkiye'de 28 milyon 713 bin kişi olarak belirlenen çalışan nüfusun sektörel dağılımı şu şekildedir: İstihdam edilenlerin %53,3'ü hizmet, %19'u tarım, %6,7'si inşaat, %21'i ise sanayi sektöründe yer almaktadır. Yazar, bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangi- sine başvurmuştur? A) Öne sürdüğü düşünceyi başkalarının görüşleriyle desteklemeye B) Varlıkları karşılaştırarak metni etkileyici kılmaya C) Bazı verileri sayısal bilgilerle desteklemeye D) Anlatılanları okuyucunun zihninde canlandırmaya 15 Temmuz sıcağı bütün İstanbul'un üzerine çökmüş, neredeyse asfaltı bile yumuşatmaya başlamıştı. Ken- tin Bizans kadar eski yollarından birinde, Beyazıt'tan Sultanahmet'e doğru akıyordu trafik. Sanki erimeye başlayan yola ağır ağır gömülür gibi... Yayalar otobüs- lerin, otomobillerin arasında karşıdan karşıya geçer- ken egzoz dumanlarına kebap, lahmacun, Adana, Urfa kokuları karışıyor, seyyar satıcılar kaldırımlarda 16 Du liy: ve ola sa m ki m V 17 m a
IRME YOLLARI
leridir.
e belir-
e dilek
kolay-
zaman
ğüm ve
erinden
TEST-1
3
O gün öğleden sonra gittim, nane şekerleri aldım. Bir
karton kutunun içine koydum. Derse başlama zili çal-
madan satmaya başladım. Arkadaşlarımın çoğu baba-
mın işsiz olduğunu öğrenince benden şeker aldılar, ikinci
teneffüste şekerlerim bitmişti. Karton kutunun içinde
bir yığın, şıngır şıngır öten para vardı. Şu ders de bir an
önce bitse de koşsam fırına, en sıcaklarından üç ekmek
alsam, koşsam eve diyordum.
Yukarıdaki parçanın anlatımında aşağıdakilerden
hangisine başvurulmuştur?
A) Karşılaştırma
C) Açıklama
pontja
B) Öyküleme
D) Betimleme
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
IRME YOLLARI leridir. e belir- e dilek kolay- zaman ğüm ve erinden TEST-1 3 O gün öğleden sonra gittim, nane şekerleri aldım. Bir karton kutunun içine koydum. Derse başlama zili çal- madan satmaya başladım. Arkadaşlarımın çoğu baba- mın işsiz olduğunu öğrenince benden şeker aldılar, ikinci teneffüste şekerlerim bitmişti. Karton kutunun içinde bir yığın, şıngır şıngır öten para vardı. Şu ders de bir an önce bitse de koşsam fırına, en sıcaklarından üç ekmek alsam, koşsam eve diyordum. Yukarıdaki parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? A) Karşılaştırma C) Açıklama pontja B) Öyküleme D) Betimleme
Nasil
ANLATIM, YAPI - III
prumlama-Sözel Yetenek)
9TZER
TATS
ve sa
2 Varlıkların, okuyucunun gözünde canlana
cak şekilde, resim çizer gibi anlatılması o
rak tanımlanan betimleme, açıklayıcı v
natsal olmak üzere iki başlık altında ince
lenir. Açıklayıcı betimlemede varlıkların o
duğu gibi tanıtılması amaçlanır, kişisel d
şüncelere yer verilmez. Görsellikten
izlenim ve sezgilerin ağır bastığı sanatsal
betimlemede ise yazar, anlatımına duygu
çok
ve yorumlarını da katar
Bu metne göre aşağıdakilerin hangisin
de açıklayıcı betimleme yapılmıştır?
A) Ninemin reyhan kokulu, kapkara, uzun
en uzun saçlar
saçları vardı. Dünyadaki
nineminkiydi. Sürmeler çektiğinde kır
langıçların kanadını hatırlatan kaşlan
olurdu. Ninemin endamı yerindeydi,
uzun boyluydu. Elini bir uzatsa ağaçla
rin en uzun dallarındaki elmalara
şirdi. Ninemin sürmeli gözleri çok kes
kin ve çok güzeldi. Öyle ki Ay'ı çıplak
gözle görebilirdi.
yeti-
B) Kızılkaya... Üstü toprak, altı ahir evimi-
zin, aynı anda mutfak, kiler ve oturma
yeri olarak kullanılan küçük odamızın
küçücük penceresinden saatlerce sey-
rettiğim, seyretmeye doyamadığım Ki-
zılkaya... Kızılkaya'nın altından dere
akardı. Dere ile Kızılkaya'nın en yüksek
yerinin arası 200-300 metre kadar ol
malıydı. Uçurum ki ne uçurum...
3.
C) Koza Han'ın hemen yanında, tahta kol-
tuklarda, altı yedi yaşlarında bir sarı ço-
cuk annesiyle oturmaktadır. Üstü başı
temizdir, yüzü sağlıklıdır. Annesi otuz-
larında bir hanımdır. Hava sıcak, vakit
öğleye yaklaşmaktadır. Annesi yelpa-
zeyi bir oğluna tutuyor bir kendisine.
D) Doğdum. Yanık benizli bir adamdı ba-
bam. Elinde meşeden budanmış ço-
mak... Annemin sesinde fesleğenler,
nefesinde hanımelleri... Omzunda si-
ğındığım yıkılmaz dağ evleri... Doğdum.
Üs-
Bozkırdandı bu alevli yoksulluğum.
tümde eskimiş boncuklu elbise, ayak-
larımda kurumuş lavanta kokusu...
(Tab
tonguCYAYINCLX
4.
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Nasil ANLATIM, YAPI - III prumlama-Sözel Yetenek) 9TZER TATS ve sa 2 Varlıkların, okuyucunun gözünde canlana cak şekilde, resim çizer gibi anlatılması o rak tanımlanan betimleme, açıklayıcı v natsal olmak üzere iki başlık altında ince lenir. Açıklayıcı betimlemede varlıkların o duğu gibi tanıtılması amaçlanır, kişisel d şüncelere yer verilmez. Görsellikten izlenim ve sezgilerin ağır bastığı sanatsal betimlemede ise yazar, anlatımına duygu çok ve yorumlarını da katar Bu metne göre aşağıdakilerin hangisin de açıklayıcı betimleme yapılmıştır? A) Ninemin reyhan kokulu, kapkara, uzun en uzun saçlar saçları vardı. Dünyadaki nineminkiydi. Sürmeler çektiğinde kır langıçların kanadını hatırlatan kaşlan olurdu. Ninemin endamı yerindeydi, uzun boyluydu. Elini bir uzatsa ağaçla rin en uzun dallarındaki elmalara şirdi. Ninemin sürmeli gözleri çok kes kin ve çok güzeldi. Öyle ki Ay'ı çıplak gözle görebilirdi. yeti- B) Kızılkaya... Üstü toprak, altı ahir evimi- zin, aynı anda mutfak, kiler ve oturma yeri olarak kullanılan küçük odamızın küçücük penceresinden saatlerce sey- rettiğim, seyretmeye doyamadığım Ki- zılkaya... Kızılkaya'nın altından dere akardı. Dere ile Kızılkaya'nın en yüksek yerinin arası 200-300 metre kadar ol malıydı. Uçurum ki ne uçurum... 3. C) Koza Han'ın hemen yanında, tahta kol- tuklarda, altı yedi yaşlarında bir sarı ço- cuk annesiyle oturmaktadır. Üstü başı temizdir, yüzü sağlıklıdır. Annesi otuz- larında bir hanımdır. Hava sıcak, vakit öğleye yaklaşmaktadır. Annesi yelpa- zeyi bir oğluna tutuyor bir kendisine. D) Doğdum. Yanık benizli bir adamdı ba- bam. Elinde meşeden budanmış ço- mak... Annemin sesinde fesleğenler, nefesinde hanımelleri... Omzunda si- ğındığım yıkılmaz dağ evleri... Doğdum. Üs- Bozkırdandı bu alevli yoksulluğum. tümde eskimiş boncuklu elbise, ayak- larımda kurumuş lavanta kokusu... (Tab tonguCYAYINCLX 4.
Ahmet Haşim, şiirde anlam ve anlaşılabilirlik aranmayacağını, şiirin didaktik ve düşünsel değil.
sözden çok musikiye yakın ifade sanatı olması gerektiğini ileri sürer. Gerçekten de Hâşim'in
şiiri, genellikle buna uygun olarak Batılı sembolist-empresyonist akımın tesiri altında, netlikleri
silinmiş, gölgelenmiş, karartılmış tablolar gibidir. Hemen hepsinde derin bir melankoli, belirsizlik,
uzak ve meçhul diyarlara duyulan özlem ve musiki hissedilir. Hâşim'in nesir yazıları, şiirinden
farklı bir karakter gösterir. Bu yazıların açık, berrak, nispeten sade, nükteli hatta alaycı bir ifa-
desi vardır. Nesirlerinde de şiirlerindeki kadar kelime seçiminde titiz olan Hâşim, küçük obje
ve vakalardan hareket ederek fazla derinliği olmayan bir perspektiften yakaladığı dış dünya
izlenimlerini nakleder. Fıkralar, edebî eleştiriler ve seyahat notlarının sağlığında neşredilenleri,
her zaman beğenilmiş ve aranmıştır.
Duygu, düşünce, hayal ve istekleri ölçülü ve uyaklı olarak dizelerle anlatma yoluna nazım denir.
Nazmın doğuşu, nesirden ve yazının bulunuşundan önce, sözlü edebiyat dönemindedir. Nazmın
temelinde ahenk ögesi vardır. Manzum, "nazımla yazılmış, şiir biçiminde" anlamındadır. Manzum
eser dendiğinde nazımla yazılmış eser anlaşılır. Nazım yoluyla yazılmış esere manzume denir.
Geleneksel edebiyatta nazımla şiir bir tutulmuş, birbirinin yerine kullanılmıştır. Ne var ki nazımla
ölçülü, kafiyeli yazılmış her sözün şiir sayılamayacağı görüşünün egemen olmasıyla, şiir ve man-
zume kavramları birbirinden ayrılmıştır. Buna göre her şiir nazımdır ama her nazım şiir değildir. O
hâlde, şiir ayna gibi duru ve berrak, parlak inci kıymetinde, deniz dalgası gibi coşkun ve etkileyici,
gizemli, edası güzel, anlamı derin, nazik, latif, şirin ve renkli olmalıdır. Sıralanan özelliklere sahip
olan manzume iyi şiirdir.
Aşağıdakilerden hangisi metinlerde ortak bulunan dil ve anlatım özelliklerinden biri değildir?
A) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılması
B) Tanımlamaya yer verilmesi
C) Karşılaştırmaya başvurulması
D) Benzetmeden yararlanılması
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Ahmet Haşim, şiirde anlam ve anlaşılabilirlik aranmayacağını, şiirin didaktik ve düşünsel değil. sözden çok musikiye yakın ifade sanatı olması gerektiğini ileri sürer. Gerçekten de Hâşim'in şiiri, genellikle buna uygun olarak Batılı sembolist-empresyonist akımın tesiri altında, netlikleri silinmiş, gölgelenmiş, karartılmış tablolar gibidir. Hemen hepsinde derin bir melankoli, belirsizlik, uzak ve meçhul diyarlara duyulan özlem ve musiki hissedilir. Hâşim'in nesir yazıları, şiirinden farklı bir karakter gösterir. Bu yazıların açık, berrak, nispeten sade, nükteli hatta alaycı bir ifa- desi vardır. Nesirlerinde de şiirlerindeki kadar kelime seçiminde titiz olan Hâşim, küçük obje ve vakalardan hareket ederek fazla derinliği olmayan bir perspektiften yakaladığı dış dünya izlenimlerini nakleder. Fıkralar, edebî eleştiriler ve seyahat notlarının sağlığında neşredilenleri, her zaman beğenilmiş ve aranmıştır. Duygu, düşünce, hayal ve istekleri ölçülü ve uyaklı olarak dizelerle anlatma yoluna nazım denir. Nazmın doğuşu, nesirden ve yazının bulunuşundan önce, sözlü edebiyat dönemindedir. Nazmın temelinde ahenk ögesi vardır. Manzum, "nazımla yazılmış, şiir biçiminde" anlamındadır. Manzum eser dendiğinde nazımla yazılmış eser anlaşılır. Nazım yoluyla yazılmış esere manzume denir. Geleneksel edebiyatta nazımla şiir bir tutulmuş, birbirinin yerine kullanılmıştır. Ne var ki nazımla ölçülü, kafiyeli yazılmış her sözün şiir sayılamayacağı görüşünün egemen olmasıyla, şiir ve man- zume kavramları birbirinden ayrılmıştır. Buna göre her şiir nazımdır ama her nazım şiir değildir. O hâlde, şiir ayna gibi duru ve berrak, parlak inci kıymetinde, deniz dalgası gibi coşkun ve etkileyici, gizemli, edası güzel, anlamı derin, nazik, latif, şirin ve renkli olmalıdır. Sıralanan özelliklere sahip olan manzume iyi şiirdir. Aşağıdakilerden hangisi metinlerde ortak bulunan dil ve anlatım özelliklerinden biri değildir? A) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılması B) Tanımlamaya yer verilmesi C) Karşılaştırmaya başvurulması D) Benzetmeden yararlanılması
-ilmiştir.
11. II. Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan "Pop Art" sanatı tüketim çılgınlığının bir sonucudur. Eski tür
müzelerde, galerilerde sergilenen sanat eserlerini kendi hayatlarından uzak gören bazı sanatçılar gün-
delik hayatı, reklamları, ürün paketlerini, çizgi romanları, Hollywood filmleriyle oyuncularını sanatlarının
ana malzemesi haline getirmişlerdir. Popüler kültürü öne çıkaran bu akım, pop sanatı anlamına gelen
"pop art" olarak adlandırılmıştır.
Buna göre aşağıdakilerden hangisi pop art sanata uygundur?
A)
B)
D)
Warhols
CORDET
Türkçe
TOMATO
SOUP
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
-ilmiştir. 11. II. Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan "Pop Art" sanatı tüketim çılgınlığının bir sonucudur. Eski tür müzelerde, galerilerde sergilenen sanat eserlerini kendi hayatlarından uzak gören bazı sanatçılar gün- delik hayatı, reklamları, ürün paketlerini, çizgi romanları, Hollywood filmleriyle oyuncularını sanatlarının ana malzemesi haline getirmişlerdir. Popüler kültürü öne çıkaran bu akım, pop sanatı anlamına gelen "pop art" olarak adlandırılmıştır. Buna göre aşağıdakilerden hangisi pop art sanata uygundur? A) B) D) Warhols CORDET Türkçe TOMATO SOUP
7
1
la
et
1. Aşağıdaki dizelerden hangisinin ana duygusu yanlış belirlenmiştir?
A)
Bir yanda Anadolu bir yanda Rumeli'dir
Hepsi bizden yolcusu olsun hancısı olsun
Efkâr ettiğimiz şey memleketin hâlidir
Sanmam hemşerim sanmam bundan acısı olsun
Memleket özlemi
L
Gözümde bir damla su deniz olup taşıyor
Çöllerde kalmış gibi yanıyor, yanıyorum
Bütün gemicilerin ruhu bende yaşıyor
Başımdaki göklen bir deniz sanıyorum
Deniz hasreti
B)
Ve gönül Tanrısına der ki
Pervam yok verdiğin elemden
Her mihnet kabulüm, yeter ki
Gün eksilmesin penceremden
Ölüm korkusu
Tüyden hafif olurum böyle sabahlar
Karşı damda bir güneş parçası
İçimde kuş cıvıltıları, şarkılar
Bağıra çağıra düşerim yollara
Yaşama sevinci
111
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
7 1 la et 1. Aşağıdaki dizelerden hangisinin ana duygusu yanlış belirlenmiştir? A) Bir yanda Anadolu bir yanda Rumeli'dir Hepsi bizden yolcusu olsun hancısı olsun Efkâr ettiğimiz şey memleketin hâlidir Sanmam hemşerim sanmam bundan acısı olsun Memleket özlemi L Gözümde bir damla su deniz olup taşıyor Çöllerde kalmış gibi yanıyor, yanıyorum Bütün gemicilerin ruhu bende yaşıyor Başımdaki göklen bir deniz sanıyorum Deniz hasreti B) Ve gönül Tanrısına der ki Pervam yok verdiğin elemden Her mihnet kabulüm, yeter ki Gün eksilmesin penceremden Ölüm korkusu Tüyden hafif olurum böyle sabahlar Karşı damda bir güneş parçası İçimde kuş cıvıltıları, şarkılar Bağıra çağıra düşerim yollara Yaşama sevinci 111
nu esnasında
-adığım kadar
e hasta etmek
slarınızı çalıştım
eğin ofise gideri
en yerleriniz geş
an
la getirilmelidir
e
RU BANKASI
2. Hani bir gün seninle Topkapı'dan
Geliyorduk yol üstü bir meydan
Bir ağaç, hiç eğilmemiş mağrur
Koca bir gövde, belki altı asır Abartma
Belki ondan da fazla dalgın ağır
Kaygısız bir ömür sürüp gelmiş
Öyle serpilmiş öyle yükselmiş
Bu dizelerde yer alan söz sanatının özdeşi aşağıdaki dizelerin hangisinde yoktur?
A) Kırlarda çiçekler hep boyun büktü
Ağaçlar hüznünden yaprağın döktü
Akşam bile şehre erkenden çöktü
Sen gittin sevgilim düzen değişti
C) Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar
In cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar
8. SINIF TÜRKÇE GÜÇLENDİREN SORU BANKASI
B) Dostluğum da sensiz, düşmanlığım da
Irmak iki yüzlü akar mı sandın
Güneş karanlıktan korkar mı sandın
Git, seninle gitsin pişmanlığım da
D) Gökyüzünün başka rengi de varmış
Geç fark ettim taşın sert olduğunu
Her geçen günün bir dert olduğunu
İnsan bu yaşa gelince anlarmış
ankarayayincilik.com.tr
35
w//www
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
nu esnasında -adığım kadar e hasta etmek slarınızı çalıştım eğin ofise gideri en yerleriniz geş an la getirilmelidir e RU BANKASI 2. Hani bir gün seninle Topkapı'dan Geliyorduk yol üstü bir meydan Bir ağaç, hiç eğilmemiş mağrur Koca bir gövde, belki altı asır Abartma Belki ondan da fazla dalgın ağır Kaygısız bir ömür sürüp gelmiş Öyle serpilmiş öyle yükselmiş Bu dizelerde yer alan söz sanatının özdeşi aşağıdaki dizelerin hangisinde yoktur? A) Kırlarda çiçekler hep boyun büktü Ağaçlar hüznünden yaprağın döktü Akşam bile şehre erkenden çöktü Sen gittin sevgilim düzen değişti C) Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar In cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık Biri benim, biri de serseri kaldırımlar 8. SINIF TÜRKÇE GÜÇLENDİREN SORU BANKASI B) Dostluğum da sensiz, düşmanlığım da Irmak iki yüzlü akar mı sandın Güneş karanlıktan korkar mı sandın Git, seninle gitsin pişmanlığım da D) Gökyüzünün başka rengi de varmış Geç fark ettim taşın sert olduğunu Her geçen günün bir dert olduğunu İnsan bu yaşa gelince anlarmış ankarayayincilik.com.tr 35 w//www
Metin
Piller elektrik enerjisini kimyasal bağ olarak saklayabilen ve gerekli
durumda tekrar bu enerjiyi elektrik olarak kullanmamıza olanak veren
bir aygıttır. Yani piller elektrik enerjisini gerektiğinde hemen elektrik
enerjisine çevrilebilecek biçimde bir kimyasal bağda muhafaza ede-
bilen gereçlerdir.
Düşünceyi Geliştirme Yolu
Tanımlama
Benzetme
Karşılaştırma
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Metin Piller elektrik enerjisini kimyasal bağ olarak saklayabilen ve gerekli durumda tekrar bu enerjiyi elektrik olarak kullanmamıza olanak veren bir aygıttır. Yani piller elektrik enerjisini gerektiğinde hemen elektrik enerjisine çevrilebilecek biçimde bir kimyasal bağda muhafaza ede- bilen gereçlerdir. Düşünceyi Geliştirme Yolu Tanımlama Benzetme Karşılaştırma
20.
"Türkçem, benim dil bayrağım ve "Sözü yurt
edindim." diyen şairler, "İnsan düşündüğü
oranda vardır; dil denen mucize, gelişen ve
özleşen dilimiz." diyen ve dil devrimine gönül
veren, ışık tutan dil ustaları ülke ve ulus için
en büyük görevleri yerine getirmekteler.
Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından
hangisi kullanılmıştır?
A) Örneklendirme
C) Tanımlama
{
B)Tanık gösterme
(D) Benzetme
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
20. "Türkçem, benim dil bayrağım ve "Sözü yurt edindim." diyen şairler, "İnsan düşündüğü oranda vardır; dil denen mucize, gelişen ve özleşen dilimiz." diyen ve dil devrimine gönül veren, ışık tutan dil ustaları ülke ve ulus için en büyük görevleri yerine getirmekteler. Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır? A) Örneklendirme C) Tanımlama { B)Tanık gösterme (D) Benzetme
4. İki günlük tempolu bir yürüyüşten sonra varmıştı Bü-
yüksu Sahili'ne. Geceleri birkaç saat uyumuş, sürekli
yürümüştü. Hep Avşa'nın sağ kıyısını izlemişti. Yola
çıktığında karanlık çöküyordu ama batan güneşin ar-
dından yükselen ay, yolunu aydınlatmıştı. Yol boyu
bazen köylülere bazen kasabalılara rastlamış, selam-
laşmışlardı. İkinci günün akşamına doğru ırmak ağzı
iyice genişlemişti. Karşı sahilde yürüyen biri görün-
meyecek kadar iki sahilin arası açılmıştı. Üstelik git-
tikçe daha da uzaklaşıyordu sahil birbirinden. İşte o
zamanlarda suyun üzerinde yüzen tekneleri görmeye
başlamıştı.
Bu parçada ağır basan anlatım biçimi aşağıdaki-
lerin hangisidir?
A) Tartışma
C) Öyküleme
(B) Betimleme
D) Açıklama
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
4. İki günlük tempolu bir yürüyüşten sonra varmıştı Bü- yüksu Sahili'ne. Geceleri birkaç saat uyumuş, sürekli yürümüştü. Hep Avşa'nın sağ kıyısını izlemişti. Yola çıktığında karanlık çöküyordu ama batan güneşin ar- dından yükselen ay, yolunu aydınlatmıştı. Yol boyu bazen köylülere bazen kasabalılara rastlamış, selam- laşmışlardı. İkinci günün akşamına doğru ırmak ağzı iyice genişlemişti. Karşı sahilde yürüyen biri görün- meyecek kadar iki sahilin arası açılmıştı. Üstelik git- tikçe daha da uzaklaşıyordu sahil birbirinden. İşte o zamanlarda suyun üzerinde yüzen tekneleri görmeye başlamıştı. Bu parçada ağır basan anlatım biçimi aşağıdaki- lerin hangisidir? A) Tartışma C) Öyküleme (B) Betimleme D) Açıklama
4. Camın ana maddesi silisyumdioksit yani silikadır ve saf kum olarak bilinir. Bu yüzden de cam üretmek için önce-
likle iyi kalitede, yabancı maddelerden arındırılmış kum gerekir. Cam, amorf katı bir maddedir ve amorf katıların
özelliği katılar gibi esnemeyen bir yapıda olmalarına karşın sıvılardakine benzer bir molekül dağılımına sahip ol-
malarıdır. Katı maddelerde atomlar belirli bir düzende dizilir ve birbirlerine yakın duracak şekilde bağlıdır, sıvılar-
da ise atomlar rastgele dağılmış hâldedir ve aralarındaki bağ katılara göre çok daha zayıftır. Molekül yapısı bakı-
mindan sıvıları andıran camin saydam olmasının nedeni de budur ve böylece ışık, camin serbest hâlde dağılmış
molekülleri arasından geçebilir.
Bu metinde aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından biri kullanılmamıştır.
Tanımlama
Karşılaştırma
Benzetme
Örnekleme
Buna göre aşağıdakilerden hangisinde bu metinde kullanılmayan düşünceyi geliştirme yolundan yararla-
nılmıştır?
A) Dil; bir milletin kendisini ve folklorunu, iç ve dış dünyasını söz ve yazıyı kullanarak ifade ettiği, asla vazgeçilmesi
mümkün olmayan şah damarı niteliğinde bir unsurdur. Ünlü düşünür Wittgenstein "Dilimin sınırları dünyamın
sınırlarıdır." ifadesindeki gerçekle, dilin sadece düşünceyi aktaran kuru bir ifade unsuru olmadığını aynı zaman-
da dilin, kişinin dünyayı algılama biçimi olduğunu ifade etmektedir.
B) İnsan beyni, bazı yönlerden süper bilgisayarların en güçlülerinden bile daha üstün bir performans gösteren
harika bir makinedir. Ancak beynimiz, hassas mantığa özel biçimde evrimleşmemiş olarak görünüyor. Zihinleri-
mizin, içine düşmesi muhtemel pek çok mantıksal tuzak vardır. Eğer bu tuzakların bilinçli olarak farkında olmaz
ve onlardan kaçınmak için çaba göstermezsek kendimizi çukurda bulmamız kaçınılmazdır.
C) Otomobili süslemek, otomobili yarı kamusal bir alan olarak görmekten gelmektedir. Otomobil giderek bir ya-
şam alanına dönüştüğünden, ailenin mahrem olmayan caddedeki uzantısı olduğundan onu ev gibi dayayıp
döşemek bu durumu normalleştirmektedir. Arka camin önüne özenle yerleştirilen örme karpuzdan, dikiz ayna-
sına açılan CD'lere kadar çeşitlilik gösteren oto süslemeleri artık bir sektör hâline gelmiştir.
D) Kent dışına çıkıp Himalaya Dağları'yla Everest Tepesi'ni ve öteki tepeleri görmeye gidiyoruz. Derken dağları
Isıtan bulutlar da katar katar akıp gidiyorlar. Ötelerdeki tepeler arasında, güneşin ilk ışıkları beliriyor. Hepimizde
bir sevinç, bir sevinç. Sanki güneşi anasının karnından çıkarıp, doğumunu yaparak dünyaya biz armağan edi-
yoruz. Aydınlık ayıldıkça Himalaya Dağları olan görkemiyle ortaya çıkıyor. Kimi tepeler buzullarla kaplı. Kimileri
sarp kayalık ya da karlarla örtülmüş.
ve babası
Ortaokul Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
4. Camın ana maddesi silisyumdioksit yani silikadır ve saf kum olarak bilinir. Bu yüzden de cam üretmek için önce- likle iyi kalitede, yabancı maddelerden arındırılmış kum gerekir. Cam, amorf katı bir maddedir ve amorf katıların özelliği katılar gibi esnemeyen bir yapıda olmalarına karşın sıvılardakine benzer bir molekül dağılımına sahip ol- malarıdır. Katı maddelerde atomlar belirli bir düzende dizilir ve birbirlerine yakın duracak şekilde bağlıdır, sıvılar- da ise atomlar rastgele dağılmış hâldedir ve aralarındaki bağ katılara göre çok daha zayıftır. Molekül yapısı bakı- mindan sıvıları andıran camin saydam olmasının nedeni de budur ve böylece ışık, camin serbest hâlde dağılmış molekülleri arasından geçebilir. Bu metinde aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından biri kullanılmamıştır. Tanımlama Karşılaştırma Benzetme Örnekleme Buna göre aşağıdakilerden hangisinde bu metinde kullanılmayan düşünceyi geliştirme yolundan yararla- nılmıştır? A) Dil; bir milletin kendisini ve folklorunu, iç ve dış dünyasını söz ve yazıyı kullanarak ifade ettiği, asla vazgeçilmesi mümkün olmayan şah damarı niteliğinde bir unsurdur. Ünlü düşünür Wittgenstein "Dilimin sınırları dünyamın sınırlarıdır." ifadesindeki gerçekle, dilin sadece düşünceyi aktaran kuru bir ifade unsuru olmadığını aynı zaman- da dilin, kişinin dünyayı algılama biçimi olduğunu ifade etmektedir. B) İnsan beyni, bazı yönlerden süper bilgisayarların en güçlülerinden bile daha üstün bir performans gösteren harika bir makinedir. Ancak beynimiz, hassas mantığa özel biçimde evrimleşmemiş olarak görünüyor. Zihinleri- mizin, içine düşmesi muhtemel pek çok mantıksal tuzak vardır. Eğer bu tuzakların bilinçli olarak farkında olmaz ve onlardan kaçınmak için çaba göstermezsek kendimizi çukurda bulmamız kaçınılmazdır. C) Otomobili süslemek, otomobili yarı kamusal bir alan olarak görmekten gelmektedir. Otomobil giderek bir ya- şam alanına dönüştüğünden, ailenin mahrem olmayan caddedeki uzantısı olduğundan onu ev gibi dayayıp döşemek bu durumu normalleştirmektedir. Arka camin önüne özenle yerleştirilen örme karpuzdan, dikiz ayna- sına açılan CD'lere kadar çeşitlilik gösteren oto süslemeleri artık bir sektör hâline gelmiştir. D) Kent dışına çıkıp Himalaya Dağları'yla Everest Tepesi'ni ve öteki tepeleri görmeye gidiyoruz. Derken dağları Isıtan bulutlar da katar katar akıp gidiyorlar. Ötelerdeki tepeler arasında, güneşin ilk ışıkları beliriyor. Hepimizde bir sevinç, bir sevinç. Sanki güneşi anasının karnından çıkarıp, doğumunu yaparak dünyaya biz armağan edi- yoruz. Aydınlık ayıldıkça Himalaya Dağları olan görkemiyle ortaya çıkıyor. Kimi tepeler buzullarla kaplı. Kimileri sarp kayalık ya da karlarla örtülmüş. ve babası