Paragraf Soruları

11. G Metinde verilmek istenen mesaj kimi zaman metnin geneline yayılmış halde kimi zaman metnin giriş bölümünde bulunurken çoğunlukla metinlerin sonuç bölümlerinde aranmalıdır. Özellikle sonuç bölümlerinde verilen toparlayıcı ifadeler, asıl anlatılmak istenen düşünceyi ele verir. Bu açıklamaya göre aşağıdaki metinlerin hangisinde ana düşünce metnin giriş bölümündedir? A) Kocaman bir kayanın ortasındaki küçücük delikten başını çıkarmış, biraz cılız, biraz kanaatkâr bir bit- ki... Yanı, yakını, her yer taş. Öyle üzerine tutunduğu taşın deliğinde pek de toprak var sayılmaz ha! O koca tarlalarda, koca dağlarda, metreküplerce toprak yığınının içerisinde olup da yerini yadırgayan bitkiciklere inat edercesine... Yaşamanın, gerekli şartların sağlanmasından ziyade yaşamayı sevmek- le, elindekilerin kıymetini bilmekle alakalı olduğu ne de açık. Mehmet amcadan bir tarla kiralayıp, orada kendimce mevsimlik bitkiler yetiştirip toprakla haşır neşir olmak istiyordum. Mehmet amcanın benden kira bedeli olarak "Tarlanın etrafına ağaç dik, hem gölgelik olsun hem gelip geçenler ve kuş kurap yesin." dedi. Dünyada paradan daha kıymetli şeyler de vardı, değil mi? Bitkilerin varlığını sürdürebileceği bir ortama ve anlayışa ihtiyacı vardır. Rahat rahat nefes alabileceği bir alana, ihtiyaç duyduğu besinleri sağlayabileceği bir toprağa, yeteri kadar suyu yağmurlar aracılığıy- la alabildiği bir iklime ve kâfi miktarda güneşe... Elinde ateşle dolaşmayan, doğaya saygılı, canlıların yaşam hakkını gözeten, bilinci yerinde bir insanoğluna ihtiyacı vardır. Birkaç ay gibi kısa bir sürede metrelerce büyüyebilen kabak, domates gibi bitkilerin yaşam süreleri de birkaç ay Uzun yıllar yaşayabilen çam, ladin, çınar gibi bitkilerse bir metrelik boya neredeyse otuz, kırk yılda erişebiliyor. Demek ki çabuk büyüyen bitkilerin ömrü az, geç büyüyen bitkilerin ömrü uzun oluyor. 8 Diğer sayfaya ge

lanın ) Bu andi. kanı endi- dir? TV. 17. B 8/A. ve 8/B sınıfı öğrencilerinden Elif Ali Efsa, Onur ve Berna düzenlenecek olan yarışmalarda okul- larını temsil etmek için seçilmişlerdir. Yarışmalar resim masa tenisi, voleybol vzme ve santranc alanlarında olacaktır. Bu yarışmalara katılacak öğrencilerden her biri (stanbul Ankaraforum, Erd rum ve Trabzon şehirlerinden birine gitmişlerdir. Bu kişilerin gittikleri şehirler, katıldıklan yanşmalar ve siniflarla ilgili şunlar bilinmektedir. Ah Efsa Erzurum'a gitmiştir. Onur yüzme yarışmasına katılmıştır. BIA-emifr ogrencileri yuzme ve masa tenisi yarışmalarına katılmamıştır. B/B sınıfından Elif, Istanbul'a gitmiştir. Berna Trabzon'a gitmiştir ve voleybol yarışmasına katılmıştır. TÜRKÇE Elif istanbul 811 erna Operna Bu bilgilere göre kişilerden hangilerinin hem sınıfları hem katıldıklanı yarışmalar hem de gittikleri şehir kesin olarak bilinir? Efsa ve Onur ve Elif Berna Erturuljut me 81B Onur ve DY Elif ve Efsa

8. Sığır, koyun, keçi ve antilopların boynuzları "keratin" adı verilen sert bir maddeyle kaplı içi boş bir kemikten oluşur. Doğumdan he- men sonra gelişmeye başlar ve bu gelişim yaşamları boyunca sürer. Bu hayvanların boynuzlarında dallanma yoktur. Geyiklerin boynuzları ise sığır, koyun, keçi ve antilop- larınkinden farklıdır. Bu boynuzlar tümüyle kemikten oluşur ve her yıl yenilenir. Yenilenen boynuza her yıl yeni bir dal eklenir. Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştir- me yollarından hangisi kullanılmıştır? A) Karşılaştırma V B) Benzetme C) Tanımlama D) Örneklendirme

9. Okumakta ustalaştıkça şu garip gerçeği fark ediyordum: O sayfalarda anlatılan yerler, ada- lar, ormanlar, hayvanlar, kahramanlar sanki aklımın içinde bir yerlerde duruyorlardı da ben okumak denilen bu garip işlemle onları keşfe- diyordum. Karanlık bir mağaranın içinde saklı duran bu uçsuz bucaksız hazinenin üzerine yönelttiğim el fenerinin ışığı neyi aydınlatırsa onlar canlanıveriyorlardı. Bu sözleri söyleyen biri, okumayı aşağıda- kilerin hangisiyle ifade eder? A) Zihinden çıkanı hatırlamak B) Var olanı anlamlandırmak C) Yeni bir dünya yaratmak D) Zihindekini sorgulamak

A KARACAOĞLAN 17. yüzyıl Türk halk edebiyatının önemli şairlerindendir. Yaşamı hakkında kesin bilgiler yoktur. Anadolu'nun çeşitli illerini gezdiği, Rumeli'ye geçtiği, Mısır ve Trablusgarp'a gittiği sanılmaktadır. O da tüm halk şairleri gibi bize miras kalanlardandır. I've III DADALOĞLU Dadaloğlu'nun doğum ve ölüm tarihleri hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır fakat eldeki kaynaklarda 1785-1868 olarak be- lirtilmiştir. Güney illerinde dolaşan Türkmen topluluklarının Avşar boyundandır. Dadaloğlu'nun şiirleri, yazılı kaynaklar aracılığıyla değil sözlü gelenek sayesinde bugüne ulaşmıştır. AŞIK VEYSEL ŞATIROĞLU Türk edebiyatının önemli ozanlarındandır. Sivas'ın Şarkışla ilçesi- ne bağlı Sivrialan köyünde doğmuştur. Yedi yaşındayken çiçek hastalığına yakalanarak gözlerini kaybetmiş, babasının telkiniyle saz çalıp şiir söylemeye başlamıştır. Metinde verilenlere göre aşağıdaki numaralandırılmış, 1. Kimi halk şairleri, yurt yurt gezerek sanatlanni icra etmiş ve Anadolu halkını aydınlatmıştır. II. Kimi halk şairlerinin hayatlan hakkında yeterli bilgi yoktur. III. Adı geçen halk şairleri, 17. yüzyıl halk edebiyatı şairlerindendir. IV. Åşık Veysel gibi Karacaoğlan da şiirlerini saz eşliğinde dile getirmiştir. V. Yunus Emre, Dadaloğlu'ndan daha önceki bir dönemin şairlerindendir. değerlendirmelerinden hangilerini yapmak doğru olmaz? YUNUS EMRE Hayatı hakkında kesin bilgi yoktur. Son araştırmalara göre 1240 ile 1320 yılları arasında yaşadığı kabul edilmektedir. İyi bir eğitim görmüştür. Taptuk Emre'nin dergâhında tasavvuf terbiyesinden geçmiştir. Halkı aydınlatmak amacıyla diyar diyar dolaşmıştır. B Il ve V III ve IV DII, III ve IV

Talebelerinden biri, insanlara güzel ve etkili konuşmayı öğretmede çok başarılı olan Sokrat'ın kendisinin iyi bir konuşmacı olmadığını ima ederek Sokrat'a sormuş: - Herkese güzel konuşma dersleri verdiğin ve onlara etkili söz söyleme sanatını öğrettiğin hâlde, niçin sen de çıkıp bir konuşma yapmıyorsun? Sokrat da şöyle demiş: Bu konuşmada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bileme taşı keskin değildir ama en sert demiri bile keskin eder. B) Taşı delen, suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir. ur. l C) Bir mermer parçası için heykeltıraş ne ise ruh için de eğitim odur. D) Eğitmek, boş bir kabi doldurmak değil, kıvılcımla ateş yakmaktır.

• Birleşik Krallık'ta bulunan Southampton ve Edinburgh üniversitelerinden bilim insanları ortak bir çalışma yaparak görünümü denizanasını andıran esnek bir su alti robotu geliştirdi. • Kauçuktan bir başı ve sekiz uzantısı olan robot, üç boyutlu yazıcı kullanılarak üretildi. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâll aşağıdakilerden han- gisidir? A Kauçuktan bir başı ve sekiz uzantısı olan su altı robotu, Birleşik Krallık'ta bulunan Southampton ve Edinburgh üniversitelerinden bilim insanlarının ortak çalışması sonucu geliştirilmiştir. B Birleşik Krallık'ta bulunan Southampton ve Edinburgh üniversitelerinden bilim insanları, kauçuktan bir başı ve sekiz uzantısı olan esnek bir yazıcı ürettiler. Kauçuktan bir başı ve sekiz uzantısı olan, görünümü denizanasını andıran esnek bir su robotunu Birleşik Krallık'ta bulunan Southampton ve Edinburgh üniversitelerinden bilim insanları ortak bir çalışma yaparak üretti. D Kauçuktan bir başı ve sekiz uzantısı olan, görünümü denizanasını andıran esnek bir su altı robotu, Birleşik Krallık'ta bulunan Southampton ve Edinburgh üniversitelerinden bilim insanlarının ortak çalışması sonucu üç boyutlu yazıcı kullanılarak geliştirilmiştir.

TEST - 59 Modul Ad Calanan iş Sagi ve Güvenlig Balikesir Pullusu Iglemeye Hazirlik Balıkesir Pullusu lone Teknikleri Balikesir Pullusunun Bakimi, Onanimi ve Korunmasi Tablo ve Grafik Yorumlama Kazarum kunalan uygular işlemeye hazik işlemlerini uygular Balikesir pullusu iğne tekniklerini model üzerinde uygular. Balıkesir pullusu tekniği ile yapılmış ürünlerin bakım, onarım ve korunmasını yapar. meslek hastalkianna yönelik gered tedbirleri alr Terkell ve nisk lipkilerini kavrar Acil durumlarda gerekli tedbirler Grüne uygun desen tasarım yapar Tekniğe ve olguye uygun olarak ku magi işlemeye hazirlar • Balıkesir pulusu igne tekniklerini uygular. Balikesir pullusu igne tek- niklerini model üzerinde süsleme uygular. - Balikesir pullusu iğne tekniklerinde bitirme işlemlerini uygular. Balıkesir pullusu iğne tekniklerinde bitirme işlemlerini uygular. • Balıkesir pullusu tekniğinin bakim ve onanmini yapar. - Kumaş ve malzeme özelliklerine gö- re eski ürünlerin bakım ve koruma işlemlerini yapar. Toplam Kurs Süresi (Ders Saati): Bu tabloda, 1. Kursiyerin kullanacağı kumaşın ölçülerine ve malzeme türüne II. Kursiyerlerin, uygulanacak teknik ve tasarımlar ile ilgili öğrenme kazanımlanna III. Çalışanların güvenliği ve iş sağlığı için uyması gereken kurallara IV. Balıkesir pullusunun onanm koruma ve bakımı modülü için aynlan kurs süresine açıklamalardan hangilerine yer verilmiştir? A) Well B) I ve III C) II ve IV 15 64 16 104 Die IV

6. A) 1 B) 2 ralı cümle ile başlar? C) 3 D) 4 Dondurma, çok faydalı bir yiyecektir. (1) Hijyenik koşullara uygun biçimde hazırlanan dondurma ye- niyorsa ve yiyen kişinin boğazında yerleşik bir has- talık yoksa dondurmanın boğazda ağrı, ateşlenme vb. sorunlara yol açmaz. (2) Özellikle kalsiyum ge- reksiniminin arttığı dönemlerde dondurmanın bes- leyici değeri önem kazanmaktadır. (3) Dondurma, aynı zamanda bir protein kaynağıdır. (4) Protein; kemikler, kaslar, kan, deri ve kıkırdak için önemli bir besin ögesidir; doku tamiri ve yapımında görev alır, saç ve tırnaklar için önemlidir. B) 2. Numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmaktadır? A) 1. C) 3. D) 4. BAHÇEŞEHİR KOLEJİ

MORAF MODEL 7 1. Karışık Testler TEST 34 MODEL Sürre-i Hümayün Türk Islam tarihinde dinî ve insani bir gaye ile oluşturulmuş müesseselerden birisidir. Arap- ça kökenli "sürre" kelimesi, sözlükte "içine altın ve para gibi kıymetli eşyaların konulduğu kese" anlamlarına gelir. Tarihimizde bu kelime, her yıl devlet tarafından, halkın da destekleri ile hac mevsimi geldiği zaman Mek- ke ve Medine halkına yardım dağıtmak için gönderilen para ve değerli eşyaları ifade eder. Osmanlılarda her yıl düzenlenen bir merasim ile toplanan yardımlar, büyük bir alay ile Haremeyn'e gönderilmiş, bu alaya da "sürre alayı" denilmiştir. Bu geleneğin ilk olarak Abbasi Halifesi Mehdi-Billah (775-785) zamanında gerçekleş- tirildiği bilinmektedir. Tertiplenen bu alay ile birlikte aynı zamanda hac yollarının güvenliğinin sağlandığı, hac güzergahı üzerinde bulunan su kuyularının bakımının yapıldığı, hacıların ihtiyaçlarının karşılanması amaciy- la gerekli düzenlemelerin yapıldığı ve tedbirlerin alındığı da bilinmektedir. Sürrenin gelenek hâline gelmesi ve her yıl düzenli olarak yapılmasına ise Abbasî Halifesi Muktedir-Billâh döneminde (908-932) başlanmıştır. Bu parçadan "sürre alayları" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Sürre alayı birçok amaca hizmet etmiştir. B) llk kez Abbasiler Dönemi'nde gerçekleştirilmiştir. C) Sürre alaylarına devletin yanında halk da katkı sunmaktadır. D) Bir gelenek haline gelmesi Osmanlı zamanında gerçekleşmiştir.

(1) Havanın ısınmasıyla birlikte doğada baharın geldiğini müjdele- yen rengârenk çiçekler görürsünüz. (II) Bazen de bir belgeselde ya da internette farklı çiçeklere rastlarsınız. (III) Bu çiçeklerden bazılarının renkleri dikkatinizi çeker, bazılarının da biçimleri... (IV) Bu metinde numaralanmış yerlerin hangisine "Sokaklarda gördüklerinizin bazılarıysa mis gibi ko- kularıyla dikkatinizi çeker." cümlesi getirilirse anlam akışı sağlanmış olur? C) III. A) I. II. DHV

17. SIKLET FASİKÜLLÜ HAFTALIK KAZANIM DENEMESİ 2 Hünkar İskelesi olarak bilinen alanın güneyinde, Hassa mimar ve kalfalarından Nijos ve Sarkis Balyan tara fından yapılan, iskeleden tepeye doğru teraslar hâlinde yükselen harikulade manzaraya sahip bir peyzajn zirve noktasında yer alan Beykoz Kasrı, 19. yüzyıl Batılılaşma dönemi mimarisinin önemli bir numunesidir Bu cümleden, I. Beykoz Kasrı kendi alanında başarılı bir örnektir. II. 19. yüzyılda mimari alanda zirveye çıkılmıştır. III. Hünkâr İskelesi'nin sadece güneyinde yapılaşma olmuştur. IV. Niğos ve Sarkis Balyan başarılı mimarlardandır. yargılarından hangileri kesin olarak çıkarılır? A) I ve III B) I ve IV C) II ve III D) Il ve IV lentilmistir. FASIKÜLLÜ HAFT daki şeki

6. Aşağıda büyük harflerin kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir: ● Tarihi olay, çağ ve dönem adları büyük harfle başlar. Ulusal, resmi ve dini bayramlarla anma ve kutlama gün- lerinin adları büyük harfle başlar. Kitap, makale, tiyatro eseri, kurum adı vb. özel adlarda yer alan kelimelerin ilk harfleri büyük yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut, ki, de, da sözleriyle mi, mi, mu, mū soru eki küçük harfle yazılır. Bu kurallara göre, I. Öğretmenimiz "Babam Ve Ben" kitabını bütün sınıfın okumasını istedi. II. Geçen yılki Hıdırellez kutlamalarına katılamadık. III. Ramazan Bayramı'nda aile büyüklerimizi ziyaret ettik. IV. Şanlı atalarımız, kurtuluş savaşını başlatarak tarihe damga vurdular. numaralanmış bu cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yapılmıştır? A) I ve II. C) II ve III. B) ve IV. III ve IV. Türkçe Tüm Dersler Soru Bankası

3. "Gerçekte var olmayan, gerçek olmayan, hayalî" şeklinde tanımlanan fantastik kelimesi, edebi- yatta gerçek ve bildik dünyanın ötesinde alter- natif bir dünyayı işin içine katan anlatıların tümü- ne verilen ortak adı ifade eder. Yani bu türde gerçek dışı olaylar gerçek dışı bir dünyada oku- yucuya sunulur. Türk edebiyatında sözlü gele- nekte yaşayan halk hikâyeleri ve masallarla bir- likte fantastik türün temelleri atılmış, gerçekçilik akımıyla kısmen sekteye uğrasa da "olağanüs- tü" olana duyulan ihtiyaçla bu türün etkisi artarak sürmüş ve bugünlere gelmeyi başarmış. Çünkü yalnız çocukların değil, büyüklerin de masallara ihtiyacı vardır ve Jung'un da dediği gibi "İnsanın düşlerini düşünmesi, kendine dönmesi demektir." Bu metnin anlatımında aşağıdakilerden han- gisi ağır basmaktadır? A) Öyküleme C) Açıklama B) Betimleme D) Tartışma

, kimi iğne TIZ rk danteli: ile ilgili vrupa üne üle, aşta e bu sından elif oyalara en elbette onmaz dell, en lenen iğne rmalar arı" ngisine a dair icra TÜRKÇE rlikte BBB 15. Çocukların notları konusunda aşırı hassas ve aşını ilgili davranan ebeveynler, fark etmeden çocuğun kendi iç motivasyonunu oluşturmasına engel olabiliyor. Çocuk ile ebeveyn arasındaki ilişki neredeyse sadece çocuğun okul başarısından ibaret olduğunda psikolojik ve akademik sorunlar doğmaya başlayabiliyor. Ebeveynin hedefleri çok yüksek olduğunda, çocuğun stresi artıyor. Bazı çocuklar stresle baş edebiliyor ancak stres altında olmak başarı için gerekli olan sorun çözme, muhakeme ve otonom düşünce becerilerinin gelişmesini sekteye uğratıyor. Gençlerin düşünmesine kendi seçimlerini yapmalarına ve seçimlerinin sonuçlarını yaşamalarına izin verilmesi ise kimliklerinin, yeterliliklerinin, sorumluluk duygularının ve bağlı olacakları değerlerin gelişiminde önemli rol oynuyor. Bu parçada sözü edilen ebeveyn davranışlarıyla ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A Her anne babanın çocuğunun başarılı olmasını istemesi doğal bir davranış biçimidir. BY Çocuğun kapasitesinin üstünde başarı göstermesini beklemek çocukta psikolojik sorunlar doğurur. Sorunları çocukla yüzleştirmeden çözen ebeveyn, çocuğun öz benliğini zedeler. D) Anne babalar başarılı olan çocuklarını motive etmek için ödül yöntemini kullanmalıdırlar. B 16. Bir bank şu kura Şifre Ardi . • ● ● Ayn Şifr Şife Bun geç

8. Uçak ve motordan anlamayan yolcuya uçağın ne- den bozulduğunu açıklamaya çalışan bir pilot, yol- cuyla aynı dili konuşsa bile durumu anlatma konu- sunda oldukça çaresizdir. Okuduğu kitabın terimle- rini, göndermelerini bilmeyen biri için o kitabı anla- mak bir dil engeli olmasa da sorun olur çünkü anla- mak ortak bir dili gerektirir. Ortak dil ise ortak yaşam, ortak bilgi, ortak birikim, ortak düş, kimi yerde de or- tak düşünüş demektir. Metinde anlatılmak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? A) Bir kitabı anlamak için okuyucu oldukça çaba göstermelidir. B) Anlamayı engelleyen nedenlerin başında okuyu- cunun ilgisizliği gelir. C) Anlama; dil, yaşam, bilgi ortaklığı gibi unsurlar bir araya gelmeden tam olarak gerçekleşemez. D) Teknik bilgisi olmayan yolcuların uçağın arıza- lanma sebebini anlaması imkânsızdır.