Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Anlam Özellikleri Soruları

4.
Tes
93
x
Adını Pisa şehrinden alan Pisa Kulesi, 11. yüzyılda yapılan şehir katedralinin çan kulesi olarak 12. yüzyılda inşa edilmiş
tir. Sadece beş yıl dik durabilmiş. Pisa Kulesi, eğimli yapısıyla dünyanın en çok ilgi çeken binası olmayı başarmıştır. Bu
eğrilik yapının yumuşak zeminindeki çökmeden kaynaklanmış. Kulenin yıkılmaması için birkaç kere büyük harcamalarla
güçlendirme yapılmıştır.
CÜMLELER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ
Bu metinlerde kullanılan cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi ortak olarak söylenemez?
Karşılaştırma cümlesi vardır.
C) Amaç-sonuç cümlesine yer verilmiştir.
cür
Berlin Televizyon Kulesi, 1965-1969 yılları arasında hükümet tarafından Berlin'in merkezine inşa ettirilmiştir. Kule şehin
simgesi olması için özenle yapılmıştır. Bu kule günümüzde bile 368 metre ile sadece Berlin'in değil tüm Almanya'nın en
yüksek yapısıdır. Daha çok yabancı turistlerin ilgi gösterdiği kulenin restoranından veya seyir alanlarından şehrin büyü
leyici manzarası görülebilir.
B) Öznel cümle kullanılmıştır.
D) Neden-sonuç cümlesine yer verilmiştir.
1.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
4. Tes 93 x Adını Pisa şehrinden alan Pisa Kulesi, 11. yüzyılda yapılan şehir katedralinin çan kulesi olarak 12. yüzyılda inşa edilmiş tir. Sadece beş yıl dik durabilmiş. Pisa Kulesi, eğimli yapısıyla dünyanın en çok ilgi çeken binası olmayı başarmıştır. Bu eğrilik yapının yumuşak zeminindeki çökmeden kaynaklanmış. Kulenin yıkılmaması için birkaç kere büyük harcamalarla güçlendirme yapılmıştır. CÜMLELER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ Bu metinlerde kullanılan cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi ortak olarak söylenemez? Karşılaştırma cümlesi vardır. C) Amaç-sonuç cümlesine yer verilmiştir. cür Berlin Televizyon Kulesi, 1965-1969 yılları arasında hükümet tarafından Berlin'in merkezine inşa ettirilmiştir. Kule şehin simgesi olması için özenle yapılmıştır. Bu kule günümüzde bile 368 metre ile sadece Berlin'in değil tüm Almanya'nın en yüksek yapısıdır. Daha çok yabancı turistlerin ilgi gösterdiği kulenin restoranından veya seyir alanlarından şehrin büyü leyici manzarası görülebilir. B) Öznel cümle kullanılmıştır. D) Neden-sonuç cümlesine yer verilmiştir. 1.
imle
8
lanı dikkatle okuyunuz. 15 ve 16. soruları bu paragraflara göre yanıtlayınız.
M
(A) L, M, K
C) M, L, K
en ücra semtlerine bile ramazanla birlikte gelen Karagöz, bayrama kadar her gece ayrı fasilda kahveye toplanan
Karagöz; vaktiyle ramazan topu, bekçi davulu, mahyası gibi bu mübarek ayın âdetleri arasındaydı, Istanbul'un
mahalle halkını eğlendirir ve düşündürürdü.
16. Bu metna o
L
metnin giriş, gelişme ve sonuç bölümleri karışık olarak verilmiştir. K, L, M harfleriyle belirtilen paragraf
K
Karagöz tasvirleri ile mahalle kahvesinin kapısına yapıştırılmış allı yeşilli sinema ilanları gelir.
Ne zaman eski ramazanları düşünsem gözlerimin önüne aktar dükkânlarının camekânlarında dizi dizi asılmış
o ramazan geceleri, çocukluğumuzun en aziz hatıralandır.
tirdiği bayat lokumları bir lokmada yutarak, Hacivat'ın sol köşeden meydana çıkmasını sabırsızlıkla beklediğimiz
retmek ve büyüklerin peşine takılıp Karagöz'e gitmek kalıyordu. Arkalıksız iskemlelere oturarak, kahvecinin ge-
Çocukluğumuzun ramazanlarında sinema yalnız büyüklere has bir eğlence idi. Biz çocuklara da uzaktan sey-
15. Bu metnin bölümlerini ifade eden harfler aşağıdakilerin hangisinde "giriş, gelişme, sonuç" şeklinde sıralanmış-
tır?
B
B) L, K, M
D) K, M, L
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
imle 8 lanı dikkatle okuyunuz. 15 ve 16. soruları bu paragraflara göre yanıtlayınız. M (A) L, M, K C) M, L, K en ücra semtlerine bile ramazanla birlikte gelen Karagöz, bayrama kadar her gece ayrı fasilda kahveye toplanan Karagöz; vaktiyle ramazan topu, bekçi davulu, mahyası gibi bu mübarek ayın âdetleri arasındaydı, Istanbul'un mahalle halkını eğlendirir ve düşündürürdü. 16. Bu metna o L metnin giriş, gelişme ve sonuç bölümleri karışık olarak verilmiştir. K, L, M harfleriyle belirtilen paragraf K Karagöz tasvirleri ile mahalle kahvesinin kapısına yapıştırılmış allı yeşilli sinema ilanları gelir. Ne zaman eski ramazanları düşünsem gözlerimin önüne aktar dükkânlarının camekânlarında dizi dizi asılmış o ramazan geceleri, çocukluğumuzun en aziz hatıralandır. tirdiği bayat lokumları bir lokmada yutarak, Hacivat'ın sol köşeden meydana çıkmasını sabırsızlıkla beklediğimiz retmek ve büyüklerin peşine takılıp Karagöz'e gitmek kalıyordu. Arkalıksız iskemlelere oturarak, kahvecinin ge- Çocukluğumuzun ramazanlarında sinema yalnız büyüklere has bir eğlence idi. Biz çocuklara da uzaktan sey- 15. Bu metnin bölümlerini ifade eden harfler aşağıdakilerin hangisinde "giriş, gelişme, sonuç" şeklinde sıralanmış- tır? B B) L, K, M D) K, M, L
yaşadığımız dün-
lerimizle açıklaya-
ca dünyanın ken-
de sunar. Bu ba-
bir metin olduğu
sal metinlerin bi-
gerçek
madığını;
doğrultusunda
ktan sonra ya-
durumları, ger-
iralamaz hiç-
re kimi anla-
vurgulayarak
maca metnin
bu yeni ilişki-
B
12. Kaçkarların kimi zaman mavi, kimi zaman kara, kimi
zaman sakin, kimi zaman ürkütücü göllerinin peşine
takıldık.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde virgül, bu cümle-
deki işlevi ile kullanılmıştır?
A) iki gün boyunca hiç uyumadan da çalışabilirmiş in-
san, bunu öğrendik o gece.
B) Derinleştikçe rengi maviden yeşile, yeşilden griye
dönüyordu gölün.
Yedigöller'in üzerinde ondan fazla göl yer alıyor, Ye-
digöller ismi sizi şaşırtmasın.
Sabah erkenden Ağrı'ya, bu muhteşem dağa, tır-
manmaya başladık.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
yaşadığımız dün- lerimizle açıklaya- ca dünyanın ken- de sunar. Bu ba- bir metin olduğu sal metinlerin bi- gerçek madığını; doğrultusunda ktan sonra ya- durumları, ger- iralamaz hiç- re kimi anla- vurgulayarak maca metnin bu yeni ilişki- B 12. Kaçkarların kimi zaman mavi, kimi zaman kara, kimi zaman sakin, kimi zaman ürkütücü göllerinin peşine takıldık. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde virgül, bu cümle- deki işlevi ile kullanılmıştır? A) iki gün boyunca hiç uyumadan da çalışabilirmiş in- san, bunu öğrendik o gece. B) Derinleştikçe rengi maviden yeşile, yeşilden griye dönüyordu gölün. Yedigöller'in üzerinde ondan fazla göl yer alıyor, Ye- digöller ismi sizi şaşırtmasın. Sabah erkenden Ağrı'ya, bu muhteşem dağa, tır- manmaya başladık.
Ünite Testi
6. II. Dünya Savaşı'nda yahudilere ya-
1
2
7
pılan soykırım birçok filme konu ol-
3
4
muştur.
Bu cümledeki numaralandırılmış
ifadelerin hangisinde yazım yanlı-
şı yapılmıştır?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
9. As
bi
A)
B)
D
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
Ünite Testi 6. II. Dünya Savaşı'nda yahudilere ya- 1 2 7 pılan soykırım birçok filme konu ol- 3 4 muştur. Bu cümledeki numaralandırılmış ifadelerin hangisinde yazım yanlı- şı yapılmıştır? A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 9. As bi A) B) D
8.
Babam, bir daha da geri dönmemek üzere, Sivrihisar'daki evini Eskişehir'e taşımıştı. Porsuk Nehri'nin
ötesinde, demir yolu istasyonuna yakın, tek katlı kerpiç bir evde oturuyorduk. Evin kerpicini bütün aile
kırmış, kesmiş ve kurutabilmiştik. Yaşadığım hayat ne kadar fakir ve istirap verici ise bu güzel kütüpha-
nede geçirdiğim saatler o kadar geniş, zengin ve mesutediciydi.
Bu metinde aşağıda verilen yazım kurallarından hangisine uyulmamaktan kaynaklanan yazım yan-
lışı yapılmıştır?
A) "Et-" ve "ol-" yardımcı eylemleriyle birleşirken ses düşmesine veya ses türemesine uğrayan birleşik
sözcükler bitişik yazılır. Herhangi bir ses olayı yoksa aynı yazılır.
B) Sözcüklerden her ikisi veya ikincisi, birleşme sırasında benzetme yoluyla anlam değişmesine uğradı-
ğında bu tür birleşik sözcükler bitişik yazılır.
C) Kurallı birleşik fiiller bitişik yazılır.
(D) Ayrı yazılan "da/de" hiçbir zaman "ta/te" biçiminde yazılmaz. "Da/de" bağlacını kendisinden önceki
sözcükten kesme ile ayırmak da yanlıştır.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
8. Babam, bir daha da geri dönmemek üzere, Sivrihisar'daki evini Eskişehir'e taşımıştı. Porsuk Nehri'nin ötesinde, demir yolu istasyonuna yakın, tek katlı kerpiç bir evde oturuyorduk. Evin kerpicini bütün aile kırmış, kesmiş ve kurutabilmiştik. Yaşadığım hayat ne kadar fakir ve istirap verici ise bu güzel kütüpha- nede geçirdiğim saatler o kadar geniş, zengin ve mesutediciydi. Bu metinde aşağıda verilen yazım kurallarından hangisine uyulmamaktan kaynaklanan yazım yan- lışı yapılmıştır? A) "Et-" ve "ol-" yardımcı eylemleriyle birleşirken ses düşmesine veya ses türemesine uğrayan birleşik sözcükler bitişik yazılır. Herhangi bir ses olayı yoksa aynı yazılır. B) Sözcüklerden her ikisi veya ikincisi, birleşme sırasında benzetme yoluyla anlam değişmesine uğradı- ğında bu tür birleşik sözcükler bitişik yazılır. C) Kurallı birleşik fiiller bitişik yazılır. (D) Ayrı yazılan "da/de" hiçbir zaman "ta/te" biçiminde yazılmaz. "Da/de" bağlacını kendisinden önceki sözcükten kesme ile ayırmak da yanlıştır.
16.. Samimi bir dil kullanılır.
·
Kişisellik ve kendine özgülük söz konusudur.
Konu sınırlaması yoktur. Her konuda yazılabilir.
Yazar, anlattıklarını kanıtlamak zorunda değildir.
Yazar, kendisiyle konuşuyormuş gibi bir anlatım sergiler.
Aşağıdaki parçalardan hangisi tanımı verilen deneme türüne örnek olarak gösterilemez?
A) Estetize ediyorum, idealeştiriyorum, bunun farkındayım. Düpedüz yazıyorum. Romantik olduğum da bir yafta
gibi baynuma asılı ama ben gördüğümü söylüyorum. Neticede şu yazdıklarımda ben hem mecazlı hem de ger-
çekçiyim. Yani düpedüz kinayeliyim. Eğer öyle değilse ya ben hayal görmüşümdür ya bana hülya anlatmışlardır.
B) Ben, sanatı ve edebiyat insan varlığının en kutsal yaratışlarından biri sayarım. Gerçek sanat eserlerinin
de yanına geçecek değerde olduğuna inanan sanatçıların ellerinden çıkmış olanlar arasında bulunacağına
inanıyorum. Zaten bana bu satırları yazdıran da bu inanış oldu. Tabii yarını masal sayanlar, günü gününe
yaşamakla yetinenler, diledikleri gibi düşünüp yazarlar. Bu onların bileceği iştir.
.
<< Deneme
●
1
C) Asık suratlı insanlardan hoşlanır mısınız, desem tabii bana gülersiniz. Zaten ben de biraz gülmeniz için söze
böyle başladım. Güler yüze ve gülmeye dair olan bu konuşmayı asık suratla dinlemenizi istemem tabii. Konu-
şurken söze başladığınız sırada karşınızdakinin kaşlanin çattığını, asık bir suratla sizi dinlediğini görürseniz
konuşma hevesiniz kırılmaz mı? Lafı kısa kesip bu tatsiz sohbet bir an önce bitirmeye bakarsınız. Bir de
karşınızdakinin sizi güler yüzle dinlediğini hatta araya biraz da tatlı söz karıştırarak sohbete renk verdiğini
görecek olsanız konuştukça konuşasınız gelir.
Okumak; haz duymaya, zihnimizi süslemeye ve bilgimizi arttırmaya yarar. İnsan bir köşeye çekilip tek başına
kaldığı zaman okumanın verdiği haz, kendini yavaş yavaş gösterir. Konuşurken zihnimizi süslediğini, bir iş
hakkında hüküm yerip başarılı olurken ise bilgimizi nasıl da artırdığını görürüz. Okudukça oturduğumuz ev,
yürüdüğümüz sokak, yaşadığımız şehir olabildiğine genişler,
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
16.. Samimi bir dil kullanılır. · Kişisellik ve kendine özgülük söz konusudur. Konu sınırlaması yoktur. Her konuda yazılabilir. Yazar, anlattıklarını kanıtlamak zorunda değildir. Yazar, kendisiyle konuşuyormuş gibi bir anlatım sergiler. Aşağıdaki parçalardan hangisi tanımı verilen deneme türüne örnek olarak gösterilemez? A) Estetize ediyorum, idealeştiriyorum, bunun farkındayım. Düpedüz yazıyorum. Romantik olduğum da bir yafta gibi baynuma asılı ama ben gördüğümü söylüyorum. Neticede şu yazdıklarımda ben hem mecazlı hem de ger- çekçiyim. Yani düpedüz kinayeliyim. Eğer öyle değilse ya ben hayal görmüşümdür ya bana hülya anlatmışlardır. B) Ben, sanatı ve edebiyat insan varlığının en kutsal yaratışlarından biri sayarım. Gerçek sanat eserlerinin de yanına geçecek değerde olduğuna inanan sanatçıların ellerinden çıkmış olanlar arasında bulunacağına inanıyorum. Zaten bana bu satırları yazdıran da bu inanış oldu. Tabii yarını masal sayanlar, günü gününe yaşamakla yetinenler, diledikleri gibi düşünüp yazarlar. Bu onların bileceği iştir. . << Deneme ● 1 C) Asık suratlı insanlardan hoşlanır mısınız, desem tabii bana gülersiniz. Zaten ben de biraz gülmeniz için söze böyle başladım. Güler yüze ve gülmeye dair olan bu konuşmayı asık suratla dinlemenizi istemem tabii. Konu- şurken söze başladığınız sırada karşınızdakinin kaşlanin çattığını, asık bir suratla sizi dinlediğini görürseniz konuşma hevesiniz kırılmaz mı? Lafı kısa kesip bu tatsiz sohbet bir an önce bitirmeye bakarsınız. Bir de karşınızdakinin sizi güler yüzle dinlediğini hatta araya biraz da tatlı söz karıştırarak sohbete renk verdiğini görecek olsanız konuştukça konuşasınız gelir. Okumak; haz duymaya, zihnimizi süslemeye ve bilgimizi arttırmaya yarar. İnsan bir köşeye çekilip tek başına kaldığı zaman okumanın verdiği haz, kendini yavaş yavaş gösterir. Konuşurken zihnimizi süslediğini, bir iş hakkında hüküm yerip başarılı olurken ise bilgimizi nasıl da artırdığını görürüz. Okudukça oturduğumuz ev, yürüdüğümüz sokak, yaşadığımız şehir olabildiğine genişler,
D) Deyime yer verilmişt
Akşama doğru... Loş bir salon... Işıkları açık. Narin
topların farklı farklı raketlere ve masalara vuruşları,
bitmez tükenmez vuruşları saatlerce devam etti.
Bütün gün maçlar yaptık. Kim bilir kaç karşılaşma
oynandı. Heyecan dorukta. Dikkatli bir kalabalık
masanın etrafını sarmış. Son maç... çit yok... Sa-
dece topun masaya ve raketlere vuruş sesi mekânı
belirliyor. Yavuz ve ben yan yana heyecan içindeyiz.
Kendi maçlarımızı tamamlamış toplamda hatırı sayılır
puan toplamışız ki takım halinde masa tenisinde son
maçlara kalmışız. Her takım üç masa tenisçisinden
oluşuyor, Bursa Bölgesi Liselerarası Masa Tenisi Şam-
piyonası'nda. Bizim takımdan Mustafa'nın son maçı.
Karşısında, İnegöl Lisesinden, hiç tanımadığımız bir
masa tenisçisi var. Maç kafa kafaya gidiyor. Son
set. Bu seti kim alırsa takımı şampiyon. Ve biz alı-
yoruz. Genel puanlamaya göre takım hâlinde birinci
oluyoruz.
Bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisine
yer verilmemiştir?
A) Öykülemeye
C) Diyaloglara
B) Betimlemeye
D) Eksiltili cümleye
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
D) Deyime yer verilmişt Akşama doğru... Loş bir salon... Işıkları açık. Narin topların farklı farklı raketlere ve masalara vuruşları, bitmez tükenmez vuruşları saatlerce devam etti. Bütün gün maçlar yaptık. Kim bilir kaç karşılaşma oynandı. Heyecan dorukta. Dikkatli bir kalabalık masanın etrafını sarmış. Son maç... çit yok... Sa- dece topun masaya ve raketlere vuruş sesi mekânı belirliyor. Yavuz ve ben yan yana heyecan içindeyiz. Kendi maçlarımızı tamamlamış toplamda hatırı sayılır puan toplamışız ki takım halinde masa tenisinde son maçlara kalmışız. Her takım üç masa tenisçisinden oluşuyor, Bursa Bölgesi Liselerarası Masa Tenisi Şam- piyonası'nda. Bizim takımdan Mustafa'nın son maçı. Karşısında, İnegöl Lisesinden, hiç tanımadığımız bir masa tenisçisi var. Maç kafa kafaya gidiyor. Son set. Bu seti kim alırsa takımı şampiyon. Ve biz alı- yoruz. Genel puanlamaya göre takım hâlinde birinci oluyoruz. Bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisine yer verilmemiştir? A) Öykülemeye C) Diyaloglara B) Betimlemeye D) Eksiltili cümleye
dir.
diükks
Sanatçı Ali Cabbar'ın "Son Gergedanı Ben
Vurdum" adlı kamusal alan yerleştirmesi, in-
sanın yaban hayatı yok edişine dair anıt ni-
teliği taşıyor. İstanbul'un Kabataş semtindeki
Yanköşe güncel sanat alanının 20 metre yük-
seklikteki iki duvarını, 3 metrelik tuvaller kul-
lanarak bir avcının ganimet odası gibi düzen-
leyen sanatçı, COVID-19 salgınının ardından
insanlığın doğaya yaklaşımını yeniden ele
alması gerektiğini vurguluyor. Projenin adı,
yerleştirmede yer alan ve boynuzu için yasa
dışı avlanması sonucu 2018'de doğada soyu
tükenen Kuzey gergedanından geliyor. Ga-
nimet odası duvarının bir diğer karakteri de
muhteşem boynuzları yüzünden ganimet av-
cılarının popüler hedeflerinden biri olan ve
son dönemde av turizmi tartışmalarına neden
olan Anadolu dağ keçisi.
12.
Bu parçada bahsedilen sanatçı için aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
Aİnsanlığın doğaya verdiği zararlar sonu-
cunda doğanın intikam aldığını düşünü-
yor.
B) Avlanmayı bir spor olarak görüyor ve belli
bir dönemde yapılmasını istiyor.
Hayvanların sırf değerli uzuvları var diye
avlanmalarına karşı çıkıyor.
Insanlarda bir şekilde doğaya karşı nazik
olmaları için farkındalık yaratmak istiyor.
LGS ALTIN ORAN
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
dir. diükks Sanatçı Ali Cabbar'ın "Son Gergedanı Ben Vurdum" adlı kamusal alan yerleştirmesi, in- sanın yaban hayatı yok edişine dair anıt ni- teliği taşıyor. İstanbul'un Kabataş semtindeki Yanköşe güncel sanat alanının 20 metre yük- seklikteki iki duvarını, 3 metrelik tuvaller kul- lanarak bir avcının ganimet odası gibi düzen- leyen sanatçı, COVID-19 salgınının ardından insanlığın doğaya yaklaşımını yeniden ele alması gerektiğini vurguluyor. Projenin adı, yerleştirmede yer alan ve boynuzu için yasa dışı avlanması sonucu 2018'de doğada soyu tükenen Kuzey gergedanından geliyor. Ga- nimet odası duvarının bir diğer karakteri de muhteşem boynuzları yüzünden ganimet av- cılarının popüler hedeflerinden biri olan ve son dönemde av turizmi tartışmalarına neden olan Anadolu dağ keçisi. 12. Bu parçada bahsedilen sanatçı için aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? Aİnsanlığın doğaya verdiği zararlar sonu- cunda doğanın intikam aldığını düşünü- yor. B) Avlanmayı bir spor olarak görüyor ve belli bir dönemde yapılmasını istiyor. Hayvanların sırf değerli uzuvları var diye avlanmalarına karşı çıkıyor. Insanlarda bir şekilde doğaya karşı nazik olmaları için farkındalık yaratmak istiyor. LGS ALTIN ORAN
Şair, devamlı bir araştırma ve deneme içerisinde
olan; misralarındaki duygu, düşünce ve hayalleri
nasıl daha etkileyici anlatılabileceği endişesi içinde
hareket eden adamdır. Unutmayınız ki Türk ede-
biyatı içinde şiirleriyle hafızamızda yer etmiş so-
natçılardan hiçbirisini kendisini tam olarak şair"
kabul etmemiştir. Sanatın ne olduğunu anlamış, onu
özümsemiş ve doğasını öğrenmiş bir sanatkâr için,
"Ben şairim." diyebilmek cesaret ister. Şair, toplu-
mun vicdanıdır. Aynı zamanda çağının tanığı olmak
zorundadır. Ruhunda hep başkaldırı vardır. Uysal
değildir. Uysallaştığı an şair olmaktan çıkar. Sorgu-
layan, eleştiren bir tavrı olmalıdır şairin. Ama bunu
yaparken didaktik bir söylemi benimsemez.
Bu metne göre aşağıdakilerden hangisi gerçek
bir şairin özellikleri arasında yer almaz?
A) Şair, yaşadığı çağa şiirleri aracılığı ile ayna tu-
tar.
B) Şair haddini bilir ve alçak gönüllüdür.
C) Şair, şiirleri aracılığı ile topluma yol gösterir.
D) Şair, söylemini sürekli geliştirir ve olgunlaştırır.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
Şair, devamlı bir araştırma ve deneme içerisinde olan; misralarındaki duygu, düşünce ve hayalleri nasıl daha etkileyici anlatılabileceği endişesi içinde hareket eden adamdır. Unutmayınız ki Türk ede- biyatı içinde şiirleriyle hafızamızda yer etmiş so- natçılardan hiçbirisini kendisini tam olarak şair" kabul etmemiştir. Sanatın ne olduğunu anlamış, onu özümsemiş ve doğasını öğrenmiş bir sanatkâr için, "Ben şairim." diyebilmek cesaret ister. Şair, toplu- mun vicdanıdır. Aynı zamanda çağının tanığı olmak zorundadır. Ruhunda hep başkaldırı vardır. Uysal değildir. Uysallaştığı an şair olmaktan çıkar. Sorgu- layan, eleştiren bir tavrı olmalıdır şairin. Ama bunu yaparken didaktik bir söylemi benimsemez. Bu metne göre aşağıdakilerden hangisi gerçek bir şairin özellikleri arasında yer almaz? A) Şair, yaşadığı çağa şiirleri aracılığı ile ayna tu- tar. B) Şair haddini bilir ve alçak gönüllüdür. C) Şair, şiirleri aracılığı ile topluma yol gösterir. D) Şair, söylemini sürekli geliştirir ve olgunlaştırır.
10.
dece dört merkezde
kiye'de ilk kez Uludağ Üniversitesi Tip
sinde gerçekleşti. (IV) Şiddeti göz kuruluğu ne-
deniyle bir gözü görmeyen bir hastanın, tükürük
bezi, göz çevresine nakledildi. (V) iki saatlik bir
operasyonun ardından nakit işlemi başarıyla ta-
mamlandı.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han-
gisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
A)I
B)
C) M PITY
Etrafımızda olan şeyleri, gözlerimizde bir kusur
yoksa goruruz. Fakat bunlara bakmayabiliriz. Onun
için bakmak ile görmek arasındaki farkı unutma-
mali. Bu iki kelimeyi birbirine çok karıştırırız. Ko-
nuşma dilinin yazı deyimlerinde bunu ayırt edenler
vardır. Kızgın birinin "Bana bak!" demesinden ken-
dine önem verilmesini, başkalarına benzemeyen
bir yönünün olduğunu anlarız. Şuna bak! diyen
birinin de karşısındakının hoşa gitmeyen bir iş veya
durumuna işaret ettiğini anlarız.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden
hangisi soylenemez?
A) Tanım yapılmıştır.
B Omeklere yer verilmiştir.
Karşılaştırma yapılmıştır.
D) Birinci çoğul anlatım kullanılmıştır.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
10. dece dört merkezde kiye'de ilk kez Uludağ Üniversitesi Tip sinde gerçekleşti. (IV) Şiddeti göz kuruluğu ne- deniyle bir gözü görmeyen bir hastanın, tükürük bezi, göz çevresine nakledildi. (V) iki saatlik bir operasyonun ardından nakit işlemi başarıyla ta- mamlandı. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han- gisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A)I B) C) M PITY Etrafımızda olan şeyleri, gözlerimizde bir kusur yoksa goruruz. Fakat bunlara bakmayabiliriz. Onun için bakmak ile görmek arasındaki farkı unutma- mali. Bu iki kelimeyi birbirine çok karıştırırız. Ko- nuşma dilinin yazı deyimlerinde bunu ayırt edenler vardır. Kızgın birinin "Bana bak!" demesinden ken- dine önem verilmesini, başkalarına benzemeyen bir yönünün olduğunu anlarız. Şuna bak! diyen birinin de karşısındakının hoşa gitmeyen bir iş veya durumuna işaret ettiğini anlarız. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi soylenemez? A) Tanım yapılmıştır. B Omeklere yer verilmiştir. Karşılaştırma yapılmıştır. D) Birinci çoğul anlatım kullanılmıştır.
Paragraf ve Görsel Okuma
Kant'a göre zihin kalıpları, sadece dış dünyaya, duyu-
Nara dayalı verilere uygulanırlar. Nesnel olmayan konu
ve alanlara uygulanamazlar. Biz, bilgiyi akıl kalıplarıy-
la oluşturduğumuza göre rasyonek bir metafizik yap-
mak, metafiziği bilimleştirmek mümkün değildir.
Bu parçaya göre Kant, aşağıdakilerden hangisine
karşı çıkmaktadır?
A) Dış dünyaya ait bilgilere ulaşılabileceğine
B) Soyut boyuttaki bilgilere ulaşılamayacağına
C) Olguların neden - sonuç ilişkisi içerisinde değer-
lendirilmesi gerektiğine
D) Algısal boyuttan yoksun metafiziğin bilinebilece-
ğine
3.
Rosyonal state
Ada
Susan
kiyi s
olma
onu
niv
yol
B
d
nları
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
Paragraf ve Görsel Okuma Kant'a göre zihin kalıpları, sadece dış dünyaya, duyu- Nara dayalı verilere uygulanırlar. Nesnel olmayan konu ve alanlara uygulanamazlar. Biz, bilgiyi akıl kalıplarıy- la oluşturduğumuza göre rasyonek bir metafizik yap- mak, metafiziği bilimleştirmek mümkün değildir. Bu parçaya göre Kant, aşağıdakilerden hangisine karşı çıkmaktadır? A) Dış dünyaya ait bilgilere ulaşılabileceğine B) Soyut boyuttaki bilgilere ulaşılamayacağına C) Olguların neden - sonuç ilişkisi içerisinde değer- lendirilmesi gerektiğine D) Algısal boyuttan yoksun metafiziğin bilinebilece- ğine 3. Rosyonal state Ada Susan kiyi s olma onu niv yol B d nları
Her insan sanat yapamaz, her insan sanatçı olamaz.
Sanat, insan hayatının herhangi bir anında, rastgele
ya da belirlenen bir zamanda yapılan bir etkinlik
değildir. İnsan kendi ya da başka insanların kararları
doğrultusunda sanatçı olamaz. Bir insanın sanatçı-
ya dönüşmesi; zamana, mekâna, zekâya, arzuya,
yönlendirmeye çalışmaya ve sahip olunan sifatlara
bağlı değildir. Sanatçı üstün bir insan değildir, alçak
bir insan da değildir. Sanatçı, sanat yapma dürtüsü
hissetmeyen insanlardan farklı bir insandır. Sanat,
yalnızca bir tedavidir. Toplumla insanın düştüğü ça-
hşmayı tedavi eden bir ilaçtır.
Bu metinden aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
maz?
A) Sanatçı olmak isteyen insanların takip etmesi
gereken bir yol vardır.
B) Günümüzde sanatçı olabilmeyi sağlayan bir
yöntem yoktur.
C) Sanat yapma isteği, insanın içinden gelen bir
zorlamadır.
D) Sanat, insanın çevresiyle olan uyumsuzluğunu
ortadan kaldırır.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
Her insan sanat yapamaz, her insan sanatçı olamaz. Sanat, insan hayatının herhangi bir anında, rastgele ya da belirlenen bir zamanda yapılan bir etkinlik değildir. İnsan kendi ya da başka insanların kararları doğrultusunda sanatçı olamaz. Bir insanın sanatçı- ya dönüşmesi; zamana, mekâna, zekâya, arzuya, yönlendirmeye çalışmaya ve sahip olunan sifatlara bağlı değildir. Sanatçı üstün bir insan değildir, alçak bir insan da değildir. Sanatçı, sanat yapma dürtüsü hissetmeyen insanlardan farklı bir insandır. Sanat, yalnızca bir tedavidir. Toplumla insanın düştüğü ça- hşmayı tedavi eden bir ilaçtır. Bu metinden aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? A) Sanatçı olmak isteyen insanların takip etmesi gereken bir yol vardır. B) Günümüzde sanatçı olabilmeyi sağlayan bir yöntem yoktur. C) Sanat yapma isteği, insanın içinden gelen bir zorlamadır. D) Sanat, insanın çevresiyle olan uyumsuzluğunu ortadan kaldırır.
4. Kelimelerin yanlış yazılmasına neden olan bazı etkenler vardır. Acelecilik, dikkatsizlik ve bilgisizlik olarak bu etken-
leri başlıca sıralayabiliriz. Bazen de insanlar anlamını bilmediği ve çok az kullandığı kelimelerde yanılgıya düşebil-
mektedir. Günlük hayatta da bu yüzden kelimelerin yazımında sıklıkla yanlışlar yapılır.
Buna göre aşağıda altı çizili kelimelerden hangisinin yazımında yanlışlık yapılmamıştır?
A) Manastırdan kaçalı, yetkililerin aforozuna uğrayalı on beş yıl oluyor.
B) Dinazorlar, boyu 20 metre kadar olabilen, ilk çağlarda yaşamış, günümüze fosilleri kalmış bir sürüngendir.
C) Bahçede yetiştirdiği maydonozları demet yapıp pazarda satıyor.
D) Yunus Emre orotoryosu sahnenin gerisinde çalmaya başladı.
5. Aşağıda büyük harflerin kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir:
• Yer adları (kita, bölge, il, ilçe, semt vb.) büyük harfle başlar.
Uyarı: Özel ada dâhil olmayıp tamlama kuran şehir, il, ilçe, belde vb. sözcükler küçük harfle başlar.
• Yer adlarındaki ilk isimden sonra gelen ve deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler büyük harfle
başlar.
• Yer, millet ve kişi adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde sadece özel adlar büyük harfle başlar.
Bu kurallara göre,
1. Çorum Leblebisini, yaklaşık 3 asır önce Ahmedi Sever isminde muhterem bir zatın imal ettiği söylenmektedir.
II. Deniz Kalesi olarak da bilinen Kız Kalesi, Mersin İlinde küçük bir adacığın üzerinde kurulmuştur.
E
III. İzmir körfezi, Türkiye'de Karaburun yarımadası ile Foça arasından başlayarak İzmir'i merkezden çevreleyen ve
Ege Denizi'nin devamı olan bir körfezdir.
IV. Orta Doğu'da birçok ülke ham madde yetersizliğinden yeterince üretim yapamıyor.
cümlelerinden hangisinde yazım yanlışı yapılmamıştır?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
4. Kelimelerin yanlış yazılmasına neden olan bazı etkenler vardır. Acelecilik, dikkatsizlik ve bilgisizlik olarak bu etken- leri başlıca sıralayabiliriz. Bazen de insanlar anlamını bilmediği ve çok az kullandığı kelimelerde yanılgıya düşebil- mektedir. Günlük hayatta da bu yüzden kelimelerin yazımında sıklıkla yanlışlar yapılır. Buna göre aşağıda altı çizili kelimelerden hangisinin yazımında yanlışlık yapılmamıştır? A) Manastırdan kaçalı, yetkililerin aforozuna uğrayalı on beş yıl oluyor. B) Dinazorlar, boyu 20 metre kadar olabilen, ilk çağlarda yaşamış, günümüze fosilleri kalmış bir sürüngendir. C) Bahçede yetiştirdiği maydonozları demet yapıp pazarda satıyor. D) Yunus Emre orotoryosu sahnenin gerisinde çalmaya başladı. 5. Aşağıda büyük harflerin kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir: • Yer adları (kita, bölge, il, ilçe, semt vb.) büyük harfle başlar. Uyarı: Özel ada dâhil olmayıp tamlama kuran şehir, il, ilçe, belde vb. sözcükler küçük harfle başlar. • Yer adlarındaki ilk isimden sonra gelen ve deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler büyük harfle başlar. • Yer, millet ve kişi adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde sadece özel adlar büyük harfle başlar. Bu kurallara göre, 1. Çorum Leblebisini, yaklaşık 3 asır önce Ahmedi Sever isminde muhterem bir zatın imal ettiği söylenmektedir. II. Deniz Kalesi olarak da bilinen Kız Kalesi, Mersin İlinde küçük bir adacığın üzerinde kurulmuştur. E III. İzmir körfezi, Türkiye'de Karaburun yarımadası ile Foça arasından başlayarak İzmir'i merkezden çevreleyen ve Ege Denizi'nin devamı olan bir körfezdir. IV. Orta Doğu'da birçok ülke ham madde yetersizliğinden yeterince üretim yapamıyor. cümlelerinden hangisinde yazım yanlışı yapılmamıştır? A) I. B) II. C) III. D) IV.
6. Bir konser çıkışında ünlü kemancı Fritz Kreis-
ler'in bir hayranı ona doğru koşarak coşkuyla
"Sizin kadar güzel çalabilmek için bütün haya-
tımı verirdim." der. Kreisler cevap verir: "Ben
verdim."
Bu metinde asıl anlatılmak istenen aşağı-
dakilerin hangisidir?
A) Bir müzik aletinde ustalaşmak uzun zaman
alır.
B) Emek harcamadan gelinen nokta başarı
sayılmaz.
C) İnsan gayretli olursa aşamayacağı engel
yoktur.
D) Emeğin olduğu yerde mutlaka başarı var-
dir.
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
6. Bir konser çıkışında ünlü kemancı Fritz Kreis- ler'in bir hayranı ona doğru koşarak coşkuyla "Sizin kadar güzel çalabilmek için bütün haya- tımı verirdim." der. Kreisler cevap verir: "Ben verdim." Bu metinde asıl anlatılmak istenen aşağı- dakilerin hangisidir? A) Bir müzik aletinde ustalaşmak uzun zaman alır. B) Emek harcamadan gelinen nokta başarı sayılmaz. C) İnsan gayretli olursa aşamayacağı engel yoktur. D) Emeğin olduğu yerde mutlaka başarı var- dir.
4. 1. bütün ömürlerini verirler
II. fakat
Ill. bazı insanlar
IV. mümkün olanı yapmak için
V. mümkün olmayan şeyleri
VI. bir dakikalarını harcamazlar
VII. başarmak için
Bu ifadeler anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde si-
ralandığında hangisi baştan üçüncü olur?
B) IV
C) VI
A) III
D) VII
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
4. 1. bütün ömürlerini verirler II. fakat Ill. bazı insanlar IV. mümkün olanı yapmak için V. mümkün olmayan şeyleri VI. bir dakikalarını harcamazlar VII. başarmak için Bu ifadeler anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde si- ralandığında hangisi baştan üçüncü olur? B) IV C) VI A) III D) VII
AA
14. Teknoloji üretimi ve inovasyon birbirinden fark-
lıdır. İnovasyon, çok küçük teknoloji üretimidir.
Örneğin ekmek yapımında un, maya, su vb.nin
karıştırılıp yoğrularak fırında pişirilmesi bir tekno-
Bucet lojidir. Ama girdilerin içine bir kimyasal katılarak
kendi iç tepkimesiyle sıcaklık yükselmesi yaratıp
fırınsız ekmek pişirmek ise yeni bir teknolojidir.
Bu yeni usulü bulan, bir teknoloji üretmiş olur.
LGS DENEME KITAPÇIĞI
Fundy
Buna göre,
I. Güzide Hanım, hamuru fırında pişirirken göz
kararı ile pişirmek yerine, uluslararası bir
üne sahip olan bir mutfak şefinden yardım
alarak daha lezzetli ve görseli ön planda
ürünler elde etmiştir.
II. Bir işletme sahibi olan Hasan Bey, bir pre
fesörle birlikte üretim araçlarının yepi for-
matlara uygunluğunu sağlayıp daha nitelik-
li ürünler ortaya koymuştur.
III. Müşterilerinin ilgisini çekerek kazancını ar-
tırmak isteyen Nedim Bey, adrese teslim
yemek hizmetlerini tek bir ortamda toplamış
başarılı bir işletmecidir.
cümlelerinin hangileri yeni bir teknolojiye
örnek verilebilir?
A) Yalnız I
C) ve II
B) Yalnız II
DY II ve III
21
15. Siyaha teslim olmus ako
üze-
LGS
16.
wede
1
Ortaokul Türkçe
Paragrafın Anlam Özellikleri
AA 14. Teknoloji üretimi ve inovasyon birbirinden fark- lıdır. İnovasyon, çok küçük teknoloji üretimidir. Örneğin ekmek yapımında un, maya, su vb.nin karıştırılıp yoğrularak fırında pişirilmesi bir tekno- Bucet lojidir. Ama girdilerin içine bir kimyasal katılarak kendi iç tepkimesiyle sıcaklık yükselmesi yaratıp fırınsız ekmek pişirmek ise yeni bir teknolojidir. Bu yeni usulü bulan, bir teknoloji üretmiş olur. LGS DENEME KITAPÇIĞI Fundy Buna göre, I. Güzide Hanım, hamuru fırında pişirirken göz kararı ile pişirmek yerine, uluslararası bir üne sahip olan bir mutfak şefinden yardım alarak daha lezzetli ve görseli ön planda ürünler elde etmiştir. II. Bir işletme sahibi olan Hasan Bey, bir pre fesörle birlikte üretim araçlarının yepi for- matlara uygunluğunu sağlayıp daha nitelik- li ürünler ortaya koymuştur. III. Müşterilerinin ilgisini çekerek kazancını ar- tırmak isteyen Nedim Bey, adrese teslim yemek hizmetlerini tek bir ortamda toplamış başarılı bir işletmecidir. cümlelerinin hangileri yeni bir teknolojiye örnek verilebilir? A) Yalnız I C) ve II B) Yalnız II DY II ve III 21 15. Siyaha teslim olmus ako üze- LGS 16. wede 1