Söz Öbeklerinde Anlam Soruları

TÜRKÇE-8 Aşağıda bazı söz sanatlarının açıklaması verilmiştir: Abartma; bir niteliği, olduğundan çok daha üstün veya aşağı gösterme sanatıdır. Kisileştirme, insana özgü bir niteliğin insan dışı bir varlığa aktarılmasıdır. Zituk, birbirine zıt kavram veya durumların bir arada kullanılmasıyla oluşan sanattır. Aşağıdakilerin hangisinde bu söz sanatlarından birine başvurulmamıştır? ● A Fikir vadisinden bir ırmak geçer, Eğilir serviler suyundan içer. Aydınlık günler yakın çocuklar Dağılacak elbet karanlik bulutlar. BY Ümidim yılların seline düştü, Saçının en titrek teline düştü. Getirdim yanıma ("ay"ı bir karış, Ölçtüm ki dağların boyu bir karış. sağıda birlesik sözcüklerin vazımıyla ilgili bazı kurallar verilmistir: »

2 İşte budur hayat Karşındakini unuttuğun kadar çabuk unu- tulursun Çiçek sulandığı kadar güzeldir Kuşlar ötebildiği kadar sevimli Bebek ağladığı kadar bebektir Her şeyi öğrendiğin kadar bilirsin, bunu da öğren Sevdiğin kadar sevilirsin Aşağıdaki atasözlerinden hangisi bu şi- irde verilmek istenen mesajı en iyi ifade eder? A) Böyle başa böyle tıraş. B) Istediğini söyleyen, istemediğini işitir. C) Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi. D) Ne ekersen onu biçersin.

4. Ly IV. Numaralandırılmış A) I vell Taş kesilmek Rafa kaldırmak Gözü tutmak Burun kıvırmak Acımasızlık Ertelemek Güvenmek Kibirlenmek deyimlerden hangilerinin anlamları yanlış verilmiştir? B) Il ve IV. C) I ve III. DII ve IV.

1. Evdeki çalışmayan cihazları onarmak istedi, hepsinin elden geçirilmesi gerekiyordu. A) I. Hasımlarını korkutmak için şehre indiler, zaten uzun zamandır onlara tırnak göstermeyi düşünüyorlardı. Dedem solunum şikâyetleri nedeniyle yaklaşık bir aydır hastanede yatıyordu, son tahlillerden sonra taburcu edildi. Uğradığı haksızlığı vakit geçirmeden v mahkemeye bildirmek düşüncesindeydi, sıcağı sıcağına bir dilekçe yazdı. Numaralanmış cümlelerin hangisinde deyim, açıklamasıyla birlikte kullanılmamıştır? B) 11. C) 11. D) TV

isen yayıncılık RETİM KURUMLARINA İLİŞKİN MERKEZÎ SINAV ÜRKÇE 3. Aşağıdakilerin hangisinde kullanılan de- yimin açıklaması yoktur? A) Kulaktan dolma bilgilerle hareket etme, ağzına geleni söyleme. B) Kulak kesilmiş, anlatılanları dikkatle din- liyordu. C) Anlattığım hiçbir şeyi önemsemiyor, hepsini kulak ardı ediyor. D) Konuşuyorum ama duymazlıktan geli- yor, öğütlerime kulak tıkıyordu.

10. III. IV. LGS/8.SINIF EGN NG NURBU 2N LE SANTA TS AN TÜRKÇE TESTİ ÖZÜNÜ G NAIK MÜRÜ KEB 2 AN MCTS K EYER OLUK KOLLI EYER ZES DUM YE ME 2 B J ŞÜSDE $ S 21 AĞLI B DENEME-KIZILIRMAK GLI ZALMA MURDAK DYR 17 2 AK Yukarıda bazı deyimler, sözcüklerinin harflerinin yeri değiştirilerek verilmiştir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu deyimlerden herhangi birinin anlamı yer almaz? A) Bile bile bu tehlikeli işe girişti, hem kendi hayatını hem çocuklarının geleceğini-mahvetti. 2 B) Kardeşleri canla başla çalışırken o, hiçbir şey yapmadan öylece bekliyordu. 3 Kendini beğenmiş, kibirli bir insandı; bu yüzden de etrafında tek bir gerçek dostu yoktu. DY Akşamüzeri büyük bir kalabalık toplanmış, meydanı hıncahinç doldurmuştu.

8. Concorde sendromu, bir şeyin zararlı olduğu bilin- diği hâlde ondan vazgeçememektir. Oysa Dos- toyevski'nin dediği gibi: "Yanlış trene binildiğinde ilk istasyonda inmeye çalışmak gerek. Çünkü yan- lış yönde mesafe ne kadar artarsa dönüş maliyeti de o kadar artar." Aşağıdaki atasözlerinden hangisi yazarın bu metinde savunduğu görüşle örtüşmektedir? A) Son pişmanlık fayda etmez. B) Zararın neresinden dönülse kârdır. C) Atılan ok geri dönmez. D) Olacakla öleceğe çare bulunmaz.

emil de TÜRKÇE Genellikle mecaz anlamlıdır. Küplere binmek: Sinirlenmek Kalıplaşmış sözlerdir. Deyimlerin sözcükle- ri değiştirilip yerlerine, eş anlamlı olsa bile başka sözcükler getirilemez. "Başını taştan taşa vurmak" deyimi "kafa- sını taştan taşa vurmak" biçiminde söyle- nemez. Kısa ve özlü sözlerdir. Ağırdan almak. Bazı deyimler gerçek anlamıyla kullanılabilir. Çoğu gitti, azı kaldı. (Yapılmakta olan işin en önemli en zor bölümü bitti.) DEYİM Bir durumu, düşünceyi daha etkili anlatabilmek için ger- çek anlamlarını kaybederek yeni ve soyut bir kavramı karşılayacak şekilde oluş- muş söz öbekleridir. 6. DEN Deyimler en az iki sözcükten oluşur. Göz boyamak, ağız dil vermemek. Bazı deyimler tamlama biçimindedir. Komşu kapısı, ağır başlı. Bazı deyimler cümle biçimindedir. Dostlar alışverişte görsün. Buna göre verilen cümlelerin hangisinde "dar" sözcüğü deyim icerisinde kullanılmıştır? A) Bazıları bu gayenin enginliğini ve derinliğini kavrayamayacak kadar dardır. B)Acaba bu içinde yaşadığımız hava bazen bize neden bu kadar dar geliyor? € Daha önce geniş gelen elbiseler artık üzerine dar oluyor. günümde yanımda olmayan dostlarımı artık dost saymıyorum. gida Osman dim cepheleri d Ne kadar fazla sözcükten oluşursa oluşsun deyimler tek bir kavramı ya da durumu kar- şılar. Havanda su dövmek: Boşuna uğraşmak.

planmış cep ileri sürmek Ntmek deyimi olmak ainde deyim açık al gitmediğini yakın ne söylesek kua yo pabuç bırakaca için elinden ge Deyimler 6. Aşağıdaki bulmacada bani deyimlere yer verilmiştir. M D y M A AR D K A N A K C A y E G RD O O MOS A K L AFA YI RA KU G E E D 0 R 0 Buna göre, I. Para sıkıntısına düşmek II. Bir şeyin değerini veya ününü azaltacak işler yapmak R M U S D DS SOR LDI T U R R K A AK K K K E A MAK M III. Çok şaşırmak, şaşakalmak IV. Karşısındakine dokunacak veya kötü bir sonuç doğuracak söz söylemek V. Önemsiz bir olayı büyütmek numaralanmış açıklamalardan hangileri bulmacadaki deyimlerden herhangi birine ait değildir? A) I ve III. B) Il ve IV. C) Ill ve V. D) IV ve V.

0. Herkesin zarar görmesine yol açacak işler yapan ki çok sert tepkilerle karşılaşır ve sonunda en büyük rara kendisi uğrar. Tam da böyle kişileri belirtmek = atasözünü sıklıkla kullanınız. Bu metinde boş bırakılan yere anlam bütünlüğüne g aşağıdaki atasözlerinden hangisi getirilmelidir? A) Rüzgâr esmeyince yaprak oynamaz. Rüzgâra (karşı) tüküren, kendi yüzüne tükürür. C) Rüzgör eken fırtına biçer. D) Rüzgârın önüne düşmeyen yorulur. x

O 14. I. Göze almak II. Göz boyamak III. Göz açamamak Dilimizde göz sözcüğü ile oluşturulmuş pek çok deyim var. Üstelik dilin çok yönlülüğündendir ki bu deyimlerin görme organımızla da hiçbir alakası yok. Örneğin, deyimi "yoğun, sıkı işler yüzünden başka bir şeyle ilgilenme olanağı bulamamak" anlamına gelir. "Gelebilecek her türlü zararı ve tehlikeyi önceden kabul etmek" anlamına gelen deyimi cengâver milletimizin karakter özelliklerinden olsa gerek.. deyimi de "kandırmak, yanıltmak, gösterişle aldatmak" anlamına gelir ki sosyal medya fenomenleri için bol bol kullandığımızı düşünüyorum. Numaralanmış deyimler bu metinde boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilen sırala- mayla getirilmelidir? A) II - I - III B) II-III-I C) III - ||- | 8. SINIF C D) III - I - II

21. "Biz olanca gücümüzle çalışırken senin bu düşüncelerin pişmiş aşa su katıyor. " cümlesine altı çizili deyimin kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Kurulda alınan kararlar tüm düzenimizi bozdu. B Sorumlu olduğu işi tamamlaması biraz zaman aldı. C) Tam kapıdan çıkacakken telefonum çalmasın mı? D) Dayanışma ruhu kaybolursa işin verimi düşer.

2. Aparida verilen deyimler ile anlamlarını eşleştiriniz. 3. 4. 5. 6. 1. 7. 8. Laf anlatmak Leb demeden leblebiyi an- lamak Layık görmek Lakayıt kalmak Lafta kalmak Lalı uzatmak Laklak etmek Lakap takmak 1. Yakıştırmak, uygun görmek Bir kimseye onun bir özelliğini belirtecek bir ad vermek Karşılıklı, gelişigüzel, havadan sudan konuşmak Daha söze başlanırken ne denmek istenildiğini çabucak anlamak. 0. Ilgisiz davranmak, aldırmamak 1. Bir iş düşünce aşamasında kalıp gerçekleşmemek Sözünü dinletmek, karşıdakini ikna edinceye kadar konuşmak h. Konuşmayı gereksiz bir biçimde başka sözlerle sürdürmek 8. b. d. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8.

YENI TARZ TÜRKÇE =aretleyiniz. e- in 2. Çok zayıflamak TÜRKÇE Bilmeden gereksiz, yanlış bir şey konuşmak. Yeni De Aşağıdakilerden hangisinde anlamları verilmiş deyimlerden biri cümle içinde kullanılmamıştır? Birini lekelemeye çalışmak Onu görünce tanıyamadım, o iğne ip- liğe dönmüş. B Onlarla uğraşmak kolay değil, her olayda size çamur atabilirler. O yıllarda çiçeği burnunda bir öğren- ciydi. Durmadan çene calıp gevezelik etme- yi sevmezdi.

(C 6 TÖDEV 14 Dostluk, gündüz görünmez; sadece geceleri parlar. Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır? A) Gerçek dostluk, kolay kolay sona ermez. B) Dostlar, iyi günde de kötü günde de bera- berdir. C) Gerçek dostluk; iyi günde değil, kötü günde belli olur. D) Gerçek dostluğu sürdürebilmek son derece zordur. 100 09279492 Asa 19/

18. Türkçe güzeldir. Şu "ocağı tütmek" deyimi de öyle. Ocağı tüten her evde "----" demektir. "Ocağı sönmek" ise tam tersi. Bu defa o ev yasa boğulmuş veya evin kapısı kilit- lenmiş, evde kimse kalmamış demektir. Bu metinde boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir? A) hayat devam ediyor B) yemek pişiyor C) yiyecek bir şey kalmamış D) birileri uyuyor