Metin Türleri Soruları
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri11. Tabelacı dükkânının önünde yaş yaş, kurusunlar diye duvara dayanmış iki levha vardı. Baktım birinde "Saatçi A.
Yayladan" yazılı. İçimi bir hüzün bürüdü. Karşıdaki saatçinindi bu levha, sormuş öğrenmiş gibi biliyordum bunu.
Küçücük dükkânın önünden her geçişimde hep aynı hüzün kaplardı içimi. Bütün gün orada oturan benmişim gi-
bi. Yolun çarşılığından kurtulup evlerinin başladığı ucundaydi dükkân Daracıkt). İçi karanlıktır diye düşünürdüm.
Saatçinin hikâyesini yazmak istiyordum.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Öyküleyici bir
anlatımla yazılmıştır.
Nesnel ifadelere yer verilmiştir.
*Anlatıcı, kahramanın kendisidir.
D) Betimlemeden yararlanılmıştır.
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri16. Tarih, pek uzun bir yol. Derinliklerine yürümezseniz de-
tayları göremezsiniz. Halk edebiyatı için sık sık tarihe
yolculuk yapmak da zorunludur. Hangi şiir veya şairle
ilgileniyorsanız onun yaşadığı çağa gitmeniz şarttır.
Ancak o zaman tarafsızlığınızdan ve bilimselliğinizden
emin olabilirsiniz. Diğer bir deyişle tarihe yakından ba-
kilmazsa hata yüzdesi
çoğalır.
Bu paragrafta aşağıdaki anlatım yöntemlerinden
hangisine başvurulmuştur?
A) Tartışma
B) Açıklama
C) Öyküleme
D) Betimleme
nesnel
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri7. L Olmuş ya da olabilecek olayları anlatır.
II. Kişiler, çoğu zaman, hayatlarının belli ve kısa bir dönemi içinde izlenir.
III. Ayrıntılara girmekten sakınılır.
Yukarıda bazı özellikleri verilen yazı türünün örneği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ahmet Haşim, 1885'te Bağdat'ta doğdu, 1933'te İstanbul'da öldü. Ahmet Haşim, 1908 sonrası Fecr-i Âti ismi
altında toplanan şair ve yazarlarla beraber kendini tanıtmıştır. Bu topluluğun bütün üyeleri gibi o da Tevfik Fikret
ve Cenap Şahabettin'in etkisinde kalmıştır. Onun şiirlerinde Türk şairlerinden çok Fransız şairlerinin etkisi görülür.
Şairin, "Piyale, Gol Saatleri" gibi şiir kitapları yanında "Bize Göre" adlı bir deneme kitabı da vardır.
B) Bunun üzerine bir kurt aslana yaklaşarak dedi ki:
-Çakalın hıyaneti meydana çıkmıştır. Hükümdarın yapması gereken, onu affetmemektir. Çünkü bu haini affettiği
takdirde başka bir haini ele geçirmesine imkân kalmaz.
Aslan da çakalın meclisten çıkarılmasını ve yakalanmasını emretti.
C) 1951 yıl mayıs sonu ya da haziran başı olmalı. İstanbul Yüksek Tahsil Derneği kurucularıyla birlikte ben de tutuk-
landim. Çalıştığım Orta Anadolu kasabasında tutuklanarak ertesi günü Sultanahmet'e yollanmıştım. Bir buçuk ay
kadar orada yattıktan sonra tahliye edildim.
D) Topal Durmuş'un oğlu Mustafa, tuza gidiyordu. İstasyon yanında mola verdi. Eşeğini ağaçların altına bıraktı. Ken-
disi parmaklığın iç yanına geçti. Belini ağaca dayadı, kuşağından ekmeğini çıkardı. Sanki burası bir çayırlık, bu
demiryolu da bir akarsu imiş gibi bakıp elindekini yemeğe başladı.
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri17. Aşağıdaki parçalardan hangisinde yay ayraç içindeki hikâye unsuruna yer verilmemiştir?
A) Büyük kubbeli serin divan; bugün daha sakin, daha gölgeliydi. Pencerelerinden süzülen mavi, mor, sincap rengi
bahar aydınlığı; çinilerinin yeşil derinliklerinde birikiyor, koyulaşıyordu. Yüksek ipek şiltelere diz çökmüş yorgun
vezirler, önlerindeki halının renkli nakışlarına bakıyorlardı. (Kişi)
B) Şehzadeliğini ata binmekten, cirit oynamaktan, silah kullanmaktan çok kitapla geçiren bilge Bayezid'in ya-
radılışı son derece uysaldı. Şiiri, bilgeliği, tasavvufu sever; savaştan, mücadeleden nefret ederdi. Her gün
saatlerce kitap okur, okudukları üzerine düşünürdü. (Zaman)
C) iki dakika geçmeden odanın sedef kakmalı, ceviz kapısından palabıyıklı, iri, levent, şen bir adam girdi. İnce
siyah kaşlarının altında iri gözleri parlıyordu. Belindeki silahlık boştu. Bütün kullarının etek öpmesine alışan
sadrazam, bir an eteğine kapanılmasını bekledi. (Olay)
D) Avucunda sıktığı kâğıdı yanına koydu. Yine Muhsin Çelebi'ye baktı. Ortasında geniş bir kiliç yarasının izi
parlayan yüksek alnı, al yanakları, yeni tiraşlı beyaz ve kalın boynu, biraz büyücek ve eğri burnu, ince sarığı...
Tipkı Şehname sayfalarında görülen eski kahramanların resimlerine benziyordu. (Yer)
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri(2.
2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde anlatılanlar yay ayraç içinde verilen sözcükle (lişkilendirilemez?
A) Gözlerimde parıltısı bakır bir tasin
B) Sular gene o sular, kıyı gene o kıyı,
Kulaklarım komşuların ayak sesinde
Gene çamlar dinliyor uzaktan bir şarkıyı,
Varsin yine bir yudum su veren olmasın
Ah artık görmüyorum eridi mi ne oldu?
Başucumda biri bana "Su yok!" desin de (Yalnızlık) İçi yeşil gözlerle gördüğüm parıltıyı (Merhamet)
c) Ah o kadrini bilmediğim günler
Koklamadan attığım gül demeti
Suyunu sebil ettiğim o çeşme
Eserken yelken açmadığım rüzgâr (Hayıflanma)
D) Ağaran şafakta gördüm yarini,
Tuttum nakış nakış ördüm yarini,
Yağmur damlasına sardım yarini,
Dalga dalga deniz ektim dağlara (Umut)
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri4.
Kalktım sabahı dinledim
D
Kente giden caddelere köylülerin
Geceden yola çıkan sebze arabaları
Fırınların kepenkleri nedense hep aralıktır
Çıplak ampul ışıklarıyla karışır sabahlara
Taze ekmek kokuları
Bu şiirde aşağıdakilerden hangisine değinilme-
mistir?
A) Köylülerin sabahın erken saatlerinde yola çıkmala-
rina
B) Gün boyu fırınların açık olmasına
C) Şairin taze ekmek kokusunu beğenmesine
D) Köylülerin kente sebze arabalarıyla gelmelerine
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri16. Toplum hayatında önemli görevler üstlenmiş, toplumu ilgilendiren önemli olayları bizzat yaşamış veya bu olaylara şahit olmu:
kişilerin
bu olayları duyurmak için sanat
değeri taşıyan bir üslupla yazdıkları yazılara “anı" (hatıra) denir. Anı yazıları yaşanmakt
olanı değil
, yaşanmışı konu alır
. Anılar ya günü gününe tutulan notlardan yararlanılarak ya da yaşanan olaylar anımsanara
sonradan yazılır.
Günümüzde
imkanına sa
ri arasındad
lukları yapm
culuğuna g
Her ne kada
hızlı yolculu
ların hayalle
projenin o
nülmüştür.
projelerdes
altında yol
fikirler de
da, söz ko
tanıtacağ
Yerküren
ya tren ra
b
Aşağıdakilerden hangisi bu açıklamayı örneklendiren bir metindir?
ay
ilkin dağların etekleri gümüş bir zırha benzeyen bir çizgiyle ovadan ayrıldı. Sonra düştüğü yerde sanki külçelenen bir
dınlık
, bendi yıkılmış bir su gibi, bütün ovayı kapladı, toprağın, ekinin rengini sildi. Gözümün önünde sadece ışıktan bir gå
meydana gelmişti. Bütün ova billur döşenmiş gibi parlıyordu. Dağlar, bu cilalı satıh üzerinde yüzer gibiydiler. Güneş, ba.
tacağı yere iyice yaklaşınca, ovanın şurasından burasından kalkan tozlar, bu gölün üstünde altın yelkenler gibi sallanmaya
başladılar. Bu bir akşam saati değil, tek bir rengin türlü perdeleri üzerinde toplanan bir masal musikisiydi. Zaten güneş o
kadar sakin, o kadar hareketsiz bir halde alçalıyordu ki dikkatimiz ister istemez gözlerimizden ziyade kulaklarımızda top-
tanmıştı...
BKöy çocukları iyi bilirler, hele de eskiler. Çocukluğumda, bana da diğer tüm çocuklar gibi, sadece kara lastik ayakkabılar
alınırdı. Hatta bu ayakkabıların da iki numara büyüğü alınır, böylece 4-5 yıl o ayakkabıyı giymemiz sağlanırdı. Doğrusu
hasrettik spor ayakkabılara. Ancak televizyonlardan görür, "Ah, acaba bizim de olur mu bir gün?" diye iç geçirirdik. Ilkokul
4. sınıf öğrencisiydim. Babam o zamanlar İstanbul'a gider, dört beş ay kadar çalışır sonra bir süreliğine dönerdi. Bu dönüş-
lerden birinde bana sonsuz bir mutluluk yaşatmıştı. Gelen hediyelerden birisi de beyaz bir spor ayakkabıydı...
Kendimi kaptırmamaya çalıştığım çocukça, yakışıksız bir huyumuz vardır: Dertlerimizle dostlarımızı acındırmak, kendimize
vah vah dedirtmek. Başımıza gelenleri büyütür, şişirir, karşımızdakini ağlatmak isteriz, neredeyse. Başkalarını kendi dertleri
karşısında soğukkanlı gördük mü överiz, ama soğukkanlılığı bizim dertlerimize karşı gösterdiler mi darılır, kızarız. Dertle-
rimizi anlamaları yetmez, yanıp yakınmalarını isteriz. Oysaki insan sevincini büyülterek anlatmalı, üzüntülerini kısaltarak.
Kendine yok yere açındıran, gerçekten dertli olunca acınmamayı hak eder. Durmadan vahlanan kimse vahlanılmaz olur.
Kendini canlı iken ölü göstereni ölü iken canlı görebilir herkes...
Uzun süredir, yazmaya fırsat bulamıyorum. Çok yoğun çalışıyorum. İşimi seviyorum fakat kendime ve aileme zaman ayıra-
miyorum. Şu an bile biraz normalleşmek için yazıyorum. Insanlık nereye gidiyor? Çılgınca üretiyor ve çılgınca tüketiyoruz.
Tüketim çılgınlığı her birimizi günden güne esir almakta.
dece yer
culuk uc
nüyor. E
mıştır. E
olup olt
şehirler
diğini
kuvvet
(M ile
rek he
diğing
Yer
Onda
vam
çekr
kay
şeh
men
dey
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri26. Shakespeare (Şekspir), “Hamlet" adlı eserinin bir bölümünde kahramanın ağzından şunları söyler,
Düşüncenin canı kısa sözdedir
Uzun sözlerse ancak dış görünüşlerdir
Yunus Emre de Shakespeare'den yüzyıllar önce aynı gerçeğe parmak basmıştır.
Az söz erin yüküdür
Çok söz hayvan yüküdür (er: yetenekli kimse)
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu görüşlerle benzer bir iletiye sahiptir?
A) Söz, etkili ve özlü bir şekilde kullanılmalıdır.
B) Düşünce ile söz arasında sarsılmaz bir denge olmalıdır,
C) Kişi her bildiğini söylemeli, her söylediğini de bilmeli.
D) Neyi, kime, ne zaman söylediğini unutma.
12
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri7. Aşağıdakilerin hangisinde farklı türde bir eser hakkında bilgi verilmiştir?
"HABABAM SINIFI YENİDEN ÇEKİLİYOR"
Oyuncular sosyal medya ilanıyla seçilecek.
Rifat Ilgaz'ın eserinden beyaz perdeye uyarlanan "Hababam Sınıfi" yeniden çekiliyor. Hann Me
dia'nın yapımcılığında Mars CGV iş birliğiyle çekilecek filmi, Doğan Can Anafarta yönetecer
1975'te efsane filmin oyuncuları gazete ilanı ile seçilmişti
. Yeni filmin oyuncu kadrosu için
sosyal medyada ilan verilecek. Yönetmen Doğan Can Anafarta, şöyle konuştu: "Hababam ruhu
nu vermenin temeli, kardeşlik duygusunu yakalayabilmek. Orijinal filmin gittiği yoldan giderekre
almak isteyen herkese bir şans vermeye karar verdik. Yeni filmin karakterlerini sosyal medya ila
ile tanınmamış insanlar arasından seçeceğiz."
HABABAM
SINIFI
B)
BİR BASKENTİN ANATOMİSİ
1950'lerde Ankara
KASABADAN BAŞKENT OLURSA
Bir Başkentin Anatomisi 1950'lerde Ankara
Dr. M. Nazmi Özalp, haz: Haluk imga, idealkent Yay., 2016, 432 sayfa, 30 t
1950'li yılların Ankara'sı nasıldı, merak ettiniz mi? Cumhuriyet'in ilanıyla başkent ilan edilen bu ku
çük Anadolu kasabasının şehirleşme serüveni hayli ilginç. Hekim, bestekâr ve kemençe sanatka
Nazmi Özalp'in kaleme aldığı kitap çeşitli sebepler dolayısıyla okuyucunun beğenisine gecikmey
sunuldu. Şehre gönülden bağlı olan yazar hamamlarından meydanlanna, mescitlerinden akars.
larına kadar geniş bir yelpazede incelemiş Ankara'yı. Fotoğraflarla desteklenen kitap bir nefes
okunacak türden. Ankaralılar için son sözümüz: Bu şehri seviyorsanız bu kitap büyük bir kazanç
DR. M. RAZMOZALP
Halak enga
ZEKA OYUNLARI 3
Zero
Yonett
EMREHAN HALICI
200
Emraan HACI
TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları, Yetişkin Kitaplığı, 2017
En önemli varlığımız beynimizdir. Ne yazık ki ona gereken önemi vermiyor, sağlığını koruma
için gereken alıştırmaları yaptırmıyoruz. Düşünme, karar verme ve problem çözme yeteneklerimis
geliştirmek için merak etmeli, sorular sormalı ve yanıtlar aramalıyız. "Zeka Oyunları"nin bu üçünc
kitabı, Emrehan Halıcı'nın 38 yıldır TÜBİTAK Bilim ve Teknik dergisinde yayımladığı zeka, mate
matik, mantik soruları içinden seçtiği ve ilk iki kitapta bulunmayan 200 sorudan oluşuyor. Okulda
işte, tatilde sürekli ilgilenebileceğiniz ve başkalarıyla da paylaşabileceğiniz 200 soru daha. Duşi
nün, çözün, paylaşın.
D)
SI HİRLİ DUNYANIN
DEOEKSUAPLERİ
SİHİRLİ DÜNYANIN DEDEKTİFLERİ
Daha önce "Uyandıran" serisinin ilk kitabı "Prens Kazansmar" ile adını duyduğumuz ve diğer kitap
lardan farklı olarak kendi maceranıza yön vermenize olanak tanıyan Anil Bayer, şimdi de çocuklar
için kaleme aldığı benzer tarzdaki kitabı "Sihirli Dünyanın Dedektifleri ile karşımıza çıktı.
"Sihirli Dünyanın Dedektifleri" bir oyun kitabı. Okuyucunun seçimleriyle gelişirken bilmeceler ve
sihirle dolu bir dünyanın kapısını aralıyor. Kitap içi çizimleri ve kapak çizimi Anil Duyal Baydır'a al
olan ve Cadi Yayınları etiketiyle raflardaki yerini alan "Sihirli Dunyanin Dedektifleri'ne kitapçılar
dan ve online kitap satış sitelerinden ulaşabilirsiniz. Anil Bayer'in ilk kitab: "Prens Kazansmarin
de güzel bir haber var. Yakın zamanda Cadı Yayinlan etiketiyle yeniden raflarda olacak.
HNL BAYER
40
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri11
9.
“Arkadaş iyi bir günü
Sakla kötü günlere
Iyi dostu da öyle
Güleç bir yüzü de sakla
Sakla yiğitliği, korkaklığı, sevgiyi
Kini sakın saklama."
Bu şiirin konusuna göre türü aşağıdaki-
lerden hangisidir?
B) Pastoral
A) Lirik
C) Didaktik
D) Satirik
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri8. SINIF TÜRKÇE
SINAV
Adr-Soyadi:
Doğru Yanlig
Boy
Het
METİN TÜRLERİ - 1
TEST 28
1. Asagida bir sinif kitapligindaki bazı kitaplar venimiqtir.
ROMAN
DENEME
OESTAN
ROMAN
DENEME
2.
3
Sınıftaki üç öğrenci okuduğu kitapla ilgili şunları söylemiştir:
Dilek: Okuduğum kitapta gerçek hayatta da karşılaşabileceğimiz olaylar dizisi yer, zaman ve kişiler gostererek
anlatılmış
Nermin: Okuduğum kitapta yazar, çeşitli konulardaki görüşlerini kanıtlama amacı gütmeden aktarmy.
Furkan: Okuduğum kitapta toplumun hayatını derinden etkileyon olaylar konu edilmiş
Buna göre öğrencilerin okuduklan kitaplar aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?
A)
8)
C)
D)
Dilek
Fadis
Patenli Kız
Karalama Defteri
Söz Arasında
Nermin
Uç Şehitler
Söz Arasinda
Fadis
Üç Şehitler
Furkan
Karalama Defteri
Uç Şehitler
Uç Şehitler
Patenli Kız
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri1. Eylül ve Dila, okul gazetesinin ocak sayısına bir haber yazısı kaleme alırlar. Yazılarının etkisini ve okuna-
bilirliğini artırmak için de aşağıdaki görselleri yazılarında kullanmak için seçerler.
Buna göre Eylül ve Dila'nın yazdıkları haber yazisinin öncelikli amacı aşağıdakilerden hangis
olabilir?
A) Kültür aktarma B) Olay yorumlama C) Eğlendirme
D) Bilgilendirme
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri7. "Herkes önüne bakar, ben içime bakarım.
Benim işim yalnız kendimledir. Hep kendimi
gözden geçiririm, kendimi yoklarım, kendimi
tartarım. Bir şey öğretmem, sadece anlatırım.”
diyen bir yazar, aşağıdaki yazı türlerinden
hangisini kullanır?
A) Deneme
B) Makale
D) Eleştiri
C) Fikra
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) TürleriBir kitap U2UL
sinden yola çıkılarak bulunabilir?
B) Muzun bir yürüyüşe”
yal me
intern
sonr
D) "felsefesi ve bilgeliği”
A) "ruhsal bir yolculuktan"
by "Olağan dışı insanlardan"
Ga
(IN
4. Aşağıdaki metinlerden hangisinin anlatıcı türü diğerlerinden farklıdır?
A) Olur olmaz zamanlarda uykum geliyor. Gizli gizli uyumayı alışkanlık hâline getirdim. Fakat hiç rüya göremiyo-
rum. Uyumadan önce eskiden görmüş olduğum rüyaları düşünüyorum.
B) Karşıdan karşıya geçerken sağa sola bakmadığım için gündelik hayatım tehlikelerle doluymuş. Pencereden
beni izleyen yaşlı komşumuz bir gün bu yüzden zarar göreceğimi söyledi.
c) iş yerindeki arkadaşlar sürpriz bir doğum günü kutlaması hazırlamıştı. Çok sevinmişti. Onlara başka bir günde
doğduğunu söyleseydi herkesin keyfi kaçacaktı.
D) Yirmi yıldır oturduğu mahallenin karakolunun önünden geçerken nöbet tutan polis memuruna her zamanki gibi
selam verdi. Arkamdan koşup kolumu sertçe tuttu.
5. İnsanlar çok vakit geçirdikleri ya da birlikte yaşadıkları kişilerle zaman içinde
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) TürleriTÜRKÇE
8. San
severiyorum....
eminin yelke
deki herkes
arça karan
rirni verdi
ye çıkmış
27. Kig mevsimni bence mevsienterin pahudir Gecesi ve gündüzayte, kan ve yanlamasına topragis dagen saku sakor
yagmuruyla mevsimlerin en yiğididir. Savruk ve mirasyedi sonbahar la citkinichum ve nazhikbahan ki kadar
Bu metin apağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa farklı bir metin türünün örneği olur?
soguga aldanmamak gerek. Ayaz ve kar sinirleri yumusatan harikulade bir ilaç gibidir. Bu soğuk sayesinde
güçleniyorum ben. Ayaklarım yere daha sağlam basıyor. Çalışma azmim ve hirsim kat kat artıyor. En güzell.
her kart kış mevsimi ardinda ilik ilk hatıralar birakıyor. Ben her sene kış mevsimini daha büyük bir iç huzu-
ruyla uğurluyorum
Beludağ', Palandöken'i, Ağrı'yı, Erciyes'i düşünüyorum. Kış gelince masallardan kopup gelmiş yerlere
benziyor. Sonsuz beyaza doğru yüzümü dönüp hayallere dalıyorum buralarda. Oşümüyor musun, diye so-
ruyorlar. Yok, diyorum. Yüzüme çarpan kar taneleri içimi isitiyor, daha ne olsun. Ah, nasıl güzel bir tutkunluk
benimki. Ama kimse anlamıyor.
C) Daha kasım başlarında "Geliyorum!" diye bağıran kış öncüsü ayazlarda tatlı bir külhanlik buluyorum. Bütün
silahlarını kuşanıp mertçe ortaya çıkıyor. Biliyorum, anlıyorum ve yeni misafirlere hazırlanıyorum. İlkbahann
davetsiz gripleri, insanı hoşafa döndüren cayir cayır sıcakların üst üste yenilediği tatsız tuzsuz yaz nezleleri
kış mevsiminde yok.
Dj Kış, benim için yılın en güzel zamanı işte! Tabii benim bu coşkun sevgimin yanında işin diğer boyutlarını
unutmamak lazım. Son günlerde gündemimiz, kışın tatlı yüzünden çok doğal gaz zammi. Kombiler, yavaş
yavaş açılmaya başlandı. Vatandaşlar, faturalarını düşürmek için tüyolar arıyor. Ben de bunların birkaçından
bahsedeceğim size.
olunday
eden ka
Arya'n
yapm
son
birka
tü
Ortaokul Türkçe
Yazı (Metin) Türleri11. Makalede herhangi bir konuyla ilgili okura bilgi vermek amaçlanır. Makale yazarı, bunu yaparken ileri sürdüğü
görüşü kanıtlamaya çalışır.
Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi makaleden alınmış olabilir?
A) Sütün isitilma derecesi ve süresi yoğurdun tadını belirler. Ticari yoğurt yapımında süt genellikle ya 85 derecede 30 daki-
ka ya da 90-95 derecede 5 dakika ısıtılır. Ev yapımı yogurt için elektrikli bir alet geliştiren bir firmaya göre, 76 derecenin
altında Isıtılan sütle yapılan yoğurt civik Kivamli ve biraz mayhoş bir tat taşırken 90 derecede 10 dakika tutulan sütün
yoğurdu daha katı ve daha az mayhoş oluyor.
B) "Ata Ağaç" ismi verilen 3 bin yıllık zeytin ağacının bu seneki hasadı Milas Kaymakamı Eren Arslan'ın katılımı ile gerçek-
leştirildi. Ata Ağaç'tan elde edilen zeytinyağı, litresi 100 bin liradan yarın yapılacak olan 6. Milas Zeytin Hasat Şenliğinde
açık artırma ile satışa sunulacak. Gelirin tamamı ise Milas'taki köylerdeki çocukların eğitimine bağışlanacak.
C) Insanlar konuşur. Konuşuruz çünkü insanız. Hepimiz, her gün, insanlarla bire bir sohbetler ederiz. Ancak günün birinde
birisi sizden bir topluluğun önünde konuşmanızı istediğinde işler değişiverir
. Birdenbire; konuşma hakkında bildiğiniz
her şey size yabancı, akıl sır ermez gelmeye başlar
. Bırakın nasıl bitireceğinizi, söze nasıl başlayacağınızı bile bilemez
olursunuz.
wanape
D) Topkapı Sarayı Müzesinin hazine dairesi o pazar günü her zamanki hafta sonu tatillerinden daha çok kalabalıktı
. Müze-
nin en nadide parçalarından olan ve dünyada bir
eşi daha bulunmayan Kaşıkçı Elması bu güne özel olarak büyük salon-
da sergileniyordu. Her zaman böyle bir şeyi görmeye imkân bulamayan ziyaretçiler; zarafetin ve asaletin sembolü sayı-
lan, dünyanın en değerli mücevherlerinden olan elmasın önünde uzun bir kuyruk oluşturmuştu.
yerilmek istenen mesaj hed