Anlatımlarına Göre Cümleler Soruları

iskem- alanlar kaç tir- Jd tor- van ve canını ni alıp Nasıl- -lü ol- gisi 4D Serisi Ⓡ 35 4 (A) 5 no ob Bu O C B 10 24. Halk müziği, bir yörenin yerleşik insanları tarafından üre- tilen, içten söylenen ve çalınan, o yöre insanının ortak yapıtı hâline gelen ve kulaktan kulağa aktarılarak gü- nümüze kadar ulaşan müziktir. Bu müzikler yerel kül- türlerin izlerini taşır ve yaratıcılarının adları çoğunlukla belirsizdir. Ülkemiz halk müziği, tarihin eski zamanla- rindan bugüne değin Anadolu ve Rumeli'de yaşamış bütün uygarlıkların, kendilerine özgü kültürel farklılık- ları içinde barındırarak oluşan ve sonuçta zenginlik ve çeşitliliği ile tüm dünyada ender görülen bir yapıdadır. Bölgesel özellikleri bakımından çok çeşitlilik ve farklı- lık göstermektedir. DENEME SINAVI - 4 parça için en uygun başlık aşağıdakilerden han- gisidir? A) Halk Müziği B) Türk Kültürü C) Geleneksel Sanatlar D) Halk Edebiyatı E) Gelenek-Görenek ve İnançlar ilk ıkları önce köyü cevi

B 14. Toplum ve sanatçıyı yakınlaştırması bakımından Sanay Devrimi, olumlu sonuçlar ortaya çıkarıştır. 16 II. Sanayi Devrimi toplumun ve sanatçının yakınlaştığım dernizmin doğusuna zemin hazırlamistic Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir bi çimde birleştirilmiş hali aşağıdakilerden hangisidir? A) Sanay) Devrimi'nin modemizmin doğuşuna zemin hazır faması, toplum ve sanatçıyı yakınlaştırması bakımından olumlu sonuçlar doğurmuştur. B) Modernizm, Sanayi Devrimi'nin doğuşuna zemin ha zırlayıp, toplum ve sanatçıyı birbirine yakınlaştırarak olumlu sonuçlar ortaya çıkarmıştır. C) Sanayi Devrimi, olumlu sonuçlar ortaya çıkararak mo demizmin doğuşunu hızlandırıp toplumu ve sanatçıy birbirine yakınlaştırmıştır. D) Toplumu ve sanatçıyı birbirine yakınlaştıran Sanay Devrimi'yle modernizm, olumlu sonuçların ortaya çik masina zemin hazırlamıştır. E) Sanayi Devrimi, toplum ve sanatçıyı modernizme y kınlaştırdığı için olumlu sonuçların ortaya çıkması sağlamıştır. Bütün ivi cairler yaptığı isin niteliğinden kusku duvor

4. İnsanın kendini anlatmasından daha zor ve daha yararlı hiçbir şey yoktur. Üstelik, meydana çıkmak için insanın süslenmesi, kendine çekidüzen vermesi gerekiyor. Ben durmadan kendimi düzenliyorum, çünkü durmadan anla- tiyorum. Yukarıdaki parçada altı çizilen deyimin anlamı aşağı- dakilerden hangisidir? Bir iş yapmak için kendini ortaya atmak Bholuşturmak C) Görünmek DBelli etmek EX Aerkliğe kavuşturmak

7. Çocuklar için yazmak zor eylemdir. Çünkü çocuk kita- bında yapılan hata, mezara kadar etkisini sürdürür. Bu nedenle çocuk ve gençler için yazarken, taşıması zor bir sorumluluk altına giriliyor. Hep tetikte olmak gerekiyor. Başka bir deyişle çocuk ve gençlere yazarken, ayakları köstekli at gibi olunuyor. Şaha kalkmak, aklına geldiği gibi yazmak bize göre değil. Her konuyu, sözü, tümceyi akıl ve beğeni süzgecinden geçirmek zorundayız. Ben çocukla- ra, gençlere yazmayı, zor olmasına karşın çok seviyorum. Beni hep canlı ve uyanık tutuyor. Yukarıdaki parçada geçen altı çizili ifade ile anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Içinden geldiği gibi yazmak B) Yazarken kurallara bağlı kalmamak Düşünmeden yazmak D) Hata yapmayı engellemek Yazılarına özen göstermek

2 8. Aşağıdaki cümlelerin hangisi öznel bir cümle değildir? A) Elbette herkesin anlatabileceği bir hikâyesi ve bunu anlatma özgürlüğü her zaman vardır. B) Kitaplardan öğrendiklerimizin gerçek yaşama uyarlanması son derece önemli bir konudur. C) Mangalın yanındaki tahta sandalyede uyukla- yan fener görevlisi gözünü yavaşça açtı. D) Doğayı konu edinen resimler, izleyicilerin tü- münde benzer duygular oluşturur. E) Müziğe ilgi çekebilmenin en doğru yolu kitabı araç olarak kullanmaktır. Diğer sayfaya geçiniz.

eleştirmeni, Itür ve sanat azı yazması- sevdiğim her uygusu, beni kavuşturur. ir perspektifi ynı zamanda iş savini da eleştiri ya- - Hassas ve ların yazdık- vanır. Eleştiri yakıcılığını ıdakilerden en bir yazar ede bir araç azıları aracı- madığını dile lu yazılarını A 11 TYT TYT 38, 39-40. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız. San Diego'daki California Üniversitesinde tibbi genetik profesörü James Fowler ile Yale Üniversitesinde sosyoloji, evrimsel biyoloji ve tip profesörü Nicholas Christakis tarafından yürütülen araştırmada 1932 katılımcıya ait veriler kullanılarak arkadaş olan ikililerin genetik benzerlikleri arasında karşılaştırma yapıldı. Hem birbiriyle arkadaş olan ikililer hem de birbirine yabancı olan ikililer bu 1932 katılımcı arasından seçildi. Katılımcı grubunda birbiriyle akraba olan ikili yok- tu. Böylece araştırmacıların, genetik benzerlikleri yalnızca arkadaşlık ilişkileri üzerinden değerlendirmesi mümkün oldu. Araştırmanın bulgularına göre arkadaşlar arasındaki genetik benzerlik, dördüncü dereceden kuzenler arasındakine denk, bu da genlerimizin yüzde bi- rine karşılık geliyor. Christakis, bunun genetikçiler açısından anlamlı bir oran olduğunu belirtiyor. 38. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Benzer etnik kökene sahip olduğumuz kişilerle daha kolay arkadaş oluruz. B) Arkadaşlık kurarken kendimizle benzer kişilik özelliklerine sa- hip kişileri seçeriz. C) Arkadaş olarak genetik benzerlik taşıdığımız insanları seçme oğilimi gösteririz. D) Arkadaşlarımızla aramızda oluşan yakınlık, genetik benzerli- ğimiz oranında güçlenir. E) Arkadaş olduğumuz kişilerle bize yabancı olan kişilere göre daha fazla ortak zevke sahibiz. 39. Bu parçada söz edilen çalışmada araştırılan durum aşağı- dakilerden hangisidir? A) Genetik benzerlikler gösteren kişiler arasında arkadaşlık iliş- kisi olup olmadığı B) Genetik bilgilere dayanarak kimlerin arkadaş olup olamaya- cağının tahmin edilebilirliği C) Aralarında akrabalık ilişkisi olmayan arkadaşların genetik ola- rak benzerlik gösterip göstermediği D) Birbirine akraba olan kişiler ile birbiriyle arkadaş olan kişilerin genetik benzerliklerinin hangi düzeyde olduğu E) Aralarında genetik benzerlik olmayan arkadaşlar ile genetik benzerlikleri olan arkadaşların ne düzeyde yakınlık kurduğu 40. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? C) Açıklama B) Karşılaştırma D) Yansız söylem (E) Tanık gösterme A Benzetme Diğer sayfaya geçiniz.

konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgula- maktadırlar. C) Aynı olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele almaktadırlar. D) Nem bir olguyu belirtmekte hem de onu destekleyici açık- Tama yapmaktadırlar. E) Bir olguyu bilimsel gerekçelerle ortaya koymaktadırlar. 13. Günümüzde uçakla birlikte en yaygın hava araçları olan heli- kopterler, arama hin kurtarmadan taşımacılığa ve savaşa kadar gerek sivil gerek askeri birçok kullanım alanına sahip. Leonardo da Vinci'nin ünlü “hava burgusundan" bu yana, hayaliyle birçok bilim insanının düşlerini süsleyen helikopter, ilk bakışta uçaktan daha basit görünse de ondan neredeyse kırk yıl sonra hayata geçirilebildi. Bununla birlikte, 19. ve 20. yüzyıllar sayısız helikop- ter denemesine tanık oldu. Bunlardan biri de Fransız mühendis, biyolog ve akademisyen Etienne Oehmichen'e aitti. Oehmichen, denge sorununu çözmek için zeplinlerde gördüğümüz türden, içi havadan hafif gaz dolu bir balon kullanmıştı. Bu helikopterin birbirine ters yönde dönen iki adet pervanesi vardı Bu parçada aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Helikopterin icadının uçaktan daha sonra olduğuna B) Helikopter yapma çalışmalarına kimin, ne ile ilham verdiğine e) Helikopterin günümüzde hangi amaçlarla kullanıldığına D) 19 ve 20. yüzyıllarda helikopter yapma çalışmalarının yo- ğunluk kazandığına E) Oehmichen'in yaptığı helikopterin, günümüz modern heli- kopterlerin ilk başarılı modeli olduğuna 219

Genç ozanlarımızdan birinin şiirleri bana, Cumhuriyet'in saf şirini gerçekleştiren ilk büyük hececilerimizi hatırlattı. Necip Fazıl, Ahmet Kutsi, Faruk Nafiz, Ahmet Hamdi... Bunlar kendilerinden sonrakilere örnek olmuş ve onları etkilemişlerdir. Dolayısıyla her sanat alanında olduğu gibi bu ya- zarlarımızla genç ozanımız arasında usta-çırak ilişkisinin olması kaçınılmazdır. Genç ozan, sev- diği bu şairlerden öğrendiklerini yeni seslerle ve yeni biçemlerle doldurmayı başarmıştır. Hecenin çeşitli oyunları, misraların zengin tekrarları, dilde mükemmeliyeti arama gayreti onu, çağımız Türk şiirinin başarılı gençleri arasında göstermeye ye- tecek özelliklerdir. Yukarıdaki paragraftan çıkarılamayacak yargı aşağıdakilerden hangisidir? (A) Genç ozan, ustalarından öğrendiklerini yeni şekillerle anlatmıştır. 8. B) Genç ozan yeni içerik özelliklerini yeni kalıplar içinde anlatmayı başarmıştır. C) Necip Fazıl, Ahmet Kutsi, Faruk Nafiz, Ahmet Hamdi genç ozanın ustalarıdır. D Genç ozan Cumhuriyet'imizin saf şiirini ger- çekleştiren bececilerimizdendir...... E) Dilde mükemmeliyeti arama gayreti genç oza- ni başarılı bir şair yapmıştır. Ya ak sa Ü to C

AAAA ICU erto yle yle uz bi- ar- az; op- at- nu k- A A in, DENEME SINAVI - 10 7. Evvelce biraz düşünüp öyle pratiğe geçmek, insanı sonraki çok düşünceden kurtarır. Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Gizli tutulması gereken bir bilgiyi söylememenin insan için erdem olduğu B) Başkalarının fikirlerini alarak hareket etmenin ki- şiyi zor durumlara düşmekten kurtardığı C) Başarıya ulaşmak için modern bir yöntem belirle- menin zorunlu olduğu D) Yapılacak işlerin önceden planlanıp sonra uygu- lamaya konulması gerektiği E) Bilgi birikimi olan insanların adımlarını düşünerek attığı

A) I ve II B) I ve III D) III ve IV. C) II ve IV E) IV ve V 7. Akıllı adam, aklını kullanır; daha akıllı adam başkalarının da aklını kullanır. Bu cümle ile aşağıdaki atasözlerinden hangisi anlam bakımından aynı doğrultudadır? A) Tayfanın akıllısı, geminin dümeninden uzak durur. al B) Akılları pazara çıkarmışlar, herkes yine kendi aklını femn almış. ich C) Akıllı, sözünü akılsıza söyletir. D) Bir el bir eli yıkar, iki el bir yüzü yıkar. E) Akıllıyı arkada tutma, akılsızı kılavuz etme. A) B) C) D) E) 9.

4. (1) Zihinsel işlevleri etkileyen ilaçların kullanılmasın- da ortaya çıkan en büyük sorun ilaç bağımlılığıdır. (II) İlacı kullanan kişi, kullandığı ilacın hayatını olum- suz etkilediğini fark etse de ilacı kullanmaya devam eder. (III) Bağımlılık derecesi ve etkisi ilaca göre değişiklik gösterir. (IV) Bağımlılık, kullanılan ilaç bırakıldığında ya da dozu önemli derecede azaltıldı- ğında kendini gösterir. (V) Yoksunluk sendromu olarak isimlendirilen bu durumda birey bağımlı oldu- ğu ilacı alamamasından dolayı kendi kontrolü dışın- da olan hareketlerde ve eylemlerde bulunabilir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangile- rinde karşılaştırma yapılmıştır? A) I ve II B) I've Ill D) ve IV C) II ve III E) IV ve V

3. Bu şairimiz, bütün şiirlerine kendi damgasını vurduğun- dan, hiçbirinin altına adını yazmazdı. Bu cümlede geçen "şiirlerine kendi damgasını vurmak" sözüyle bahsedilen şairle ilgili olarak anlatılmak iste- nen aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiir alanında bir otorite sayıldığı B) Özgün bir şiir tarzına sahip olduğu Şiirlerinde anılarından yararlandığı DX Kendi çevresinde gördüklerini anlattığı Şiirlerinde bireysel konuları işlediği

A) I 7. (1) Cengiz Aytmatov'un Cemile hikâyesi, Klasik edebiyatın mesnevilerinde ve halk hikâyelerinde karşılaştığımız tür- den büyük aşklardan birini konu olarak alıyor gibi. (II) Bu hikâye yasak aşk çerçevesinde birbirine doğru akan kadın ve erkeğin birbirlerine kavuşmalarıyla onlardan ayrılabilir. (II) Klasik edebiyatın Leyla ve Mecnun, Yusuf ile Züleyha ve Ferhad ile Şirin gibi mesnevileriyle halk hikâyelerinde idealize edilmiş aşkla karşılaşılıyor sanki. (IV) Kavuşama- yan sevgililerin birbirlerine karşı olan aşkları, buna bağlı olarak çektikleri istirap, aşkın varlığa ulaşmasında basa- mak görevi üstlenir. (V) Cemile'nin ve Danyar'ın aşkları uğruna kalplerinin sesini dinleyerek geleneğin belirlediği yaşama tarzını, evlilik kurumunu hiçe sayıp birlikte kaç- malarıyla bu hikâye geleneğin belirlediği aşk anlayışının dışına çıkıyor desek yeridir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde anlamca kesinlik söz konusudur? B) II ameluxy (A C) III Old- D) IV E) V

5. Neden-Sonuç Cümlede Anlam İlişkisi A) Yalnız amaç-sonuç cümlesi C) Neden-sonuç ve amaç-sonuç cümlesi Amaç-Sonuç Koşul-Sonuç Bir yazar olarak ben sadece sonucum. Edebiyat dünyasına bir yenilik getirmedim. Yıllardır dünya çapında ün yapmış yazarla- rin açtığı yoldan yürüyen sıradan bir yazarım. Yürüdüğüm bu yolda kendi tekniğimle yol almak için gayret eden biriyim, Bu metinde cümlede anlam ilişkilerine göre ne tür cümleler kullanılmıştır? B) Yalnız neden-sonuç cümlesi Koşul-sonuç ve amaç-sonuç cümlesi

40 edemezsin. D) Bazı konuları sadece okumak yetmiyor, gerekli olan kısımları da not etmeliyiz. E) Geçmiş yılların dizilerini izlemek sizi bir nebze rahatlatabilir. 5. (1) Bazen su gibi akan, bazen de geçmek bilmeyen zaman; aslında her canlıya yeterince verilmiştir. (li) Her ne kadar varlığın hissedildiğinde ortaya çıksa da avını ağına düşürmek için fırsat kollayan bir örümcek gibi etrafınızda dönüp durur. (III) Sizden yanaymış hissi verir oysa zaman hep aleyhimize işler durur. (IV) işte bu yüzden zamana yenik düşmekten başka bir seçeneğimiz de yoktur aslında. (V) Yaşadıktan sonra anlarız ki zaman, büyük bir aldatmacadır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde "tanımlama" yapılmıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V

A cümlesi değildir? A) I B) II C) III D) IV E) V Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "yakınma" söz konusudur? A) Dildeki sozcukler de zaman içinde, canlilar gibi yok olur. B) Yapmacığın bittiği yerde sanatın başlayabileceğini hâlâ anlayamadılar. C) Onun ne kadar ileri görüşlü olduğunu tahmin edemezsin. D) Bazı konuları sadece okumak yetmiyor, gerekli olan kısımları da not etmeliyiz. E) Geçmiş yılların dizilerini izlemek sizi bir nebze rahatlatabilir. 5. (1) Bazen su gibi akan, bazen de geçmek bilmeyen