Cümlenin Yardımcı Öğeleri Soruları

8. (1) Dünya sinemasında ayrı bir yerde durur Yeşilçam. (II) Geçen zamana, kuşak farklı- lığına ve sinemadaki tüm teknik gelişmelere rağmen, yıllar sonra bile defalarca izlenen yapıtlarıyla kendine has bir duruşu vardır. (III) Hikâyeleri, karakterleri, samimi diyalog- ları, müzikleri ve görselliğiyle hiçbir kategori içinde sınıflandırılamaz. (IV) Türk Sineması, Yeşilçam ile önemli bir yükselişe geçer. (V) Sinema salonlarının dolup taştığı bir dönem- de, filmlerle beraber güzel ve yakışıklı oyun- cular da yıldızlaşır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söyle- nemez? 1. cümle yapıca basit bir fiil cümlesidir. II. cümle kurallı bir isim cümlesidir III. cümle anlamca olumsuzdur. D) V. cümlede yan cümle dolaylı tümleç gö- revinde kullanılmıştır. V. cümlenin öge dizilişi “dolaylı tümleç, özne, yüklem" şeklinde sıralanmıştır.

7. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde vurgu dolaylı tümleçtedir? A) "Black Mamba" lakabıyla tanınan ünlü basketbol, yıldızı geçirdiği helikopter kazasında can verdi. B) 1509 senesinde İstanbul'da meydana gelen şiddetli depreme "Küçük Kıyamet" denilmiştir. C) Mevlevi kültürünün derin dünyası foto albümün her sayfasında çeşitli görsellerle aktarılmış. D) Modern tatlı endüstrisi sebebiyle unutulmaya yüz tutan horoz şekeri, Anadolu'nun geleneksel tatla- rındandır. E) Düzenli tibbi destek alınırsa pankreas, böbrek ve dalak gibi organlar olmadan yaşamak mümkündür. 9.

tümlecidir? zarf A) Duvarda canlı ışıklar bir hayal Bu yaldızından alevler taşan resim. B) Benim gönlüm sarhoştur Yıldızların altında C) Ari nasıl ayrılır, Altın rengi balından.. D) Bekçisiyim, bu serin Bu siyah gecelerin Çoban Yıldızı gibi Gönlüme kaydın Ayşe! 8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin öge dizilişi sırasıyla zarf tümleci - dolaylı tümleç - özne - yüklem şeklindedir? A) Aradan birkaç gün geçer geçmez, sandıkta bulunan bay- ramlık elbiselerimden ortaya yenileri çıktı. B) Mektebe başlayacağıma söz verince evde bir derece yük- selir gibi oldum. Ertesi gün konağın tek atlı arabasına hanımefendi, ben ve annem bindik. D) Bu esnada başağanın, hocanın yanı başına kırmızı bir çı- kın bıraktığını gördüm. E) O vaktin modası galoş kunduramı da bembeyaz çoraplar- la ayaklarıma annem geçirdi.

B) Büyük konumu sebebiyle olarak kabul ediliyor. Macar Ovası'nda yaşamış tarih öncesi toplumların beslenme bi- çimleri hakkında yeni bilgiler verdi. ve geliş- D) Bölge, çiftçiliğin Avropa çapında yayılmasında mesinde-kilit bir rol oynaması nedeniyle çok önemli bir yer E) Bugün, atalarımizin-beslenme biçimlerini ortaya çıkarmak için iki yaklaşımı birleştiren çok az çalışma var. 11. Aşağıdaki dizelerin hangisinde cümle dışı bir unsur yer almaktadır? A) Tanıştığım günden beri enginle Bir taşın üstünde hayale daldım B) Kayalıklarda gördüm seni, bir sisli günde Fırtınadan saçların çözülmüş bir demetti C) Kuytu ormanları, tenha bağları Geziyor mevsimin yorgun rüzgârı Ey suyun sesinden anlayan bağlar Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi E) Uzak bir yolculuktan sonra, nefes nefese Kalbimin çarpışını sofranda sayacağım 12. Servetifünun edebiyatının önemli isimlerinden olan Halit Z Uşaklıgil edebî çalışmalarına bu dönemden önce başlan tır.

C 0 4. dk. 3 ve 4. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. (1) Guy de Maupassant "olay öyküsü" olarak adlandınlacak olan bir öykü yaklaşımının temellerini atar. (II) Maupassant. okura tamamlanmış bir hayat sunar. (III) Bir durumu ya da kesiti değil, tümüyle sonucu ve bütün bir hayatı aktanır. (IV) Öyküyü, dolaysız anlatımla "son"a yönelik olarak kur- gular; serim, düğüm, çözüm bölümlerine bağlı kalır. (V) Anlatılan konu biçimsel yapının hep önündedir. (VI) Maupassant, garip ve ender görülen, hiç anlatılmamış öyküler peşindedir. (VII) Sürprizler, olağanüstü olaylar üze- rine kurar öykülerini. (VIII) Okuru şaşırtmak, irkiltmek, sars- mak için de sürpriz sonlara başvurur. (IX) Çarpıcı olaylar, tesadüfler, mucizevi karşılaşmalar, gizemli olaylar, deliler ve hayaletler...(X) Onun için öyküye değer olan sıradanlık değil, anormallik, sıra dışılıktır. Bu parçada Maupassant ve öyküleriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Bir öykü anlayışının onunla başladığına BY Giriş - gelişme - sonuç bölümlerinden oluştuğuna Anlatımsal etkileyiciliği öncelediğine D) Öykülerde bir ileti hedeflediğine E) Tuhaf olayların peşinde olduğuna

8. Ò Şair, kelimelerle sihirli terkipler yapan söz mimar dır. Aşağıdaki cümlelerden hangisi öge sayısı ve dizilişi yönüyle bu cümleyle özdeştir? A Yazarın lisanından çıkan her bir kelime, hikâyede farklı çağrışımlar oluşturur. B) Kaliteli bir roman yazarı, okurunun en sıkı dos- tudur. C) Şiirde gizem ön plandadır. D) Dizelerinde söz kudretini kullanabilen bir keli- me cambazıydı. E) Romanlarımda Anadolu'nun görkemli tarihini işledim.

anın min- n ha- Skyü- tez- ayası urken u kol- en) 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ögelere ayırmada bir yanlışlık yapılmıştır? A) Kasabanın uzun ve sıkıcı günlerine katlanabilmek için /neneme yardıma giderken / nereye savrulacağımı / bilmiyordum/henüz. B) Kendimi bildim bileli / benden başka kimsenin ruhu- nun gezmediği odamın penceresinde / yaşıyordum. C) Hepsi tek katlı, derme çatma evlerin arasından yükse- len servi ağacı ve yaz kış tepesi karla kaplı olan karşı- daki dağla/yetiniyordum. D) Yaşlı olduğu için ayakta durmakta zorlanan nenem / umudunu bir an bile yitirmeden / hikayesinin eksik par- çasını / bekliyordu / yıllardır. E) Eskisi kadar çok çalışamamasının nedenleri arasında / kendisini taşımakta zorlanan yorgun ve yaşlı ayakla- rının, kaldırmakta güçlük çektiği kollarının payı / vardı.

10. Aşağıdakilerden hangisinde "zarf tümleci" kullanılma- mıştır? A) Sabahın erken saatleri bile sıcağın dayanılmaz harare- tinden nasibini alıyordu. B) Kapıya geldiğinde ne yapacağını bilmez bir şekilde ayakkabılarını çıkardı. C) Her şeyine dikkat etme alışkanlığı kazandığı için "sağ- lıklıyım" diye övünürdü hep. D) Bekleme esnasında ne çok şey küçücük dünyama si- zıp aklıma misafir oldu. E) Adam kendisine verilen içeceği aldıktan sonra evin önündeki ağaçların gölgesine oturdu.

8. I. Ferhat, güneşin tam tepede olduğu saatte, büyük bir merakla karıncaları takip ediyordu. II. Yuvaya girip çıkanları yoruluncaya kadar saydıktan son- ra üstündeki tozlarla kalkıp gidiyordu. III. Ekmek kırıntılarını yuvalarının önünde bırakıp seyre da- lıyordu onları. IV. Karıncaların tünel gibi olan bu yuvayı nasıl yaptıkları- nı, taşıdıkları yiyeceklerini nasıl depoladıklarını düşü- nüp duruyordu. V. Merakını yenemeyip evden getirdiği çakıyla karıncala- rın yuvalarını kazıdı. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi ögeleri- nin sayısı bakımından diğerlerinden daha azdır? A) I B) II C) III D) IV E) V

büyüklüğündeki av underla oldururken DY Martıların çığlıklar/mahpushane avlusunu doldu tutsaklığın çığlıkları yürekleri/yakıyordu. E) Bodrum'a gittiğimde ilk olarak denize koşup onu kol- larım yoruluncaya kadar kucaklayacağım.

isinde ad aktarması yoluyla topluluk adı olmuş bir sözcük vardır? A) Bu köyde seksen ev olduğunu söylediler. B) Hlava boşluğu nedeniyle uçak büyük bir korku yaşadı. C) Okulun bahçesinde toplanıp şarkı söyledik. D) Sürüden, iki keçinin eksildiğini fark etti. E) Dünya malının kimseye kalmayacağını duyma- din mi? 6. Aşağıda altı çizili adlardan hangisi belirtme du- rum eki almıştır? A) Gözleri ileri derecede miyoptu. B) Elleri, uzun ve biçimliydi. C) Sandalyeyi buraya getirin. D) Ayakkabıları iyice çamura bulanmış. E) Çocuğu pek şirin diyorlar. 7. Aşağıdaki birleşik adlardan hangisi farklı bir tamlama biçiminde oluşturulmuştur? A) Marmara'da pek çok denizanası var. B) Buzdolabının sesi, beni rahatsız ediyor. C) Bu sandığı karaağaçtan yaptırdım. D) Aşçıbaşının bu yemeği çok lezzetlidir. E) Hanımelinin kokusu her yeri sarmıştır.

Meryem'in Uçuşu 17.00 Van Gölü'nün dibi kadar derin on yedi yaş uykularına dalmış olan Meryem, düşünde kendisini çırılçıplak bedeniyle Zümrüdüanka kuşunun boynuna binmiş uçarken görüyordu. Anka kuşu da kendi ince bedeni gibi bembeyazdı ve onu hiç sarsmadan, incitmeden bir tüy gibi uçuruyor, köpük köpük bulutların arasından geçiriyordu.

tik öğretmeni- i seyretmek nlarından bi- dan hangi- C) Nasıl? 16 * Dil 15. Sabahın ilk ışıklarıyla ulaştığımız bu tepeden biz de insanı bü- yüleyen eşsiz bir güzelliğe tanıklık ediyoruz. BUT Bu cümlenin yüklemi, aşağıdakilerden hangisidir? ANG A) ediyoruz B) tanıklık ediyoruz C) güzelliğe tanıklık ediyoruz D) insanı büyüleyen eşsiz bir güzelliğe tanıklık ediyoruz E) biz de insanı büyüleyen eşsiz bir güzelliğe tanıklık ediyoruz.

20. Sıcaklığı +13 ile -43 derece arasında değişim gösteren Kuzey Kutbu'nda yaşayan tilkiler, Bu cümle aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa öge dizilişi "özne - zarf tümleci - belirtili nesne - yüklem" şeklinde olur? A) kışın yaşamlarını sürdürebilmek için vazín yağ depo- layarak ağırlıklarını iki katına çıkarabilir B) mevcut sıcaklığa uyum sağlayarak çok uzun yıllar ya- samayı başarabilir C)larını takip etmek için keskin koku alma duyularını ustalıkla kullanır D) fazla yiyecekleri kışın kullanmak üzere karların altına gömer E) karın altındaki avlarının çıkardığı sesleri çok iyi duya- bilir

Testokul 5. "Bana öyle geliyor ki hayat denen mülâkata bu kita- bı yazmak için geldim." dediği Bu Ülke adlı kitabını 1976'da yayımlamıştır Cemil Meriç. Bu cümlenin öge dizilimi aşağıdakilerin hangisinde Cix doğru verilmiştir? of no or sofe o A) Özne - yüklem - nesne B) Nesne - zarf tümleci - yüklem - özne C) Nesne - yer tamlayıcısı - zarf tümleci - yüklem - özne D) Zarf tümleci - özne - nesne - yüklem E) Yer tamlayıcısı - nesne - zarf tümleci - yüklem asino

li eri ale bo- 4. Ürünlerinin-sözlü olduğu İslamiyet öncesi dönem eser- lerinde; roman, tiyatro, hikâye gibi modern türlere rast- lanmaz. pü- azen eha- Aşağıdaki cümlelerin hangisinin öge dizilimi, bu cümleninkiyle aynıdır? B) Eleştirilerinde şahsi görüşlerini ön planda tutardı çoğu zaman. raç gozler gelen c) Savaş döneminden kalan bu tarihi binada insanın C) ruhuna ağırlık çöküyordu. A) Medeniyet beşiği olan Anadolu türküler açısından oldukça zengindir. D) Karşılaştırma tekniği sayesinde iki eser arasındaki fark açıkça ortaya konur. E) Farklı ülkelerin, şehirlerin; kültürü, âdetleri, tarihî ve sosyal yapısını anlatan yazılardı okudukları. mülákata bu kita-