Fiilimsiler Soruları

5. "Gül Bahtiyarı" oyunu, Denizli'de genç kızlar arasında, bahar mevsimlerinde oynanan bir oyun. Bahtiyar 1 gülü, Denizli'de yetişen ve çok iri çiçekler veren, na- 11 dir bulunan bir gül. Daha çok genç kızlardan oluşan IV meraklılar, kimin bahçesinde Bahtiyar gülü bulun- duğunu takip eder, birbirlerine haber verirler. Önce eğlence yeri ve günü belirlenir. Dalindan özenle ko- parılan güller meraklılarının gözleri önünde bir kü- çük küpün içine konduktan sonra eğlenceye katılan, V sırası geldiğinde küpün içine yüzük, küpe, bilezik gibi ziynet eşyasını bırakır. Bu parçadaki numaralanmış fiilimsilerden han- gisi diğerlerinden farklı görevde kullanılmıştır? E) V D) IV C) III B) II AN

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zarf-fiil, ötekilerden farklı bir sorunun yanıtıdır? A) Buradan gitti gideli birçok şey değişti. B) Hiç dışarı çıkmadan akşama kadar oturdu. C) Atlılar, tozu dumana katarak ilerliyordu. D) Başından geçen olayları anlata anlata bitiremedi. Zavallı adamı dün akşam öldüresiye dövmüşler.

13. İntikam almayı ya da kendisini korumayı bilen insan- lar bunu nasıl yapar? Bu insanlar intikam ateşiyle yanıp tutuşmaya başladıklarında bu ateş bütün var- liklarini kaplayıp onlara zarar verebilir. Bu parçada kaç eylemsi kullanılmıştır? A) 6 B) 7 C) 8 D) 9 E) 10

Mustafa Meraki Bey kırk beş yaşında, alafrangaya aşırı derecede meraklı bir insandır. Bu beyin on beş | maşında Mihriban adında bir kızı ve yirmi yedi yaşında Fêlatun Bey adında bir oğlu vardır. Çocuklarını güzel gaudirir ama eğitimlerine özen göstermez. Felâtun Bey; alafrangalık bakımından babasını bile geçen, tembel- işinden Bilginiz Olsun Ahmet Mithat Efendi; ve gezmeye eğlenmeye düşkünlüğünden kalemdeki işine haftada ancak üç saat uğrayan biridir. Ba- basının ayda yirmi bin kuruşu bulan gelirine güvenen Felâtun Bey; yeni çıkan Fransızca kitapları alıp okumadan kütüphanesine yerleştiren, bir giydiğini bir daha giymeyen gösteriş meraklısı bir gençtir. eserlerini yazdığı dönem- Babası eski Tophane kavaslarından olan Râkım Efendi, fakir bir ailedendir. de edebiyattan anlama- Bir yaşında yetim kalır. Annesi ve Fedayi adlı dadısı tarafından büyütülür. On yanların çokluğu sebebiy- altı yaşında Hariciye kalemine giren Râkım Efendi kendi kendisini yetiştirir. halkın geneline hitap Fransızca ve Farsça öğrenen, zamanın bilimlerine az çok vâkıf olan Râkım Efen- derek onları aydınlat- di; çevirmenlik, gazete yazarlığı ve öğretmenlik yapar. Birkaç yıl içinde aylık tapa, onların dertlerine gelirini kalemden aldığı yüz elli kuruşluk aylığa ihtiyacı kalmayacak biçimde artırınca kalemdeki işinden ayrılır . Bir tercüme işinden eline geçen para ile Ca- nan adında bir cariye satın alır. Râkım'ın evine ilk geldiği günlerde hastalıklı görünen bu kız, zamanla düzelir. prs Ziklas'ın Can ve Margrit adlarındaki kızla- cüman olmaya çalıştığı- tabelittir.

14. Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde Bir parça uzaklaş kederlerinden Bir ruh gülümsüyor gibi derinden Mehtabin ördüğü saatler nerde Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Sifat-tiil B) Edat G Zaman zarfi D) Belgisiz sifat E) Soru zamiri

8. Fiilimsi ekleriyle türetilen bazı sözcükler zamanla kalıcı isim durumuna gelir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı türde bir fiilim- siden türemiş kalıcı isim kullanılmıştır? A) Küresel ısınma ile birlikte dünyanın her yerinde den- gesiz yağışlar meydana gelmeye başlamıştır. B) Yeni açtığı lokantasındaki artan yiyeceklerin hepsini sokak hayvanları için ayırıyordu. c) insan geçmişinden ders çıkartmayı bilmeli, hatalarını tekrar etmemelidir. D) Gürültü kirliliğinde, dolmuş şoförlerinin müşteri çek- mek adına sürekli korna çalması da etkili olmaktadır. E) Geleceğin ne getireceği belli olmasa da insan her ko- şula kendini hazırlamasını bilmelidir.

nörülmemesi nasır mis birilerinde A) im verecedimi döndum anlar FİİLİMSİLER KONU TESTLERİ - www.edebiyatogretme leni 1. Hayatın bütün inceliklerinden kopup insanlığın ortak 11 dertlerinden soyunduğumuz, çok iyi yaşayabilecekken 7. Ve alcalırdı sessizlik bir ağaç akar ang Kök salardı sende ve bende, bilinmez bir nedenle bundan vazgecerek yüzümüzü IV ölüme döndürdüğümüz bugünlerde acıklı hikâyeleri V. hatırlıyoruz. Toprağın sıraya dizilmiş suy V Yukarıdaki dizelerder hangi ikisi eylemsi deği A A) I. ile III. r "On B DL. ile 11. Yukarıdaki cümlede numaralanmış sözcüklerden hangisi "eylemsi (fiilimsi)" değildir? D) IV. E) V. 8. Düşünce bir anlatım AVT. B) II. C) II. Yasak konması, ir 111 "Ispinoza" benze 2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde altı çizili eylemsi iğerlerinden farklı türde bir eylemsidir? düşünmez; dü

5. Kıyıköy'ün eski adı Midye. Kazandere ile Pabuçde- re'nin denize döküldüğü yerde, yüksek bir kayalığın üzerinde kurulu. Bu ilginç konumunun yanı sıra dara- cik sokakları, eski ahşap evleri ve balıkçı yaşantısı, burayi büyüleyici hâle getiriyor. Bir zamanların zor ulaşılır balıkçı köyü, artık keşfedilmiş bir yer. Kıyıyı II INI izleyen orman yolları, Kıyıköy ve İğneada arasında IV da aynı şekilde uzayıp gidiyor. V Bu parçadaki numaralanmış fiilimsilerden hangisi sifat olarak kullanılmamıştır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

6. I. Yakmaya en sönmez yerden başladın II. Görülmez dallarda kuşlar ötüşür III. Bir daha dönmez giden sevgililer IV. Bilinmez bir diyarda buldum seni V. Geçmez zaman bu dar sahilde Numaralanmış dizelerin hangilerinde "-mez,-maz” eki ötekilerden farklı bir işlevde kullanılmıştır? B) II ve III C) III ve v A) I ve III E) II ve IV D) II ve V

14. I. Konu ve anlamın ikinci plana itildiği süslü nesirde yazarların amacı ustalik göstermektir. II. Divan nesrinin önemli eserlerinden olan Fuzuli'nin Leyla ile Mecnun'u süslü nesir örneğidir. III. Şairlerin yaşamını anlatan, şiirlerinden örnekler veren tezkireler edebiyat tarihinin yerini tutarlar. IV. Sinan Paşa'nın Tazarruname adlı eseri süslü nesir örneklerindendir. V. Öğretici bir amacı olan bilim ve kültür konularında yazılmış eserlerin çoğu orta nesir özelliği taşır. Divan edebiyatı nesri (düzyazı) ile ilgili olarak numaralı cümlelerden hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) I. B)II. C) III. D) IV. E) V.

11. "-mış, -miş" eki aşağıdaki cümlelerin hangisinde "Yol boyunca islak toprak ve çürümüş tahta üzerinde yürüdük. cümlesindeki işleviyle kullanılmıştır? HOCALARA GELDİK A) Cadde bir samanyolu gibi uzanmış önümüzde. B) Pencereme kadar, akasya da yükselmiş bahçeden. C) Saçlar ağarmış, yüz buruşmuş, gözler küçüldükçe küçülmüş. D) Zamanı gelmiş, onlar da kalkıp gitmişler sessizce. E) Kurutulmuş güller gibi unutulduk bu yerde.

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "-me,-ma" eki alan sözcük farklı bir görevde kullanılmıştır? dy A) Okulların kapanmasına üç hafta var. olpo Bugün tahtayı silme sırası bendeydi. C) Bana umutsuz olma diye öğütte bulundu. D) En iyisi oturup dönmesini bekleyelim. E) Konuşmaya başladı mı susmak bilmiyor.

3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde farklı türden fiilimsiler bir arada kullanılmıştır? A) Kapanmış her çaldığım kapı yüzüme Ummuşum, aramışım, bulamamışım B) Bir bademin altına yorgun oturmak biraz Ayrı ayrı seyretmek çiçek açmış her dalı C) Ateş yakacağım uzak kıyılarında senin Gelip duracaklar gözbebeklerimde gemiler D) Bakıyorsun aramızda büyüyen sessizliğe Sessizlik bir türküdür, serüvendir seninle E) Yalnızlık tarlasının geniş düzünde Tek başına yaşayan kuşlar gibi

YAYIN DENİZ f 10._-me. -ma eki fiillere olumsuzluk anlamı kattığı gibi fiil köklerine gelerek cümlede isim görevinde de kullanıla. bilir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde "ma, -me" eki diğerlerinden farkli bir işlevde kullanılmıştır? A) Şirket, isçilerin calisma koşullarını daha da iyileşti- rivor dunsuelle B) Gü ne komşuna, gelir başına, demiş atalarımız. C) Yüż te i öğrenecekmiş bu yaz özel bir hocadan. DTırnak ve alışkanlığı bu yaşa kadar devam etmiş. El Gereksiz konus lası bir gün başına büyük dert açacak. OL V6 08 V2 99 O'S VA a' V2 al

kul- 12. Fiilden türeyip eylem anlamını kaybetmeden, cümlede isim, sifat ve zarf olarak görev yapan sözcüklere fiilimsi denir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu tanımı örneklen- diren bir sözcük kullanılmıştır? A) Açık pencerenin önünde oturma; hasta olursun. B) Uçurtmanın ipi koptu ve uçurtma gözden kayboldu. C) Şuraya oturup olanları sakince anlat bakalım. D) Küçük kızıma bir masal kitabı aldım. E) Çalışkan öğrencilere denemelerle dolu bir soru banka- si hediye edildi. 7. 8-B 9.B 10-B 11A 12

Jargon, argodan farklıdır. Argo, özel dile verilen addir Jargon ise bu özel dil içinde adacik halinde bir coğrafi bölgedir. Yani grupların veya bir mesleğe mensup alan ların anlaşırlık oranları çok düşük, kendine özgü konus ma biçimidir. Genellikle ortak dil unsurlarına, yabancı dil- lerden alınan unsurların da katılmasıyla meydana gelir. Bu parçadan harketle jargonla ilgili olarak I. yabancı sözcükler içerdiği, II. coğrafyalara göre değiştiği, III. kendine özgü üslubu olduğu ifadelerinden hangileri söylenebilir? A) Yalnız ! B) Yalnız 11 C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III