Temel Ögeler Soruları

15. Soğuk, soğuk... Acı bir nevha-i teşekkîsi Yolunda kalb-i hayâtın, gelir enîn-i riyâh Soğuk, soğuk... Denizin lerze-dâr-ı girye sesi Eder yüreklere târî bir ihtizâz-l cenâh Delik paçavralar altında bir küçük seyyah "Efendiler, ne olur? Ben fakîrim işte!" Sükût; "Efendiler, aciyin..." Pür-vekâr u bî-ârâm Efendiler geçiyor; yavrucak soluk, mebhût Nazarlarında hazîn bir edâ-yı istirhâm Çolak eliyle verir her geçen hayâle selâm "Efendiler, Ramazan'dır... Mübârek akşamdır Zavallı tifl-i sefâlet, zavallı ömr-i tebâh "Efendiler, acıyın, ben garîbim işte "Hayır, akın akın geçen erbâb-ı i'tizâz ü refah Eder bu kirli, bu yırtık sadâdân istikrâh Bu dizelerin şairi aşağıdakilerin hangisidir? AJ Abdülhak Hamit Tarhan ülhak B) Ahmet Haşim Tevfik Fikret

D) Kapım çalındıkça açıyorum Hayaller doluyor birer, ikişer. E) Anladım ki boş değil yaşamamız, Her şeyin bir başka tadı varmış. 11. I. Orada cihan altüst olurken seyre baktın, öyle durdun da. II. Bugün bir serserî, bir derbedersin kendi yurdunda! Yukarıdaki numaralandırılmış dizelerin öge dizilişi sırasıyla aşağıdakilerden hangisinde doğru veril- miştir? A--7 A) X. Nesne Zarf T.-Dolayı :-Yüklem-Dolaylı 7. II. Zarf T.-Nesne-Yüklem-Dolay T. By / B) Zarf I- Nesne-Cümle Dışı Öge- Zarf T. 4. Zarf T.-Zarf T.-Nesne-Yüklem CH. Dolayın vuklem-Zarf T-Cümle Dıştöge - Nesnezar.I-Yuklem-Yuklem D) Zarf T.-Yüklem-Zarf T.-Yüklem-Cümle Dışı Öge II. Zarf T.-Yüklem-Yüklem-Dolaylı T. 1. Dolaylı T.-Zarf Tümleci-Yüklem-Zarf T. II. Zarf T. Yüklem-Yüklem-Dolaylı T. 12. Ey yâr, sen mahmur mahmur uyanırken 1 P Ben senin o güzel yüzünün hayali ile günleri birbirine II ekliyorum. Benliğimin en nadide çiçeği olan tavrın bana ancak acı JY VO

Cümle Çeşitleri - 3 iklerinden vasini yan- soluduğu bulu ihmal iğimizi de den hare- Itür mirasi k iç dün- etirir. 5. Aşağıdakilerden hangisi öznesi ortak sirali bir cümledir? A) Yağmur sessizce yağıyordu, biz de camdan yağmurun yağışını seyrediyorduk. B) Yağmur bütün gece yağmiş, sokakta utacik göller oluşmuştu C) Yağmur aniden bastininca herkes bir yana sığınmış, yağmurun dinmesini bekliyordu. D) Yağmur adamın camina vuruyor, çikardığı ses tatlı bir musikiye dönüşüyordu. E) Yağmurun yağışı beni maziye götürür bu yüzden yağmuru hep beklerim. den han- arklıdır? E) V

Özne - dola) D Edat tümleci - Özne - dolaylı tümle E) Ozne - zarf tümleci - edat tümleci - yüklem 16. 14. Aşağıdaki cümlelerden hangisi ögelerine yanlış ay- rılmıştır? A) Amasya; / ilgi çekici tarihî, yöresel lezzetleri ve do- ğal güzellikleriyle gezilebilecek bir yerdir. B. İnsanoğlunun, sevme yeteneğini / sevile sevile ka- zandığını bilenlerden biriyim. lase C) Bu ay gösterime giren Taş Mektep filmi, / Kurtuluş Savaşı'na katılan Kayseri'deki Taş Mektep Lisesi- nin altmış üç öğrencisini / konu alıyor. DY 1894'te İstanbul Fatih'te doğan Ahmet Rasim'i, annesi Nevbahar Hanım/bir başına ve büyük zor- luklara göğüs gererek/büyütür. Projenin ikinci bölümünde / küçük bir arkeolojik köy yapma fikrinden / yola çıkıldı. 4

B B dlığınız- tarihini gelir (2) •) çok nokta- rilmeli- 10. Modern dünyada toplumsal biçimlemeler yüz yüze gö- rüşmenin önemini artırırken profesyonellik dediğimiz - ikiyüzlü bir olgunun da doğmasına yol açmaktadın. Bu cümledeki ögelerin doğru sıralanışı aşağıdaki- lerin hangisinde verilmiştir? AY Özne - zarf tümleci - dolaylı tümleç - yüklem B) Dolaylı tümleç - özne - zarf tümleci - dolaylı tümleç - yüklem C) Belirtisiz nesne - zarf tümleci - dolaylı tümleç - yük- lem D) Zarf tümleci - Özne - dolaylı tümleç - yüklem E) Dolaylı tümleç - belirtisiz nesne - zarf tümleci - do- laylı tümleç - yüklem -

TYT/Türkçe 17. Kış, beyaz bir oyuncaktır çocukların ellerinde. Karın yağma- dığı, saçakların buzdan dişlerini takmadığı bir kış mevsimi, oyuncaksız bir çocuk odasından farksızdır. Bu yüzden olsa gerek fotoğraf albümündeki çocukluk fotoğraflarımıza bakar gibi dalar gideriz kar kürelerine. Bu parçadaki altı çizili sözler ait olduğu cümlelerin hangi ögesi görevinde kullanılmıştır? A) Belirtili nesne Yer tamlayıcısı Zarf tamlayıcısı DY Özne E Belirtisiz nesne

16. Soyut düşünme, varsayımlar geliştiren, olasılıkları dikka- te alan, zaman perspektifine sahip olan, önermeler man- tığını kullanan, işlemler üzerinde işlem yapan, sistematik olan bir düşünme biçimidir. Aşağıdakilerin hangisi, ögeleri ve ögelerinin sıralanışı bakımından bu cümleyle özdeştir? A) Kahvenin önündeki köylüler, eğri büğrü iskemlelerde umutsuzca oturuyorlardı. B) Dil, diğer insanlarla bütün ilişkilerimizde bize aracılık eder. C) Kalabalıkta fark edilmek istemeyen genç adam, bir kö- şeye oturmuştu. D) Manavgat, sahip olduğu doğal güzellikleriyle ruhu ra- hatlatıp bedenin pasını temizleyen bir cennet köşesi gibidir. E) Sohbette yazar görüşlerini kendisiyle konuşuyormuş gibi bir üslupla anlatır.

14. Aşağıdakilerin hangisinde dolaylı tümleç, bir isim tamlamasından oluşmuştur? A) Kadının evini aradan on yıl geçmesine rağmen düzenli olarak temizlemişti hizmetçiler. By Kırmızı kiremitlerle kaplı çatıda güvercinlerin tünemesi için ahşap yuvalar yapılmıştı. C) Küçük Ağa, aradan biraz zaman geçince serinlemek için ayaklarını derenin suyuna sokmuştu. B) Böyle gecelerde çocukların uyuması için onlara ilgi çekici hikâyelerlanlatırdım. 5 Soğuk, bir bıçak gibi değdiği her şeyi kesiyor; yolcular sığınacak bir yerlarıyordu.

131. Bu kalemler dışardan ithal ediliyormuş. 132. Gazetenin kuponlarını kesiyor, ismini ya- zip bir zarfta biriktiriyordu. 133. Yalnız ne var ki bu başarının tümü kendi- sine mâl edilemez. 10 134. Kitapları, makaleleri okuyor, onlar özet- liyordu. Mahalelen, at 135. Işin kötüsü onun kim olduğunu da tanımı- yorum.

8. Sırf kendi için okuyan, gezen, eğlenen bir aydın kendini yaşarken öldürmüyor mu? Bu cümledeki ögelerin doğru sıralanışı aşağıdakilerden hangisinde verilmiştir? A) Belirtisiz nesne - özne - zarf tümleci - yüklem B) Zarf tümleci - belirtili nesne - yüklem C) Özne - belirtili nesne - zarf tümleci - yüklem D) Özne - zarf tümleci - yüklem E) Belirtisiz nesne - zarf tümleci - yüklem

16. Soyut düşünme, varsayımlar geliştiren, olasılıkları dikka- te alan, zaman perspektifine sahip olan, önermeler man- tığını kullanan, işlemler üzerinde işlem yapan, sistematik olan bir düşünme biçimidir. Aşağıdakilerin hangisi, ögeleri ve ögelerinin sıralanışı bakımından bu cümleyle özdeştir? 7 A) Kahvenin önündeki köylüler, eğri buğrü iskemlelerde umutsuzca oturuyorlardı. B) Dil, diğer insanlarla bütün ilişkilerimizde bize aracılık eder. C) Kalabalıkta fark edilmek istemeyen genç adam, bir kö- şeye oturmuştu. D) Manavgat, sahip olduğu doğal güzellikleriyle ruhu ra- hatlatıp bedenin pasını temizleyen bir cennet köşesi gibidir. E) Sohbette yazar görüşlerini kendisiyle konuşuyormuş gibi bir üslupla anlatır.

X SEASE 36. (1) 15. yüzyılda bir Türkmen subayı, ordusunun önünde seferden dönmektedir. (H) Ordusu o kadar yol katetmiş ama su bulamamıştır hiçbir yerde. (III) Bitkin hâldeki askerlerin susuzluktan dudakları kavrulmuş, neredeyse ölmek üzeredirler askerler (iv) Nice zaferler kazanmış , bayrağını yere değdirmemiş, başı dik ordu neredeyse susuzluğa yenilmek üzere. (V) Ümitler kaybolmak üzere iken bir Türkmen kadını belirir uzaktan. Numaralanmış cümlelerden hangisinin öge sıralaması "zarf tümleci-özne-yüklem-dolaylı tümlec" şeklindedir? BX1 C) HT D) IV E) V AN e

Romanın bir ayna oluşuna ilişkin eğretilemeyi Pierre Macherey, "Bir aynadır roman fakat gerçeği olduğu gibi yansıtmayan kırık bir ayna." şeklinde yorumluyor. Bu cümlede aşağıdaki ögelerden hangisi yoktur? A) Özne B) Dolaylı tümleç C) Belirtili nesne D) Zarf tümleci E) Yüklem

B. B B 15. (1) iletişim, sözlü ve sözsüz hareketlerle bir bütün- 17. Aşa dür (11) Etkili bir iletişim kurmak için doğru bas- niin langıç önemlidir. (III) Toplumdaki anlaşmazlıkların A) çoğu doğru bir başlangıç yapamamaktan kaynak- lanır. (IV) ilk izlenim, kişisel imajımızı belirleyen ilk _ussurdur. 4) iletişim sürecinin bu parçası dört sa- niye içinde oluşur. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A 1. cümle, belirtili nesne ve yüklemden oluşmak- tadır. B) II eümle; zarf tümleci, özne ve yüklem biçimin- dedir. C III. cümlede, üç yan cümlecik kullanılmıştır. D) IV. cümle, üç ögeli bir cümledir. V. cümle; özne, belirtisiz nesne ve yüklem şek- linde kurulmuştur. taulua silu ümlelerin hangisinde ismin niteli-

yemişi bile kimse alamaya cesaret edemezmiş. “Yalnız Efe' den kimsenin şikayeti yokmuş. Ne kimseyi dağa kaldırmış ne de fidye istemiş. İstediği hep fakirler, kimsesizler, dullar, öksüzler içinmiş. Camisine bakmayan köye haber gönderir; “Gelecek Ramazana kadar mescitleri tamir etmezlerse samanlıklarını yakarım.” dermiş. Onun sayesinde camiler şenlenmiş, köylü zulümden kurtulmuş, öksüzlerin, yoksulların yüzü gülmüş. Her köyün korusunda gizli bir ağaçta bir heybe asılı imiş. Köy halkı bu heybe boşaldıkça içine sucuk, şeker korlarmış. Yalnız Efe'nin kaza içinde belki elli dalda heybesi varmış. Kimseye ağırlık olmaz, kimseyi sıkıştırmaz, herkesin gönlünden kopanla geçinirmiş. “Uzatmayalım... İşte tam o sırada Söke tarafında gayet azgin

Peki, akılsız iseler hangi yoldan gidecekler? diye soracağınızı tahmin etmi yoktur. Akıl bahsi açıldığı zaman, pek sevdiğim için sık sık tekrar ederim. Descartes filozofun meşhur yorum. Çünkü dünyada kendisinin akılsız olduğunu kabul eden bir tek insan bir sözü vardır. Der ki: Dünyada, insanlar arasında en iyi, en isabetli dağıtılmış olan şey akıldır. Hiç