1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri Soruları
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin TemsilcileriTanzimat şiirinin birinci ve ikinci dönem özelliklerini kar-
şılaştıran aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Birinci dönem şiirlerinde romantizm, ikinci dönem şiirle-
rinde ise realizm akımı etkili olmuştur.
11
B) Birinci dönemde vatan, millet, hürriyet gibi toplumsal
konular; ikinci dönemde aşk, tabiat, ölüm gibi bireysel
konular işlenmiştir.
gove mo
C) Birinci dönem şiirlerinde "Sanat, toplum içindir."; ikinci
dönem şiirlerinde "Sanat, sanat içindir." görüşü etkili ol-
se ilmeno ninimenob Jamisnet
muştur.
UT
Inhelabidio
D) Her iki dönemde de şiirlerde aruz ölçüsü kullanılmıştır.
E) Birinci dönem şiirlerinde divan edebiyatı nazım şekille-
ri, ikinci dönem şiirlerinde ise Batı edebiyatından alınan
nayeni nazım şekilleri kullanılmıştır.
aintiop
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin TemsilcileriEdebiyat
adlı romanın kahramanı Ahmet
Cemil, Servetifünun sanatçısını temsil eder. Yazar bu ro-
manında, edebiyatla ilgili görüşlerini Ahmet Cemil'in ağzın-
dan okuyucuya aktarır.
21. tarafından yazılan
Bu parçada boş bırakılan yerlere, aşağıdakilerin hangi-
sinde verilenler getirilmelidir?
A) Hüseyin Cahit Yalçın - Hayal İçinde
B) Mehmet Rauf - Eylül
C) Hüseyin Rahmi Gürpınar - Mürebbiye
D) Halit Ziya Uşaklıgil - Mai ve Siyah
E) Cenap Şahabettin - Tamat
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin TemsilcileriTÜRKÇE
37. 1. Farabi toplumcudur. Kişinin yetkinliğe eri-
şebilmesi için pek çok şey gereklidir, diyor.
Kişi, tek başına bu şeylerin tümüne birden
erişemez. Toplum, kişilerden birinin eksiğini
ötekiyle tamamlar. Yetkinliğe erişmek gücü,
insana doğarken verilmiştir. Oysa birçok
insan, bir araya toplanıp her biri ötekinin
ihtiyacını hazırlamak suretiyle birbirlerine
yardım etmedikçe insan, tek başına bu yet-
kinliği elde edemez.
II. En yüksek iyilik, en büyük yetkinlik ancak
kentte yaşamakla elde edilir, kentten aşağı
bir toplulukta elde edilemez. Erdem, yar-
dımlaşmadır. İnsanlar, kötülükler için de
yardımlaşabilirler. Ama gerçek mutluluğa
ulaştıracak şeylerde yardımlaşan kent, er-
demli kenttir. Mutluluğa ulaşmak için yar-
dımlaşan toplum, erdemli toplumdur. Bütün
kasaba ve kentleri mutluluğa erdirmek için
yardımlaşan ulus, erdemli ulustur. Bunun
gibi bütün uluslar, mutluluğa varmak için
birbirlerine yardım ederlerse yeryüzü, er-
demli bir yeryüzü olur.
Numaralanmış metinler ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisi söylenebilir?
39 40. sorula
cevaplayınız.
Varoluş felsefele
ğini arar, gelece
kendi varlığını s
karar verir. Tasa
doğru yönelir.
oluşturmaya y
sarlar. Tasarı,
ve kendisi ha
bir karara var
değil, ne ol
sadece oldu
manda. Ker
ledir.
A) II. metinde anlatılanlar 1. metinde ileri sürü-
lenlerle çelişmektedir.
B) II. metin, I. metnin gerekçesidir.
C) 1. metinde ifade edilenler, II. metinde zıt dü-
şüncelerle belirginleştirilmiştir.
D) metinde Neri sürülen düşünce, II. metinde
somut örnekler üzerinden belirgin kılınmış-
tır.
E) I metinde Farabi'nin düşüncelerinin hangi
temellere dayandığı verilen örneklerle tartı-
şılmıştır.
38. Kutup tilkisi, çok zorlu bir ortamda yaşamaya
uyum sağlamıs inanılmaz bir hayvan. Tüylü
39. B
C
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri5.
6.
A) Beş Şehir
Test
2
Aşağıdaki yapıtlardan hangisi "deneme" türünde de-
ğildir?
Anadolu Notları
LP13EDESB20-182
E) Mavi ve Kara
bsobchattin Eyüboğlu
A) Ahmet Hamdi Tanpınar
C) Attila İlhan
B) Karalama Defteri
D) Düş'ün Payı
ün payı
Aşağıdaki sanatçılardan hangisinin "eleştiri veya dene-
me" türünde yapıtı yoktur?
E) Mehmet Akif Ersoy
B) Tarık Buğra
D) Nurullah Ataç
Foik
7. "Beş Şehir" adlı eserin türü ve yazarı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Deneme - Ahmet Hamdi Tanpınar
Abasıyanık
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri5. Sinemanın etkisiyle oluşan turizm hareketliliklerinde
istatistik tutmak zordur. En doğru bilgiye tüm turistlere
zaman ve emek alacağından bu zorluk nedeniyle
uygulanan anketlerle ulaşılır ki bu verilere ulaşmak büyük
çoğunlukla anketlere gidilmez. Ancak filmlerin etkilerini
ipucu niteliğindedir. Bu ipuçlarından biri, İngiltere'de
gösteren, uygulanması kolay yerel anketler ve gözlemler
Thomson Holiday'in yaptığı bir araştırmadır. Araştırmaya
göre İngilizlerin %80'i sinemada gördükleri mekânlara
gitme eğilimindedir. Ayrıca aynı araştırmada İngilizlerin en
çok tercih ettiği ülke olarak Yeni Zelanda gösterilmektedir.
Yeni Zelanda'ya tatil amaçlı giden turistlerin üçte biri
Yüzüklerin Efendisini izledikten sonra bu ülkeyi ziyaret
etmeye karar vermektedir.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi sinema ve
turizm arasındaki ilişkiyi en kapsamlı biçimde ifade
etmektedir?
A) Yüzüklerin Efendisi filmini seyredenlerde Yeni
Zelanda'yı görme isteğinin oluşması, sinemanın
turizme etkisini göstermektedir.
5
B) Sinemanın etkisiyle oluşan hareketliliği değerlendirmek
için anket düzenlemek zordur.
C) Turizmdeki hareketliliğin artmasında sinema filmlerinin
olumlu etkisi yadsınamaz.
En sağlıklı bilgiler, tüm turistlere uygulanacak
anketlerle elde edilebilir.
C
E ingiltere'de insanların filmlerin çekildiği mekânları
görmek istemesi, sinemanın turizme etkisini
göstermektedir.
6. "Toplumsal gerçekçilik" adı altında kendi ideolojilerinin
etkisiyle yeni arayışlara giren yazarlar, öz yar
nitelikleri verebilmek için
7
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri13. ne olur sabaha karşı rıhtımda
çocuklar pia'yı görseler
bana haber salsalar bilsem
içimi büsbütün yıldız başar
bir hançer gibi çıkıp giderdim
Bu dizelerde kaç edat kullanılmıştır?
NAHISIN
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileriun
14. "Anlattıklarının niteliğine göre fiiller; kılış fiilleri (kırmak,
çözmek gibi), durum fiilleri (uyumak, gülmek gibi), oluş fi-
illeri (erimek, sararmak gibi) diye adlandırılır.
Buna göre aşağıdakilerin hangisinde yer alan fiillerin
tümü "iş (kılış)" bildirir?
A) Üzülmek - Düşmek - Yanmak
B) İzlemek - Görmek - Uzamak
C) Gelmek - Uçmak - Ulaşmak
D) Kavuşmak - Barışmak - Anlamak
E) Atmak - İşlemek - Okumak
L
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri6.
Aşağıdakilerden hangisi tek ögeli bir cümledir?
A) Bugüne dek yapılmış projelerin en iyisiydi.
B) Sizinle tanışmak en büyük hayalimdi.
C) İtirazları, geçersiz birkaç maddeden ibaretti.
D) Konuşmanın en dikkat çekici bölümlerini yayımlama-
dilar.
E) Sahadaki oyuncuların en tecrübelisi bendim.
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin TemsilcileriÖykü yazmak sadece öykücünün işidir. Canı her isteyen in-
san öykü yazamaz, yazmamalı da. Öyküyü hayatının anlamı
olarak adlandıran kişi öykücüdür. Birkaç yıl yazmasa dahi
kafasında sürekli bir şeyler kurar öykü yazarı. Yaşam biçimi,
çevresi, ortamı değiştikçe onun da kafasına yeni öykü to-
humları serpilir. Başına gelen, iyi olsun kötü olsun, her olayı
öykü hâline getirebilir böylelikle.
Bu parçadan öykücü ile ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisine ulaşılamaz?
A) Sürekli bir şeyler yazma tutkusuyla dolu olduğuna
B Hayatındaki her değişikliği yeni bir öyküye dönüştürebi-
leceğine
C) Mutlulukların dışında acıları da öykü hâline getirebilece-
gine
DÖykü yazabilmek için öyküyü hayatının odak noktası
yapması gerektiğine
Einsanların içinden geçenleri ortaya koyduğuna
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin TemsilcileriDGS/SÖZEL
43.-46. soruları aşağıdaki bilgilere göre, birbirin-
den bağımsız olarak cevaplayınız.
43.
Ayça ile Filiz; A, B, C, D ve E bilgisayar programlarının
tamamını başlangıç, orta ve ileri seviyede kullanabilmek-
tedir. Kişilerin söz konusu seviyelerde kullanabildikleri
program sayıları birbirine eşittir. Örneğin, Ayça'nın baş-
langıç seviyesinde kullanabildiği program sayısı ile Fi-
liz'in başlangıç seviyesinde kullanabildiği program sayısı
birbirine eşittir. Kişilerin kullanabildiği program seviyele-
rine ilişkin bazı bilgiler şu şekildedir:
.
İkisinin de aynı seviyede kullanabildiği tek prog-
ram B'dir.
Filiz'in orta seviyede kullanabildiği programlar-
dan birini Ayça ileri seviyede, ötekini başlangıç
seviyesinde kullanabilmektedir.
Ayça'nın orta seviyede kullanabildiği iki program-
dan biri D'dir.
Filiz'in ileri seviyede kullanabildiği tek program
C'dir.
1. A
II. B
III. D
Filiz yukarıdaki programlardan hangilerini orta sevi-
yede kullanıyor olabilir?
A) Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) II ve III
44.
45
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri2. Toplumumuzda ----; çünkü kültür seviyesi düşük
olan halkımızın çoğu kendi seviyesine uygun
programları izleyip onları yüceltiyor.
A) televizyona verilen önem azalıyor
bayağı eserler yok değil
C) kötü programlar iyiye oranla çok fazla
D) medya eskiye oranla çok daha etkili
E) iyi program arayışı giderek artıyor
B)
AKILLI ADAM
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcilerika ile
ndı.
nkılar
e ara
mıştır.
mak-
mayı
11.
11.-16. SORULARDA, BAŞTA VERİLEN CÜM-
LELERDEN KESİN OLARAK ÇIKARILABİ-
LECEK YARGIYI BULUNUZ.
Lübnanlı tarihçi, siyaset adamı, şair ve yazar
Ameen Rihani, on iki yaşındayken Amerika'ya
göç ederek, yaşamı boyunca ülkesini özledi.
A) Ameen Rihani yaşamının son günlerini Ameri-
ka'da geçirmiştir.
B) Ameen Rihani on iki yaşına kadar Lübnan'da
yaşamıştır.
C) Ameen Rihani daha sonra ülkesine döneme
miştir.
D) Ameen Rihani eğitim amacıyla Amerika'ya göç
etmiştir.
E) Ameen Rihani'nin Lübnan tarihi ile ilgili öneml
çalışmaları vardır.
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri7.
Şiirlerimizi, halk sanatımızı Türkçe olmasına karşılık, hal-
kın yaygın olarak kullanmadığı ölü sözcüklerle değil, hal-
kın günlük yaşamında kullandığı kelimelerle oluşturarak
şiirimize çekidüzen vereceğiz. Geçmişimizi yok saymayıp
eski şiir geleneğimizdeki cevherleri kullanarak halkımızın,
aydınlarımızın ömürleri boyunca yararlanacağı bir kaynak
oluşturmaya çalışacağız.
Aşağıdakilerden hangisinin şiir anlayışı, bu parçada bah-
sedilen anlatım özelliklerine daha uzaktır?
A) Cahit Külebi
QUAE
B) Behçet Necatigil
neinu
C) Edip Cansever
D) Fazıl Hüsnü Dağlarca
E) Yavuz Bülent Bakiler
nobnieibnex sbat
u
musel
fark
A) E
B)
C)
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin TemsilcileriA
37. (1) Fatih'i öğrenciliğimden sonra yeniden gezmeye karar
verdiğimde içimde kıskançlığa benzer belli belirsiz bir his
oluştu. (II) Bu mekânda şiir okunur, filmler konuşulur, gün-
lük olaylar tartışılır, kitaplar veya plaklar değiş tokuş edilir,
ara sıra da güya ders çalışılırdı. (III) Öğrencilik yıllarımda
güneşli ilkbahar sabahlarında Fatih'teki küçük keşif gezile-
rimiz, daima kendimizi bir bakıma evimizde hissettiğimiz
yerde, Ali amcanın kahvesinde, son bulurdu. (IV) Çünkü
Fatih sadece benim, bizim değil, herkesin olmuştu, Ali am-
canın kahvesi yoktu ve eskisi kadar dingin bir semt değil-
di. (V) Yaz mevsimi boyunca surlarda süren şenlikler saye-
sinde ışıklı, şaşaalı, kalabalık bir yer haline gelmişti.
Bu parçanın anlam akışındaki bozukluğu gidermek için
aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır?
A) I. cümleyle III. yer değiştirmeli
BY
BY II. cümleyle IV. yer değiştirmeli
C) III. cümleyle IV. yer değiştirmeli
D) IV. cümle I. den sonra gelmeli
E) V. cümle II. den sonra gelmeli
39
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileriher geçen gün büyük bir sorun haline
bakmadan 10 dakika durmak ne-
insanların çoğu bu durumdan rahat-
na ayendiği süreyi azaltmak istiyor.
umidik yapıcı özelliklerini tam ter-
amalar geliştirildi: ömeğin, Forest
telefonu kullanmamayı oyunlaş-
z kullanırsanız oyunda diktiği-
büyüyor, telefonu kullandıkça
Uygulamanın asıl etkileyici
terek kazandığınız puanları
pek ağaç dikmek için kulla-
masıyla ilgili aşağıda-
irilerek insanların eğ-
amaçlanmaktadır.
ölçüde gelişen sa-
gerçeğe dönüşe-
sarlanmıştır ve
dürmektedir.
ğıyla kurgu-
a kazandı-
siyle in-
doğada
31. Batılıların, "büyük üstat" olarak tanımladığı İbni Sina 980
yılında doğmuştur. Sadece tip alanında değil; felsefe, ma-
tematik, kimya, fizik, jeoloji, müzik, astronomi gibi alan-
larda da kendini kanıtlamış ve gelecek nesillere ilham
verecek eserler ortaya koymuştur. 10 yaşında Kur'an'ı
ezberleyen İbni Sina, Samani Imparatorluğu'nda bilim
insanı olan babasından ilk eğitimini almıştır. 16 yaşında
Kuşyar adında bir doktorun gözetiminde başladığı tıp
eğitimini iki senede bitirdi ve damar sistemlerinin teme-
lini, küçük ve büyük kan dolaşımını birbirinden ayırarak
keşfetti. Batı'da Avicenna olarak adlandırılan İbni Sina'nın
yazdığı Tıbbın Kanunu ve lyileşme adlı eseri 17. asrın or-
talarına kadar Avrupa üniversitelerinde tip biliminin temel
eseri olarak okutulmuştur. İbni Sina'nın portresi Fransa'da
bulunan Paris Tıp Fakültesi binasında asılıdır. Birçok
ülke, İbni Sina'nın bilim dünyasına katkılarından dolayı
ona saygılarını belirtmek için adının geçtiği para, zarf, pul
ve madalyon bastırmıştır.
Bu parçada İbni Sina ile ilgili aşağıdakilerden hangisi-
değinilmemiştir?
ne
karekök & dakika -
A) Batı ülkelerinin, bilim alanındaki çalışmalarından do-
Jayı saygılarını belirtmek için adının geçtiği para, zarf,
pul ve madalyon bastırdığına
B) Tip eğitimini kısa sürede tamamlayıp kalp ve damar
sistemlerinin temelini, küçük ve büyük kan dolaşımını
birbirinden ayırarak keşfettiğine
C) Yazdığı Tıbbın Kanunu ve İyileşme adlı eserinin 17.
yy.in ortalarına kadar Avrupa üniversitelerinde tıp bili-
minin temel eseri olarak okutulduğuna
DYÇalışmalarının tıp ile sınırlı kalmadığına; felsefe, ma-
tematik, kimya, fizik, jeoloji, müzik, astronomi gibi
alanlarda da önemli eserler verdiğine
e
ilk eğitimini, bir bilim insanı olan babasından aldığına;
16 yaşındayken bir hekimden aldığı tıp eğitiminin iki
yıl kadar sürdüğüne
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri2. (1) Yazarlık ya da yazma uğraşında kalemin kazma, kâğıdın
da maden ocağı oluyor. (II) Burada kalemin ucu ne kadar
sivri ise o kadar çok kaliteli kömüre yani söze, sözcüğe
ulaşıyorsun; senin kömürün de sözcüklerdir artık. (III) Söz-
cükler arası bir gezegendesin ve orada geziyorsun en son
cevheri, en kaliteli kömürü bulmak için. (IV) Ha bir ara yoru-
luyorsun, kolların kaldırmıyor kazmayı, o zaman da kalemin
ucunu sivrileştirmen gerekiyor yani okumak. (V) Okumak,
zihnimizin kalemini sivrileştiren yegâne yoldur.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede somutlamaya başvurulmuştur.
B) II. cümlede benzetmeden yararlanılmıştır.
C) III. cümlede terim anlamıyla kullanılmış sözcük yoktur.
D) IV. cümlede mecazlı anlatım yapmıştır.
E) V. cümlede eş sesli sözcüğe yer verilmiştir.